Vatan
Partisi
Öncü
Gençlik
Genel
Başkanı
Barış
Demiralay
yaptığı
basın
açıklamasında,
Fırat
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi
öğrencisi
Enes
Kara’nın
kaldığı
Nurculara
ait
evde
gördüğü
baskıdan
dolayı
intihar
etmesi
üzerine
tarikat
ve
benzeri
yapılara
ait
tüm
yurtların
kamulaştırılması
çağrısı
yaptı.
CHP,İYİ
Parti,
Büyük
Birlik
Partisi,
Deva
ve
Gelecek
Partilerinin
tarikatlara
ait
yurtları
aklamaya
çalıştığını,
AK
Partili
bazı
yöneticilerin
ise
bu
tarikatlara
bağlı
evlere
dokunulmayacağını
ifade
ettiğini
vurgulayan
Demiralay,
bir
tek
Vatan
Partisi’nin
konuya
ilişkin
çözümleri
olduğunu
ifade
etti.
Barış
Demiralay,
“Vatan
Partisi
olarak
açıkça
ortaya
koyuyoruz.
Barınma
kamu
hizmetidir.
Tarikat
ve
benzeri
yapılara
ait
tüm
yurtlar
kamulaştırılacaktır!
Devletimizi,
milletimizi,
gençliği
karanlıklar
içerisinde
bırakmak,
boğmak
isteyenlere
izin
veremeyiz!
Enes
Karaları
umutsuzluğa,
geleceksizliğe
iten
bu
sisteme
karşı
tarihî
sözün
altını
bir
kez
daha
çiziyoruz:
“Türkiye
Cumhuriyeti,
şeyhler,
dervişler,
müritler
ve
mensuplar
ülkesi
olamaz!.”
dedi.
DEMOKRASİ
ÖZGÜR
İNSANLA
OLUR
Atatürk’ün
“Türkiye
şeyhler,
dervişler,
müritler
ve
mensuplar
ülkesi
olamaz”
sözünü
hatırlatan
Demiralay,
bu
sözün
bir
demokrasi
programı
olduğunun
altını
çizdi
ve
şöyle
devam
etti:
“Müritlerle,
ağanın
marabasıyla,
beyin
yanaşmasıyla,
çelebiyle,
cemaat
mensubuyla
demokrasiyi
uygulayamazsınız.
Demokrasi
özgür
insanla
olur.
Demokrasi
üreten,
sorgulayan,
ülkesine
ve
toplumuna
bağlı
Cumhuriyet
yurttaşlarıyla
olur.
Atatürk’ün
bu
sözleri
yol
göstericidir.
Tarikatlara,
şeyhlere
bağlı
değil
devletine
ve
vatanına
bağlı
kuşaklar
yetiştirmek
ancak
bu
felsefeyle
mümkündür.
Gelecek
nesillerin
yaratılmasında
en
önemli
rolü
oynayan
eğitim
kurumlarımızın,
eğitim
hizmetinin
bu
anlayışla
ele
alınması
gerekmektedir.”
FETÖ’NÜN
IŞIK
EVLERİ
TERÖR
ÖRGÜTÜNÜN
HÜCRELERİYDİ
Barış
Demiralay,
15
Temmuz’da
FETÖ
eliyle
yapılan
Amerikancı
darbe
girişimini
hatırlattı.
Işık
evleri
aracılığıyla
örgüte
eleman
devşirildiğini
vurguladı
ve
şunları
söyledi:
“Cemaat
ve
tarikatların
on
yıllardır
millete
ve
devlete
verdiği
tarifsiz
zararın
en
yalın
ve
çarpıcı
örneği
Fetullahçı
Terör
Örgütüdür.
15
Temmuz’da
FETÖ’nün
devletimize
ve
milletimize
ne
büyük
zararlar
verdiğini,
tarikat
ve
cemaatlerinin
devlet,
ordu,
emniyet,
yargı
içinde
örgütlenmesinin
acı
sonuçlarını
hep
birlikte
gördük.
FETÖ’nün
temel
örgütlenme
araçları
da
öğrenci
yurtları
ve
Işık
Evi
adını
verdikleri
örgüt
hücreleriydi.
Bu
yapılanmaya
müsaade
edildiğinde
ucunun
nereye
vardığını
15
Temmuz
2016
ABD-FETÖ
darbe
teşebbüsünde
gördük.”
VATAN
PARTİSİ
OLARAK
40
YILDIR
ABD
GÜDÜMÜNDEKİ
FETÖ
VE
BENZERİ
TARİKATLARLA
MÜCADELE
ETTİK
Açıklamada
Vatan
Partisi’nin
başta
FETÖ’ye
karşı
olmak
üzere
ABD
güdümündeki
tarikatlarla
mücadelesine
değinilerek
15
Temmuz
gecesi
yaşananların
verilen
40
yıllık
mücadelenin
ne
kadar
haklı
olduğunu
gösterdiği
vurgulandı.
