Köşe Yazıları Yorumsuz - 16 Ağustos 2020 Pazar

16 Ağustos 2020, PAZAR
KÖŞE YAZILARI YORUMSUZ

 


1-Ahmet Hakan-Hürriyet
“İsmet Paşa’ya oradan vurulmaz”

 

Yazışmaların bağlamına bakmadan, dönemin savaş koşullarını göz önünde bulundurmadan, o tekliflerin yapıldığı dönemde Almanların ne durumda olduğunu hesaba katmadan, teklifin gayesini anlayıp dinlemeden...“Bakın, bakın... Almanlar adaları bize veriyordu, İsmet Paşa istemedi” denemez, denmemeli.Hepsini geçtim.Bu meselede en önemli nokta şurasıdır:İsmet Paşa’nın eleştirilecek çok yönü vardır, doğru...Ama Hitler Almanyası’ndan büyük bir titizlikle ve ustalıkla uzak durmayı başarması...
Ayakta alkışlanacak bir politikadır.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/ismet-pasaya-oradan-vurulamaz-41588204



2-Ferhat Ünlü-Sabah
“İstanbul sözleşmesine mitolojik bakış”

 

Toparlarsak… Kadına şiddetin her türüyle mücadele artık bir milli güvenlik meselesi haline geldi. Ve bu mücadeleyi, hem yerli, hem de uluslararası değerleri uyumlulaştırarak yürütmemiz gerekiyor.İstanbul Sözleşmesi, 181 yıllık 'batılılaşma' veya 'modernleşme' hikâyemizle ilgili kısır tartışmaların özeti gibi. Bu yüzden hem kendi köklü kültürümüzden tevarüs eden ilkeleri, hem de evrensel değerleri referans alarak bize ait bir metin üretmenin zamanı. 'Zamanın ruhu'nun gereği bu.
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/ferhat-unlu/2020/08/16/istanbul-sozlesmesine-mitolojik-bakis

 

 

3-Nagehan Alçı-Habertürk
“Dünya çapında bir cevher Ahlat’ta yatıyor”

 

Ahlat-Selçuklu Meydan Mezarlığı’nın dünya kültür mirasına girip girmemesi ile ilgili bir teşebbüs olup olmadığını sordum. Varmış.2000’de başvuru yapılmış ancak o dönem olumlu yanıt alınamamış.Bu yıl yeniden aday adayı yapılmış, değerlendirme 2022’de yapılacakmış, o zamana kadar çalışmalar sürüyor…Şayet burası dünya kültür mirası listesine alınırsa bundan 1000 yıl önce nüfusu 300.000 olan ve dünyanın en kalabalık merkezlerinden biri kabul edilen, bugün ise kendi memleketinde bile unutulmuş, 20-30 bin nüfuslu yorgun bir kasabadan fazlası olmayan Ahlat’a adeta hayat öpücüğü verilmiş olur, dünya çapında tanınan, Türkiye’nin manevi olarak önemli merkezlerinden biri haline gelir…
https://www.haberturk.com/yazarlar/nagehan-alci/2774223-dunya-capinda-bir-cevher-ahlatta-yatiyor



4-Nihal Bengisu Karaca-Habertürk
“Aranan dış mihrak bulundu mu”

Zira eğri oturalım doğru konuşalım. Türkiye’de iktidarda olmadığı halde Beyaz Saray’da kabul edilen tek bir parti genel başkanı var. O başkan da 2002’de seçildi ve hala ülkeyi yönetiyor.
Ne çabuk unuttunuz şimdi toz kondurmayalım diye hakikatin kalbine hançer sokmaya razı olduğunuz Ak Parti ile ilgili iddiaları? Sürekli olarak dilden dile dolaşan ‘Erdoğan’ı Morton Abromowitz keşfetti , Grahm Fuller promote etti, Wolfowitz her istediğinde yardıma koştu’ ithamlarını?
Örnek mi? Çook.
Misal Cumhuriyet Gazetesi’nde 16 Şubat 1997’de Leyla Tavşanoğlu o zamanlar ‘İşçi Partisi’ Genel Başkanı olan Doğu Perinçek ile bir söyleşi yapmıştı ve şunlar yansımıştı gazetenin sayfalarına: "ABD, Tayyip Erdoğan'ı Başbakan, Abdullah Gül'ü de Dışişleri Bakanı yapacak. CIA'nın yan kuruluşlarından Rand Corporation'un yayın organında da bu yazıldı.”
https://www.haberturk.com/yazarlar/nihal-bengisu-karaca/2774321-aranan-dis-mihrak-bulundu-mu



5-Kürşat Zorlu-Habertürk
“Bu seçimler Ortadoğu’yu ve Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor”

 

