ABD’nin ekonomik yapısına ve Derin Devletine iki aile damgasını vuruyor, Rockefeller ve Rotschild aileleri. Rotschild ailesinin kontrol ettiği para miktarı 15 trilyon Dolar olarak ifade ediliyor. İşte bunun gibi şirketler sisteme hâkim birinci bölümde özetlediğimiz Gladyo örgütlenmesinin temelini uluslararası sermayenin Mafya Sitemi oluşturuyor. Bu temelde öncelikle silah şirketleri yer alıyor. ABD silah sanayi dünya payının yüzde 80’ini oluşturuyordu. Bu rakam son yıllarda geriliyor. İşte 2015 rakamlarıyla dünyanın en büyük silah şirketleri: Lockheed Martin (ABD), Boeing (ABD), Raytheon (ABD), Northrop Grumman (ABD), General Dynamics (ABD).
İKİ BÜYÜK PARA BABASI
ABD’nin ekonomik yapısına ve Derin Devletine iki aile damgasını vuruyor, Rockefeller ve Rotschild aileleri. Büyük sermeyenin iktidardaki etkisini görmek açısından çarpıcı iki örnek, ABD ve dünyanın en zengin ailesi Rockfeller Grubuna ait JP Morgan Chase ve Citi Group’un yükseliş süreçleridir. Banka-finans alanında ABD’nin en büyük kuruluşu JP Morgan Chase, dünyanın en büyük şirketler sıralamasında 2005 de 15. sıradayken 2016 yılında 5. sıraya; Citi Group ise 2005 de 21. Sıradan 13. sıraya yükselmiş. Yine Rockfeller’e ait büyük lobilere sahip şirketlerden General Electric ile Bank Of Amerika ise 2005’deki konumlarını 2015’de aşağı yukarı korumuşlar.
Rotschild ailesinin kontrol ettiği para miktarı 15 trilyon Dolar olarak ifade ediliyor. Önemli şirketleri HSCB Bank, Royal Bank Of Scotland, Banco Santander, De Beers, Rio Tinto, ING Group ve Aviva ile, güçlü bir iktidar odağı oluşturuyor. Rotschild şirketleri de 90’lı yıllardan 2000’lerin ortalarına kadar yükseldiler. Ancak en önemli gerçek, özellikle 2012-13’ten sonra tüm Amerikan şirketleri Çin banka ve şirketleri karşısında güçlerini kaybediyorlar. Mafya Sisteminin ekonomik alanda çöküşünü yazı dizimizin son bölümünde inceleyeceğiz.
SİSTEMİN ÖNEMLİ İSİMLERİ
Şahinler’in lideri John McCain, yıllarca Richard Perle, Dick Cheney, Donald Rumsfeld, Paul Wolfowitz gibi Gladyo mensuplarıyla Yeni Amerikan Yüzyılı Projesinde birlikte çalıştıktan sonra, bugün Senato Silahlı Hizmetler Komitesi’ne başkanlık ediyor. McCain ayrıca İstihbarat Komitesi’yle, Vatan Güvenliği ve Hükümet işleri Komitesi’nde de görev yapıyor. McCain bu Komitelerde başta Milli Savunma Bakanlığı ve istihbarat örgütleri olmak üzere, tüm güvenlik birimlerini Senato adına denetleme ve yasama yetkilerine sahip. Ayrıca diğer komite ve alt komitelerde görevli ekibiyle birlikte Kongre’de hâkim rol oynuyor.
McCain’in ekibinden Güney Karolina Senatörü Lindsey Graham, Teksas Senatörü Ted Cruz ve Kuzey Karolina Senatörü Thom Tilles ise, hem Silahlı Hizmetler hem de Yargı Komitesi’nde görev yapıyorlar. Lindsey Graham ayrıca Bütçe, Ted Cruz ise Kural ve Yönetim komitelerinde yer alıyorlar.
