Ali Mercan: Rusya’ya ambargo Batı’ya ambargo!

Almanya dahil olduğu Avrasya ile ilişkilerini geliştirirken, ABD’nin derin devletinin çelmelerine takılarak yalpalamaktadır. Bu şekilde kendi çıkarlarına da zarar vermektedir. Almanya, Amerikan belasını sırtından atmak zorundadır.

 

Almanya Başbakanı Angele Merkel, Putin ile görüşmeye giderken çantasında tembihlerle gitti. Almanya’nın Ticaret ve Sanayi Odaları gibi ekonomik kuruluşları ile dış politikaya yön veren uzmanları, Rusya’ya karşı yaptırımlardan acil olarak vazgeçilmesini önerdiler. Yaptırımlara rağmen Rusya ticarette yaşadığı dengesizlikleri aştıktan başka yükselişe de geçti. Bu nedenle yaptırımların faydası olmadığı gibi, AB ve ABD’nin kendi konumlarına zarar da veriyor. Yaptırımlar, Rusya’nın yükselişi nedeniyle zarar vermek yerine tam tersine tedbirler almasına hizmet ediyor.

 

Rusya’nın daha önce Almanya ile imzalanmak üzere hazırladığı ekonomik anlaşmalar, yaptırımlar nedeniyle geri dönmemek üzere Çin’e kayıyor. Buna rağmen Alman ekonomistler, Rusya’nın halen kendileri için verimli bir pazar olduğunu tespit ediyorlar. Bertelsmann Vakfı ve Münih İFO Enstitüsü bu konuda “AB’nin, Rusya’nın dahil olduğu Avrasya Ekonomik Birliği (EAWU-Beyaz Rusya, Ermenistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Rusya) ile serbest ticaretinden 45 milyar Avro’luk bir kazanç potansiyeli var. Bu nedenle en akıllıca şey Rusya’ya karşı yaptırımlardan bir an önce vazgeçmek gerekir” görüşünü savunuyor. (German-Foreign-Policy, 2 Mayıs 2017.)

 

Alman ekonomi çevreleri ve dışişleri uzmanlarının Rusya’ya yaptırımlardan acilen vazgeçilmesi önerileri, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in 2 Mayıs’ta Soçi’de Putin’le buluşmasından hemen önce yapıldı. İlgili kurum ve uzmanlar, Batı’nın Rusya’ya karşı yaptırımlarının öngörülen hedeflere ulaşmadığını itiraf ettiler. “Rusya ekonomisi ambargolara rağmen 2015 yılında yüzde 3,7 büyüdü” değerlendirmesinde bulundular. (Alman Ticaret ve Sanayi Odası-DIHK, Tünelin sonunda ışık göründü, International Aktuell, 27 Nisan 2017)

 

 

AVRASYA’NIN ‘DAYANILMAZ’ YÜKSELİŞİ

 

Rusya ekonomisi, DIHK ve IMF raporlarına göre kendisine geldi, 2017’de de gelişmeye devam edecek.

 

Batı’nın yaptırımlarına karşın Moskova karşı tedbirlere başvurdu. AB’nin tarım ürünlerini ithal etmeyi yasakladı. Bu şekilde ekonomisi önemli ölçüde yoluna girdi. Tarım sektörü Rusya ekonomisi içinde yüzde 3,9’luk bir paya yükseldi. Bugün, ülke silah ticaretinden daha çok tarımdan kazanıyor. (Bizim domatesin başına gelenin nedeni biraz daha iyi anlaşılıyor.)

 

 

ZARARINI BATI ÇEKİYOR

 

Gözlemcilere göre, Batı’nın Rusya’ya karşı yaptırımlarının cezası kendilerine dönmektedir. Örneğin Almanya 2012’de 38 milyar Avro ihracat yaparken, bu miktar 2016’da neredeyse yarıya düşerek 21,5 milyar Avro’da kaldı. Ancak Almanya, Rusya’dan vazgeçemiyor. 2017’nin ilk iki ayında Almanya’nın Rusya’ya ihracatı yüzde 38’lik bir artış göstererek 4 milyar Avroya ulaştı. Almanya’nın doğrudan yatırımlarında da artış var. Yatırımlar 2016’da 1,95 milyar Avro iken, bu yıl 2,5 milyar Avro’ya yükseldi.

