"Emekçileri yoksullaştıran politikalarla ekonomik krizden çıkılamaz"

Denizli İl Başkanımız İbrahim Kasapoğlu, emekçilerin gündemine ilişkin bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Tarih:

Denizli İl Başkanımız İbrahim Kasapoğlu uzun tartışmalarla gündeme gelen devlet ve sendikaların toplu sözleşme ve memur, işçi sınıfına verilen zamlar hakkında parti il binamızda bir basın açıklaması yaptı. 

 

Kasapoğlu, "AKP Hükümeti yanlış yolda ısrar ediyor. Eğer siz ekonomik krizden çıkmak  istiyorsanız nimetleri de, külfetleri de toplumsal sınıflar arasında paylaştırmanız gerekir. Yükü emekçi sınıfların sırtına yükleyerek ekonomik krizden çıkabilmeyi ummak ham hayaldir. Çıkmaz sokaktır.Türk Milletinin birlik ve beraberliğine her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu aşikardır. Ekonomik krizin yükünü emekçilerin ve üreticilerin sırtına yükleyerek refaha da ulaşılamaz, milli birlik de sağlanamaz, Vatan Savaşı da başarıya ulaştırılamaz.

 

Çözüm borçlanma ekonomisini terk edip, üretim ekonomisine geçmektir. Çözüm nimetlerin ve külfetlerin adil paylaşılmasıdır. Çözüm milli birliğin sağlanarak Vatan Savaşını zafere ulaştırmaktır." dedi. 

 

Denizli İl Başkanımız İbrahim Kasapoğlu'nun açıklaması şöyle:


3,2 milyon memur ve 1,9 milyon memur emeklisinin toplu sözleşme görüşmelerinin  sonuçlarını ibretle ve hayretle izledik. Hükümetin verdiği buçuklu zamlarla 5 milyonun üzerindeki kamu emekçisi bir kez daha enflasyona ezdirilmiş ve yoksulluğa itilmiştir.

 

Öte yandan çiftçimiz tamda mahsulünü hasada başlamışken, hükümetin birçok tarım, gıda ve hayvan ürünlerinde gümrük vergilerini düşürerek ucuz ithalatın yolunu açmıştır. Siz yabancı malların ülkeye girişini kolaylaştırırsanız Türk çiftçisinin,Türk hayvancısının beline kazmayı vurmuş olursunuz.Tüketiciyi rahatlatmanın, piyasayı ucuzlatmanın yolu,yabancı malların pazarları egemenliği altına almasında değil, yerli üretimin artmasındadır. Bu da ithalatı kolaylaştıracak tedbirlerle değil, yerli üreticiyi teşvik etmekle olur. 

 

AKP Hükümeti yanlış yolda ısrar ediyor. Eğer siz ekonomik krizden çıkmak  istiyorsanız nimetleri de, külfetleri de toplumsal sınıflar arasında paylaştırmanız gerekir. Yükü emekçi sınıfların sırtına yükleyerek ekonomik krizden çıkabilmeyi ummak ham hayaldir. Çıkmaz sokaktır.

 

AKP Hükümeti dünyadaki  ekonomik gelişmelerden ders almamışa benziyor. Artık dünyada neo-liberalleşmecilik, küreselleşmecilik,özelleştirmecilik politikaları iflas etti. Yerini karma ekonomi politikaları, kamuculuk, halkçılık ve milli iktisat politikaları aldı. Bakın dünyadaki gelişmekte olan ülkelere. Çin, Hindistan, İran, Rusya, Brezilya, Güney Afrika Atatürk'ün 1930'larda uyguladığı karma ekonomik politikalarla kalkınıyorlar. Batı ülkeleri içinde hiç büyüme hızı % 2-3'ü geçen bir ülke var mı? Bırakın büyümeyi birçok AB ülkesi iflasa sürükleniyor. Hala neo-liberalizmden, küreselleşmecilkten, özelleştirmecilikten medet ummak siyasi körlüktür.

 

Gerek ekonomik krizden çıkıp refaha kavuşabilmek, gerekse de iç ve dış teröre karşı vatanın bütünluğünü sağlayarak barışa ulaşabilmemiz için Türk Milletinin birlik ve beraberliğine her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu aşikardır. Ekonomik krizin yükünü emekçilerin ve üreticilerin sırtına yükleyerek refaha da ulaşılamaz, milli birlik de sağlanamaz, Vatan Savaşı da başarıya ulaştırılamaz.

 

Çözüm borçlanma ekonomisini terk edip, üretim ekonomisine geçmektir. Çözüm nimetlerin ve külfetlerin adil paylaşılmasıdır. Çözüm milli birliğin sağlanarak Vatan Savaşını zafere ulaştırmaktır.

 

Çözüm üreten Türkiye'de, birleşen Türkiye'dedir.