“Kurtuluş dönemindeki iktidar hesaplaşmalarından sonraki en kritik seçim“

Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Dr. Doğu Perinçek Ankara Keçiören İlçe Kurultayımıza katıldı

Tarih:

Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Dr. Doğu Perinçek, Ankara Keçiören İlçe Kurultayımıza katıldı. Kurultayı izleyen konuklar arasında Adalet ve Kalkınma Partisi Keçiören İlçe Başkanvekili Mustafa Batur, Türkiye Sanatçılar Birliği Genel Başkanı Tahsin Murat Demirbaş, Horasan Erenleri Federasyonu Başkanvekili Hüseyin Öz de vardı.


Kurultayda konuşan Doğu Perinçek, Vatan Partisi’nin günlerinin geldiğinin altını çizerek üyelerine yaklaşan seçimlere ve Türkiye’nin önündeki zorluklara hazır olma emri verdi. “Genel Başkan olarak size emrim; büyük işlere, büyük görevlere hazır olmanızdır. Büyük işin zamanı geldi. Türkiye seçime gidiyor. Bu seçim Türkiye’nin Kurtuluş dönemindeki iktidar hesaplaşmalarından sonraki en kritik seçimdir.” dedi.

 

 

KEÇİÖREN’DE ÇOBANLIK GÜNLERİ

 

Doğu Perinçek, Keçiören’de bir dönem çobanlık yaptığını, o nedenle kendisinin de Keçiörenli sayılabileceğini anlattı. “Ben de biraz Keçiorenli sayılırım. Bağlum Köyü’nde 1970’li yıllarda çobanlık yaptım. Hatta bir gece koyunları kaybettim. Sabah bulunca çok sevindik. Öyle bir hatıramız da var. Keçiören'in de özel bir yeri var.” ifadelerini kullandı. Perinçek sözlerine şöyle devam etti:

 

 

DEPREMLERDEN SONRA ZORLUKLAR BÜYÜDÜ

 

“Türkiye büyük zorluklarla karşı karşıya. Depremlerden sonra zorluk daha da büyüdü. Ekonomide iflas gözüküyor. Güvenlikte dış tehditler var. ABD ve Yunanistan Ege ve Doğu Akdeniz’de yeni üsler kurdu. Ardından COVİD-19 geldi. Şimdi de deprem felaketiyle karşı karşıyayız. Büyüyen zorluklardan bahsediyoruz. Biz Vatan Partisi olarak zorluklarda büyük çözümler görüyoruz. Sıradan vatandaş zorluklarda zorluk görür. Öncüler, devrimciler ise çözüm görür. Türkiye büyük çözümün eşiğinde. İflas eden sistemler yeni sistemleri çağırır. Şuan Türkiye’de iflas eden bir sistem var. Eşiğinde bulunduğumuz yeni bir düzen var.”

 

 

‘KAMUOYU DA GERÇEKLE YÜZ YÜZE GELDİ’

 

“İflas eden sistemin en önemli özelliği üreticiyi kambur ilan etmesiydi. 1980’deki dünya ekonomisiyle bütünleşme süreci üreticiyi, Kamu İktisadi Teşekküllerini, esnafı ‘kambur’ ilan etti. Hatta büyük sanayiciyi de ‘kambur’ ilan ettiler. ‘Bunların yaptığı buzdolabı, çamaşır makinesi kırılıyor.’ dediler. Suçladılar. Böylece neoliberal sistemle Türkiye’nin üretim yapısına büyük bir darbe indirildi. Neticede büyük borçlar oluştu. Türkiye’nin ödemeler açığı rekor düzeyde. Yani artık yürümesi mümkün olmayan bir düzen. Sabah AK Partili Metin Külünk’ü dinliyorum; o da bu neoliberal sistemin çöktüğünü anlatıyor. Bu konuda bir birliktelik de oluştu. İşte tam olarak burada Vatan Partisi’nin zamanı geldi. İflas eden sisteme yeni bir kuruluşla yanıt veren parti Vatan Partisi. Biz 2019'dan beri bundan bahsediyoruz. Şimdi kamuoyu da bu gerçekle yüz yüze geldi. Fakat çözüm konusunda bilinci berrak, programı doğru olan, kadroları olan parti Vatan Partisi.”

