Moskova Bildirgesi ile bölge ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran, ABD’nin bölme girişimiyle karşı karşıya olan Suriye’de diplomatik inisiyatifi ele aldı.
Suriye krizinin çözüm sahnesi, artık Asya’nın coğrafi kalbi Astana’dır.
Süreç son derece hızlı ilerliyor. Türkiye ve Rusya önderliğinde, Suriye’de ateşkes sağlandı.
Ateşkesle birlikte, Rus Hava Kuvvetleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin önderlik ettiği El Bab operasyonuna hava desteği verdi. PYD’nin kantonları, ateşkes dışı kaldı.
Fırat Kalkanı Harekatı, Rusya’nın diplomatik desteği ile başlamıştı, şimdi Rus uçaklarının katılımıyla devam ediyor.
TARİHSEL ANLAR TEKRARLANIYOR
Hatırlayalım: Çanakkale’de gösterdiğimiz direniş, Sovyet Devrimi’nin önünü açmıştı. Akabinde Kurtuluş Savaşı’mızda Sovyetler Birliği Türkiye’ye silah yardımında bulunmuştu. Türkiye ve Rusya’nın el ele verdiği süreç, emperyalizmin Avrasya’daki iki büyük yenilgisine neden olmuş, Karadeniz’in iki yakasında da bağımsızlık ve devrim yaratmıştı.
KORİDORUN BİRLEŞMESİ BİTTİ
Suriye’nin kuzeyindeki kantonların birleş- mesi projesi artık bitti.
Türkiye, Rusya ve İran ile kurduğu ittifakla taarruza geçti.
TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDEKİ HEDEFLER
1. PKK’nın Suriye kolu olan PYD’nin her türlü diplomatik girişimin dışında tutulması, Türkiye’nin şimdiden başarılı olduğu birinci hedeftir.
2. Mevcut kantonlar, hem PKK için terör üssü olarak kullanılmakta, hem de 2012 yılından beri Amerikan Kongresi’nin maddi desteği ve yerel yönetimler eğitimleri ile Suriye içinde özerkliğe hazırlanmaktadır. Bu terör kantonları ile silahlı mücadeleye, uluslararası baskı ve kantonların Suriye içindeki idari bağımsızlığını kaldırma girişimi eşlik etmelidir.
3. Suriye’de başlatılan Geçiş Süreci ve olası yeni hükümet çalışmalarında Türkiye’nin odak noktası, ülkenin yönetiminin etnik ve mezhepsel parçalanmasını engellemektir.
İnisiyatifi kaybetmiş olsa bile, ABD’nin bu geçiş sürecinde merkezi hükümete mezhep gruplarını ve “Kürtler” tabiri altında PYD’yi, siyasi güç olarak sokmak isteyeceği aşikar.
Bu inisiyatifin bölge ülkeleri nezdinde kabul görmesi ise oldukça zor.
BATI ASYA’NIN KALBİ OLAN TÜRKİYE
Laik Suriye’nin toprak bütünlüğü ve milli birliğine odaklanan bir Türkiye, Terör Koridoru’nun kalan kısımlarının da dağılmasını, PYD’nin buradan etnik temizlikle sürdüğü Suriyelilerin vatanlarına geri dönmesini sağlar.
Bunun da ötesinde ülkemiz, Rusya ile İran’la birlikte Suriye krizine yanıt olarak oluşmakta olan, Mısır, Ürdün ve hatta Katar ile Suudi Arabistan’ın bile dahil olduğu bölgesel iletişim ve ittifak girişiminin kalbini oluşturur.