/
/

ABD kuvvetleri Türk ordusuna savaş açtı

ABD kuvvetleri Türk ordusuna savaş açtı

Genel Sekreterimiz Özgür Bursalı, Kılıçdaroğlu’nun TSK'yı hedef alan sözlerini manşete taşıyan Altılı Masa’nın yayın organları hakkında açıklama yaptı

Vatan

Partisi

Genel

Sekreteri

Özgür

Bursalı,

bir

basın

toplantısı

düzenleyerek,

CHP

Genel

Başkanı

Kemal

Kılıçdaroğlu’nun

Türk

Silahlı

Kuveetleri’ni

hedef

alan

sözlerini

manşete

taşıyan

Altılı

Masa’nın

yayın

organları

hakkında

açıklama

yaptı.

Bursalı’nın

açıklamaları

şu

şekilde:

Kemal

Kılıçdaroğlu’nun

10

Ocak

2023

günü

Meclis

kürsüsünden

Türk

Ordusuna,

Türk

Komutanına

hakaretler

ederek

düşmanlığını

ilan

etmesiyle

birlikte

ABD’nin

içimizdeki

bütün

kuvvetleri,

Türk

Ordusuna

karşı

savaş

açmıştır.

Kılıçdaroğlu’nun

açıklamaları:

Korkunç

bir

tiran

oldu.

Militarizmin

savunucusu

oldu.

Korkunç

yapılarla

hizalandı,

değişimin

önüne

büyük

bir

engel

olarak

çıktı.

Öyle

bir

sistem

kurdu

ki,

dün

beni

siyasal

olarak

eleştirirken,

kendisini

askerlere

alkışlatır

oldu.

Askerlerin

alkışlaması

inanın

şahsen

hiç

umurumda

değil

ama

devlet

açısından

büyük

bir

çürümüşlük

göstergesidir

bu.

Yalan

dolan

söyleyeni

eğer

bir

asker

alkışlıyorsa

devletin

çürüdüğünü

orada

görüyoruz.

Açık

ve

net

söylüyorum!

Etrafınıza

siyaset

koridorlarında

kariyer

devşiren

askerler

koyarsanız…

Bir

daha

söylüyorum;

etrafınıza

siyaset

koridorlarında

kariyer

devşiren

askerler

koyarsanız,

elinizde

bol

yıldızlı,

bol

apoletli

Ortadoğu

üniformaları

kalır.

Unutmayın

ki,

bol

apoletli

Ortadoğu

askerleri

savaşlardan,

cephelerden

kaçtılar.

Kariyerist

kafadan

asla

ve

asla

hayır

gelmez.

Onun

için

komuta

kademesi

haddini

bilsin,

siyaset

askerin

işi

değildir!

Bir

daha

söylüyorum,

siyaset

askerin

işi

değildir.

Herkes

haddini

bilecek

Herkes

bulunduğu

makamın

ne

olduğunu

anlayacak!

Siyaset

mi

yapmak

istiyorlar?

Çıkarsınlar

o

kutsal

üniformayı,

hizalansınlar

Erdoğan’ı

yanına,

Perinçek’e

de

takılsınlar;

Erdoğan

artık

o

dünyaların

adamı,

beraber

olsunlar.

1.

AK

Parti

iktidarı

bu

açıklamanın

farkında

değildir. 

2.

AK

Parti

medyası

da

bu

gelişmenin

farkında

değildir.

3.

Kemal

Kılıçdaroğlu’nu

grup

toplantısında

alkışlayan

Milletvekilleri

de

neye

alet

olduğunun

farkında

değildir.

4.

Altılı

Masa

partilerinin

içindeki

vatanseverler

de

olayın

farkında

değildir.

5.

ABD

güdümündeki

basın,

Sözcü,

Cumhuriyet

olayın

tam

olarak

farkındadır.

Farkında

olmadıkları

şudur.

Bu

açıklamada

yalnızca

komutanlarımıza

hakaret

yoktur.

Önümüzdeki

sürece

ilişkin

çok

önemli

işaretler

vardır.

Bu

açıklamada,

ABD’nin

Türkiye’ye

yönelik

silâh

kullanma

sürecine

girdiğinin

işareti

vardır.

Kemal

Kılıçdaroğlu,

bu

açıklamaları

rastgele

yapmıyor.