 

 

‘KÜÇÜK ROLLERİ BİLİNCİMİZDEN TEMİZLEYELİM’

 

“Bizim partimiz için en önemli sorun geldiğimiz eşiği ve görevleri doğru bir şekilde saptamak. Partimize biçtiğimiz küçük rolleri bilincimizden temizleyelim. En temel mesele bu. Biz Vatan Partisi’yiz. Halkçı, devletçi, milliyetçi, cumhuriyetçi, laik ve devrimci Türkiye’yi kurma programı programımız. Ama bunun bir zamanı vardı. Nasıl 9 ay 10 günde çocuk doğuyor, su yüz derece kaynıyor; onun gibi. Türkiye’nin geleceği bir yer vardı şimdi oraya geldik. Vatan Partisi buraya gelene kadar tarihin pususundaydı. Bir öncü parti inşa etti. Niçin? Bu görevleri gerçekleştirebilmek için. 1968’den bu yana 55 yıldır parti inşası dönemi yaşıyoruz. Şimdi devrimci görevlere önderlik dönemine girdik. Bu büyük değişikliği bilinçlere yerleştirmek, buna dair görevleri üstlenmek en önemli meseledir.


Güvenmemiz gereken çok önemli başarılarımız var. Türkiye’nin tarih yaptığı her adımda Vatan Partisi var. 2014 bir dönüm noktasıydı. 2014’ten beri Türkiye’nin köklü değişim içinde olduğunu görüyoruz. 2014’ten önce bakınca, bunlar olmayacak olaylardı. Silivri duvarlarını yıktık. Arkasından Türk ordusunu özgürleştirmemizle birlikte, evet Türk ordusunu kurtardık, PKK hendeklere gömüldü. Hükümet yeni bir programa girdi. Büyük Ortadoğu Projesi bitti. PKK’nın üzerine yürüyen, FETÖ’yle hesaplaşan bir çizgiye geldi. Sonra 15 Temmuz geldi. Orada yeniden Vatan Partisi sahneye çıktı.”

 

 

‘SİSTEMİN YAFTALARI GEÇERSİZ’

 

“Bunları niye anlatıyorum? Sistem bize ‘Siz küçük partisiniz.’ diyor. Ben de diyorum ki ‘15 temmuzda Vatan Partisi hükümete de orduya da önderlik etti.’ Zor dönemlerde başka kurallar devreye girer. Vatan Partisi’nin orada süreci okuma kabiliyeti, cesareti, örgütlü gücü, diri kuvvetler üzerindeki nüfuzu, bir öncü partide olması gereken tüm özellikler; o gece ayağa kalktı. Yani sistemin yaftaları zor dönemde, ‘oyu bu kadardır’ falan, geçersiz oluyor. Başka şeyler devreye giriyor. Peygamberimiz HZ. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicreti de aynı şekilde. Tarihin kritik dönemlerinde ölçüler değişiyor. Kendimizle ilgili sistemin bize dayattığı ölçülerin geçerli olmadığı bir döneme girdik. Bunu geçmişte ispatladık. Tarih, kritik dönemlerde öncü partiler tarafından yazılır. Önümüzdeki süreçlerde de bunları yaşayacağız. Vatan Partisi şuan hızla büyüyen partidir. Öncülerden geniş kesimlere doğru genişliyoruz. Hem de nerelerden sistemin bittiği yerlerden. Güneydoğu’dan üreticilerden… Benim bu kongrede vereceğim mesaj budur. Önümüzdeki dönemde tarihin bize yükleyeceği büyük görevlerin bilincinde olalım. Bilincinde olmak demek ‘yapmak’ demektir. İnsanın bildiği pratiğinden ve yaptığından belli olur. Bize sistemin dayattığı kendimizle ilgili yanlış tasavvurları bilincimizden sileceğiz. Erzurum Kongresi 60 kişi, Sivas kongresi 28 kişi. Ama ne oluyor? Tarih öncülere görev koymuş. Türk milletini ayağa kaldırmak. Türk ordusunu yeniden örgütlemek. Düşmanı denize dökmek. Tarihten çok sayıda örnek bulabiliriz.

 

 

‘BÜYÜK İŞLER İÇİN VARIZ’

 

“Yunus Emre gibi kendimizi bileceğiz. Alçak gönüllüyüz, mütevazıyız. Horasan’dan getirdiğimiz kimliğimiz budur. Ama devrimci olarak sorumluluğumuzun farkındayız. Sorumluluğumuz konusunda mütevazi değiliz. Büyük işler için varız. Şimdi ülkenin önünde büyük kararlar var. O büyük iş Atatürk devriminin tamamlanmasıdır. Milli Demokratik Devrimi’in tamamlanmasıdır. Bağımsız, üreten, birleşik, halkçı, aydınlanmış, devrimci Türkiye’nin kurulmasıdır. Yani Türk devriminin altı ok programı… Genel Başkan olarak size emrim büyük işlere, büyük görevlere hazır olmanızdır. Büyük işin zamanı geldi. Türkiye seçime gidiyor. Bu seçim Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’ndaki iktidar hesaplaşmalarından sonraki en kritik seçimdir. Bugünkü cepheleşmede Altılı Masa Atlantik kuvveti. Onlar açıkça ifade ediyor bunu. Bütün umutları Türkiye’ye yönelik yabancı müdahalelerin başarılı olması. Onun karşısında milli cephe var. AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Vatan Partisi ve bir takım güçlerden oluşan.

 

 

‘DÜNYA VATAN PARTİSİ’NİN FARKINDA’

 

“O Türkiye güçleri içinde Vatan Partisi bağımsız olarak seçime giriyor. Çünkü Vatan Partisi yüzde 7 ile meclise girerse bütün dengeleri değiştirecek. Bölge dengelerini de dünya dengelerini de olumlu etkileyecek. Daha dört beş gün önce Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de büyük bir toplantı oldu. Bu toplantıyı Azerbaycan ve Rus devletleri düzenledi. O toplantının açış konuşmasını Vatan Partisi Genel Başkanı yaptı. Avrasya’da bütünleşme toplantısının açış konuşması. Orada devletler vardı, Vatan Partisi Genel Başkanı açış konuşmasını yaptı. Son 5 yılda katıldığımız pek çok uluslararası toplantıda Vatan Partisi baş konuşmacıydı. Çin’in düzenlediği dünya partiler toplantısında da aynı şekildeydi. Dünya bize başka bakıyor. Dünya Vatan Partisi’nin farkında ama biz kendimizin farkında değiliz. Farkında olanlar var ama bütün olarak değerlendirince sorunumuz burada. Burada palavlar atmıyoruz. Arkamıza bakıyoruz. Silivri duvarını yıkmışız. O duvar ABD’nin duvarıydı. 15-16 Temmuz’da gladyo darbesini ezmenin atılımını yapmışız. Amerikan gladyosunun gömülmesinde önder görevler yapmış bu parti. Türkiye’nin önüne doğru programlar koymuş. Bazı sol partiler Erdoğan düşmanlığına kilitlenerek ABD’yle saf tutmuş ama Vatan Partisi buna düşmemiş. Bu da büyük cesaret ister. Yedi ateşten geçerek gelmiş bu günlere. Tüm ABD darbelerinde bu parti hapislere tıkılmış, yok edilmek istenmiş. Hiç bir zaman yok edilmemiş. Kendisini yok etmek isteyenleri yok etmiş. Hücrelerden çıkmış, FETÖ’cüleri oraya tıkmış. ‘Yaparız’ diyeceğiz. ‘Her türlü fedakarlığa, kahramanlığa hazırız’ diyeceğiz.”

 

 

‘77 ATEŞTEN GEÇMEYE HAZIRIZ’

 

“Büyük kurultayımızda belirttiğimiz gibi, 77 ateşten de geçmeye hazırız.” Diyeceksiniz ki ‘Bu 77 ateş nerde?’ 77 ateş ABD’nin Doğu Akdeniz’e yığdığı namlularda. Namlularda ateş bekliyor. Niçin ABD o kadar yığınak yapmış? Herhalde resmi geçit için değil. Onun için yaşadığımız süreç ciddi çatışmaları, hesaplaşmaları barındırıyor. Vatan Partisi burada memleketin önüne herşeyiyle doğru bir strateji koyuyor. Bu seçimden Atlantik kuvvetlerinin başarılı çıkması kaos yaratır. ABD başarılı olursa devlet çarkı dönmeyecek. Ne gelecek? Kaos gelecek. Nereden çıkarıyoruz bunu? ‘Biz’ diyorlar ‘KHK’lıları devlete alacağız.’ FETÖ generallerini orduya koyacaklarmış. Koyabilir mi? Koyamaz ama bu Türkiye’yi kaosa sürükler. Ekonomide neoliberal vaatler var. Bu da kaos vaadi. Bunun karşısında Türkiye’yi ayağa kaldırabilecek bir program var. Vatan Partisi’nin programı… Dünya ölçeğinde bir partinin Ankara ili, Keçiören ilçesinde görev alan kadrolarısınız. Cesur, kararlı, azimli bir mücadele vereceğinizi bilerek, yürekten duygularla selamlıyorum.”