Altılı
Masa
alet
olmayı,
Cumhur
İttifakı
boyun
eğmeyi
seçti
Zorlukları
Aşmak
için
Vatan
Partisi
Meclise
Vatan
Partisi
Genel
Başkanı
Doğu
Perinçek,
bugün
(29
Mart
2023)
saat
15.00’de
İstanbul’da
Merkez
Karar
Kurulu
Toplantısının
başında
basına
açıklamalarda
bulundu.
Perinçek
özetle
şunları
belirtti:
Merkez
Karar
Kurulumuzun
Değerli
Üyeleri,
Değerli
Basın
Mensuplarımız,
Sizleri
sevgiyle
ve
saygıyla
selamlıyoruz.
Zor
bir
dönemden
geçiyoruz.
Türkiyemizi
aydınlıklara
çıkarmak
için,
Vatan
Partisi
olarak
Mecliste
görev
almamız
ve
hükümet
görevleri
üstlenmemiz
zorunludur.
Bu
gerçeğin
bilincindeyiz.
Güçlü
ve
etkili
muhalefet
olmayı
hedeflemiyoruz.
Meclis’te
yer
almamız
ve
Hükümet
görevleri
yüklenmemiz,
Türkiye’nin
vazgeçilmez
ihtiyacıdır.
Bu
sorumlulukla
22
Mart
2023
günü
yaptığımız
görüşmede,
Sayın
Cumhurbaşkanımıza
Cumhur
İttifakına
katılma
talebimizi
arz
ettim.
24
Mart
2023
günü
Vatan
Partisi
ile
birlikte
seçime
girmeyeceklerini
bize
bildirdiler.
CUMHUR
İTTİFAKI’NIN
TERCİHİ
Cumhur
İttifakı’nın,
Vatan
Partisi’ni
reddetmesi,
kuşkusuz
bir
tercihtir.
Açıkça
belirtmek
durumundayız:
Türkiye’nin
bağımsızlığı,
güvenliği
ve
Üretim
Devrimi
yolunu
değil,
ABD’ye
boyun
eğme
yolunu
seçtiler.
Nitekim
bu
tercih,
uygulamalarda
da
kendini
gösteriyor.
Şu
anda
Cumhur
İttifakı,
bütün
olanaklarını
kullanarak,
bölücü
HÜDA
PAR’ı
parlatmakla
meşguldür.
AK
Parti,
MHP
ve
BBP
sözcüleri,
Şeyh
Sait
ve
Seyit
Rıza
takipçisi
olmakla
övünen,
Türk
Milleti
kavramını
Anayasadan
çıkartmayı
programına
alan,
Kürtçeyi
resmî
dil
yapmayı
hedefleyen
HÜDA
PAR
ile
işbirliğini
haklı
gösterme
gayretine
girmişlerdir.
Mecliste
Altılı
Masa’nın
himayesindeki
PKK
yetmiyormuş
gibi,
şimdi
Cumhur
İttifakı
da
HÜDAPAR
Bölücülüğünü
Meclise
taşıma
görevinin
altına
girmiştir.
Böylece
ABD’nin
“Kürdistan”
adı
altında
İkinci
İsrail
devleti
kurma
planına
hizmette
Altılı
Masa
ile
buluştular.
HDP
ile
HÜDA
PAR’ın
Mecliste
sözde
Kürdistan
ayrılıkçılığı
için
el
ele
vereceğini
göreceğiz.
Programları
aynıdır.
Sayın
Tayyip
Erdoğan,
26
Mart
2023
tarihli
Economist
Dergisinin
yazdığı
gibi,
Atlantik
dünyası
içinde
“uslu
durma”
yolunu
seçmiştir.
ABD
emperyalizminin
baskı
ve
tehditleri
karşısında
NATO’nun
Doğuya
doğru
genişlemesi
sürecine
teslim
olmuşlardır.
Türkiye’nin
Rusya,
İran
ve
Çin
ile
dostluk
ilişkilerini
tahrip
eden
uygulamalar
birbirini
izliyor.
Girdikleri
yol,
zorlukları
yenme
yolu
değil,
çaresizlik
ve
çözümsüzlük
yoludur.
Cumhur
İttifakı,
çıkmaza
girmiştir.
SİSTEMİN
İKİ
DUVARI
Var
olan
sistem,
iktidarıyla
ve
Atlantik
güdümlü
muhalefetiyle
çözümsüzdür.
Bu
sistem
iki
duvarın
üzerinde
duruyor.
Sistemin
birinci
duvarı,
ABD’nin
aleti
olan
Altılı
Masa’dır.
Kemal
Kılıçdaroğlu
ve
Meral
Akşener,
PKK
ve
FETÖ
ile
birlikte
ABD’nin
projesinde
görev
almışlardır
ve
yıkılan
Atlantik
Sistemini
onarma
gayreti
içindedirler.
Sistemin
ikinci
duvarı,
ABD’den
korkanların
oluşturduğu
Cumhur
İttifakı’dır.
Cumhurbaşkanı
Recep
Tayyip
Erdoğan’ın
önderliğindeki
bu
ittifak,
ABD
tehdidi
karşısında
dik
duramıyor.
