Köşe Yazıları Yorumsuz - 28 Mayıs 2021 Cuma

28 MAYIS 2021, CUMA
KÖŞE YAZILARI

 

 

1) Akif Beki / Karar
“Çetelerle kim yürüyor?”
AK Parti Sözcüsü Çelik’ten de Soylu’ya ‘yanındayız’ desteği geldi. Gerçi Bahçeli, Perinçek ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sonra geldi. Ama ne derler bilirsiniz, geç olsun da güç olmasın. Çelik’in demesiyle AK Parti MYK’sı, hem de çok güçlü biçimde İçişleri Bakanı’nın yanında. Bu güçlü dayanışma mesajı için niye 24 gün bekledikleri, sadece kendilerini ilgilendirdiğinden girmiyor oraya. Millete ne!
https://www.karar.com/yazarlar/akif-beki/cetelerle-kim-yuruyor-1589574

 

2) Emre Kongar / Cumhuriyet

“İki 27 Mayıs”
Sevgili okurlarım, dün 27 Mayıs’tı. Birinci 27 Mayıs, 1960 tarihinde, Menderes’in yaptığı sivil darbeye karşı yapılan askeri darbenin tarihiydi. İkinci 27 Mayıs, 2013 tarihinde, yeşili korumak için başlayan ve sonra Demokratik Hakların savunulmasına dönüşen bir direnişin tarihiydi.
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/emre-kongar/iki-27-mayis-1839760

 

3) Kâzım Güleçyüz / Yeni Asya
“Anne ve bebeklerin yeri zindan değildir”
AKP’nin 19 yıl önce, 3 Kasım 2002’de girdiği ilk seçimde iktidara gelmesinde çok büyük etkisi olan sebeplerden biri 28 Şubatçıların dayattığı başörtüsü yasağına karşı toplumda biriken tepkiydi. Bu yasak 10 yıldan fazla bir süre AKP iktidarında da devam ettikten sonra kademeli şekilde kaldırıldı. Artık başörtüsü yasağı yok. Ama bazıları başörtülü polislerce gözaltına alınıp başörtülü hâkimlerce tutuklanan on binlerce başörtülü tutuklu ve hükümlü, başörtülü gardiyanlar nezaretinde zindanlarda. 50 öncesinde ve ihtilal dönemlerinde bile görülmemiş bu garabet AKP’ye “nasip” oldu.
https://www.yeniasya.com.tr/kazim-gulecyuz/anne-ve-bebeklerin-yeri-zindan-degildir_543612

 

4) Fikret Bila / T24

“Meral Akşener neden hedefte?’’
Bütün baskılara karşın Millet İttifakı'ndan kopmayan İyi Parti'nin, iktidar tabanından oy alması ve AK Parti'den koparak kararsızlar kümesinde bekleyen seçmenin Akşener'e yönelmesi ciddi bir olasılıktır İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in iktidarın hedefinde olmasının temel nedeni, liderlik inşasında başarılı olması ve partisine siyasi yelpazenin sağ cenahında merkeze yakın önemli bir yer açmasıdır. Akşener'in kısa sürede liderliğini kanıtlaması, milliyetçi ve merkez sağ seçmenden ilk seçimde önemli destek görmesi yıllardır aynı seçmenden oy alan milliyet-muhafazakâr iktidar için güçlü bir alternatif oluşturmaktadır. Türkiye'de iktidar değişikliğine yol açacak gelişme, AK Parti'yi uzun yıllardır destekleyen merkez sağ seçmenin parti değiştirmesi olacaktır. Bu seçmenin oyuna talip olan yeni kurulmuş sağ partiler içinde, bugünkü koşullarda en şanslı görülen parti İyi Parti'dir.
https://t24.com.tr/yazarlar/fikret-bila/meral-aksener-neden-hedefte,31173

 

5) Ahmet Hakan / Hürriyet

“Korkut Eken’e sorulmayan sorunun yaşamsal önemi”

Gazeteci Saygı Öztürk, Korkut Eken’e soruyor:“Gazeteci Kutlu Adalı’yı öldürmekle suçlandınız...”Korkut Eken, cevap veriyor:“Şöyle bir olay oldu: Hasan Paşa (dönemin Barış Kuvvetleri Komutanı Hasan Kundakçı) telefon etmiş. Kundakçı, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar’a ‘Kıbrıs’ta çok büyük PKK faaliyetleri var. Teröristler burada cirit atıyor’ falan demiş. Ben de o dönemde Emniyet’te özel harekât polislerini yetiştirmekle görevliyim. Mehmet Bey de beni gönderdi. Her ihtimale karşı, Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker’le gittim.”
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/korkut-ekene-sorulmayan-sorunun-yasamsal-onemi-41819983

 

6) Abdülkadir Selvi / Hürriyet

“Demirtaş, HDP’li bakan için ne demiş?”