Arkansas Senatörü Tom Cotton ise, Silahlı Hizmetler Komitesi’nde görev yapıyor. Bu isimler ayrıca görev yaptıkları komitelere bağlı birçok alt komiteye de başkanlık ediyorlar.
Yukarıda örnek olarak verdiğimiz isimlerle, ABD Derin Devleti Senatonun ağırlığıyla tüm Bakanlıklara, hatta Başkan’a sopa sallıyor. Ama güçleri sadece bu kadar değil.
McCAİN’İN ROLLERİ
John McCain ve Lindsey Graham, ABD’nin Suriye Ordusu’na füze saldırısından çok önce Trump’a, “Suriye hava gücüne karşı savaş ilân etmeyi” önerdi (07.04.2017). Esat’ın sözde kimyasal saldırısına ilk tepki de John McCain, Lindsey Graham ve Tom Cotton üçlüsünden gelmişti. Bu arada belirtelim, bu Gladyo ekibi kritik olaylarda ABD hükümetinden çok önce harekete geçer ve tepki gösterir.
John McCain Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti sırasında gelişen olaylarda PKK yandaşlığını açıkça gösterdi. Türkiye Büyükelçisi’nin derhal “ABD’den kovulmasını” istedi. Trump’ın FBI Başkanı James Comey’i görevden almasına karşı “Watergate Skandalı kadar büyük bir skandaldır” diye açıklama yaptı. Trump’un Kara Kuvvetleri Sekreterliği’ne aday gösterdiği Mark Green, McCain’in tepki göstermesinden sonra görevden çekildiğini açıkladı. Balkanlarda, Ortadoğu’da hep Rusya karşıtı tutumuyla dikkat çekti. McCain ve Graham, Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesine şiddetle karşı çıktılar. Fırat Kalkanı Harekâtı’na ilk tepki sert bir şekilde McCain’den geldi. Trump, Obama dönemindeki savunma bütçesini 19 milyar dolar artırdı. McCain, Trump yönetimini, “Savunma Bütçesine yeteri kadar para ayırmamakla” eleştirdi. McCain, Graham ve Missouri Senatörü Roy Blunt, “Trump yönetiminin Rusya’yla bağlarının detaylı bir incelemeye tabi tutulmasını” istediler (14.02.2017). McCain, Trump’ı, “Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımları kaldırmaması konusunda” uyardı (27.01.2017).
McCain, Lindsey Graham ve Joe Liberman “Üç Amigo” diye anılırlar. Liberman 2013’de emekliye ayrıldı. “Üç Amigo” 11 Eylül’den sonra sürekli “Askeri Müdahale” çağrısında bulundular. Örneğin Lindsey Graham, 2010’da İran’a “Önleyici Askeri Müdahale” çağrısı yaptı. Libya’ya askeri müdahaleyi destekledi. Güçlü bir İsrail destekçisi ve katı bir Rusya karşıtıdır. 2015’te NSA’nın telefon dinlemelerini desteklediğini açıkladı.
DAN COATS
Ulusal İstihbarat Başkanlığı (DNİ) Müdürü Dan Coats, Rusya karşıtlığıyla sivrilmiştir. Bir dönem lobi şirketlerinde çalıştı. Bu dönemde örneğin Carper Industrial yüz milyonlarca dolar kazandı.
Dan Coats, 1981-89’da ABD Temsilciler Meclisi üyesiydi. 1989-99 arası Senato İstihbarat Komitesi’nde görev yaptı. 2001-2005 yıllarında Almanya Büyükelçisi’ydi. Mart 2017’den sonra ise Ulusal İstihbarat Müdürü oldu.
Dan Coats, Başkanı istihbarat açısından doğrudan yönlendirmesiyle Derin Devletin en kritik noktalarından birinde bulunuyor.
