Zeynep Küçük: FETÖ iddianamelerinde Ergenekon kararı yazılıyor

Merkez Karar Kurulu Üyemiz Av. Zeynep Küçük, Ergenekon kumpasının henüz sonuçlanmamasını değerlendirdi.

Tarih:

Ergenekon kumpasının henüz sonuçlanmamasını değerlendiren Küçük, ‘Nihai neticenin alınması süreci bir şekilde mahkemeler eliyle uzatılıyor. Yetki itirazlarıyla mahkemeler eliyle oyalanıyoruz’ dedi.

 

Yetki tartışmasıyla yargı kararı sürüncemede bırakılan Ergenekon tertibinin ayrıntıları, FETÖ’nün yargılandığı birçok iddianameye girdi. FETÖ çatı davası, Ankara 15 Temmuz ana davası gibi önemli yargılamaların iddianamelerinde, Ergenekon tertibinin “Cemaatin pis işlerini attığı çöp tenekesi işlevi gördüğü” anlatıldı. Bir başka iddianamede, tertiple tutuklanacakların listesinin Fetullah Gülen’in talimatıyla hazırlandığı belirtildi. Ancak Ergenekon davası hâlâ sonuçlanmadı. Dava avukatlarından Zeynep Küçük dosyanın yetki tartışması ve ileri tarihlere verilen duruşma günleriyle oyalandığını belirterek “Bir an önce hakkın muhataplarına teslim edilmesi gerekiyor” dedi.

 

FETÖ’cü hakimlerin verdiği Ergenekon kararları 21 Nisan 2016’da Yargıtay tarafından bozulmuştu. Ardından dava dosyası bir süre yetki tartışmalarıyla İstanbul-Ankara arasında mekik dokudu. Uzun süre sonra davanın İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmesi kararlaştırıldı. Bu sefer de mahkeme duruşma için ileri bir gün verdi ve 21 Haziran tarihini belirledi.

 

 

ÇÖP TENEKESİ

 

Dava henüz sonuçlanmasa da, Ergenekon tertibi FETÖ aleyhine hazırlanan iddianamelerde örgütün işlediği suçlar arasında anlatılıyor. Ankara Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun tarafından hazırlanan FETÖ çatı iddianamesinde ‘Ergenekon terör örgütü’ diye bir yapının gerçekte hiç olmadığı vurgulandı ve şu ifadeler yer aldı: “Ergenekon davası aynı zamanda cemaat için geçmişteki pis işlerini içine attığı ve kendisi üzerindeki bütün kuşkuları yok etmek için kullandığı bir nevi çöp tenekesidir. Danıştay ikinci dairesine yapılan saldırı, Hrant Dink’in öldürülmesi ve Malatya Zirve Yayınevi olaylarının Ergenekon yapısına bağlanması da zorlamadır. Geçmişteki bazı kirli ve yanlış işler komplonun ‘altına monte’ edilmiştir.”

 

 

FETÖ’NÜN ÇIKARINA AYKIRI DAVRANAN SİVİLLER

 

Darbeci Yurtta Sulh Konseyi üyelerinin yargılanacağı 15 Temmuz ana davasına ait iddianamede de şu ifadeler kullanıldı: “Bu kapsamda ‘Şemdinli’, ‘Ergenekon’, ‘Balyoz’, ‘Askeri Casusluk’, ‘Devrimci Karargâh’, ‘Oda TV’ ve ‘Şike’ davaları gibi kamuoyunda yoğun tartışmalara neden olan birçok davayı, başta TSK olmak üzere farklı kamu kurum ve kuruluşlarındaki örgüt mensubu olmayan kamu görevlilerini tasfiye etmek ve farklı sivil çevrelerde örgütün çıkarlarına aykırı davrandığını düşündüğü kişileri etkisizleştirmek amacıyla kullandığı anlaşılmıştır.”

 
 

GÖZALTI LİSTESİ 2007’DE HAZIRLANDI

 

İstanbul Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay tarafından hazırlanan İstanbul’daki 15 Temmuz ana iddianamesinde Ergenekon sürecinin Fetullah Gülen’in talimatıyla başladığı anlatıldı. İddianamede 2007’de FBI tarafından ABD’de gözaltına alınan FETÖ’nün emniyet imamı ‘Kozanlı Ömer’ kod isimli Osman Hilmi Özdil ile ‘MİT imamı’ Murat Karabulut’un üzerinden Ergenekon soruşturmasında gözaltına alınacak isimlerin çıktığı belirtildi.

 

 

AMAÇ ERGENEKON ARAÇ DİNK CİNAYETİ

 

Gazeteci Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı davanın iddianamesinde de, Ergenekon tertibine yer verildi. Savcı Gökalp Kökçü tarafından hazırlanan iddianamede, Hrant Dink cinayetinin “amaç suç”un işlenebilmesi için “araç suç” niteliği taşıdığı belirtildi. İddianamede Ergenekon soruşturmasının hazırlıklarının, İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü olan Ali Fuat Yılmazer tarafından 2006’da kurulan yasadışı C-5 Bürosu’nda yapıldığı belirtildi.

 

 

‘ERGENEKON VE ODA TV’DE OYALAMA VAR’

 

Avukat Zeynep Küçük, mahkemenin Yargıtay kararına uyarak dosyayı hızla tamamlaması gerektiğini belirterek şunları kaydetti: “Cemaat aleyhine hazırlanan bütün iddianamelerde Ergenekon’un cemaatin bir kumpası olduğu açıkça ifade ediliyor. Bu şekilde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yerleştikleri ve darbeye zemin hazırlandığı anlatılıyor. Ancak Ergenekon davasında nihai neticenin alınması süreci bir şekilde mahkemeler eliyle uzatılıyor. Duruşmaların ileri tarihlere atılmasıyla, yetki itirazlarıyla mahkemeler eliyle oyalanıyoruz. İlginç bir şekilde Ergenekon ve OdaTv davasında bir oyalanma var. Bir an önce hukukun hakkın muhataplarına teslim edilmesi gerekiyor. Hakkın teslimi hukukun birinci prensibidir. Bunun hızlı yapılması gerekir. Bir an önce adalet tecelli etmeli. Bu sanıkların suçsuz olduğu mahkemenin ağzıyla söylenmeli. Bu beraati verecekler ki bu mağduriyetlerin karşılığında gerekli hukuki girişimler de yapılabilsin. Pardon diyip dosyadan çekilmek olmaz.”