İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve İşçi Partisi Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkanı Yunus Soner, Türkiye’den İşçi Partisi’nin katıldığı Suriye’deki “Uluslararası Terörizmle Mücadele ve Aşırı Dincilik” konferansına ve Şam temaslarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. İşçi Partisi İstanbul İl Merkezi’nde yapılan basın toplantısında, konferansta Türkiye’yi temsil eden İşçi Partisi heyetinin gözlemleri kamuoyuna aktarıldı.
İLK SÖZ İŞÇİ PARTİSİ’ NE VERİLDİ
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, konferansa 25 ülkeden temsilcilerin katıldığını ilk konuşmanın ise Türkiye’yi temsil eden İşçi Partisi’ne verildiğini vurguladı. İşçi Partisi’nin, Tayyip Erdoğan yönetimi tarafından dinamitlenen bölge ilişkilerini yeniden kurduğunu vurgulayan Perinçek şöyle devam etti: İşçi Partisi’nin sonuç bildirgesini hazırlayan heyette yer aldığını da vurgulayan Perinçek, “İkinci toplantı Tunus’ta yapılacak. Üçüncüsünün Türkiye’de yapılmasını talep edeceğiz. Şu anda İşçi Partisi teröre karşı Ortadoğu’da yürütülen mücadelede en önde olan örgütlerden biri. Türkiye hükümeti bölücü terörün yanında ve komşularına terör ihraç eden bir konumda olduğu için Türk milletinin temsilciliğini bölgede İşçi Partisi yapmaktadır. Bölge ülkeleri arasında İşçi Partisi’nin Türk milletine yakışan bir saygınlığı bulunmaktadır” şeklinde konuştu.
ABD’LİLER: KAHRAMAN
SURİYE ORDUSU
“Şam’da katıldığımız konferanstan size çok güzel bir haber getirdim” diyen Yunus Soner de terörü destekleyen ABD’nin yenilgiyi kabul ettiğini söyledi. Konferansa ABD’den eski kongre üyesi, eski istihbaratçı ve özel kuvvet komutanı olarak kendini tanıtan kişilerin katıldığını anlatan Soner “Bu kişilerin Suriye’deki konferansa katılmalarını, ABD tarafından bir görüşme talebi olarak değerlendirmek yerinde olur. Konferans çerçevesinde dillendirilen ABD’nin Şam Büyükelçiliği’ni tekrar açma düşüncesi çok önemli bir gelişmedir. Konferansa katılan Amerikalılar ‘Kahraman Suriye ordusu’, ‘Vatansever Esad Hükümeti’ gibi ifadeler kullanmış ve hatta Suriye’nin Washington’daki lobisi olma önerisini dile getirmişlerdir” ifadelerini kullandı.
Amerikalı heyetin konferansta sık sık Türkiye’yi Suriye’ye “şikayet ettiğini” belirten Soner “Ancak bu konuşmalara Suriyeli konuşmacılar tarafından çok sert yanıtlar verilmiş ve bölgesel terörün arkasında ABD olduğu tekrar tekrar vurgulanmıştır. Suriye tarafı ABD’ye güvenmemektedir. Biz konferansta yaptığımız konuşmada şunu vurguladık; Obama’dan asla ‘Suriye milleti’ kavramını duyamazsınız. Bu ifade büyük alkış aldı ve medya tarafından manşete çıkarıldı” diye konuştu.
SONUÇ BİLDİRGESİNDE İŞÇİ PARTİSİ ETKİSİ
Soner konferansın sonunda kabul edilen sonuç bildirgesine ilişkin ise şunları kaydetti: “Bizim önerilerimiz ortak görüşü oluşturdu. Odak noktası bölgesel işbirliği, özellikle Irak, İran, Suriye, Lübnan işbirliği ve Türkiye’nin ülke olarak buna katılması vurgulandı. Teröre destek veren hükümet ve siyasi kuvvetlerin uluslararası ceza mahkemelerinde yargılanması da sonuç bildirgesine yansıyan bir talep. Eleştiri okları Suudi Arabistan ve ABD’ye yöneldi. Türkiye ikinci planda kaldı.”
Soner, “İşçi Partisi heyetleri yıllardan beri Mısır, Suriye, Irak, İran, Lübnan ve Filistin’de görüşmeler yaparak önümüzdeki Milli Hükümet’in dış politikasını inşaa ediyor. Bir nevi hükümet görevi yapıyoruz. Dostluk ilişkilerini inşa etmeye başladık. Tayyip Erdoğan yönetimi bölgede terör ihraç etti.
Tayyip Erdoğan, Ahmet Davutoğlu Emevi Camii’nde namaz kılamadı. Ama İşçi Partisi heyeti ziyareti sırasında Emevi Camii’ndeydi. Emevi Camii’ne postallarıyla düşman olarak girmedi. Çiçeklerle, dostluk heyeti olarak girdi” dedi.