/
/

“KKTC’nin devlet olarak tanınması için çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz”

“KKTC’nin devlet olarak tanınması için çalışmalarımızı yoğunlaştırıyoruz”

Vatan

Partisi

Genel

Başkanı

Doğu

Perinçek,

bugün

(24

Temmuz

2021

Cumartesi)

Genel

Merkezde

Merkez

Yürütme

Kurulu’nun

katılımıyla

basın

toplantısı

düzenleyerek,

Kuzey

Kıbrıs

Türk

Cumhuriyeti’nin

devlet

olarak

tanınması

için

Vatan

Partisi

olarak

yürüttükleri

temaslar

konusunda

bilgi

verdi.

Bu

yöndeki

çalışmaları

yoğunlaştıracaklarını

açıkladı.

KKTC’nin

uluslararası

düzlemde

devlet

olarak

tanınması

için

doğru

strateji

ve

siyaset

önerisini

anlattı.

Basın

mensuplarının

BM

Güvenlik

Konseyi’nin

yaptığı

KKTC

açıklaması

ile

ilgili

sorularına

cevap

veren

Perinçek,

“Hükümetin

KKTC’yi

devlet

olarak

tanıtmak

için

bir

stratejisi

yok.

Cumhurbaşkanı’nın

KKTC’deki

konuşmasında

verdiği

müjde

bina

çıktı.

Burada

büyük

bir

gaf

var.

Bu

büyük

bir

hayal

kırıklığı

yaratmıştır.

Asıl

hayal

kırıklığı

KKTC’yi

devlet

olarak

tanıtmaya

dair

bir

stratejinin

olmaması.

Vatan

Partisi’nin

siyasetleri

uygulansaydı

BMGK’dan

kınama

kararı

çıkmazdı.

Aylardan

beri

Abhazya

KKTC’nin

kapısını

çalışıyor.

Abhazya

Meclisi,

KKTC

Meclisi’ni

ziyaret

etmek

istiyor.

Abhazya

yaptığımız

ziyarette

bir

ortak

bildiri

yayınladık.

O

ortak

bildiriyle

Abhazya

devletinin

KKTC’yi

tanımasını

sağladık.

Eğer

Abhazya

KKTC’yi

ziyaret

etseydi

BMGK’dan

o

karar

çıkmazdı.

Türkiye’nin

ve

KKTC’nin

BMGK’ya

vereceği

cevap,

Abhazya

devletini

karşılamak

olmalıdır.

Vatan

Partisi

KKTC

ve

Doğu

Akdeniz

için

dostluk

planını

anlattı.

O

planda

Karabağ’ın

kurtarılması,

Kırım’ın

Rusya’ya

ilhakının

kabul

edilmesi,

Abhazya’nın

ve

KKTC’nin

tanınması

vardı.

Kırım’ı

Amerikan

üssü

yaparsanız

Türkiye’ye

yönelen

namlulara

bir

namlu

daha

eklersiniz.

Gürcistan

uğruna

Abhazya’yı

feda

etmeyeceksiniz.

Abhazya

dostluk

getiriyor.

Gürcistan’da

Amerikan

üssü

var.

Türkiye’nin

Gürcistan’da

ve

Ukrayna’daki

dış

politikası

Türkiye’ye

karşı.

Türkiye’nin

güvenliği

ve

ekonomik

gelişim

Asya

ikliminde

sağlanabilir.

Siz

KKTC’yi

devlet

olarak

tanıtmazsanız

iki

devletli

çözüm

lafta

kalır.”

diye

konuştu.

Vatan

Partisi

Genel

Başkanı

Doğu

Perinçek’in

açıklamasının

tamamını

aşağıda

ve  Vatan

Partisi

Genel

Başkanı

Doğu

Perinçek’in,

16

Aralık

2004

yılında

zamanın  Çin

Halk

Cumhuriyeti

Devlet

Başkanı

ve

Çin

Komünist

Partisi

Genel

Sekreteri

Hu

Cin

Tao’ya

Kıbrıs

Konusundaki

mektubunu

ekte

paylaşıyoruz. 

