Gaziantep belediyelerinden son 2 ay içinde işten atılan 1101 taşeron işçisi hakkında, Merkez Karar Kurulu Üyemiz Mehmet Akkaya, atılan işçilerle beraber basın toplantısı yaptı. Akkaya, açıklamasında şunları belirtti:
AKP, Gaziantep belediyelerini işçi cehennemine çevirdi
Seçimlerinde iktidar partisi ve diğerleri, “taşeron işçisine kadro vereceğiz” dediler.
Kadro beklerken, Gaziantep Belediyelerinin taşeron işçileri kendilerini kapıda buldular.
Son 2 ay içinde AKP’li Gaziantep Büyükşehir ve İlçe Belediyelerinden 1101 taşeron işçisi sokağa atıldı.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesinden 2 ay önce 210, 45 gün önce 171, 10 gün önce ise 670 taşeron işçisi işten atıldı
Şahinbey Belediyesinden 3 gün önce 50 taşeron işçisi işten atıldı
Taşeron işçilerin işten atılması devam ediyor
İşe başlayınca kimlikleri toplanmış, AKP’ye üye yapılmışlar. Üyeliklerini sonradan öğreniyorlar. Karşılaştıkları ise, sadece taşeronluk sömürüsü değil, AKP’nin propaganda timi, bindirme kuvveti yapılmışlar. Kah maçların alkışlayıcısı, kah AKP mitinglerin şakşakçısı... İtiraz eden ise işten atılıyor.
Taşeron şirketin bir yetkilisi, “atılmanızı belediye istedi” diyor.
Taşeron şirketler, bırakalım 670 işçiyi, 5 işçiyi bile Belediye yöneticilerinin bilgisi ve onayı olmadan atamazlar.
Hem Büyükşehir’den, hem de Şahinbey ve Şehitkamil Belediyelerinden atılanlar, Belediye başkanlarının emriyle sokağa atılmıştır.
Bunun adı, AKP’li Belediyelerin taşeron işçi düşmanlığıdır.
Büyükşehir Belediye Başkanı kadın... Daha da ötesi, kadından sorumlu bakanlık olarak bilinen, eski “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı”. “Kadın şefkatlidir, anadır”, denir ya! Bu söz herkes için geçerli değilmiş meğer.
İdeoloji bozuk ise, kamuculuğu ve halkçılığı değil de ihaleciliği ve piyasacılığı seviyorsa, taşeroncu ise, işçiye de yan gözle bakması kaçınılmazdır.
Bunu gördük Gaziantep’te.
Sadece ihale seviciliği ile belediyenin bütün işlerini taşeronlara vermekle kalmıyorlar, hem ihalelerde, hem de işçiye davranışlarında yasaları ayaklar altına alıyorlar. Hukuku çiğniyorlar.
Kanunsuzluklar
1-) Büyükşehir ve Şahinbey’deki taşeron işçilerin işten atılmaları, 4857 sayılı İş Yasasının 29. Maddesindeki “Toplu İşten Çıkarma” maddesi kapsamındadır. Toplu çıkarma ancak, ekonomik, teknolojik ve yapısal sebeplerle olabilir. Önceden Bölge Çalışma Müdürlüğüne, SGK’ya ve İŞKUR’a bildirmek zorunludur.
Çıkarmadan sonraki 6 ay içinde işçi almak ihtiyacı doğar ise, atılanlar işe alınmak zorundadır, başka işçi alınamaz.
Oysa belediye ve taşeron şirket, atılanların yerine hemen başka işçi alarak yasayı çiğnemektedirler.
2-)Belediye yöneticileri, ihale verdikleri bir alt işveren olsa dahi, başka bir işveren olan taşeron şirkette kimin çalışacağına, kimin işten atılacağına karışamazlar.
Karışırlar ise, belediye ile taşeron şirket arasındaki ilişkinin, “üçüncü kişileri aldatmaya dönük hileli sözleşme” anlamına gelen “muvazaa” durumunu ortaya çıkarmaktadır.