Nurcuların
da
tıpkı
FETÖ
gibi
emperyalizmin
güdümünde
hareket
ettiğini
söyleyen
Demiralay,
“Bir
sitenin
bütün
evleri
bu
tarikata
ait.
Bunu
bütün
mahalleli
biliyor,
kurumlarımız
biliyor.
Evlerin
kuralları,
gençlerin
zorunlu
faaliyetleri
tarikat
tarafından
belirleniyor.
Uymayanlar
cezalandırılıyor.
Hiçbir
denetim
mekanizması
yok.
Bu
yüzden
barınma
hizmetinde
devlet
kontrolü
olmazsa
olmazdır.
Enes
Kara’nın
intiharı
sadece
bir
örnektir.
Bu
evlerde
yurtlarda
binlerce
böyle
olay
yaşanmaktadır.”
dedi.
Bu
yapıların
emperyalizmle
ilişkilerini
de
anlatan
Demiralay,
Furkan
Vakfı
lideri
Alparslan
Kuytul’un
FETÖ
mensubu
Asım
Yıldırım’ın
kanalına
verdiği
röportajdaki
FETÖ
övgülerini
ve
Yeni
Asyacılar
grubunun
lideri
Kazım
Güleçyüz’ün
FETÖ’nün
basın
organlarına
yönelik
operasyonların
karşısında
olduğunu
15
Temmuz
sonrasında
da
FETÖ’yü
aklama
çabasına
girdiğini
anlattı.
Demiralay,
Diyanet
İşleri
Başkanlığının
da
hazırladığı
raporda
bu
yapıların
oluşturduğu
tehlikeyi
açıkça
belirttiğini
söyledi.
“Bu
tür
yapıların
ABD
tarafından
devlet
bürokrasisine
sokuldukları
ve
çok
sayıda
şirket,
holding,
vakıf,
okul
ve
yurt
kurdukları
vurgulamaktadır.”
dedi.
ÖZEL
KESİME
VE
TARİKATLARA
AİT
EĞİTİM
KURUMLARI
KAMULAŞTIRILACAK
Vatan
Partisi’nin
iktidarında
özel
kesime
ve
tarikatlere
ait
eğitim
kurumlarının
kamulaştırılacağını
söyleyen
Barış
Demiralay,
“Vatan
Partisi
olarak
ülkemizin
bütünlüğüne
karşı
faaliyetler
yürüten,
canlarımıza
kasteden
bu
gayrımeşru
yapılara
müsaade
etmeyeceğiz.”
dedi
ve
yükseköğretimdeki
yurt
sorununa
ve
tarikatların
yasadışı
faaliyetlerine
karşı
Vatan
Partisi’nin
çözüm
önerilerini
şu
şekilde
sıraladı:
- Milli
Eğitim
Bakanlığı’nın 2019-2020 Örgün
Eğitim
İstatistikleri
Raporuna
göre
yükseköğretimde
1
milyon
171
bin
932
yatak
kapasitesi
bulunuyor.
Bu
yatak
kapasitesinde
özel
yurtların
payı
468
bin
757’dir.
Bu
özel
yurtların
büyük
çoğunluğu
dernek
ve
vakıflara
aittir.
Bu
noktada
başta
dernek
ya
da
vakıf
adı
altında
faaliyet
yürüten
tarikat-cemaat
yurtları
olmak
üzere,
bütün
özel
yurtlar
KYK’ya
devredilmelidir.
KYK
bu
konuda
tekel
olmalıdır.
Böylece
yükseköğretimde
KYK
kontrolündeki
yatak
kapasitesi
ilk
anda
703
binden,
1
milyon
172
bine
çıkacaktır.
Ayrıca
ilkokul,
ortaokul
ve
lise
düzeyinde
de
özel
yurt
uygulamasına
son
verilmelidir.
- Hükümet,
emniyet
ve
yargı,
ev
görünümlü
tarikat
yurtlarıyla
mücadele
etmelidir.
Tarikatların
yararlandıkları
yasal
boşluklar
ortadan
kaldırılmalı,
siyasi
kaygılarla
bundan
vazgeçilmemelidir.
- Asıl
çözüm,
toplumu
dönüştürmekle
mümkündür.
Atatürk’ün
“Türkiye
Cumhuriyeti,
şeyhler,
dervişler,
müritler,
mensuplar
memleketi
olamaz.”
sözü
yol
gösterici
olmalıdır.
Tarikatlara
değil,
devletine
ve
vatanına
bağlı
kuşaklar
yetiştirmek
ancak
bu
felsefeyle
mümkündür.
Devletin
eğitim
başta
olmak
üzere
bütün
faaliyetinde
bu
yaklaşım
yol
gösterici
olmalıdır.