ÖZETLER

  • Doğu

    Akdeniz,

    bugün

    Türkiye’yi

    hedef

    alan

    tehdidin

    odağı

    haline

    gelmiştir.

    Tehdidin

    merkezine

    ABD

    ve

    İsrail

    var.

  • KKTC

    merkez

    olmak

    üzere

    Doğu

    Akdeniz,

    ABD’nin

    İkinci

    İsrail

    ve

    Kafkas

    planlarına

    set

    çekiyor.

    Ankara’yı,

    Vatan

    bütünlüğümüzü

    ve

    Azerbaycan’ı

    savunmada

    ön

    mevzi,

    Doğu

    Akdeniz’dir,

    KKTC’dir.

  • Haklarımız,

    ancak

    Türk

    Ordusunun

    silahla

    koruyabildiği

    alanda

    geçerlidir.

    Bu

    nedenle

    Doğu

    Akdeniz’deki

    silahlı

    varlığımızın

    güçlendirilmesi

    ve

    Kıbrıs’ta

    bir

    deniz

    üssünün

    kurulması

    gerekir.

  • Bölge

    devletleri,

    ABD

    ve

    İsrail’in

    Bağımsız

    “Kürdistan”

    planlarını

    birleşerek

    ve

    silahla

    bozdular.

    Karabağ’ın

    Ermenistan

    işgalinden

    kurtarılması

    da

    Azerbaycan

    +

    Türkiye

    +

    Rusya

    işbirliğiyle

    ve

    silahla

    hayata

    geçirildi.

    Bu

    iki

    olayda

    ABD

    planlarını

    bozan

    bir

    model

    oluşturuldu.

    Bugün

    Türkiye,

    Kuzey

    Irak

    ve

    Kafkaslar’daki

    başarı

    modelini

    Doğu

    Akdeniz’e

    taşımak

    durumundadır.

  • Kafkaslar’da

    kurulması

    planlanan

    Türkiye

    +

    Rusya

    +

    Azerbaycan

    +

    İran

    +

    Gürcistan

    +

    kabul

    ederse

    Ermenistan’dan

    oluşacak

    Altılı

    Platform,

    Abhazya

    ve

    KKTC’nin

    de

    alınmasıyla

    Sekizli

    Platforma

    dönüştürülmelidir. 

  • Cumhurbaşkanımız,

    Kıbrıs’ta

    iki

    devletli

    çözümden

    ödün

    verilmeyeceğini

    bütün

    dünyaya

    ilan

    etmiştir.

    Bu

    stratejik

    önemdeki

    açıklama,

    ancak

    KKTC’nin

    başka

    devletler

    tarafından

    devlet

    olarak

    tanınmasıyla

    kararlı

    bir

    duruşa

    ve

    uygulamaya

    dönüştürülebilir;

    aksi

    halde

    lafta

    kalır.

  • KKTC’yi

    tanıyacak

    devletler

    ve

    hiçbir

    zaman

    tanımayacak

    devletler

    bellidir.

    ABD,

    İsrail,

    Yunanistan

    ve

    ABD

    güdümlü

    ülkeler,

    KKTC’yi

    tanımayacaklardır.

    Karadeniz’deki

    Yunanistan

    olan

    Ukrayna,

    Ermenistan

    ve

    Gürcistan’ın

    ABD’ye

    bağımlılıkları

    da

    ortadadır.

    Bu

    gerçekler

    karşısında

    İki

    Devletli

    Çözüm,

    Atlantik

    sistemi

    içinde

    değil,

    yükselen

    Asya

    ikliminde

    ve

    Batı

    Asya

    ülkelerinin

    ortak

    çıkarları

    zemininde

    hayata

    geçirilecektir.