ABD’nin

psikolojik

savaş

dairesi

organları

gibi

çalışan

Cumhuriyet

ve

Sözcü

de

bu

manşetleri

boşuna

atmıyor.

Buradaki

tehdit,

ABD’nin

Türkiye’ye

yönelik

doğrudan

silah

kullanma

yönündeki

tavrı

ve

iradesidir.

Açıklanan

budur.

ABD,

Türkiye’ye

silah

göstermektedir

ve

Kılıçdaroğlu

gibi

unsurlarını

da

cepheyi

bölmek

üzere

unsurları

da

harekete

geçirilmiştir.

“KAN

BANYOSU”

SENARYOSU

Hangi

iklimde

bunlar

yaşanıyor.

Doğu

Akdeniz

ve

Ege’de

onlarca

ABD

üssünün

ülkemize

yöneldiği,

Güney

Kıbrıs’ı

NATO’ya

alma

hazırlıkları

yaptıkları,

ABD

yarı

resmi

organı

Foreign

Policy’de

seçimlere

giden

süreçte

Türkiye’nin

“Kan

banyosu”

olacağı

yazılırken,

içimizdeki

ABD

kuvvetleri,

görevleri

gereği

bu

savaştaki

konumlarını

ilan

etmektedirler.

Görevleri

budur.

Rand

Corporation

raporlarında

260

sayfa

yazılmıştı. 

Foreign

Policy

ne

diyor?

Bu

seçime

giden

ortam

kıran

kırana

olacak,

kan

banyosu

yaşanacak

diye

yazıyor.

ABD,

bir

çatışma,

savaş,

silahların

konuştuğu

bir

süreç

öngörüyor.

Yani

sonuçlar

sandıktan

çıkmayacak

diyor,

silahlar

konuşacak

diyor,

kan

banyosu

olacak

diyor

ve

emrindeki

güçleri

de

ateşe

sürüyor.

Genel

Başkanımız

Doğu

Perinçek,

bir

Yunanistan-Türkiye

savaşı

olsa,

Altılı

Masa

başta

olmak

üzere

bu

unsurların

ABD-Yunanistan

tarafını

seçeceğini

çok

önceden

kamuoyuyla

paylaşmıştı.

Kılıçdaroğlu’nun

bu

açıklamasıyla

birlikte,

içine

girdiğimiz

İkinci

İstiklal

Savaşı’nda,

cepheler

tamamen

netleşmiş

durumdadır.

Kemal

Kılıçdaroğlu

ve

onu

gaflet,

dalalet

ve

hatta

hıyanet

içinde

alkışlayan

meclis

grubu

ve

parti

yönetimi

de

bu

beyanlarıyla

intihar

etmiştir. 

ABD

PSİKOLOJİK

SAVAŞ

ORGANLARI

Bugün

Sözcü

ve

Cumhuriyet’in

manşetleri,

ABD

Harekat

Dairesi’nin

organları

olarak

çıkmışlardır.

Cumhuriyet

Gazetesi

“Komutanlar

Haddini

Bilsin”

manşetini

atarken,

Sözcü

kahraman

Komutanlarımızın

resimlerini

de

basarak,

savaşan

Ordunun

Generallerini

manşetten

hedef

almıştır.

Hepsi,

ABD’nin

birer

psikolojik

savaş

aletine

dönmüş

robotlardır.

ABD’nin

doğrudan

istihbarat

merkezleri

dahi

bu

kadar

cüretkar

davranamaz.

O

yayınlarda

dahi

bu

kadar

aşağılık

ve

haince

ifadeler

bulamazsınız. 

Genel

Başkanımız

dün

akşam

Mustafa

Kemal

Atatürk’ün

1920

yılında

Afyon’da

yaptığı

konuşmayı

nakletmişti:

“Subaylar,

fedakârlar

sınıfının

en

önünde

bulunmak

mecburiyetindedirler.

Çünkü

düşmanlarımız

herkesten

evvel

onları

yani

subayları

öldürürler.

Onları

aşağılar

ve

hor

görürler.

Hayatımda

bir

an

olsa

bile

subaylık

yapmış,

subaylık

izzeti

nefsini

şerefini

duymuş,

ölümü

küçümsemiş

bir

insan

hayatta

iken

düşmanın

tasarladığı

ve

reva

gördüğü

bu

muamelelere

katlanamaz.

