Semih Koray: Dünya Politik Ekonomi Birliği Forumu

"Çin’deki kapitalistlerin kapitalist bir ülkedeki kapitalistlerden farkı, iktidardan uzak tutulmaya çalışılmalarıdır"

The World Association for Political Economy (WAPE) (Dünya Politik Ekonomi Birliği), 13. Yıllık Forumunu 16-18 Temmuz 2018 tarihlerinde Berlin’de İktisat ve Hukuk Yüksek Okulu’nda gerçekleştirdi. Forumun genel başlığı, “Karl Marx ve Rosa Luxemburg’un Düşünsel Mirası ve Günümüze Yansıyan Değerleri” idi. Doğu’dan ve Batı’dan, Güney’den ve Kuzey’den yaklaşık 150 katılımcının bildiri sunduğu forumda, Türkiye’den de Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcıları Yıldırım Koç ve Semih Koray ile Vatan Partisi Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım yer aldı.

 

 

FARKLILIK DA OYDAŞMA KADAR ÖĞRETİCİ

 

Bu tür etkinliklerde, sağlanan oydaşmalar kadar, ortak ilgi alanına dahil kimi sorunlara ilişkin geniş bir görüş yelpazesinin ortaya çıkması da, “öğretici” bir işlev görür. İlgide ortaklık, anılan sorunların toplumsal ilerleme açısından taşıdığı önemin bir göstergesidir. Yaklaşımda farklılık, aynı soruna farklı coğrafyalar ya da pencerelerden bakılmasından kaynaklanabileceği gibi, bilimsel sosyalizme yüklenen değişik işlevleri de yansıtır.

 

Çin’in yükselişinin Marksizme dünyanın her tarafında ve her bağlamda daha geniş bir hayat alanı açtığı belirlemesi, forumda sağlanan oydaşmanın odak noktasıydı. Bulanıklık ise, günümüzde devrimin temel toplumsal gücü olarak millete yüklenen işlev konusunda yoğunlaşmaktaydı. Bu bulanıklık, hem Çin’e özgü sosyalizmin kuruluş sürecine, hem de Gelişen Dünya’da yaşanan anti-emperyalist yükselişe ilişkin değerlendirmelere yansımaktaydı.

 

 

SOSYALİZMDE ISRAR VE ‘MİLLET’İN YENİDEN KEŞFİ

 

Emperyalist sistemin 1980’lerde yükselen neoliberal saldırısı, Sovyetler Birliği (SB) ve Çin Halk Cumhuriyeti’nde (ÇHC) taban tabana karşıt sonuçlara yol açtı. SB dağılırken, ÇHC günümüzde “Çin mucizesi” olarak adlandırılan hızlı yükseliş sürecine girdi. ÇHC’nin başarısının ardında başlıca iki etken yatmaktaydı: Sosyalizmde ısrar ve devrimin temel gücü olarak “millet”in yeniden keşfedilmesi.

 

Çin, üretim ilişkilerini Çin’deki üretici güçlerin gizilgücünü en yüksek düzeyde üretime dönüştürecek biçimde yeniden düzenledi. Bu düzenleme, devletin öncülük ve yönlendiriciliği altında piyasa mekanizmasının etkin biçimde kullanılmasını içermekteydi. Çin’de ekonomik açıdan güçlü bir kapitalist sınıf oluştu. Bu durum, kapitalist bir ülkedeki kapitalistlerle, sosyalizm altındaki kapitalistler arasındaki benzerlikler ve benzersizlikler sorununu gündeme taşıdı.

 

 

KAPİTALİSTLER VE KAPİTALİST YOLCULAR FARKI

 

Hem SB, hem de ÇHC’de yaşanan gelişmeler, 1960’larda başlayarak Çin ve SB Komünist Partileri arasında yaşanan “sosyalizm altında sınıf mücadelesinin devamı ve kapitalizme geri dönüş tehlikesi”ne ilişkin tartışmaya pratikte son verdi. SB, kapitalizme geri dönerken, bugün Çin’de açık biçimde sınıflar ve dolayısıyla sınıf mücadelesi vardır. Mao Zedong, kapitalizme geri dönüş tehlikesinin kaynağı olarak, parti ve devlet aygıtı içinde yer alan “kapitalist yolcuları” görmekteydi. Öte yandan, kapitalist sistem içinde milletin değişik kesimleri arasında ortaya çıkan uzlaşmaz çelişmeleri, sosyalizm altında uzlaşmaz olmayan çelişmelere dönüştürmenin olanaklı olduğunu ileri sürmekteydi.

 

Bugün Çin’in izlediği çizgi, bu iki etkene dayanmaktadır. Çin’deki kapitalistlerin kapitalist bir ülkedeki kapitalistlerden farkı, iktidardan uzak tutulmaya çalışılmalarıdır. Xi Jinping’in parti ve devlet içinde başlattığı yolsuzluğa karşı mücadele ve temel sosyalist değerlerin yükseltilmesi seferberliği, “kapitalist yolculara” karşı mücadelenin bir yansımasıdır. Kamu ekonomisinin ağırlığını arttırma ve yeni bir büyüme felsefesiyle eşitsizlikleri yumuşatma çizgisi, devletin elindeki ekonomiye yön verme araçlarının güçlendirilmesini ve millet içindeki çelişmelerin uzlaşmaz hale gelmesinin önüne geçilmesini amaçlamaktadır.

 

Çin deneyinin değerlendirilmesi, yalnızca sosyalizmin kurulması sürecinde değil, içinden geçmekte olduğumuz “Milli Demokratik Devrimler ve Sosyalizme Açılım Çağı”nda, Gelişen Dünya’da milli iktidarların kurulması ve emperyalizme karşı uluslararası dayanışmanın örgütlenmesi sürecinde karşılaşılan sorunların çözümü açısından da önem taşımaktadır. Bu sorunların ele alınmasını WAPE’nin 13. Forumu bağlamında ele almayı sürdüreceğiz.