JAMES MATTİS
Savunma Bakanı James Mattis, ABD Derin Devlet’inin önemli isimlerinden. 2013 yılında generallikten emekliye ayrıldı. İran’la askeri çatışmaya çok istekli olduğu için Obama’ya güven vermiyordu. 2013-17 arasında Silikon Vadisi’nde’ki biyoteknoloji şirketi Theranos’un Yönetim Kurulu’nda görev yaptı. 2007-10 yıllarında ABD Müşterek Kuvvetler Komutanı’ydı. Bu dönemde Gladyo’nun uluslararası operasyon merkezinde, NATO Müttefik Dönüşüm Komutanlığı (ACT) yaptı. 2010-13 yıllarında ise Birleşik Devletler Merkez Komutanı’ydı.
MİCHAEL ROGERS
Trump taraftarlığıyla tanınan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) Direktörü Amiral Michael S. Rogers, ABD ordusundaki Bilgisayarlar Ağı Genel Sekreterliği’nde yetişti. 2009’da Genelkurmay İstihbarat Direktörlüğü’ne başladı. Daha sonra US Fleet Siber Komutanı ve ABD 10. Filo Komutanı oldu. Böylece Rogers, amiral rütbesine ulaşan Bilgi Hareket Topluluğu’nun ilk görevlisi oldu. 2016’da Obama’nın görevlileri Savunma Bakanı ve DNİ Direktörü tarafından, NSA’dan atılması itendi. Trump onu korudu, hatta DNİ’nin başına getirmek istedi fakat olmadı. DNİ’nin başına Dan Coats geldi ve Rogers NSA’nın başında kaldı.
Savunma İstihbarat Teşkilatı (DİA) Müdürü Korg. Vincent Stewart ise Deniz Kuvvetleri Siber Komutanlığı’nda görev yaptı.
ÇEKİRDEK KADRO DEVLETİ YÖNETİYOR
Özetle; ABD Derin Devleti’nin yasama ve yürütmedeki çekirdek kadrosunu; John McCain, Lindsey Graham, Dan Coats, James Mattis, Mike Pompeo, Michael S. Rogers şeklinde sıralayabiliriz. Bu liste Ted Cruz, Thom Tillis, Tom Cotton, Roy Blunt, Mike Lee, Marco Rubio ve aktif görevde bulunmayan, ancak düşünce kuruluşlarında görev yapan Joe Liberman ve James Clapper gibi isimlerle genişletilebilir. ABD Derin Devleti’nde öne çıkan bu isimler, Senato ve Temsilciler Meclisi’ndeki güçleriyle ve bakanlıklardaki, Başkan’a bağlı kurumlardaki diğer kadrolarıyla, devleti kontrol altında tutmakta ve yönetmektedirler.
ABD’NİN TEMEL ÇELİŞMESİ
Yukarıda devlet kurumlarında incelediğimiz, yer yer Obama-Trump, bazen de Trump-Şahinler ayrışması olarak görülen, ancak temelinde ABD Devleti ile Derin Devlet çelişmesi olarak şekilllenen gerçek derinleşerek devam ediyor. ABD’nin bugün yaşadığı temel çelişme bu. Hayatın her alanına yansıyor. Amerikan halkı rahatsız, yorgun. Bu durum, ABD emperyalizminin on yıllara uzanan saldırganlığının sonucu. Barış talebi giderek güçleniyor. Bu yüzden Trump’ın seçimlerde yer yer Amerikan saldırganlığını eleştirmesi ve “içe dönme” çağrıları toplumda destek gördü. Bugün Amerikalı aydınların önemli bir kesimi yukarıda özetlediğimiz Mafya Sistemi’nin keyfi, baskıcı yönetimini eleştiriyor. Liberalizmin ve küreselleşmenin iflası derinleştikçe bu eleştirilerin daha gür sesle ifade edileceğine kuşku yok.
Amerikan halkından yükselen tepkileri seslendirerek başkan seçilen Trump, kısa sürede Şahinlerin denetimine girmiş görünüyor. Ancak önümüzdeki bölümlerde açıklayacağımız, gerek askeri, gerek ekonomik temelli maddi olgular nedeniyle, bu Derin Devletin istikrarlı bir biçimde yürümesi mümkün görünmüyor.