CUMHURBAŞKANI
ADAYLARI
SİSTEMİN
ÇIKMAZINDA
14
Mayıs’ta
seçmenin
önüne
konan
Cumhurbaşkanı
adaylarının
hepsi
de
Atlantik’teki
çıkmazın
içindedirler.
Denenmelerine
gerek
yok,
ne
yapacakları
tecrübeyle
bellidir.
Hepsi
de
çözümsüzdür.
Kemal
Kılıçdaroğlu,
ABD’nin
kaos
planının
aletidir.
Tayyip
Erdoğan,
ise
Atlantik’e
boyun
eğme
yolunu
seçmiştir.
Diğer
iki
aday
ise,
Kılıçdaroğlu
ve
Erdoğan’ın
birbirlerini
bölme
planlarının
aletleridirler.
Türk
milleti,
çıkmazlar
içinde
çıkmaz
beğenmek
durumunda
bırakılamaz.
Bu
adayların
Türkiye’yi
yönetemeyecekleri
kısa
zamanda
ortaya
çıkacaktır.
Çünkü
yıkılan
sistemin
denetimi
altındadırlar.
TÜRKİYE’NİN
ÖNÜNDEKİ
BÜYÜK
GERÇEK:
YIKILAN
ATLANTİK’TE
DEĞİL
YÜKSELEN
ASYA’DA
YER
ALACAĞIZ
Atlantik
Sistemine
bağlanan
Altılı
Masa’nın
ve
ABD’den
korkan
Cumhur
İttifakı’nın
çözümsüzlüğü
14
Mayıs’tan
sonra
bütün
çıplaklığıyla
ortaya
serilecektir.
Çünkü
Atlantik’te
çözüm
yok.
Atlantik’te
ekonomik
iflas
var
ve
vatan
bütünlüğü
için
ağırlaşan
tehditler
var.
Atlantik’te
kaos
var.
Türkiye,
bu
çıkmazdan,
Güçlü
Devletle
ve
Üretim
Devrimiyle
çıkacaktır.
Türkiye,
Üretim
Ekonomisini
ancak
Asya
ikliminde
kurabilir.
Türkiye,
Vatan
Bütünlüğünü
ancak
Asya
dayanışmasıyla
koruyabilir
ve
kendi
bağımsız
yolunda
ilerler.
Türkiye,
iki
yüzyıllık
Millî
Devrimini
Asya
ikliminde
tamamlar.
Türkiye,
diğer
Türk
devletleri
ile
birlikte
yükselen
Asya
uygarlığının
öncü
konumlarında
olacaktır.
Bu
nedenle
Türkiye’nin
önünde
Vatan
Partisi’nin
Asyalı
çözümü
var.
14
Mayıs
sonrasının
en
büyük
gerçeği
budur.
GÜÇLÜ
MECLİS
GÜÇLÜ
HÜKÜMET
İÇİN
VATAN
PARTİSİ
Zorlukları
aşacak
Güçlü
Hükümet,
halka
dayanan
Güçlü
Meclis’le
mümkündür.
Güçlü
Meclis
ise
ancak
Vatan
Partisi’nin
Meclise
girmesiyle
oluşabilir.
Vatan
Partisi’nin
ağırlığı,
Meclis
içindeki
millî
kuvvetleri
güçlendirir
ve
Türkiye’nin
önünü
açar.
–
Güçlü
Devlet
Üreten
Millet
programının
TBMM’de
temsil
edilmesi
için,
–
ABD’nin
iç
ve
dış
cephede
kaos
planlarına
karşı
etkili
bir
Meclis
oluşturmak
için,
–
Üreticilerin
gerçek
özlemlerinin
ve
çözümlerinin
sesi
olabilmek
için,
–
Kamucu
ve
halkçı
iradenin
Yasama
Organına
yansıması
için,
Vatan
Partisi
tecrübeli
ve
genç
kadrolarıyla,
halka
bağlılığıyla,
zor
zamanlarda
alacağı
öncü
tavırlarıyla
Milletin
Meclisinde
bir
kale
inşa
edecektir.
ZORLUKLAR
VARSA
VATAN
PARTİSİ
VAR
Vatan
Partisi’nin
Program,
Strateji
ve
Siyasetleri,
zorlukları
yenmek
için
üretilmiştir.
Bu
zor
süreçten
bir
çözüm
üreteceksek,
önümüzde
tek
bir
seçenek
var:
Cesur
olalım,
Vatan
Partisi’nin
Meclise
girmesi
için
görev
ve
sorumluluk
üstlenelim.
Çözümün
yolunu
açalım.
O
zaman
15
Mayıs’tan
başlayarak
çözümün
gündeme
geleceğini
göreceğiz.
ÖNCÜLER
VATAN
PARTİSİ’NE
Türk
milleti,
tarih
boyunca
karşılaştığı
büyük
zorluklardan
örgütlü
öncülerin
kahramanlığıyla
çıkmıştır.
Şimdi
öncü
cesaretinin
zamanıdır.
Şimdi
kahramanlığın
zamanıdır.
Türkiye’nin
iki
yüzyıllık
millî
devrimci
birikiminin
öncülerini,
tarihî
başarılar
için
Vatan
Partisi’nde
görev
almaya
çağırıyoruz.