Onun

yaşamak

için

bir

çaresi

vardır:

Şerefini

korumak.

Halbuki

düşmanlarımızın

da

kastettiği

o

şerefi

ayaklar

altına

almaktır.”

İşte

bugün

ABD

kuvvetleri,

CHP

Genel

Başkanı

Kemal

Kılıçdaroğlu,

Cumhuriyet,

Sözcü,

Altılı

Masa,

bütün

Biden

tayfası,

HDP-PKK

ve

FETÖ

ile

birlikte,

Türk

Komutanlarını,

Türk

Ordusunu

düşman

mevzisinden

ve

düşmanca

hedef

alarak,

savaştaki

konumlarını

açıklıyorlar.

Ne

bu

açıklamayı

yapanların

ne

de

bu

kağıt

parçalarını

hazırlayanların

vatan

diye

bir

dertleri

yoktur,

ciğerleri

yoktur,

duyguları

yoktur,

vatansızdırlar

ve

Türk

Milletiyle

bağları

kalmamıştır. 

Bizim

ise

şerefimiz

vardır,

vatanımız

vardır,

ayaklarımızı

bastığımız

toprağımız,

suyunu

içtiğimiz

pınarlarımız,

sırtımızı

yasladığımız

dağlarımız

vardır,

güvendiğimiz

milletimiz,

tarihten

gelen

büyük

birikimlerimiz

vardır.

Farkımız

budur. 

KILIÇDAROĞLU’NUN

GENERALLERİ

CEZAVİNDEDİR

Kemal

Kılıçdaroğlu’nun

alkışlayacağı

ve

alkışını

aldığı

unsurlar,

bugün

Türkiye

hapishanelerinde

yatan

NATO

Generalleridir.

Kılıçdaroğlu,

Akşener

ve

Biden

tayfasının

özlediği

sözümona

askerler

onlardır.

Programları,

o

NATO

generallerini

yeniden

cezaevlerinden

çıkarmaktır.

O

yüzden

bugün

savaşan

ordunun

savaşan

komutanlarını

hedef

almaktadırlar.

Bugün

hedef

aldıkları

komutanlar,

15

Temmuz’da,

Fırat

Kalkanında,

Zeytin

Dalı

Harekatlarında

en

önde

botlarını

giyip

savaşmışlardır.

PKK’yı

hendeklere

gömmüşlerdir.

İkinci

İsrail

planını

bozmuşlardır.

Mavi

Vatan’da

kahramanca

bayrak

açmışlardır. 

Komutanlarımız

bir

siyasi

partiyi

değil,

Türkiye’nin

bağımsızlığını,

milli

gururunu,

ürettiği

silahları,

obüsleri

gururla

alkışlamaktadırlar.

Milletin

ruh

halini,

sevinçlerini

paylaşmaktadırlar.

İşte

bizim

komutanlarımız

bunlardır.

Sizin

generalleriniz

ise

cezaevlerindeki

NATO

Generalleridir.

Onları

15

Temmuz’da

temizledik.

Bir

kısmı

da

öldürüldü.

O

NATO

generallerinizin

haysiyeti

yoktur.

Ama

Türk

ordusunun

kahraman

komutanlarının

sizin

erişemeyeceğiniz

ve

sarsamayacağınız

yüksek

şerefleri

vardır.

Sizin

alkışlayacak

silahlarınız

da

yok,

15

Temmuzda

alaşağı

edilen

ABD

güdümünde

F-16’larınız

var,

Patriot

füzeleriniz,

NATO

teçhizatlarınız

var.

BÖLÜNME

VE

KAOS

PLANLARINA

GEÇİT

VERMEYECEĞİZ

Hedefleri

Türkiye’dir,

hedefleri

Mehmetçiktir,

hedefleri

Türkiye’nin

birliği

ve

bütünlüğüdür.

Türkiye’nin

önüne

kaos

planı

vadediyorlar.

