Vatan Partisi heyetinin ziyaretinin Çin basınına yansıması

Genel Başkanımız Doğu Perinçek ve Merkez Karar Kurulumuz üyesi Yunus Soner, Çin’in en büyük haber kanallarından CCTV, CGTN, CRI ve The Paper’e konuştu

Tarih:

Genel Başkanımız Doğu Perinçek ve Merkez Karar Kurulumuz üyesi Yunus Soner, 120 ülken 200 siyasal partinin katılımıyla gerçekleşen Çin Komünist Partisinin Dünya Siyasal Partileri ile Üst Düzey Diyalog Toplantısı’na katılmak üzere Çin’in başkenti Pekin’e 28 Kasım-4 Aralık tarihlerinde ziyarette bulundu. Çin basını tarafından büyük ilgi gören Perinçek ve Soner, Dünya çapında 15 bin çalışanıyla Çin’in en büyük haber kanallarından CCTV, CGTN, CRI ve The Paper’e konuştu.

 

Perinçek’i, Çin’i 12 kez karış karış gezerek, Çin’deki tüm gelişmelere tanıklık etmiş, Mao Zedong da dahil olmak üzere Çin Komünist Partisi tarihindeki tüm politik liderlere saygı duyan “kadim bir dost” olarak tanıtan, CCTV muhabiri Li Shouen yaptığı röportajda Doğu Perinçek’e siyasi, ekonomik ve inovasyon alanındaki görüşlerini sordu.

 

Perinçek, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in verdiği demeçlerde paylaştığı, insanlığın ortak değerlerine hizmet eden bir toplum yaratma görüşünden etkilendiğini belirtirken, “iş birliği ile kalkınma” ve “tüm dünya devletlerinin beklenti ve emellerini ortak paydada birleştirerek, dünyayı uyumlu bir aileye dönüştürme” fikirleriyle hareket eden Çin Komünist Partisi’nin dünyaya umut verdiğini düşündüğünü de sözlerine ekledi.

 

Çin Halk Cumhuriyeti’nin dünya ekonomisine verdiği %39’luk katkıya da vurgulayan Perinçek, bu başarının politik, felsefi ve kültürel platformlarda gıptayla izlendiğini belirtti. Çin’in ekonomi, kültür ve inovasyonda “lider ülke” konumunun diğer politik liderlere verdiği ilhama da değinen Perinçek, 1974-1982 yılları arası Batı Almanya Şansölyesi olarak görev yapmış Helmut Schumidt tarafından yazılmış 3 kitapta, “Avrupa’nın karanlık geleceğinin ancak geleceğin yıldızı olarak nitelendirilen Çin Halk Cumhuriyeti ile kurulan ittifak ile aydınlığa çıkabileceği” tezini savunmasını da örnek olarak gösterdi.

 

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in, Çin Komünist Partisi’nin Dünya Siyasal Partileri ile Üst Düzey Diyalog Toplantısı’nda verdiği demeçte “Çin Komünist Partisi, ne yabancı ülkelerin planlarını ithal etmek, ne de Çin kalkınma planını ihraç etmekle ilgilidir. Hiçbir ülkeye Çin kalkınma planını benimsemelerini dayattırmıyoruz. Ne kadar güçlü bir konumda olursa olsun, Çin Halk Cumhuriyeti hiçbir zaman hegemonya ve büyüme emelleriyle hareket etmeyecektir. Global kalkınma ve dünya barışı için diğer siyasal partilere destek çağrısında bulunuyoruz” sözlerinin, 1974 yılında Birleşmiş Milletler toplantısında Deng Xiaoping’in verdiği “Hiçbir zaman hegemonya peşinde olmayacağız” demecinin benzerliğine vurgu yapan Perinçek, aradan 40 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen istikrarın devam ettiğinin ve sözlerin tutulduğunun altını çizdi.


CGTN haber kanalında The Point programına katılan Yunus Soner ise “Sadece Çin’in değil, çöken Atlantik kalkınma planı nedeniyle tüm dünya devletlerinin yeni bir çağa girmek üzere olduğunu” belirtti. Asya ve Avrasya’nın büyük bir güç olduğunu ve bu gücün yeni bir medeniyet doğuracağını düşündüğünü sözlerine ekleyen Soner, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping tarafından 2013 yılında sunulan “Bir Kuşak Bir Yol” girişiminin bu yeni medeniyetin bir habercisi olduğunu, küresel ve stratejik iş birliğinin temel taşı olacağının altını çizdi. Sözlerine iş birliğinin önemini vurgulayarak devam eden Soner, iş birliğinin hiçbir bireysel çıkarı barındırmayan, klasik liberal düzenden uzak kolektif bir kavram olduğunu söyleyerek bitirdi. 


