Genel Sekreterimiz Özgür Bursalı ve Filistin Türkiye Büyükelçisi Faed Mustafa Ortak Basın Açıklaması yaptı.
Açıklamanın tamamı:
Genel sekreterimizin açıklaması şu şekildedir:
Sayın büyükelçimize çok teşekkür ediyoruz. Nazik kabulleri için.
Bugün Sayın Büyükelçimizin belirttiği gibi hepimiz Filistinliyiz. Ve aynı zamanda hepimiz Filistin'deyiz.
Bu savaş hepimizin savaşı. Filistin'in savaşı, Türkiye'nin savaşı, aynı zamanda insanlığın savaşı. Ve biz Türkiye'den Savaşı uzaktan izlemiyoruz.
Filistin'de cephedeki kahraman Filistinlinin gözünden bu savaşa bakıyoruz. O Gazze'deki siperlerin içinden o siperlerin içinde kahramanca mücadele eden askerlerimizin, kahraman halkımızın, çocuklarımızın, kadınlarımızın, gençlerimizin gözünden bu savaşa bakıyoruz.
Bu savaş bizim savaşımız. Ve başkenti Kudüs olan bağımsız toprakları birleşik Filistin inşa olana dek bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu bütün dünyanın savaşı ve Filistin cephesinde aslında yeni bir dünya kuruluyor. Sayın büyükelçimiz de bahsetti. Bir kere en başta Türkiye'nin savaşı. Çünkü Filistin davasına omuz vermek ikinci İsrail planını bölgemizde önlemek. Filistin davasına omuz vermek Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin egemenliğine kasteden emperyalistleri siyonistleri engellemek.
Filistin davasına omuz vermek Türk Türkiye'nin toprak bütünlüğünü, Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunmak ve terör örgütlerini Amerika, İsrail güdümlü terör örgütlerini yerle bir etmek demektir. O bakımdan orada mücadele eden kahraman kardeşlerimiz bizim için mücadele ediyor.
Türkiye'nin geleceği için aynı zamanda mücadele ediyor. Bu bilinçle Türkiye'nin önünde atması gereken ciddi adımlar vardır. Filistin davasına omuz vermek için. Biz yalnızca kınamalarla Sözlü tepkilerle, cümlelerle, laflarla Filistin davasına destek olamayız. Türkiye'nin atacağı adımlar vardır.
İşte en başta bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın mecliste görüşülmesi üzere sevk ettiği İsveç'in NATO'ya katılım protokolü. Gelin buradan başlayalım.
Buradan Sayın Hükümetimize ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki bütün milletvekillerine sesleniyoruz: Gelin buradan başlayalım Filistin davasına vermeye.
NATO uçak gemilerini gönderiyor Filistin'e. NATO-Amerika Gazze'ye kara harekatı için askeri yığınaklar yapıyor. NATO Türkiye'yi tehdit eden bölücü terör örgütlerini destekliyor, eğitiyor, donatıyor, silah veriyor.
NATO Doğu Akdeniz'de bütün Filistin ve Türkiye başta olmak üzere Batı Asya'yı hedef alıyor. NATO daha dün Suriye'nin kuzeyinde SİHA'mızı düşürüyordu. İçişleri Bakanı Bakanlığımızın önünde bomba patlatıyor. Ve bugün İsrail saldırganlığını temsil ediyor NATO. Gazze'deki vahşeti temsil ediyor NATO.
O bakımdan bu koşullarda Filistin'in kahramanca Amerikan emperyalizmi ve İsrail siyonizmine karşı ve aynı zamanda NATO'ya karşı mücadele ettiği bu koşullarda NATO'ya evet demek, İsveç'in katılmasına evet demek, Filistin davasına ihanet demek olur. NATO'ya evet Filistin davasına ihanettir. O yüzden biz Türkiye Büyük Millet Meclisi ve hükümetimizi Filistin'le kardeş olmaya, Filistin'e omuz vermeye ve NATO'ya hayır demeye, İsveç'in NATO'ya girişine hayır demeye davet ediyoruz. Ve emin olun bu adım dengeleri değiştirir. Arkasından Suriye-Türkiye beraberliği, İran'ıyla, Rusya'sıyla bütün dünyasıyla Çin'den Venezuela'ya kadar Amerika, İsrail tehditlerine karşı cephe cepheye omuz omuza gelen bütün ülkeler, bu Amerikan emperyalizmini ve İsrail siyonizmini durduracak güçtedir. Burada da düğüm Türkiye'dedir.
Biz bu adımın atılacağına inanıyoruz. Bütün kalbimizle Filistin'in yanındayız. Bu haklı ve meşru savaşı hiç kimse itibarsızlaştıramaz. Hiç kimse karalayamaz çünkü bu savaş başarıya gidiyor. İşte o çok övündükleri tankları, tüfekleri, teknolojileri, Filistinli aslanlar tarafından yerin dibine gömülüyor. İsrail tarihe gömülüyor. Amerikan emperyalizmi bütün dünyada geriliyor. İşte Filistin'de Filistinli kardeşlerimiz ön cephede bu yeni dünyanın, Asya'dan yükselen yeni uygarlığın, emperyalizme ve siyonizme karşı kalesi oluyor.
Biz tekrar Sayın Büyükelçimize çok teşekkür ediyoruz nazik davet için sağ olun. Sağ olun. Teşekkür ederiz.
Teşekkür ederim. Sayın İlker. Çok sağ olun. Çok sağ olun. Çok teşekkür ederiz.