 

“Almanya’nın en kuvvetli ve bilinen yanı makine üretimidir. En önemli makine alıcısı Rusya bu alanda da ilerleme kaydetti. Rusya’ya makine ve aksamları ihracatı 4,4 milyar Avro olarak gerçekleşirken, 4,9 milyar Avro ile Çin’in gerisine düştü. Bu durumdan geri dönüşün olmayacağı öngörülüyor.” (www.handelsblatt.com , 11 Nisan 2017.)

 

“Petrol çıkarmada da Moskova ilerleme kaydetti. Böylece batının elinde önemli bir koz olarak Rusya’ya petrol ihracatı yasakları da boşa çıkmış oldu.” (Benjamin Triebe, Heisses Öl aus Russische Kaelte, www.nzz.ch , 12 Nisan 2017.)

 

Bu alanda en çok çaba sarf eden Washington’un elleri boş kaldı.

 

 

POLİTİK BASKI DA GEÇERSİZ

 

Rusya’nın yaptırımları boşa çıkarması ve bunun sahibini vurur hale gelmesiyle politik baskı aracı olarak kullanılma girişimi de geçersiz hale geldi. Ambargoların sahiplerini vurması ve politik olarak da kendilerine zarar vermesi yanında Batı’nın tutumu Rus halkı için de hükümetlerine sarılma eğilimini güçlendirdi. Batılıların yöneticilerine güveni azalırken, halkının Putin’e desteği ise yüzde 80’i buldu. Alman Bilim ve Politika Vakfı’na göre yaptırımlar halkın hükümetlerine desteğini pekiştirmiş, stabil hale getirmiştir.

 

 

AVRASYA İLE SERBEST TİCARET KAZANDIRIYOR

 

Bütün ambargo çabaları ve bundan Batı’nın zararlı çıkmasına rağmen, Rusya ile ticaret tekrar canlanmaktadır. Çünkü Avrasya coğrafyası her bakımdan gelişmekte ve çekim merkezi halini almaktadır. Avrasya’nın bir kanadına da olsa, karşı duruş yankı bulmayacaktır. Bazı zararlar ortaya çıksa da bu ancak geçici olmakta, sonuçta zararı art niyetli emperyalist ülkeler çekmektedir. DIHK gibi bütün Alman ekonomik kuruluşları AB’nin EAWU ile serbest ticaretin sadece Slovenya ve Baltık ülkelerine değil, Almanya’ya da 45 milyar Avro kazanç getirme potansiyeli olduğunu söylüyor. Bu olanak bile bütün yaptırımların derhal kaldırılmasını gerekli hale getirmektedir.

 

 

YAPTIRIMLAR ADIM ADIM KALDIRILACAK

 

Yaptırımların Rusya’ya zarar vermek yerine, aksine gelişmesine yaradığı ortaya çıkınca bunu politik bir baskı bahanesi yapma çabaları da olanaksız hale gelmiştir. Bu açıdan yaptırımları kaldırmak, ama muhtemel tepkileri etkisizleştirmek için, bunu adım adım yapmak daha akıllıca görülmektedir.

 

Örneğin Minsk sözleşmesine, Ukrayna krizine bağlı olarak, Kiev’in itirazlarını yumuşatmak için adım adım ilerlemek akıllı adım olarak değerlendirilmektedir. Ancak yaptırımları kaldırmaktan geri dönüş yoktur. Avrasya’ya dahil olurken uyanıklık yapmanın Batı’ya bir faydası olmamıştır.

 

Ambargolar alanında kaybeden Batı “ABD’nin silahlanmaya ayırdığı bütçe Rusya’nın on mislidir” diye kendi kendini teselli etmeye çalışmaktadır. ‘Ekonomik alanda kaybetsek bile, askeri bakımdan kozlar elimizde’ demeye getiriyorlar. Boşuna çaba... Yenilen pehlivan güreşe doymazmış.