Anlıyoruz ki, taşeronluk göstermeliktir. Belediye yöneticileri, taşeron şirketin neredeyse bütün yetkilerini kullanmakta, personelinin kim olacağına varıncaya kadar belirleyebilmektedir.
Suç işliyorlar.
Sadece belediye yöneticileri değil, taşeron şirketin yöneticileri de, alt işverenlik yönetmeliğini çiğnemekte, üst işvereni olan Belediye ile arasında muvazaalı bir ilişki kurmaktadır.
3-) İşçilere, “mevsimlik oldukları” söylenmiş. Doğru değil bu.
Mevsimlik işçilik, “Çalışmanın sadece yılın belirli bir döneminde sürdüğü ya da tüm yıl boyunca çalışılmakla birlikte çalışmanın yılın belirli döneminde yoğunlaştığı işyerlerinde yapılan” işlerdir.
İşten atılanlar, belediyenin asıl işini, park ve bahçelerin sürekliliği olan işlerini yapmaktadır, 12-13 yıldan beri aynı yerde çalışmaya devam edenler vardır.
4-) Atılanların bir kısmına, “tazminatları sonradan ödeneceği” söylenerek istifa dilekçesi imzalatılmış.
İşçiler, zorla ya da kandırılarak imza attırıldıklarını tanıklarla belgeledikleri takdirde, imzalarının önemi kalmayacak, kandırarak ya da zorla imza attıranlar ise yasal sorumlulukla karşılaşacaktır.
5-) Belediyeler, Gaziantep halkına hizmet etmekle görevlidir. Kamunun kaynaklarını kamu için kullanmak zorundadırlar.
Çalışanı kollamak, yasaları uygulamak zorundadırlar.
Oysa görüyoruz ki, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Hem Şahinbey Belediyesi, hem Şehitkamil Belediyesi, hem de bu belediyelerdeki taşeron şirketler, hukuku ayaklar altına almaktadırlar.
6-) Bu hukuksuzluk, yargıdan kesinlikle dönecektir. Yargıya güveniyoruz.
Geçerli bir sebep olmadan işten atılan işçiler, bir ay içinde “işe iade davası” açmalıdır. Dava açan işçiler, hem işe iade edilebilir, hem de mahkeme süresi sayılan 4 aylık maaş tutarında parayı ayrıca alabilirler.
Mahkeme kararına rağmen işe başlatmayan işveren, ayrıca 4 ile 8 maaş arasındaki bir maaş tutarında parayı işçiye ödemek zorunda kalır.
7-) Belediye ile taşeron şirket arasındaki ilişki muvazaalıdır. Yani hileli bir ilişkidir. Üçüncü kişileri aldatmaya dönük ihalelerdir.
Bu muvazaalı ilişki yargıda saptandığı takdirde, atılan işçiler sadece işe geri alınmakla kalmayacaklar. Belediyenin kadrolu elemanı olma hakkı da kazanacak ve kadrolu işçinin hakları ile aralarındaki parasal ve ayni hakların geriye dönük beş yıllık toplamını, topluca alabileceklerdir. Ki, büyük paralardır bunlar.
Atılan işçiler sahipsiz değil
Taşeron işçiye bu kadar zulüm yapan belediyeler, meydanı boş sanıyorlar.
Vatan Partisi, Belediyelere teslim edilen halkın kaynaklarının halk yararına kullanılıp kullanılmadığını yakından takip etmektedir.
Vatan Partisi, işçi ve sendikacılık uzmanları, alanında uzman hukukçuları ve diğer olanakları ile, sahipsiz sanılan işçilerin yanındadır.
İşten atılan işçi arkadaşlara sesleniyoruz.
Sevgili kardeşim!
Vatan Partisi ile irtibat kur, sahipsiz olmadığını göreceksin.
Mehmet Akkaya
Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi ve
İşçi-Sendika Bürosu Üyesi