Suriye konusuna gelince, Esad’a “savaş suçlusu” derken, Trump’ın ülkeden asker çekme kararını eleştirmişti. Belki de Türkiye için en önemlisi Fırat’ın doğusundaki SDG yapılanmasını meşru görmesi. Türkiye’nin bu bölgedeki harekatları sebebiyle yine Trump’a eleştiriler yöneltmişti. Biden’ın “Kürt halkını destekliyoruz” sözleri ile birleşince neyin yaklaşmakta olduğunu tahmin etmek zor değil. Harris, sözde Ermeni soykırımı iddialarına da açıktan destek veriyor. Ayrıca Mayıs ayında Senato’dan geçen Uygur İnsan Hakları Yasası’na imza koyan eş sponsorlardan biri olması da dikkat çekici.
Görünen o ki Demokratların galip gelmesi ihtimali Türkiye açısından zaten kırılgan olan ABD ile ilişkilerde tehditleri daha çok konuşacağımız bir dönemi işaret ediyor
https://www.haberturk.com/yazarlar/prof-dr-kursad-zorlu/2774162-bu-secimler-ortadoguyu-ve-turkiyeyi-yakindan-ilgilendiriyor

 


6-Yusuf Kaplan-YeniŞafak
“İnsan türünü yok olmaktan,kadını aşağılanmaktan müslüman aile kurtarabilir.Ancak”

 

Varlığın düzenini bozdu modernite. Tanrı’yı izafileştirdi, insanı her şeyin merkezine yerleştirdi, tanrılaştırmaya cüret etti.“İnsanın ‘Tanrı’yı öldürmesi, insanın tahammül edebilmesi en büyük cinayettir” demişti, cins Amerikalı kadın düşünür Susan Sontag.Bütün şiddetlerin temelinde işte bu felsefî şiddet gizli: İnsanın ‘Tanrı’ konumuna yerleşmesi, büyük varlık zincirinin yerle bir edilmesi, varlıklar arasındaki ilişkilerdeki dengenin yok edilmesi.Batı uygarlığı, şiddete dayalıdır. Ve şiddete dayalı ilişkiler ağı örer...
https://www.yenisafak.com/yazarlar/yusufkaplan/insan-turunu-yok-olmaktan-kadini-asagilanmaktan-musluman-aile-kurtarabilir-ancak-1-2055956



7-Rasim Özdenören-YeniŞafak
“Carpe Diem- Anı Yaşa”

 

İslâm kültürü ile Batı kültürü arasındaki bu temel farklılık günümüzde de sürüp gidiyor.Batı kültüründe kölelik kurumsal bir kurumdur. İslâm’daysa bireyseldir ve geçicidir. Bu çok temel bir farklılık… Bu farklılık kavranmadığında kölelik İslâm’da da var iddiası kolayca dermeyan edilebiliyor.Esirlere ve kölelere muamele, nimeti paylaşma durumlarında her iki kültürün tutum farkını aktüel olaylarda bile gözlemlemek mümkün. Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin tutumu ile diğerlerini karşılaştırmak yeterli. Biri, herkesin hakkına saygı gösterilsin diyor; öteki, hepsi benim ve yalnız benim olsun, diyor.
https://www.yenisafak.com/yazarlar/rasimozdenoren/carpe-diem-ani-yasa-2055962

 


8-Taha Akyol-Karar
“Akdeniz’de sular ısınıyor”

 

Sinan Ülgen’in de belirttiği gibi Libya politikamız doğru, hatta Akdeniz diplomasisinde tek dayanağımız; ama yeter mi?Geçmişteki bütün kriz dönemlerde Batı’da Türkiye karşıtları gibi Türkiye dostları da olurdu, son yıllarda niye onlar da gözükmüyor?Artık işitmediğimiz “dostlarımızı artırmak düşmanlarımızı azaltmak” böyle unutulacak bir ilke midir?Türkiye elbette boyun eğmeyecektir. Fakat kazançlarımızın bedelleri neden ağır olsun?Türkiye dünya yelpazesindeki yerinin neresi olduğu konusunda oluşan soruları gidermeli, uzun tarihi tecrübelere dayalı Türkiye Cumhuriyeti’nin klasik diplomasisine dönmelidir: Diplomasi diliyle yürütülen, rasyonel politika…
https://www.karar.com/akdenizde-sular-isiniyor-1580223



9-Ahmet Taşgetiren-Karar
“İşimiz zihinleri açmak”

 