HDP’nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, millet ittifakı ile ortak cumhurbaşkanlığı karşılığında HDP’ye bir cumhurbaşkanı yardımcılığı ve üç bakanlık önerisini gündeme getirmiştim.Ben yazınca HDP tekzip etti, beni özür dilemeye davet etti. Üst bir dille esip gürlediler. Ben yazdığımın arkasında durdum.SOYLU DOĞRULADI Sonra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TRT’deki yayında, “Fikrim yok, bilgim var. Peki kim pişiriyor bu işi, nerede pişiyor? Bilgim var diyorum değil mi? Mesele sadece bakanlık değil, başka işler de var. İki bakanlık. Yaklaşık 6-7 aydır pişiyor. Birisi başkan yardımcılığı. Direkt Kandil, buradaki iş tutanlarıyla. Öteki Kültür ve Turizm Bakanlığı” dedi.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/abdulkadir-selvi/demirtas-hdpli-bakan-icin-ne-demis-41819986

 

7) Nedim Şener / Hürriyet
“Terörist PKK ve mafyanın arabulucu gazetecileri”
Amerika’da 1974 yılında kitle iletişimi dalında “doktora” derecesi alarak Türkiye’de bir ilk gerçekleştiren Prof. Dr. Haluk Şahin, Twitter hesabından “Bir ‘muhalif gazeteci’ lafı gidiyor, öyle bir şey yoktur, gazeteci vardır.” diye yazdı ve bu yaşından sonra sosyal medyanın çok bilmişlerinden “dersini aldı”...Yıllarca gazetecilik, televizyonculuk yaptıktan ve üniversitelerde ders verdikten sonra sosyal medyanın bilgisiz ukalalarından, trollerinden, çok bilmişlerinden, saplantılılarından “ders almak” Haluk Şahin’i tatlı tatlı gülümsetmiştir herhalde.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/nedim-sener/terorist-pkk-ve-mafyanin-arabulucu-gazetecileri-41819973

 

8) Mahmut Övür / Sabah
“Kılıçdaroğlu’nun seçim hesabı’’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun mutfağa girip eşiyle börek açarak veya yeni kuşaklara seslenerek yürüttüğü PR çalışmasına ilk başlangıçta CHP tabanı da bir anlam veremedi. Çünkü hepsinin kafasında, "Cumhurbaşkanı Erdoğan karşısında kesin kaybeder" düşüncesi vardı. Ayrıca kendisi de başından beri "Parti başkanları aday olmamalı ve cumhurbaşkanı tarafsız olmalı" tezini savunduğu için aday olmayacağı bekleniyordu. Kılıçdaroğlu'nun aday olma hazırlığı büyük oranda, CHP içinde aday olmayı düşünen belediye başkanlarıyla ilgili tartışmaları sonlandırma çabası olarak yorumlandı. Şimdi ise durum biraz farklı... CHP içinde Tuncay Özkan gibi "Kesin kazanır" diye yüksek sesle övgü düzenler olduğu gibi "Neden olmasın?" deyip bambaşka bir rüzgâr estirenler de var. https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ovur/2021/05/28/kilicdaroglunun-secim-hesabi

 

9) Kerem Alkin / Sabah
“Küresel belirsizlikler ve ülkelerin itibarı”
Kovid-19' küresel pandemi sürecinin bütünü, tüm dünyayı hazırlıksız yakaladığı boyutuyla, pek çok tartışma ve geleceğe dönük pek çok belirsizliği de beraberinde getirdi. Uluslararası kuruluşların raporlarına yansıyan ortak görüş ise, 'gelecek bizleri artık hep şaşırtıyor olacak'. Bu ifade, tedirgin edici olduğu kadar, belki ülkeler açısından tehdit edici olduğu kadar, aynı zamanda çeşitli fırsatları da içinde barındırıyor. OECD başta olmak üzere, uluslararası kurumlar küresel belirsizlikleri önemi ve etkileri itibariyle 3 ayrı kategoride ele alıyorlar. Etkileri ve sebep olduğu belirsizlik açısından 'düşük risk' kategorisindeki, yani 'yeşil kategori'deki 2 başlık 'veri ihlali' ve 'yaşlanma'. Bu iki konu, ülkeler tarafından yönetilen, tedbir alınabilen ve bu sayede etkileri minimum düzeyde tutulabilecek konular.Orta risk grubundaki, yani 'sarı kategori'deki belirsizlik başlıkları ise, 'ekonomik kriz'ler, 'doğal afet'ler olarak karşımızı çıkıyor. Ortaya çıkışları kısmen önceden tahmin edilebilen; bununla birlikte önlemek veya etkilerini hızla bertaraf edebilmek adına yeterine tedbir alınmayan, alınamayan ve nedenle gerçekleşmesi sonrası etkileri yıllarca devam eden risklerden söz ediyoruz. Bu risk grubunda, 'sarı kategori' ile 'kırmızı kategori' arası, belirsizlik algısı bir miktar daha karmaşık çok kapsamlı ve yüksek; bununla birlikte, etkileri yönetilebileceği umut edilen iki risk ise 'enerji kesintileri' ve 'internet kesintileri'. Ancak, ülke, bölge, kıta ve dünya ölçeğinde çok kapsamlı bir elektrik ve/veya internet kesintisinin sebep olacağı etkiler sanılandan daha büyük boyutta da olabilir.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/kerem-alkin/2021/05/28/kuresel-belirsizlikler-ve-ulkelerin-itibari

