Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, Sayın Cumhurbaşkanımızın ABD Başkanı Trump ile yapacağı görüşme ile ilgili önerisini yazılı bir açıklama ile kamuoyuna duyurdu. Sayın Perinçek’in açıklaması şöyle:
Görüşmek Devlet Görevi
Öncelikle belirtelim: Görüşmek, bir devlet görevidir. Herkesle görüşülür, düşmanla da görüşülür. Görüşmenin kendisine itiraz anlamsızdır.
Şimdi Türkiye’nin önünde askerî gücünü sahaya çıkararak kazandıklarını herkese onaylatma işi var. ABD emperyalizminin üzerimize sürdüğü piyonları silahla süpürdük. Sonuçları almak, artık siyasetin görevdir.
Değerlendirilmeyen Üstünlük
Görüşmeyi talep eden ABD Başkanı idi. Bu durumda Ankara’ya davet edilmeliydi. Trump’ı başkentimizde Türk konukseverliğiyle ağırlardık. Kurallara göre, görüşme Ankara’da olmalıydı. Askerî açıdan üstünlüğü ele geçiren ve Soçi Mutabakatıyla ittifak birikimini değerlendiren Türkiye, Trump ile Ankara’da masaya oturacak konumu da kazanmıştı. Nedense bu seçenek yeğlenmedi.
Zarf İçinde İade
Şimdi sorun, öncelikle Türkiye Cumhuriyeti’nin Devlet Arşivinin terbiyesini korumaktır. Trump’ın bilinen mektubunda Türkiye Cumhurbaşkanına hitaben kullandığı ifadeler, bizim binlerce yıllık devlet adap ve erkânına uymuyor. O mektup, bizim arşivimizi kirleten niteliktedir. ABD halkının hatırı için bu mektubu okunmamış sayalım. Bu nedenle mektubun zarflı olarak Trump’a iadesi, hem devlet kayıtlarımızın temiz kalması açısından gereklidir, hem de askerî alanda kazandığımız üstünlüğü masaya taşımak açısından.
Vatan Partisi’nin ABD Halkına Çağrısı
Mektup bağlamında Vatan Partisi olarak ABD halkına çağrımızı da yinelemek durumundayız. İçinden Washingtonları, Lincolnleri çıkarmış olan ABD devleti ve halkı, Türkiye Cumhuriyetinin muhatabı olabilecek edep ve erkâna sahip başkanlar seçmelidir. ABD Başkanı, başka bir devletin başkanına, hele Türkiye gibi dünyanın en köklü devlet geleneğine sahip bir ülkenin Cumhurbaşkanına nasıl hitap edileceğini bilecek düzeyde olmalıdır. ABD’nin muhatap alınacak terbiyeli bir başkana sahip olması, önce ABD’nin kendi onurunu korumasının gereğidir. Bizim açımızdan imparatorluklardan ve Türk Devriminden gelen devlet birikimimize duyduğumuz sadakati diri tutmak gibi bir devlet görevi bulunmaktadır.