Bu tehdit bana. Devlet Bahçeli’nin danışmanı, Türkgün gazetesi yazarı Yıldıray Çiçek’ten…Anlaşılan emrinde “Ülkücüler” diye bir grup var, o buyurunca harekete geçecekler, hedef gösterilen kişiye belirlenen işkence biçimlerini uygulayacaklar. Niye tek tek sakal yolunması gibi bir Çin işkencesi peki? Son zamanlarda Çincilerle aynı safta buluşmanın etkisi olmasın? Ben Yıldıray Çiçek’in kendisinin gelmesini daha mertçe bulurdum sakal yolmak üzere. Öyle 12 Eylül öncesindeki gibi “Devleti kurtaracaksınız” gerekçesiyle “ülkücü gençleri” ateşin içine atıp sonra da cezaevlerinde çürümelerini seyretmek yerine kendin çıksaydın Çin işkencesi uygulamaya...
https://www.karar.com/isimiz-zihinleri-acmak-1580222



10-Orhan Bursalı-Cumhuriyet
“ABD’ye öneri: Suriye’yi bölüşelim, kılıç hakkı mı”

 

Ankara her ne kadar Rusya ve İran ile yaptığı anlaşma gereğince, yazılı metinlerde “Suriye’nin toprak bütünlüğünü” savunuyor görünse de fiiliyatta izlediği politika, Şam’ı tanımayarak da Suriye’nin federatif görünümlü ama parçalanmasından yanadır
https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/orhan-bursali/abdye-oneri-suriyeyi-boluselim-kilic-hakki-mi-1758717



11-Sibel Eraslan-Star
“Çağımızda yanlızlaşma sorunu”

 

Açılışta konuşan Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanvekili Prof.Numan Kurtulmuş’un, ailenin ontolojik ve sosyal anlamları, zaman içinde maruz kalınan değişimler ve öneriler içeriğindeki konuşmasında bir başlık da asrımız insanının çevrili olduğu yalnızlaşma ile ilgiliydi. Asrımızın tüketim toplumunda aşırı bireyciliğe ve hazcılığa mahkum olmuş ferdin mutsuzluğuna, huzursuzluğuna değinen Prof.Kurtulmuş’un, ailenin, adeta atomize yalnızlığa ve tekilleşmeye mahkum edilmiş insan için, destek ve dayanışma imkanı olduğunu söyleyen sözleri, BirGüngazetesince, çarpıtılarak; ‘’Kurtulmuş, tek başına yaşayan yurttaşları sıkıntı kaynağı ilan etti’’ şeklinde verildi. Çirkin bir tahrifat.
Hakaret ve yalan dolan son günlerdeki tartışmaları neredeyse tamamen ele geçirdiği için, sözün anlamı ve değeri ciddi yara alıyor... Söz’dense eylem’in sahiciliği evladır diyorum. Numan Bey, Fatih’te doğduğu evde annesiyle ve kız kardeşleriyle oturan bir insan, kayınvalidesi de yanında vefat etmişti, eşi Sevgi hanımla akrabalarından, komşularından kopmadan hayat süren insanlar... Bu insanlar aileden bahsetmeyecek de kim bahsedecek Allahaşkına?
https://www.star.com.tr/yazar/cagimizda-yalnizlasma-sorunu-yazi-1565691/



12-Abdurrahman Dilipak-YeniAkit
“Açık mektup”

 

Bu arada özel kaleminiz aracılığı ile size olayla ilgili yazılı bilgi notu gönderdim, yazıdaki maksadım ve eleştirimin hedefinde kim olduğunu açıkladım. Size ulaştı mı bilmiyorum. Hiçbir geri dönüş olmadı. Aradaki dostluk, 50 yıllık mücadele ve dava arkadaşlığının hatırına en azından bir geri dönüş beklerdim.
Benim kastım belli. Başkaları bu ifadeleri zorlama bir yorumla amacından saptırarak, bu ifadeler üzerinden şahsıma iftira ettiler. Ve Media’daki birtakım isimler bu yanlış yorumu, benim açıklama ve ifadelerimi dikkate almaksızın hemen sahiplendiler. Topyekûn bir karalama, linç kampanyasına maruz kaldım
https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/abdurrahman-dilipak/acik-mektup-33217.html



13-Cem Gürdeniz-Veryansın
“Mavi Vatan gençliği birleştiriyor”

 

Gençliğin her türlü değişik sosyal ve siyasi gruplaşmasına, ayrı siyasi parti bağlantılarına rağmen Mavi Vatan ortak paydasında büyük ve güçlü bir vatansever cephe kurduklarını söyleyebiliriz. Siyaset yelpazesinin geniş spektrumunda gençlik ezici bir çoğunlukla MAVİ VATAN’da birleşmiştir. Bu geleceğimiz ve bağımsızlığımız için çok önemlidir. Bu olguyu görmek için Youtube ve twitter gibi sosyal medya ortamında kısa bir araştırma yapmak yeterli olur. Gençlerin Mavi Vatan ilgisi ve sevgisi son olarak 10 Ağustos 2020 tarihinde Oruç Reis gemimizin Antalya’dan hareketiyle zirve yaptı.
https://www.veryansintv.com/mavi-vatan-gencligi-birlestiriyor