Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek
Sayın Cumhurbaşkanımız,
KKTC’nin devlet olarak tanınması
Filistin Devleti’nin tanınması kadar önemlidir
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 22 Eylül 2025 günü saat 22.45’te Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a KKTC’nin devlet olarak tanınması konusunda mektupla arzda bulundu. Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü, 23 Eylül 2025 günü saat 00.28’de Cumhurbaşkanımızın mektubu aldığını ve teşekkür ettiğini bildirdi.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, bugün (23 Eylül 2025, Salı) saat 13.00’te Vatan Partisi İstanbul İl Merkezi’nde bir basın toplantısı düzenleyerek, Cumhurbaşkanımıza arz ettiği mektubu kamuoyuna açıkladı. Mektubu kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
ÖZETLER
• Günümüzde Doğu Akdeniz, dünya ölçeğinde gerginliklerin ve savaş tehlikesinin odağıdır. Türkiyemiz, bu coğrafyada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Filistin, Libya, Mısır, Suriye, Irak, İran, Yemen ve Rusya ile ön cepheyi paylaşmaktadır. Bölge Ül-keleri, ABD-İsrail merkezli tehditle karşı karşıyadır.
• Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tehdit eden yığınak gittikçe ciddileşmektedir. ABD-İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Kesimi dörtlüsünün yıllardır yaptıkları Deniz Tatbikatlarında namlular Türkiye ve KKTC’ye dönüktür. İsrail, Güney Kıbrıs'ta üs kurmaktadır. Hedefleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Kıbrıs’tan sürmek, KKTC’yi yok etmek ve Doğu Akdeniz’in kaynaklarına el koymaktır. Bu tehdit, eğer caydırıcı bir kuvvet yığamazsak, bir bölge savaşının da olası nedenidir.
• Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, yalnız Türkiye için değil, bü-tün bölge ve bütün insanlık için, ABD-İsrail merkezli tehditlere karşı çok önemli bir direnme kalesidir. Bu kaleyi tahkim etmenin önemini, sıradan insanlar fark etmeyebilir. Ancak Türklerin devlet geleneğinin farkı, hiç kuşkusuz kuvvet hesabında ve uzak görüşlülüktedir.
• Bu koşullarda KKTC, yalnız Türkiye için değil, Rusya, Suriye, Filistin, Libya, Mısır ve İran başta olmak üzere bütün bölge ülkelerinin güvenliği açısından stratejiktir. Dahası Kıbrıs, enerji ve ticaret yollarını kontrol eden konumu nedeniyle Çin Halk Cumhuriyeti açısından da önemlidir.
• Filistin ve KKTC, Doğu Akdeniz’de ön cephe ülkeleri olarak kardeştirler. Türkiye, onların ağabeyidir.
Bütün dünyaya Filistin ve KKTC’nin kaderlerinin ortak olduğunu, en kuvvetli kanıtlarla Türkiye Cumhurbaşkanı anlatır.
Filistin yıkılırsa, KKTC de yıkılır. KKTC yıkılırsa, Filistin de yıkılır. Strateji bilen herkes bu denklemi anlar.
• Türkiye Cumhurbaşkanı’nın Filistin ile birlikte KKTC’nin devlet olarak tanınması çağrısında bulunması, emperyalist tehditlere karşı güvenlik isteyen, savaşı önlemek isteyen bütün devletlere esin verecek, Türkiyemize yakışan öncü sorumluluklar kapsamında değerlendirilecektir.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan,
Sayın Cumhurbaşkanımız,
İçine girdiğimiz sürece baktığımız zaman, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin devlet olarak tanınmasının, Filistin Devleti’nin tanınması kadar önemli olduğunu takdirlerinize arz ediyoruz.
Günümüzde Doğu Akdeniz, dünya ölçeğinde gerginliklerin ve savaş tehlikesinin odağıdır. Türkiyemiz, bu coğrafyada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Filistin, Libya, Mısır, Suriye, Irak, İran, Yemen ve Rusya ile ön cepheyi paylaşmaktadır. Karadeniz’in Kuzeyinden Ege ve Doğu Akdeniz üzerinden Umman Denizi’ne kadar uzanan alanda, Bölge Ülkeleri, ABD-İsrail merkezli tehditle karşı karşıyadır.
Kıbrıs, Filistin ve Suriye dahil bütün Doğu Akdeniz’i kontrol eden, batmayan bir uçak gemisidir.
Kıbrıs, ABD ve İsrail’in Suriye’yi bölme ve Suriye’nin Kuzeydoğusu’nda “Kürdistan” adı altında İkinci İsrail planı açısından stratejik bir mevzidir.