 

10) Kurtuluş Tayiz / Akşam
“90'lar kampanyası da tutmadı”
Muhalefet cephesi sözde iktidara hazırlanıyor ama elinde avucunda doğru düzgün bir argüman yok. "Demokrasi" diyorlar ama kimseye inandırıcı gelmiyor. CHP ve İYİ Parti'nin, PKK'nın alt örgütü HDP'yle ülkeye nasıl bir demokrasi getireceği merak ediliyor. Irak modelinden bahsediyorlar herhalde.Zaten "demokrasi" dedikleri şey, çerçevesini Amerika'nın çizdiği, HDP üzerinden PKK'ya tanınacak bölgesel bir statü ile bakanlık, valilik, kaymakamlık vs. gibi adımlardır. Güneydoğu'yu PKK/HDP'nin üstüne yapınca 'demokrasi' gelecek sanıyorlar. Demokrasiden anladıkları şey en iyimser haliyle ülkenin bölüşülmesi ve paylaşılması.
https://www.aksam.com.tr/yazarlar/kurtulus-tayiz/90lar-kampanyasi-da-tutmadi/haber-1177096

 

11) Hasan Öztürk / Yeni Şafak
“Dijital despotizm Türkiye’de ilk seçimde “post truth” darbe yapmaya kalkarsa, ne yapacağız”
27 Mayıs 1960 darbesinin yıl dönümünde, demokrasiyi, hür ve şeffaf seçimleri, seçimle gelip seçimle gitmeyi bir kez daha hatırlamakta yarar var; fakat..!60 yıl önce yaşanan meşum hadise sonrasında Türkiye sadece Başbakan Menderes ve arkadaşlarını kaybetmedi. Kurulan düzen ile Meclis’in, yürütmenin, haliyle milletin üzerine çöreklenen bir vesayet düzeniyle de karşı karşıya kaldı; fakat..!1961 Anayasası ile ihdas edilen kurumlar ve iklim, hem daha sonraki darbe ve muhtıralara cesaret verdi hem de millet iradesine pranga vurdu; fakat..!Fakat diyorum, çünkü bugün bambaşka bir vesayetten de söz edeceğim!BAĞIMLI, MANDACI ELİTLER, BAĞIMSIZ POLİTİKALARI KABULLENEMEDİ https://www.yenisafak.com/yazarlar/hasan-ozturk/dijital-despotizm-turkiyede-ilk-secimde-post-truth-darbe-yapmaya-kalkarsa-ne-yapacagiz-2058606

 

12) Yusuf Kaplan / Yeni Şafak
“Sahibini arayan ülke…”
Türkiye, sözümona “modernleşme” tarihimizin başlangıcından bu yana uzun bir geçiş süreci yaşıyor. Geçiş sürecini bu kadar uzun yaşayan başka bir ülke yok yeryüzünde. Dün, kolonyalistler tarafından her bir şeyleri tarumâr edilen ülkeler bile, bugün şu ya da bu şekilde de olsa, mecralarını bularak, kendi kaderlerini kendileri belirleme sürecine çoktan girmiş durumdalar.Ancak Türkiye, geçiş süreci olarak adlandırılan şeyin bile henüz ne olduğuna karar verebilmiş, bu konuda toplum tarafından meşrû kabul edilen, toplumun iradesinin ülkenin sorunlarını belirleyebildiği bir normalleşme sürecine girmeyi başarabilmiş değil.SORUNLARIMIZLA YÜZLEŞEMEZSEK KANGRENE DÖNÜŞEBİLİR
https://www.yenisafak.com/yazarlar/yusuf-kaplan/sahibini-arayan-ulke-2058604