



Vatan
Partisi
Genel
Başkan
Yardımcısı
Ethem
Sancak,
“Anayasa
Mahkemesi
bizim
İstiklal
Mahkemelerimiz
gibi
olmalıdır.
Cephede
savaşan
Mehmetçik
ne
yaptıysa,
İstiklal
Mahkemeleri
de
zamanında
onu
yapmıştır.”
diyerek
HDP’nin
bir
an
önce
kapatılması
için
yargıçlara
seslendi.
Vatan
Partisi
Genel
Başkan
Yardımcısı
Ethem
Sancak
yaptığı
basın
açıklamasında,
HDP’nin
kapatılması
için
yargıçlara
seslendi.
Sancak,
“Anayasa
Mahkemesi’nden
ve
değerli
Yargıçlarımızdan,
İstiklal
Mahkemelerinin
tavrını
bekliyoruz.”
dedi.
“ABD
dört
koldan
ülkemizi
kuşatırken
kararımız
kararsızlık
olamaz”
diyen
Sancak’ın
açıklamaları
şöyle:
“Türkiye
İstiklal
Savaşından
sonra,
en
önemli
dönüm
noktasındadır.
Yüz
yıl
önce
emperyalistleri,
büyük
bir
kahramanlıkla
ve
fedakarlıkla
dize
getirdik,
bugün
de
ülkemizi
dört
bir
yandan
tehdit
eden
ABD
namlularına
ve
onun
terör
örgütlerine
karşı
birliğimiz,
bütünlüğümüz
ve
bağımsızlığımız
için
İkinci
İstiklal
Savaşımızı
veriyoruz.
Yüz
yıl
önceki
o
büyük
mücadele,
bugüne
ışık
tutmalıdır.
Anayasa
Mahkemesi
önünde,
HDP’nin
bir
an
önce
kapatılması
için
başlattığımız
vatan
nöbetine,
tarihimizden
gelen
bu
büyük
mirası
taşıyoruz
ve
bu
sorumlulukla
Yargıçlarımıza
sesleniyoruz.
İSTİKLAL
MAHKEMESİ
TAVRINI
BEKLİYORUZ
Anayasa
Mahkemesi’nden
ve
değerli
Yargıçlarımızdan,
İstiklal
Mahkemelerinin
tavrını
bekliyoruz.
İstiklal
Mahkemeleri
sayesinde
iç
cephemizi
sağlam
tutmuştuk.
İçteki
düşman,
karşımızdaki
düşmanın
koludur.
Bugün
içimizde
bir
düşman,
içimizde
bir
şeytan
vardır.
Meclisimizde,
meydanımızda,
medyamızda
her
gün
bizi
arkamızdan
hançerleyen,
şehirlerimizde
bombalar
patlatan
ABD’nin
kara
gücüm
dediği
bu
örgütlenmenin
üzerine
kararlılıkla
gitmek
Anayasa
Mahkemesi’nin
görevidir.
Anayasa
Mahkemesi
bizim
İstiklal
Mahkemelerimiz
gibi
olmalıdır.
Cephede
savaşan
Mehmetçik
ne
yaptıysa,
İstiklal
Mahkemeleri
de
zamanında
onu
yapmıştır.
Bölücü
ayaklanmaların
bastırılmasında
İstiklal
Mahkemelerinin
tarihsel
tavrı
yine
önümüze
açacaktır.
2.
İstiklal
Savaşı
da
böyle
başarılacaktır.
Dün
İstiklal
Mahkemeleri
hangi
görevi
yaptıysa,
bugün
FETÖ
ve
PKK
terör
örgütlerinin
mensuplarını
cezalandıran
Cumhuriyet
yargısı
aynı
görevi
yapmaktadır.
FETÖ’yü
ve
PKK/HDP
vekillerini
cezalandıran
bugünkü
yargımızın
kararlı
tavrını
Anayasa
Mahkemesi’ne
örnek
gösteriyoruz.
YARGITAY
BAŞSAVCILIĞININ
KAHRAMAN
TAVRI
ÖRNEKTİR
Yargıtay
Cumhuriyet
Başsavcısı
Sayın
Bekir
Şahin,
Türk
Milletinin
yüreğine
su
serperek
bu
davayı
açmış
ve
Cumhuriyet
yargıcının
sarsılmaz
karakterini
bir
kez
daha
tarihe
kaydetmiştir.
Türkiye
zor
zamanlardan
böyle
kahraman
insanlarla
ve
kahraman
tavırlarla
çıkacaktır.
Şimdi
aynı
kahramanlığı,
Anayasa
Mahkemesi’nden
bekliyoruz.
Yargıçlık
her
şeyden
önce
hukukun
gereğini
ve
milletin
talebini
yerine
getirmektir.
Millete
bağlılık,
Mehmetçiğe
sadakat
Türk
yargıcının
olmazsa
olmazıdır.