  • Yaptığımız

    görüşmelerde

    saptadığımız

    üzere,

    Rusya

    ve

    Suriye’den

    İran

    ve

    Çin’e

    kadar

    çok

    sayıda

    ülke,

    ABD’nin

    Kıbrıs’ı

    bir

    üs

    haline

    getirmesine

    karşı

    duyarlılar.

    Çünkü

    Kıbrıs,

    Hürmüz

    Boğazı’na

    kadar

    çok

    geniş

    bir

    alanı

    tehdit

    eden

    ve

    batmayan

    bir

    uçak

    gemisidir.

    Burada

    ABD

    planını

    bozan,

    KKTC’nin

    varlığıdır,

    Türk

    Ordusudur

    ve

    donanmasıdır.

    Vatan

    Partisi,

    işte

    bu

    gerçekler

    zemininde

    Karadeniz’den

    Akdeniz

    ve

    Hint

    Okyanusuna

    kadar

    bir Dostluk

    ve

    Barış

    Planı ilan

    etti.

    Bu

    plan

    çok

    olumlu

    karşılandı. 

  • KKTC’nin

    tanınması

    devlet

    siyaseti

    olarak

    saptandığına

    göre,

    Abhazya-Rusya-Azerbaycan-Suriye-

    Libya-

    İran-

    Orta

    Asya

    Cumhuriyetleri-

    Pakistan-Çin

    yönünde

    ilerlemek

    biricik

    çözümdür. 

DOĞU

AKDENİZ

TEHDİT

ODAĞI

Öncelikle

saptamak

gerekir:

Doğu

Akdeniz,

bugün

Türkiye’yi

hedef

alan

tehdidin

odağı

haline

gelmiştir. 

Bölge

devletlerinin

birliği

karşısında,

Suriye

ve

Irak’ın

kuzeyinde   yenilgiye

uğrayan

ABD,

tehdidin

merkezini

Doğu

Akdeniz’e

kaydırmış

bulunmaktadır.

Çünkü

ABD,

Doğu

Akdeniz’de

Türkiye’nin

yalnız

olduğu

değerlendirmesini

yapmaktadır. 

Türkiye,

ABD’nin

kurduğu

üslerle

kuşatılmış

durumdadır.

Karadeniz’de

Gürcistan,

Ukrayna,

Romanya

ve

Bulgaristan’da,

Akdeniz’de

Yunanistan

ve

Güney

Kıbrıs’ta,

güneyimizde

Suriye

ve

Irak’ın

kuzeyinde

ABD

üsleri

var.

Bu

üslerdeki

namlular,

Türkiye,

Rusya,

Suriye

ve

İran’a

dönüktür.

İsrail

Devleti

de,

İsrail

Hükümeti

ve

MOSSAD’ın

açıklamalarında

belirtildiği

gibi,

Türkiye’yi

bölgedeki

birinci

tehlike

olarak

görmektedir. 

İsrail

ve

ABD,

“Kürdistan”

adı

altında

İkinci

İsrail’i

kurmak

için

bölücü

terör

örgütü

PKK/YPG/YPD’yi

destekliyorlar.

ABD-İsrail

Koridorunu

açma

girişimleri

de,

İkinci

İsrail’e

liman

sağlamak

içindir.

ABD

İsrail

-Yunanistan

ve

Güney

Kıbrıs’ın

ortaklaşa

düzenledikleri

askerî

tatbikatlarda

hedef

ülkenin

Türkiye

olduğu

gizlenmiyor.

Bu

tatbikatlara

Tevrat’tan

ve

Yunan

Mitolojisinden

Noble

Dina

ve

Nemesis

gibi

intikam

mesajlı

adlar

verilmesi

de

dikkat

çekiyor.

Fransa

da,

Doğu

Akdeniz’de

Türkiye’ye

karşı

bayrak

göstermektedir.

