Üç önemli olguyu sıralayalım.
İT GİBİ KOVDUK
Başta büyük zaferimiz var. Azerbaycan Mehmetçikleri, işgal altındaki topraklarımızı bütünüyle kurtardı. 1,5 ay gibi kısa bir sürede, akıllı bir stratejiyle zafere ulaştık. Güya Türkiye’ye üçüncü cephe açacaklardı. Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan oldular. Kafkaslar ve bütün Avrasya önemli bir çıbanbaşından kurtuldu. Atlantik’in kaması kırıldı. Yeniden aynı mevziyi kurabilirler mi? İmkansız…
Özeti, ABD Kafkaslar’dan geri dönmemek üzere kovuldu. Aliyev diyordu ya “İt gibi kovuyoruz”…
Harekât sürerken, “Şu kadarını alırız, bu kadarını alırız” diye taktik, “İsrail’e bakın, en kazançlı o çıkacak” diye strateji paralayanlar vardı. Şimdi o twitter’ın yedi renkli duvarında bile “İsrail de kazandı” diyen göremedik. Bundan böyle İsrail, Türkiye ve Rusya ne kadar “varsın” derse o kadar olacak, yoksa yok. Umarım analizi BM gözlemciliğiyle karıştıranlar, bütün seçenekleri sayıp sonunda haklı çıkmak peşinde olanlar da dersini almıştır. Analiz, mücadelenin parçası ise anlamlıdır. Gerisi boş laftır.
ATLANTİK KIBRIS’TA STK’LARA KALDI
Gelelim ikinci olguya. Kuzey Kıbrıs’ta bir dönem kapandı, yeni dönemin yolu açıldı. Mustafa Akıncılar dönmemek üzere gittiler. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar hepimiz adına başardı. Atlantik 1980’lere kadar geri gitti. Şimdi o yıllardaki gibi yalnız STK’larla iş tutabiliyor.
BİRLEŞTİRME PROJESİ ÇÖKTÜ
Üçüncüsü, ABD’nin PKK terör örgütünü diğer Kürt örgütleriyle birleştirme projesi. Daha başlamadan bitti. Jeffrey’nin döktüğü terler boşa gitti, kendisi de emekli oldu. Bırakın birleştirmeyi, PKK artık diğer Kürt örgütlerinin düşmanı. Aralarında savaş var.
Henüz değil ama kısa zamanda yukardakilere İdlib meselesini de ekleyebileceğiz. Zamanında Halep nasıl sessizce ve tereyağdan kıl çeker gibi Suriye devletinin kontrolüne bırakıldıysa, İdlib’de de benzer bir çözüm belirdi.
PAŞİNYANLARIN AKIBETİ
Bu yazı yazıldığı sırada kayıptı. ABD piyonlarının sonu böyle oluyor. Süreç çok hızlı. Aylar içinde başka Paşinyanlar beklemeliyiz.
İpini ABD’ye bağlayanlar için de büyük dersler var. CHP Genel Merkezi’nin bir nebze o dersten yararlandığını umalım. Ama önce şu Biden umutlarını tartışmalıyız.
ABD medyası, seçimi Biden’ın kazandığını duyurunca Türkiye’deki Amerikancılara bir haller oldu. Biden’ın kampanya görevlileri bu kadar sevinmemiştir. Ama sevinçleri kursaklarında kaldı…
GRAHAM’İN ÇIKIŞI
Trump, bütün seleflerinin tersine koltuğu bırakmıyor. Devir teslime yanaşmıyor. Bu ABD’de bir ilk. Gözden kaçan bir gelişme de var. ABD Senatosu’nun ağır toplarından Lindsay Graham’in Trump’a tavsiyesi de savaşı bırakmaması yönünde.
Biden “kazandı”, Trump bırakmıyor. 3 Kasım gecesi twitter’da ABD’nin başkansız kaldığını yazmıştım. Koltuğa sonunda biri oturabilse bile ne kadar başkanlık yapabileceği çok su götürür.
TRUMP’IN PENTAGON ATAMALARI
Genel Başkanımız aylar önce bir öngörüde bulundu. ABD’yi seçim ertesinde büyük kargaşalıkların, karşılıklı hükümet darbelerine kadar varan iç çatışmaların beklediğini söyledi.
Trump, Çarşamba günü Pentagon’da Bakan Esper’dan başlayarak kritik görev değişiklikleri yaptı. Neye hazırlanıyor dersiniz?
Amerikan halkını çok acı günlerin beklediğini görüyor ve onlar adına üzülüyoruz. Kimsenin evinden barkından olmasını, göç yollarına düşmesini, hadi daha ötesini yazmayalım, istemeyiz. Ama o kapkara bilim kurgularında yansıttıkları gelecek onlar için şekilleniyor.
Dönelim bizdeki Biden’cı muhalefete. Medyalarında Trump’la alay eden videolar gırla gidiyor. Amerika gerçeğinin zerre kadar farkında değiller.
ABD dışarda, dünyanın merkezi haline gelen bölgemizde onulmaz yaralar alıyor. İçerde de kaosa yürüyor.
Hâlâ mı vazgeçmeyeceksiniz şu Amerikancılıktan.