Çin’in en çok takip edilen internet sitelerinden biri olan The Paper’a özel bir röportaj veren Vatan Partisi lideri Perinçek, "Xi Jinping'in Çin'in gelişmesi hangi seviyeye ulaşırsa ulaşsın asla hegemonya arayışında olmayacağız, asla yayılmacı olmayacağız" taahhüdü büyük devletlere yakışan bir tutum, dedi.

 

Doğu Perinçek bu sözün dünyaya gönderilen çok önemli bir mesaj olduğunu vurgulayarak, "Bu yeni bir çağ, insanlık artık sürekli dışarıdan gelip boyun eğdiren, kolonileştiren büyük güçlerin olamaz. İhtiyacımız gelişmenin sonuçlarını (meyvelerini) beraber paylaşmak ve bütün insanlığın kaderiyle birlikte yüzleşmektir." Dedi.

 

Karşı karşıya olduğumuz yeni çağda ÇKP'nin 19. kongresinin "yeni umut" olduğunu vurgulayan Perinçek, 19. Büyük Kurultayın toplanmasından çok önce dikkatini bu toplantıya verdiğini söylerken kongrenin Çin ve dünya için çok önemli yer tuttuğunu söyledi.

 

Türkiye-Çin ilişkileri üzerine Doğu Perinçek: "Kuşak ve Yol"un iki ülke için büyük fırsatlar getirdiğini söyledi. Coğrafi açıdan bakıldığında, Türkiye'nin oldukça kritik bir stratejik konumu var. Türkiye, Batı Asya'da Çin'in çok önemli bir ekonomi ve ticaret ortağı olabilir dedi.

 

Perinçek iki anahtar sözün çok belirleyici olduğunu vurguladı: güvenlik ve paylaşarak gelişme. Güvenlik yönünden iki ülkenin de karşısında aynı tehditlerin olduğunu söyleyen Perinçek iki ülke el ele verip, emperyalist güçlere karşı koymalı ve savaşı, şiddeti ortadan kaldırmalı dedi. Paylaşarak gelişme yönünden iki ülke aralarındaki yanlış anlamaları kırmak için çalışmalı, daha kucaklayıcı ve açık olarak, birlikte insanlığın başarılarının sonuçlarını toplamalı diyerek sözlerine son verdi.

 

Genel Başkanımız Doğu Perinçek 2 Aralık günü popüler bir gazete sitesi olan CRI'a da özel bir röportaj verdi. Ropörtajda ÇKP'nin dünyadaki diğer siyasi partilerle ilişkilerinde eşitliği koruması dünyanın güvenini kazanmasını sağladığını ayrıca Türkiye ve Çin'in "Kuşak ve Yol" girişiminde ilişkilerini daha da derinleştirmelerini ümit ettiğini söyledi.

 

Perinçek, ÇKP'nin ilk günden bugüne kadar uzun süredir dünyanın değişik siyasi partileriyle karşılıklı saygı ve eşitliği koruyan bir ilişkisi olduğunu bu sayede dünyanın saygısını kazandığını vurguladı.

 

Perinçek iki ülkenin ilişkileri için büyük beklentiler içinde olduğunu da ifade etti. "Kuşak ve Yol" girişimi Çin'in dünya ile daha yakından ilişki kurmasını sağlayacağını söyleyen Perinçek Türkiye ve Çin’in iş birliği pek çok gelişme şansını beraberinde getirir, dedi. Türkiye'nin Avrasya üzerindeki coğrafi konumunun ona jeopolitik ve taktik önemler yüklediğini vurgulayarak İki ülkenin ekonomi ve ticarette iş birliği yönünden çok kapsamlı ve derin ilişkileri olabilir, dedi.

 

Ayrıca Perinçek; terörle mücadelede iş birliğini güçlendirmek ve güvenlik tehditlerine beraber cevap vermenin de "Kuşak ve Yol" girişiminin önemli bir yönü olması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin Çin ile birlikte adil, tarafsız bir iş birliğini paylaşan bir model kurmak istediğinin altını çizdi.