Prof. Dr. Cengiz Çakır: Dünya Çiftçiler Günü kutlanırken...

Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu’nun (IFAP) kuruluş tarihi olan 14 Mayıs, 1984 yılından beri her yıl “Dünya Çiftçiler Günü’’ olarak kutlanmaktadır. Türkiye, IFAP’ta Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından temsil edilmektedir. Türkiye’nin en fazla üyeye sahip meslek odası olduğu ileri sürülen ve 766 ilçede şubesi bulunan TZOB 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nü Ankara Tandoğan Meydanı’nda yapılacak bir mitingle kutlayacağını duyurmuştur.

 

Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla ülkemiz tarımı ile ilgili bazı konuları kamuoyunun dikkatine sunmak isterim:

 

1- Kırsal nüfusun kentlere akın etmesi, üretici olan insanları tüketici haline getirmektedir. Eğitimli ve genç nüfus kentlere gidince, kırsal alanda çalışacak insan bulunması zorlaşmaktadır. Araziler ekilememekte, tarımsal üretim potansiyeli iyi kullanılamamaktadır

 

2- Kırsal nüfusu yerinde tutabilmek için aile işletmelerini koruyan politikalar uygulanmalıdır. Bu bağlamda kooperatifleşme yaşamsal önem taşı- maktadır. Çağdaş tarımsal üretim ve pazarlama ancak kooperatifleşme ile başarılabilir.

 

3- Tarımda kullanılan girdiler ve tarım ürünlerinde dışa bağımlı olunması kabul edilemez. Emperyalist ülkelere konuşlanmış, sayısı çok az olan ulus ötesi şirketlerin girdi ve ürün piyasalarındaki egemenliğine son verilmelidir.

 

4- Arazi, su, tohum, damızlık hayvanlar başta olmak üzere önemli tarım girdilerine hâkim olunmalı ve bunlar kendi imkânlarımızla üretilmelidir.

 

5- Bölgesel özellikleri göz önünde tutarak üretim planlaması yapılmalı ve dikkatle uygulanmalıdır. Tarım ve tarıma dayalı sanayi işgücünü değerlendirecek şekilde yönlendirilmelidir. Ürünlerin ve girdilerin taşıma maliyetleri azaltılmalıdır.

 

6- Tarım ürünlerinin pazarlaması düzene kavuşturulmalı ve fiyat istikrarı sağlanmalıdır. Halkın temel ihtiyaçları karşılanmadan stratejik ürünlerin dış satımına izin verilmemelidir. Aşırı fiyat artışları söz konusu olmadan tarım ürünü ithalatı yapılmamalıdır. Fiyatı artan ürünün üretimi de bir süre sonra artacaktır. İthalat bir kısır döngü yaratmaktadır.

 

7- Bulaşıcı bitki ve hayvan hastalıklarına karşı önlem alınmalıdır. Tüketiciye sunulan bütün besinlerin sağlığa uygunluğu güvence altına alınmalıdır.

 

Yazıyı, sözleri Behçet Kemal Çağlar’a, bestesi Ahmet Adnan Saygun’a ait olan “ZİRAAT MARŞI”ndan alınan birkaç dize ile bitirelim.

 

“Sürer, eker, biçeriz güvenip ötesine
Milletin her kazancı milletin kesesine
Toplandık baş çiftçinin Atatürk’ün sesine
Toprakla savaş için ziraat cephesine”
“Biz ulusal varlığın temeliyiz, köküyüz
Biz yurdun öz sahibi, efendisi köylüyüz.”

 

Milli hükümet kurulduğunda halkımızın temel besinlerini ve giyeceklerinin ham maddesini kendi imkânlarımızla ve güvenle sağlayacak bir tarım politikası izleyeceğiz. Doğal ve beşeri kaynaklarımızı akıllıca kullanarak üreten ve başı dik Türkiye’yi kuracağız. Tarım ve sanayi alanında bölge ülkeleri ile yardımlaşacağız, birçok konuda onlara önderlik edeceğiz. Bu hedeflere ulaştığımızda Çiftçiler Günü gerçek bir bayram günü olacaktır.