Mehmet Akkaya: 'Sağlıkta şiddet' neden tırmanıyor?

Çok geriler de değil, daha 2005’e kadar, “sağlıkta şiddet” diye bir kavram var mıydı? 

 

Varsa da, uzmanları ilgilendirecek kadardı.

 

Şimdi nasıl?

 

Bakanlık özel birim kuruyor. “Şiddet” konulu raporlar hazırlanıyor. Meslek odaları paneller, sempozyumlar düzenliyor. Platformlar kuruluyor. Gazete ve televizyonlarda her gün haber... Cinayet bile işlenir oldu artık.

 

Bir şeyler değişmiş, ama ne?

 

Önce tırmanan şiddete biraz yakından bakalım.

 

Meslek odalarının bulabildiğim ilk şiddet konulu raporu 2008’e ait. Ankara Tabip Odası, ardından Türk Tabipler Birliği (TTB) o yıl rapor yazmışlar. 

 

TTB’nin raporunda,  “2002’ye kadar sağlık çalışanlarına yönelen şiddetin boyutları ve sonuçları hakkında gerçekçi ve güvenilir resmi bir veri olmadığı” belirtiliyor. Tek tek vakalar üzerinde duruluyor, yorumlar yapılıyor. 

 

Sebep, o yıllara kadar şiddetin istisnai olması.

 

Derken, 2008‘e doğru şiddet boy gösterir. “Her üç hekimden biri (%36,5) son bir yıl içinde, işyerinde şiddete maruz kalmaktadır” artık.

 

2010’lu yıllar… Sağlıkta şiddet, artık kapalı gözleri ve kulakları bile tırmalamaktadır. 

 

Nihayet Sağlık Bakanlığı gündeme alır. 2012’de “Çalışan Güvenliği Genelgesi” yayınlar. Genelgede, 

 

“-Çalışan güvenliği komitesi kurulması,

 

-Çalışan güvenliği programı hazırlanması,

 

-Çalışanlara yönelik sağlık taramaları yapılması,

 

-Çalışanların kişisel koruyucu önlemleri almasının sağlanması,

 

-Çalışanlara yönelik şiddetin önlenmesi için düzenleme yapılması,

 

-Çalışanlara, çalışan güvenliği konusunda eğitimlerin verilmesi” planlandığı duyurulur.

 

Bakanlık aynı yıl, “Beyaz Kod Birimi”ni de kurar. 24 saat hizmet verecek, "113" nolu telefondan ve "www.beyazkod.saglik.gov.tr" internet sayfasından ulaşılabilecek, şiddete uğrayan personelin şikâyeti olmasa da, olay adliyeye intikal ettirilecekti. 

 

Neydi Bakanlığı bu kadar telaşlandıran?

 

Çünkü şiddet, günlük olaydır artık. 2012 öncesi 1,5 yılda sağlık çalışanlarına, 4 bin 603’ü fiziksel, 9 bin 527’si sözlü, toplam 14 bin 130 saldırı gerçekleşmişti. 9 bin 386’sı ise, adliyelik olmuştu.

 

2012’de Bakanlığın önlemleri başlar. Ama şiddet hızla tırmanır. Bakanlığın boyunu aşan daha kapsamlı sorundan kaynaklanıyor demek ki.

 

Tırmanışı izlemeye devam edelim

 

Bakanlığın 2015 raporu,  Mayıs 2012- Mart 2015 arasında 317 bin 67 şiddet saptıyor. Bunların 18 bini hekimlere yapılmış. Saldırıların üçte biri, fiziki saldırı imiş...

 

2012 öncesi 1,5 yılında 14 bin 130 saldırı, ama 2012-2015 arası 3 yılda ise, 317 bin 67 saldırı… 

 

Korkunç tırmanış değil mi?

 

Mobbing de (psikolojik taciz ve yıldırma) patlamış. 2015 Bakanlık Raporu sağlıkta, diğer hizmet sektörü çalışanlarına göre 16 kat daha fazla mobbing yaşandığını saptıyor.

 

Bunları düşünürken, İngiltere merkezli sağlık araştırmaları dergisi The Lancet’in raporu açıklandı. 188 ülke arasında Türkiye, 103. sırada imiş. 

 

50 milyon nüfuslu İngiltere’de yıllık acile başvuru 20 milyon, 78 milyonluk Türkiye’de aynı oranla 30 milyon olması gerekirken 100 milyon.

 

2010-2014 arası kamu hastanelerine % 153, özel hastanelere, % bin 152 başvuru artışı olmuş. 2010-2014 arası ameliyat sayısında artış % 81,5. 2014’te sadece 112 acil servis ile taşınan hasta sayısı 4 milyon... Hastaların acilde kalış süresi ise 15 dakika…

 

Milletçe hastalığa yakalanmışız gayri.

 

Bu durum, örneğin Japon ya da Çin hükümeti için intihar konusu iken, AKP Hükümeti üstüne bile alınmıyor. Öylesine pişkinler ki.

 

Bırakalım eskiyi, AKP’nin o kadar kötülediği SSK kuyruklarında bile neden şiddet olmazdı? 

 

Çünkü sağlık parayla satılamazdı. Hasta da, çalışan da bildiri ki, sağlık kutsaldır. 

 

Hükümete çağrımdır, açıklayın. Son 10 yılda kaç fabrika, kaç hastane yaptınız? İşverenlerin bile fabrika yerine hastane yapmasındaki keramet nedir? 

Bekliyoruz cevabı milletçe.

 

İnsanları köyünden koparır, sağlıksız şehirlere doldurur, toprağı, havayı, suyu, gıdaları zehirlerseniz, hastalıktan para kazanalım diyen bir kara vicdana da sahipseniz, hastalık sayısı da patlar, sağlıkta şiddet de.

 

 

Mehmet Akkaya / 28 Eylül 2016, Aydınlık