Köşe Yazıları Yorumsuz - 17 Mart 2021 Çarşamba

17 MART 2021, ÇARŞAMBA

KÖŞE YAZILARI

 

 

1-Sedat Ergin / Hürriyet

"On yıldır süren Suriye iç savaşının çocuklar üzerinden bir muhasebesi"

Önce mülakat sırasında Suriyeli küçük kız çocuğuna yöneltilen “En çok neden korkuyorsun” sorusunu duyuyoruz.

Tam yanıtı düşünmeye başladığı sırada birden yakınlara düşen bir bombanın patlaması duyuluyor. Çocuk oturduğu yerde sarsılıyor. Yüzü korkuyla kaplanıyor.

Beş-altı saniye süren sessizlikten sonra korku yavaş yavaş yüzünü terk etmeye başlıyor, yerini tebessüme bırakıyor. Suriyeli kız, kendini toparlayıp soğukkanlı bir tavırla yanıtlıyor soruyu: "Bombalardan"...

https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/sedat-ergin/on-yildir-suren-suriye-ic-savasinin-cocuklar-uzerinden-bir-muhasebesi-41764580

 

2-Abdulkadir Selvi / Hürriyet

"Siyasiler, bu ankete dikkat!"

Murat Sarı’nın başkanı olduğu Konsensus’un şubat ayında yaptığı araştırma, siyasete ilişkin önemli ipuçları veriyor.

YENİ PARTİLERE İHTİYAÇ VAR MI?

Mustafa Sarıgül partisini kurdu. Muharrem İnce’nin partisi gün sayıyor. Ümit Özdağ ise yeni parti kurmak için yola çıktı. Peki yeni partilere ihtiyaç var mı? Ankete katılanların yüzde 86.7’si “Yeni bir partiye ihtiyaç yok” diyor. “Var” diyenlerin oranı ise yüzde 13.3. Yeni parti kuranların dikkatini çekmek istedim.

https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/abdulkadir-selvi/siyasiler-bu-ankete-dikkat-41764583

 

3-Kerem Alkin / Sabah

"'Heri dönüşü' sağlam inşa etmek"

Dünyanın önde gelen tüm uluslararası kuruluşları ve G-20, doğal olarak, gündemlerinin artık ağırlıklı bir bölümünü 'Kovid-19' küresel virüs salgınının sebep olduğu sonuçlardan çok, küresel pandemi sonrası dönem için dünya ekonomisini daha hızlı ayağa kaldıracak, 'geri dönüş'ün daha sağlam inşa edilmesini sağlayacak konulara ayırmış durumdalar. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçtiğimiz cuma günü detaylarını kamuoyu ve ekonomi çevreleriyle paylaştığı 'yeni nesil' ekonomik reformların da 'yeşil büyüme'ye, 'yeşil enerji'ye, 'yeşil teknoloji'ye, özel sektör ve kamunun 'kurumsallaşma'na atıfta bulunduğunu da hatırlatarak; küresel pandemi sonrası 'geri dönüş'ün mutlaka 'yeşil toparlanma'ya dayalı ve küresel ölçekte 'iyi yönetişim' kurallarının daha da geçirli olduğu, kurumsallaşmanın daha da hız kazanacağı yönünde bir 'küresel çağrı'yı tetiklediği göz ardı edilmemeli.

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/kerem-alkin/2021/03/17/geri-donusu-saglam-insa-etmek

 

4-Hilal Kaplan / Sabah

"Meral Akşener'in proje itirafları"

Parti, CHP ve Saadet Partisi'nin de bir araya gelerek hepimizin Abdullah Gül'ü çatı adayı olarak göstermemiz istendi."

İYİ Parti lideri Akşener, daha önce katıldığı bir programda böyle söylemişti. "İstendi" fiilinin öznesini hâlen tam olarak bilmiyoruz ama kendisine HDP'nin de bu ittifaka ortak olduğunu söylendiğini biliyoruz.

Geçtiğimiz günlerde de Akşener, yine katıldığı bir canlı yayında şöyle dedi:

"Millet İttifakı ile Cumhur İttifakı'nı karıştırıyorsunuz. Cumhur İttifakı et-tırnak, mezara kadar, kader birliği. Gözleri yanıyor birbirleri hakkında konuşurken. Çok duygusal bir ittifak. Bizimki öyle değil ki, bizimki proje bazlı bir ittifak."

https://www.sabah.com.tr/yazarlar/hilalkaplan/2021/03/17/meral-aksenerin-proje-itiraflari

 

5-Ergün Yıldırım / Yeni Şafak

"Gülbank ve Andımız"

Andımız’a 1972 ve 1997 yıllarında yeni eklemeler yapıldı. Yani 12 Mart Darbesi ve 28 Şubat Darbesi dönemlerinde. Reşit Galip, tek parti döneminin en sert uygulayıcılarından biri. Doktor olmasına karşın kültür, din ve eğitim alanlarında önemli roller üstlenmiş. Mesela Darülfünun’u tasfiye edip, çoğunluk oluşturan hocaların işlerine son veren de o, ezanı Türkçe okutan da o. Bu radikal ve tasfiyeci tutumların önemli ismidir. CHP’de vekillik de yapmıştır.

https://www.yenisafak.com/yazarlar/ergun-yildirim/gulbank-ve-andimiz-2057930

 

6-Kurtuluş Tayiz / Akşam

"Oyuna dönebilmek için DEAŞ'ı ısıtıyorlar"

ABD öncülüğündeki Batılı koalisyonun Suriye'deki varlığı ne anlama geliyor? Buna bir ad koymak istesek kuşkusuz aklımıza ilk gelen kavram "işgal" olur.