Karar
vermek
ve
adil
olmak
yerine
milleti
oyalamak
bizim
yargıçlarımıza
yakışmaz.
ABD
dört
koldan
ülkemizi
kuşatırken
kararımız
kararsızlık
olamaz.
Anayasa
ve
Siyasi
Partiler
Kanununda
öngörülen
yaptırımların
uygulanmasında
ihmal
göstermek
ve
bu
durumun
sürüp
gitmesine
göz
yummak,
Millet
ve
tarih
önünde
ağır
bir
sorumluluktur.
ATLANTİK
SİSTEMİNİN
SONU
GELDİ
AYM’NİN
GÖREVİ
ERTELENEMEZ
Tarihi
günler
yaşıyoruz.
Sayın
Milli
Savunma
Bakanımız
Hulusi
Akara,
geçtiğimiz
günlerde
Moskova’da,
Suriye
ve
Rusya
Savunma
Bakanlarıyla
bir
araya
gelmiştir.
Türkiye
Vatan
Partisi’nin
yıllardır
ve
tek
başına
ısrarla
savunduğu
Suriye
ile
işbirliği
programına
adım
atmaktadır.
Bu
tarihi
bir
gelişmedir.
Çağ
açan
ve
Avrasya’nın
onurlu
bayrağını
göklere
çıkaran
Asya’nın
ABD’ye
verdiği
en
kuvvetli
yanıttır.
Bugün
AYM’den
vermesini
beklediğimiz,
teröre
tahsis
edilen
paraların
derhal
kesilmesi
ve
HDP’nin
kapatılmasıdır.
Bu
iki
kararı,
ülke
ve
millet
mefaatleri
açısından
derhal
almalıdır.
Milletimiz
bu
kararları
beklemektedir.
Paranın
kaynağını
kesin
ve
bu
melanet
yuvasını
kapatın.
Çünkü
bu
ABD,
bu
gelişmeyi
izlemeyecektir.
İçerdeki
ve
dışardaki
bütün
unsurlarıyla
Türkiye’ye
karşı
harekete
geçeceği
açıktır.
Önceki
gün
ABD
Dışişleri
Bakanlığı’nın
yarı
resmi
yayın
organı
Foreing
Policy’de
Tayyip
Erdoğan
hükümetini,
“kanla
kovacaklarını”
ilan
etmişlerdir.
ABD’nin
açıkça
bizi
şiddetle
tehdit
ettiği
bu
koşullarda,
içimizdeki
en
tehlikeli
ABD
aparatı
olan
HDP’ye
daha
fazla
özgürlük
tanınamaz.
GENÇLERE
ÇAĞRIHDP
Kapatma
Davası’nın
nihayete
erdirilmesi
özgürlüklerin
kısıtlanması
değil,
Türk
ve
Kürt’üyle
bütün
bir
milletin
özgürlüklere
kavuşmasıdır.
Mardinlinin,
Siirtlinin,
Hakkarilinin,
Trabzonlunun,
Edirnelinin
talebidir.
Milletimizin
gözü
buradadır.
Özellikle
Güneydoğu
Bölgesinde
halkımızda,
PKK’nın
baskı
ve
tehditlerinden,
terör
belasından
kurtulmuşken,
bu
davanın
sürüncemede
bırakılması,
büyük
bir
güvensizliğe
ve
Kürt
halkında
devlet
hendek
siyasetine
mi
dönüyor
diye,
tedirginliğe
yol
açmaktadır.
Türk
devletinin
Edirne’den
Hakkari’ye
egemenliğini
ve
halka
dayanan
otoritesini
sürdürecektir.
Açılım
sürecine
geri
dönüş
yoktur!
HDP’ye
yaşam
hakkının
tanınamayacağını
göstermemiz
lazım.
Buradan
geçmişte
HDP’ye
oy
vermiş
bölge
halkına
ve
gençlere
sesleniyoruz.
HDP
ve
PKK
elinize
Amerikan
İsrail
silahlarını
tutuşturdu
ve
ülkemizi
bölerek
bin
yıllık
Türk-Kürt
kardeşliğini
yıkmayı
hedef
aldı.
Bu
silahları
atınız.
Devletinize
ve
ana
kucağınıza
dönünüz,
bin
yıllık
devletinize
ve
atalarınızdan
miras
kalan
Türk-Kürt
kardeşliğine
sahip
çıkınız.
Bu
topraklar
şehit
kanıyla
sulanmış
ortak
vatanımızdır.
Bu
devlet
tarihten
bize
miras
kalmış
ortak
devletimizdir.
Vatan
bir
bütündür,
parçalanamaz.
Tıbbiyeli
Hikmet’in
haykırdığı
gibi
“Ya
İstiklal
Ya
Ölüm!”
Yaşasın
Türkiye
Cumhuriyeti!