-FETÖ

ve

PKK’yı

hapislerden

kurtaracaklar

tekrar

Türk

devletinin

içine

yerleştirecekler,

-Anayasa’dan

Türk

Milleti’ni,

Türklüğü

kaldıracaklar,

PKK’nın

programını

temel

haklar

paketi

diye

açıklayacaklar,

-Özerklik

ve

bölünme

dayatacaklar,

-Ermeni

Soykırımı

iddialarını

kabul

edecekler,

-Mavi

Vatan’dan

vazgeçecekler,

-KKTC’yi

teslim

edecekler,

-Komşulara,

Rusya’ya,

İran’a,

Suriye’ye,

Azerbaycan’a

düşmanlık

körükleyecekler

Bütün

bunlar

ABD’nin

önlerine

koyduğu

görevlerdir.

Bu

görevlerin

hiçbirini

Türk

Ordusunu

ve

Türk

Milletini

çiğnemeden

yapamayacaklarını

biliyorlar.

Bu

yüzden

Kılıçdaroğlu

çıkıyor,

Komutanları

hedef

alıyor.

Bu

yüzden

Orduya

karşı

kimyasal

silah

yalanları

tezgahlanıyor. 

Bu

yüzden,

Vatan

Partisi

Genel

Başkanı

Doğu

Perinçek’i

hedef

alıyorlar. 

O

kağıtları

önlerine

ABD

yazıp

koyuyor.

O

metinler

ABD

istihbarat

servislerinde,

kapılarından

ayrılmadıkları

büyükelçiliklerin

özel

organlarında

en

ince

ayrıntısına

kadar

hesaplanıyor.

MEYDAN

OKUYORUZ VATAN

PARTİSİ

VAR

Başarı

şansları

yoktur.

Çünkü

bu

sürecin

farkında

olan

ve

gereğini

yapma

gücüne,

siyasetlerine,

programına

sahip

Vatan

Partisi

vardır.

CHP’nin

tabanındaki,

Altılı

Masa’nın

tabanındaki

vatanseverlere

de

sesleniyoruz.

Partilerinizin

ABD’ye

göbekten

bağlanmış

görevlileri,

Türk

ordusuna,

Türk

milletine,

Türkiye’nin

birliğine

savaş

açmışlardır.

HDP’leştiler,

PKK’laştılar.

Sahte

solcu

oldular.

Hiçbir

vatansever

bu

rezalete

daha

fazla

tahammül

edemez.

O

yurttaşlarımızı

da

Vatan

Partisi’ne

çağırıyoruz. 

Türkiye’nin

Vatan

Partisi

vardır.

Dışardan

ve

içeriden

ülkemize

yönelen

bütün

ABD

tehditlerini

en

cesur

şekilde

saptayan,

milletin

önüne

koyan

ve

gereğini

yapma

iradesine

sahip

Vatan

Partisi

vardır.

Bir

tarafta

ABD’nin

oyuncağı

başkanlar

vardır,

bir

tarafta

ise

Türk

milletinin

kahramanı,

50

yıldır

Türkiye’nin

bağımsızlığı,

birliği

ve

emek

mücadelesi

için

siperde

olan,

ABD’nin

tehditlerini

yerle

bir

eden,

Kılıçdaroğullarının

ve

tayfasının

korkudan

tir

tir

titrediği

Cumhurbaşkanı

Adayımız

Doğu

Perinçek

vardır.

15

Temmuz’da

kaçan,

korkan,

saklanan,

Akşener

gibi

yumuşayan,

FETÖ’ye

selam

çakıp

evlerinde

oturan

karakterimiz

yoktur.

Aslanlar

gibi

en

önde

savaşan,

milleti

için

ölümü

göze

alan,

sipere

ilk

koşan

Genel

Başkanımız

Doğu

Perinçek

vardır.

Şehitler

veren

Türk

milleti

vardır.

Sahte

solcu,

PKK’nın

milletvekilleri

ittifak

ortaklarınızın

“infaz

edildiler”

dediği

kahraman

şehitlerimiz

vardır.

Hepsine

meydan

okuyoruz. 

Türkiye’yi

böldürtmeyeceğiz,

ABD’ye

teslim

etmeyeceğiz,

kanlı

banyo

senaryolarınıza

geçit

vermeyeceğiz,

kaos

planlarıyla

savaşa

savaşa

hükümet

olacağız,

Meclise

gireceğiz

ve

Üretim

Devrimini

başaracağız.

Paylaş
Paylaş: