Tam kapanma uygulaması konusunda konuşan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, “Koronavirüsten disiplin ve aşıyla kurtulacağız. Kaynakları bol keseden dağıtmak yerine Türkiye’de aşı problemini çözmek ekonomik bakımdan en önemli tercih. Üretim odaklı olaylara bakmamız lazım. Aşı da üretimi sürdürmek bakımından önemli. Hükümeti şu noktada eleştiriyorum, Türkiye’nin bir yıl öncesinden aşı problemini görmesi lazımdı. Hadi diyelim bir yıl geçti, şimdi görmesi lazım.” şeklinde konuştu.
Popülist tartışmalar yerine çözüm odaklı bir yaklaşım getirdiklerini belirten Perinçek, Türkiye’nin kaynaklarının dört önceliği olması gerektiğini belirterek “Birincisi gıda güvenliği. İkincisi sağlığın güvenliği. Üçüncüsü güvenlik. Dördüncüsü de eğitimin güvenliği. Yani kaynakları bu dört önceliğe göre dağıtmak, paylaştırmak lazım.” ifadelerini kullandı.
Perinçek sözlerine şu şekilde devam etti:
"Şu anda çiftçinin üzerinde bir haciz terörü var. Biz şunu savunuyoruz, çiftçinin üretmesi için faiz borçları silinmeli ve ödemeleri bir yıl ertelenmeli. Yaşam tarzına gelince, ben bu kavramı sevmem. Bu batının dayattığı, cemaat ve tarikatlara yaşam tarzı, eşcinsellere yaşam tarzı yani batının dayattığı bir kavramdır yaşam tarzı. Bunu görmemiz lazım. Atatürkçülüğü de efendim rakı içmeye, mini eteğe indirgeyenlere de karşıyız. Atatürk nedir? Benim bağımsızlığım ve çağdaş toplumu kuran milli demokratik devrimin esaslarını temsil eder. O bakımdan alkolle ilgili bir yasak bir kere yok ama satış ile ilgili problem var. Şu anda bakıyorum, ramazan yaşıyoruz ama ramazan dolayısıyla bir bağnazlık yok. Artık Türkiye ramazanları kendine yakışan bir şekilde yaşamaya alıştı. Tabi burada karşıtlıklar, yakaya yapışmalar kalmadı. Bir hoşgörü ortamı Türkiye’nin birikimi olarak yerleşti. O bakımdan bir yaşam tarzına müdahale olarak anlamıyoruz. DSÖ’nün açıklamaları da önemli. Bizim toplumumuz içkiyi alkışlayan bir toplum değil. Ama yaşam tarzına müdahale yok. İki şeyi ayırmak lazım, gerekli gıda maddeleri ile onun dışındaki maddeler bir değil. İçki de öyle, içkisiz insan yaşamını sürdürebilir. Bu konuda belirli sınırlar getirilebilir."
'MİLLET İTTİFAKINDA BUNALIMLAR BİTMEYECEK'
Millet ittifakı içerisindeki bunalımlara ilişkin konuşan Perinçek, "Bu taraf her durumda Türk milletiyle karşı karşıya. Bir tarafta PKK var, bir tarafta FETÖ var. Dolayısıyla bunalımlar olması çok doğal ve bu bunalımlar bitmeyecek." yorumunu yaptı.
Türkiye'nin önümüzdeki dönemde çok ciddi tehditlerle karşı karşıya kalacağını dile getiren Vatan Partisi Genel Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İttifaklar bütün dünya tarihinde yaşadığımız durumla bağlantılı. Türkiye nerede? Türkiye 2014-2015 tarihinden beri Atlantik sisteminden kopuyor ve Avrasya’ya yerleşiyor. 1945’te biz Atlantik denetimine girdik ama 15-16 Temmuz 2016’da Atlantiğin ne olduğunu gördük. İçimize yerleştirdiği Gladyo, FETÖ ile Atlantik ile tanıştık. Ve ondan bu yana da Türkiye Atlantik sistemine karşı silahla mücadele eden en ön cephedeki ülke. Bir de Suriye var ön cephede. Türkiye’deki saflaşmalar da bu eksende. Türkiye’nin bu süreçteki vatan savunması yaptığını gören ve ona göre mevzilenen kuvvetler var. Bir de Türkiye’nin eski durumunu savunan, “Atlantik’ten neden çıkıyoruz?” diyen ve Türkiye’nın vatan savaşına karşı tavır alan bir muhalefet var. Biden da zaten “bunlar benim kuvvetlerim” diyor. Tabi bu Atlantik tarafından bunalımlar olması kaçınılmaz. Türkiye cephesinde bunalımlar Atlantik tarafından çıkarıldı. Ne oldu? AK Parti’nin içinden üç parça kopardılar, MHP’yi böldüler. Yani ABD yapacaklarını yaptı ve o cephe az çok bir tutarlığa kavuştu. Ama bu taraf her durumda Türk milletiyle karşı karşıya. Bir tarafta PKK var, bir tarafta FETÖ var. Dolayısıyla bunalımlar olması çok doğal ve bu bunalımlar bitmeyecek. CHP girdiği süreçten vazgeçerse Türkiye için çok iyi olur. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’nın da onları vazgeçirecek siyasetler üretmesi lazım. Mesela CHP’nin içinde bir kanat var, diyelim Yılmaz Ateş, Deniz Baykal gibi daha milli konumda olmaya çalışanlar var. Onun kollarından tut, dahil et. Büyük bir hata yapıyor bence sayın Erdoğan. Mevcut hükümeti güçlendirmesi lazım. Mesela MHP bile hükümetin dışında. Hükümet kararlarına, programlarına katılmıyor, hükümet icraatlarını yaptıktan sonra ancak eleştirilerini ifade ediyor.
'İÇ CEPHEYİ GÜÇLENDİRECEK TEDBİRLER ALINMALI'
Onun için bütün bu üreticilerin, milli zemindeki güçleri toplayan bir hükümet kurulması Tayyip Erdoğan’ın ileri görüşlü olduğunu kanıtlar. Önümüzde Türkiye’nin ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğu açık. Özellikle ekonomik süreci dikkate alırsak bu tehditler sadece AK Parti tarafından göğüslenemeyecek. Bu ekonomik Biden’a operasyon zemini hazırlıyor. Dolayısıyla iç cepheyi güçlendirecek tedbirler alması lazım. İç cephedeki milli olan güçleri olacak şekilde genişletmesi çok doğru olur. "