Ne var ki Batılıların kafası çok farklı çalışıyor. Avrupa Parlamentosu (AP)'nda geçen hafta kabul edilen bir tasarıda Türkiye Suriye'de "işgalci" olarak yer aldı. Atlantik ötesinden gelen güçleri, kendilerini "kurtarıcı" olarak gören Avrupa, aynı sınırı paylayan Türkiye'yi ise Suriye'de "işgalci" olarak görüyor.

Bu tutarsızlığı açıklamaları zor, ancak bizim için anlaşılmaz değil; bu tutarsızlığın kaynağını, aynı tasarı metninde yer alan "YPG'yi müttefik olarak görüyoruz" ifadesinde bulabiliriz.

https://www.aksam.com.tr/yazarlar/kurtulus-tayiz/oyuna-donebilmek-icin-deasi-isitiyorlar/haber-1157573

 

7-Taha Akyol / Karar

“Tek kişilik hükümet reform istiyor mu?”

Ekonomi yazarı Erdal Sağlam saygın bir ekonomi yazarıdır. Gazeteci olarak haber kaynakları güvenilirdir. Sağlam’ın yazısında okudum: Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan daha iyi bir reform paketi hazırlamış, ama Beştepe’de hayli değişikliklere uğramıştı. Mesela “harcamalardan tasarruf kaleminde Bakan Elvan’ın metninde döner sermaye yanında fonların gözden geçirilmesi, bazılarının kapatılması gibi maddeler” vardı ama “açıklanan reformlarda bunların da yer almadığı” biliniyor. Cumhurbaşkanı’nın açıklamasında yeni fonların kurulmasından bahsediliyordu, fonların bütçeye alınarak denetime açılması gibi bir ifade yoktu. Sağlam’a göre Elvan’ın metninde, Ekonomik Koordinasyon Kurulu ve Finansal İstikrar Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanı’na bağlanıyordu, doğrusu buydu; adı üstüne hazinenin ve maliyenin bakanı… Ama Cumhurbaşkanının okuduğu metinde bu iki kurum Cumhurbaşkanı Yardımcısı’na bağlanıyor…   https://www.karar.com/yazarlar/taha-akyol/tek-kisilik-hukumet-reform-istiyor-mu-1588852

 

8-Barış Doster / Cumhuriyet

“Andımız, Atatürk karşıtlığı ve sömürge aydınları”

Atatürk karşıtları, şu noktalarda da buluşuyorlar: Vatansız, milletsiz, devletsiz, emperyalizmin hizmetinde bir sivil toplumculuk; “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen bir İslamcılık; emeği, bağımsızlığı, aydınlanmayı, eşitliği savunmayan, emperyalizmle savaşmayan bir solculuk. İşin garibi, Atatürk’le, Cumhuriyet Devrimi Programı’nın özeti, Atatürk’ün partisinin simgesi olan altı okla sorunu olan; CHP ilkelerinin tamamını içselleştirmeyen kimi siyasetçiler, sanatçılar, yazarlar, bilim insanları, kendi fikirlerine uygun bir partide değil, Atatürk’ün partisinde bulunuyorlar. https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-doster/andimiz-ataturk-karsitligi-ve-somurge-aydinlari-1821153

 

9-Arslan Bulut / Yeniçağ

“CHP ve MHP'nin geciken tepkisi…”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ise kararı "pimi çekilmiş bomba" olarak nitelendirdi ve "Yaklaşık iki yıldır bekletilen bu davanın, bir anda karara bağlanarak servis edilmesi maksatlıdır, marazidir, melun bir hevesin ve hedefin işaretidir. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 'Türk'üm' demekten rahatsızlığı hüsran verici bir çarpıklıktır. Nitekim Danıştay skandal bir karara imza atmış, millî gerçeklerle çatışmıştır. Milliyetçi Hareket Partisi, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun henüz açıklanmamış, fakat bir vasıtayla sızdırılmış kararına şiddetle karşıdır. Danıştay bu yanlıştan dönmeli, Türk milletinin tarihî hasletleriyle, çiğnetilmeyecek emanetleriyle oynamaya teşebbüsten vazgeçmelidir." dedi. Bu açıklamayla birlikte garip bir durum ortaya çıkıyor: Bahçeli'ye göre bu kararla Danıştay "Türk Milleti'nin tarihî hasletleriyle, çiğnetilmeyecek emanetleriyle oynamaya teşebbüs" etmiştir. Peki ama böyle bir teşebbüste bulunan, yani "Andımız"ı kaldıran, madalyalardan Atatürk'ü çıkaran siyasi kararların asıl sahibi AKP değil midir? Sonuçta Danıştay, AKP iktidarının kararlarına yapılan itirazları reddetmiş oldu. Üstelik üye yapısı AKP iktidarı tarafından değiştirildikten sonra...

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/chp-ve-mhpnin-geciken-tepkisi-58544yy.htm