Şule Perinçek: Karantina yağmuru

Sosyal medyaya girmeye bazen korkuyorum. Yağmur gibi... art arda geliyor. Yaratıcı ve gözlemci bir milletiz.

Dışarı çıkma yasakları başlayınca çalışmalar da başladı. Giderek tırmanıyor. Müthiş bir üretim. Sosyal medyaya girmeye bazen korkuyorum. Yağmur gibi... art arda geliyor. Yaratıcı ve gözlemci bir milletiz. Mizahı da severiz.

 

Biz de bu hafta “ammmaaan..!” dedik, şöyle güzel bi karantina arası verelim.

 

Çiseleyen yağmurda şöyle bir dolanalım...

 

Zaten içim bunalmış, ellerimizi yıkayalım, sarımsak yiyelim mi yemeyelim mi, havada damlacık, yaş baş muhabbetinden... döndür dolaştır aynı... Mikrobiyologa ezber edilmiş beslenme sorusu, cerraha virüsün tacının üzerindeki incilerin tahlili... haberler öyle, tartışma programları biz bu filmi bir seans önce görmüştük kıvamında...

 

Yeter artık haydin gidiyoruz... başlayalım!

 

 

ÇÖP ATMAYA GİDERKEN NE GİYSEM

 

  • Uzun süre sonra bugün ilk defa çöp atmaya çıkacağım, o kadar heyecanlıyım ki ne giyeceğimi bilemiyorum.

 

  • Berberler kapalı diye herkes kafayı üç numaraya vurmuş, memleket Isparta komando tugayı gibi.

 

  • Oturma odasına İzmir, mutfağa Ankara, yatak odasına da İstanbul ismini yazdım, şehir şehir dolaşıyorum ohhh...

 

  • Korana'dan korunmak için 200 TL'ye muska yapan sahtekarlara itibar etmeyin, ben size 100 TL'ye yaparım.

 

  • Kolonya şişesini çamaşır suyu ile, çamaşır suyu şişesini kolonya ile, kolonya şişesini sirke ile siliyorum, çıldırmama az kaldı.

 

  • 20 yaş altı sokağa çıkmasın, 65 yaş üstü evde kalsın.... yok edilmesi planlanan hedef kitle biz miyiz ne.

 

  • Yüzyılın son kabadayısı korana adam, dünyada ne kadar bar pavyon kumarhane varsa tek başına kapattı. Saygılar korona!

 


ADLİYEDE TERLİK RİCA ETTİM

 

  • İstanbul Adliyesi'ne girerken kapıda güvenlik görevlileri gülümseyerek kolonya tuttular, bu samimi ev ortamı havasına kapılarak ayakkabılarımı çıkarıp terlik rica ettim, iki kolumdan tutup dışarı attılar.

 

  • Yeni gelen arkadaşlık isteklerini 14 gün karantinada bekleteceğim, içerideki arkadaşların sağlığını düşünmek zorundayım.

 

  • Deprem var içeri girmeyin, virüs var dışarı çıkmayın; hayırlısıyla bir öleydik, bu ne yaaaa...

 

  • Bazen evde o kadar canım sıkılıyor ki, kapıyı açıp "ooooo kimler gelmemiş" deyip kapatıyorum.

 

  • Korkudan sadece sokağa değil, tartıya da çıkamıyorum.

 

  • Ay sonuna kadar kuaförler açılmazsa sarışınların yüzde doksanı yeryüzünden silinecek.

 

  • Bana evlen evde kalacaksın diyordunuz, hepiniz kaldınız mı evde? Etme bulma dünyası işte.

 

  • O değil de bu sene mart ciddi ciddi kapıdan baktırdı.

 

  • Yarın hava güzel olacakmış, çocukları da alıp salona geçeyim diyorum.

 

  • Ailecek balkona çıkıp kahve içtik, babam diyor ki geç oldu artık eve gidelim.

 

  • Allah'ım dünyayı gezmek istiyorum dediğim için çok özür dilerim, mahalleyi gezsem yeter.

 


EV HANIMI BİLGİSAYAR

 

  • Misafirin yanında dayak yemeyeceğini bildiği için sınırları zorlayan çocuktaki cesaret kimsede yok.

 

  • İngilizcenizi ne kadar geliştirirseniz geliştirin, 30 years'ı içinizden otuz years diye okumaya mahkumsunuz.

 

  • Dişini fırçalayan erkeği bulmuş da, macunu ortadan sıkmayanını istiyor. Bak... bak... lükse bak...!

 

  • Arabada kemer takmak zorunluyken, otobüslerde milletin ayakta gidebilmesini bana bir anlatın.

 

  • Misafirin çocuğu “abi, bilgisayar çalışıyor mu” diye sordu. “Yok, ev hanımı” dedim. Hâlâ yüzüme bakıyor.

 

  • Türklere özgü ikna şekli: “Ölümü gör!”

 

  • Bazen başımı alıp gidesim geliyor, ama Müge Anlı'dan korkuyorum; beni de bulur diye...

 

  • Asansör çağırma tuşuna defalarca basarak daha hızlı geleceğini zanneden tek milletiz.

 

  • Annem beni ders çalışırken gördü, gözleri yaşardı. Bıraktım, ders falan çalışmıyorum. Ondan değerli mi, kıyamam ben ona...

 

  • İkinin üç, üçün iki harfli olması çok canımı sıkıyor.

 

  • Elini öptürmek istemeyip de, elini iyice aşağı indirip beni yerlerde süründüren orta yaşlı akraba! Seni pıçaklarım...!