Kıbrıs, Süveyş Kanalı ve Hürmüz Boğazı’ndan geçen ticaret ve enerji yollarını kontrol yeteneği olan kara ve deniz üssüdür.
Şu anda kuşkusuz sizin de saptadığınız üzere, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tehdit eden yığınak gittikçe ciddileşmektedir. ABD-İsrail-Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Kesimi dörtlüsünün yıllardır yaptıkları Noble Dina ve Nemesis adlı Deniz Tatbikatlarında namlular Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne dönüktür. İsrail, Güney Kıbrıs'ta üs kurmaktadır.
Hedefleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Kıbrıs’tan sürmek, KKTC’yi yok etmek ve Doğu Akdeniz’in kaynaklarına elkoymaktır. Bu tehdit, eğer caydırıcı bir kuvvet yığamazsak, bir bölge savaşının da olası nedenidir.
Bölgesel savaşın ve dahası daha büyük bir savaşın önleneceği mevziler arasında Kıbrıs’ın özel bir yeri olduğu tartışma götürmeyen bir gerçektir.
Bu koşullarda KKTC, yalnız Türkiye için değil, Rusya, Suriye, Filistin, Libya, Mısır ve İran başta olmak üzere bütün bölge ülkelerinin güvenliği açısından stratejiktir. Dahası Kıbrıs, enerji ve ticaret yollarını kontrol eden konumu nedeniyle Çin Halk Cumhuriyeti açısından da önemlidir.
Yalnız bölge ölçeğinde değil, dünya ölçeğindeki meydan okumaların Kıbrıs mevzisinde gündeme geleceğini bugünden görebiliyoruz.
Bu durumda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, yalnız Türkiye için değil, bütün bölge ve bütün insanlık için, ABD-İsrail merkezli tehditlere karşı çok önemli bir direnme kalesidir.
Bu kaleyi tahkim etmenin önemini, sıradan insanlar fark etmeyebilir. Ancak Türklerin devlet geleneğinin farkı, hiç kuşkusuz kuvvet hesabında ve uzak görüşlülüktedir.
Sayın Cumhurbaşkanımız,
Kıbrıs cephesinde Türkiye’nin karşısında, ABD-İsrail-Yunanistan üçlüsünün yoğun hazırlık içinde olduğu biliniyor. Bu tehdidi kuşkusuz en başta Milletimizin ve Ordumuzun özgücüyle karşılayacağız. Ancak karşımızdaki gücü caydırmak için güçlü müttefiklere ihtiyacımız olduğu da açıktır.
Bölgemizde ve küresel ölçekte ABD-İsrail tehdidiyle cephe cepheye olan önemli güçler bulunuyor. KKTC’nin devlet olarak tanınması, bütün bu güçlerin güvenliği açısından gereklidir.
Yarın yalnız devlet adamları değil, sıradan insanlar da KKTC kalesini zamanında güçlendirmenin önemini yaşadıkları tecrübelerle anlayacaklardır.
Sayın Cumhurbaşkanımız,
Birleşmiş Milletler Kürsüsünden bütün dünya devletlerine seslenişinizle oluşturacağınız saygı, biz vatandaşlarınız için gurur kaynağıdır.
Filistin ve KKTC, Doğu Akdeniz’de ön cephe ülkeleri olarak kardeştirler. Türkiye, onların ağabeyidir.
Bütün dünyaya Filistin ve KKTC’nin kaderlerinin ortak olduğunu, en kuvvetli kanıtlarla Türkiye Cumhurbaşkanı anlatır.
Filistin yıkılırsa, KKTC de yıkılır. KKTC yıkılırsa, Filistin de yıkılır. Strateji bilen herkes bu denklemi anlar.
Türkiye Cumhurbaşkanı’nın Filistin ile birlikte KKTC’nin devlet olarak tanınması çağrısında bulunması, emperyalist tehditlere karşı güvenlik isteyen, savaşı önlemek isteyen bütün devletlere esin verecek, Türkiyemize yakışan öncü sorumluluklar kapsamında değerlendirilecektir.
Sayın Cumhurbaşkanımız,
Birleşmiş Milletler kürsüsünden yapacağınız konuşmada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin devlet olarak tanınması konusunda bütün insanlığı aydınlatmanızı, Vatan Partisi olarak yüksek takdirlerinize sunuyoruz.
Saygılarımızla.
Doğu Perinçek
Vatan Partisi Genel Başkanı