Bir

süre

önce

Alman

fırkateyninin

Türk

ticaret

gemisini

silahlı

güç

kullanarak

işgal

etmesi,

NATO

komutası

altında

gerçekleşmiştir.

Türk

ticaret

gemileri,

aynı

silahlı

uygulamayla

Libya

açıklarında

da

karşılaştı.   

ABD

Ordusunun

2002

yılında

Nevada

çöllerinde

yaptığı Millenium

Challenge2002tatbikatı

senaryosunda,

ABD

ile

Türkiye

arasındaki

savaş

Kıbrıs’tan

başlamakta

ve

“96

saat

içinde”

Türkiye’nin

işgaliyle

sonuçlanmaktadır.

ABD,

Türkiye’ye

karşı

düşmanca

niyetlerini

yirmi

yıl

öncesinden

beri

askerî

tatbikatlar

yaparak

ilan

etmektedir.

Öte

yandan

ABD

ile

Ukrayna

dışişleri

bakanları,

16

Kasım

2018

günü

imzaladıkları

“ABD-Ukrayna

Stratejik

Ortaklığı”

başlığını

taşıyan

mutabakatla Türkakım ve Kuzey

akımı

engelleyeceklerini

ilan

etmişlerdir. 

ABD’nin

Azerbaycan’a

karşı

Ermeni

intikamcılığını

desteklemesini

de,

gözden

kaçırmamak

gerekiyor.

Ankara’yı,

Vatan

bütünlüğümüzü

ve

Azerbaycan’ı

savunmada

ön

mevzi,

Doğu

Akdeniz’dir,

KKTC’dir.

Doğu

Akdeniz,

yalnız

Türkiye

ve

Azerbaycan’a

yönelik

bir

tehdit

odağı

değildir.

Asya’dan

baktığımız

zaman,

ABD

ve

İsrail

ikilisi,

Doğu

Akdeniz

üzerinden

Batı

Asya,

Karadeniz

ve

genel

olarak

Asya

ülkelerini

de

tehdit

eden

bir

konumdadır.

Türkiye,

KKTC

merkez

olmak

üzere

Doğu

Akdeniz’de

ABD’nin

sözde

“Kürdistan”

ve

Kafkas

planlarına

set

çekiyor.

ÇÖZÜMÜ

SİLAHLAR

BELİRLEYECEK

Mavi

Vatanımızın

kaynaklarını

ve

Ege’deki

haklarımızı

savunmada

hukuka

bel

bağlayan

tutum

gerçekçi

değildir.

Haklarımız,

ancak

Türk

Ordusunun

silahla

koruyabildiği

alanda

geçerlidir.

Bu

nedenle

KKTC’deki

ve

Doğu

Akdeniz’deki

silahlı

varlığımızın

güçlendirilmesi

ve

Kıbrıs’ta

bir

deniz

üssünün

kurulması

gerekir.

Türkiye’nin

Doğu

Akdeniz’deki

güvenliğinin

esas

gücü,

Türk

Ordusudur. 

İttifak

birikimimizin

değerlendirilmesi

ise

ikincil

önemdedir;

ancak

bugün

bu

görev

kritik

değer

kazanmıştır.

BÖLGE

DEVLETLERİNİN

BAŞARI

MODELİNİ

DOĞU

AKDENİZ’E

TAŞIMAK

ABD

ve

İsrail’in

25

Eylül

2017

tarihinde

referandum

yoluyla

gerçekleştirmek

istedikleri

Bağımsız

Kürdistan

planları,

bölge

ülkelerinin

birliğiyle

ve

silahla

bozuldu.

Vatan

Partisi

Genel

Başkanı’nın

2017

yılı

Temmuz

ayında

yaptığı

ziyarette

İran

Devlet

yönetimiyle

birlikte

kararlaştırdıkları

önlemler,

planın

bozulmasında

etkin

olmuştur.

İkincisi,

Karabağ’ın

Ermenistan

işgalinden

kurtarılması

da

Azerbaycan

+

Türkiye

+

Rusya

işbirliğiyle

ve

silahla

hayata

geçirildi.