 

  • Puding yapmak için tıp okuyan tek mal, Dr. Oetker!

 


MÜZİK Mİ DİNLİYORSUN


Kulağımda kulaklık var, dürtüp “müzik mi dinliyorsun” diyor. Yok, kuleden iniş izni istiyorum! Pilotum ben.


Pizzayı yuvarlak yapıp üçgen kesip kare kutuya koyanla, evleri kare ve dikdörtgen yapıp adını daire koyan kişi aynı kişi olmalı.


Eve gelen misafirin “tuvalet var mı” diye soruşuna ayar oluyorum. Yok biz poşete yapıp karşı apartmanın damına atıyoruz...


Anneme, “anne ben evlatlık mıyım” dedim. “Öyle bişey olsa seni mi seçerdik” dedi. Haklı kadın.


Yan yana kelimesi ayrı yazılırken, apayrı kelimesinin birleşik yazılması ne kadar hoş.


“Gözleri aşka gülen taze sögüt dalısın” diyor şarkıda. Bu hayatımda duyduğum en kibar, en naif ODUNSUN deme şekli.


Her “ne yapıyorsun” diye sorduğumda, “n'apiim, sen napıyorsun” diyen bi arkadaşım var. Yıllardır ne yaptığını bilmiyorum.


27653941 keredir diyorum size, şu sayıları okumuş gibi yapıp geçmeyin diye.


Fırıncı bana “sıcak ekmek veriyorum” dedi. “Abi, nasıl olsa eve gidince annem bayatları yedirecek” dedim. Sarıldık ağlaştık.


Bizler “Arkası gelmez dertlerimin...” şarkısını söylerken göbek atan bir toplumuz. Kimse bana normal olduğumuzu söylemesin. Yemem.


İnsanımız gariptir. Camı siler ayna gibi oldu der, aynayı siler cam gibi oldu der.


En iyi tedavi şekillerimizden biri, “Git bir elini yüzünü yıka!”


Pazarda çocuğunu kaybedince feryat figan ağlayan, bulunca da öldüresiye döven anne Türk annesidir.

 


KARANTİNA AKILLI TELEFON MUHABBETLERİ


İpek: Anneanne, size emoji göndereyim mi?

 

Annem: Amoji mi? Ayol o Avustralya askeri değil mi?

 

Babam: O Aborjin.

 

İpek:Gönderdimmm.

 

Babam: Peynir geldi.

 

İpek:Sünger Bob

 

(Anne: Allahım karantinamızın sonunu hayır eyle, stand-up rutinimize nakşeyle)

 

 

BİZE VİRÜS BULAŞMAZ


Az önce annemle görüştüm.

 

-N'örüyon ana gı..

 

dedim. Annem de,

 

-N'örüm yavrum abin aradı. İstanbul'dan ana sakın dışarı çıkma, didi. Ben de çıkmıyom. Evde İraz halan, Şazi teyzen ve Rabia yengen ile onun iki komşusu var, Döndüynen Kezban ablan çay demledik içiyoz.

 

-Ana virüs var, o kadar insanı niye topladın başına?

 

Annemin cevabı:

 

-Yok la tedbirimizi aldık, bi dene maske aldım, kim konuşursa o takıyor. Bize virüs bulaşmaz gari!

 

Olay Aksaray'da geçti.

 

 

DEVRİME SINIR ÇİZİLİR Mİ?


"23 Nisan hakikati bir millete yalnız kurtuluş davasında lazım değildi. Bütün davalarında lazımdı ve lazım olacaktır.

 

Kamâlist inkılabın reresindeyiz?

 

Bu inkılaba bir had çizmek, yani milli kalkınmayı her hangi bir noktada durdurmak hiyanetinde bulunabilir miyiz?"

 

(Ulus, Falih Rıfkı Atay, 23 Nisan 1936)

 

 

JAPON TEHCİRİ

İki arkadaş son bir oyun oynuyorlar. 

 

San Fransisco, Kaliforniya. 1942 yılının başlarında.Japonların Pearl Harbor baskınından sonra Amerika, ülkenin 

 

batısında bulunan Japon kökenlileri, ulusal güvenlik gerekçesiyle, başka bölgelere TEHCİR etti. Bu politika 1945’e kadar sürdü. (@AcarUmut)

 

 

ÇİN'DE DE OLSA MAÇİN'DE DE

“Hafızamdan asla gitmeyecek bir anı. Çin'in Yunnan eyaletinin Xishuangbanna(西双版纳) şehrinde bir köy tapınağında, keşişlerle kıyamet alamet bir sohbet... Ve Galatasaray formasını cümle aleme tanıtma arzusu taşıyan @orcungokturk :) #tb #中国 #西双版纳 #云南”(@AltinbasOzgur)

Fidancılık ve Ağaçlandırma, Sütçülük, Yurt Konserveciliği, Meyvacılık, Arıcılık, Tarla Ziraatı, Tavukçuluk, İpekböcekçiliği, Demiryolları.

 

 

ÖZGÜRLÜK MÜ? BAŞKALDIRI MI? BELA MI?

“Benim bedenim. Maske takmam!”

 

Virüsü herkese geçiriririm!

 

“Benim seçimim: Trump 2020”

 

Herkesin başına bela açarım!

 

ABD usulü bencillik!

Omaha Kızılderili kabilesine ait giysi, 19. yüzyıl.
Omaha Kızılderili kabilesine ait giysi, 19. yüzyıl.
23 Nisan'da Saray Bosna tarihi kütüphane binası.
23 Nisan'da Saray Bosna tarihi kütüphane binası.