Bugün

Türkiye,

Kuzey

Irak

ve

Kafkaslar’daki

başarı

modelini

Doğu

Akdeniz’e

taşımak

durumundadır.

Bu

amaçla:

Kafkaslar’da

kurulması

planlanan

Türkiye

+

Rusya

+

Azerbaycan

+

İran

+

Gürcistan

+

kabul

ederse

Ermenistan’dan

oluşacak

Altılı

Platform,

Abhazya

ve

KKTC’nin

de

alınmasıyla

Sekizli

Platforma

dönüştürülmelidir. 

Abhazya

Millî

Meclisinin

KKTC’yi

ziyaret

talebine

en

kısa

zamanda

olumlu

yanıt

verilmelidir.

Suriye

ile

derhal

işbirliği,

Türkiyemiz

için

kritik

önemdedir.

İki

ülke

siyasal,

ekonomik,

askerî,

kültürel

alanda

birlikte

hareket

edince,

PKK

terör

örgütü

kısa

zamanda

temizlenir,

Türkiye’nin

cephesi

kuvvetlenir,

İsrail

tehdidine

ağır

darbe

indirilir,

Doğu

Akdeniz’de

güvenlik

güçlenir

ve

Suriyeli

göçmelerin

ülkelerine

dönme

koşulları

yaratılır. 

KKTC’NİN

DEVLET

OLARAK

TANINMASI

İÇİN

STRATEJİ

VE

SİYASET

Türkiye

Hükümeti,

bizzat

Cumhurbaşkanımızın

açıklamalarıyla

Kıbrıs’ta

iki

devletli

çözümden

ödün

vermeyeceğini

ilan

etmiştir.

Bu

karara

Biden’ın

ağzından

ABD

odaklı

tepki

hemen

geldi.

Türkiye

Hükümeti

dostluk

birikimimizi

değerlendirmediği

için,

Atlantik

sisteminin

dışında

olan

ülkeler

tarafından

kınanmaktadır. 

Cumhurbaşkanı

Erdoğan’ın

stratejik

önemdeki

açıklaması,

ancak

KKTC’nin

başka

devletler

tarafından

devlet

olarak

tanınmasıyla

kararlı

bir

duruşa

ve

uygulamaya

dönüştürülebilir.

Aksi

halde

lafta

kalır.

KKTC’yi

tanıyacak

ve

hiçbir

zaman

tanımayacak

ülkeler

bellidir.

Yunanistan,

ABD,

İsrail

ve

ABD

güdümlü

ülkeler,

KKTC’yi

tanımayacaklardır.

Karadeniz’deki

Yunanistan

olan

Ukrayna,

Ermenistan

ve

Gürcistan’nın

ABD-İsrail

stratejisine

bağımlılıkları

da

ortadadır.

Bu

gerçekler

karşısında

İki

Devletli

Çözüm,

Atlantik

sistemi

içinde

değil,

yükselen

Asya

ikliminde

ve

Batı

Asya

ülkelerinin

ortak

çıkarları

zemininde

hayata

geçirilecektir.

VATAN

PARTİSİ’NİN

KKTC’NİN

TANINMASI

ÇALIŞMALARINDA

KAZANILAN

BAŞARILAR

Vatan

Partisi,

gerçeklere

dayanan,

doğru

stratejiyi

kurarak,

Rahmetli

Cumhurbaşkanı

Rauf

Denktaş

ile

ve

O’nun

görevlendirdiği

Gezici

Büyükelçi

Hüseyin

Macit

Yusuf

ile

birlikte

yirmi

yıldır

çeşitli

devletler

katında

çalışma

yürüttü. 

Yaptığımız

görüşmelerde

saptadığımız

üzere, Rusya

ve

Suriye’den

İran

ve

Çin’e

kadar

çok

sayıda

ülke,

ABD’nin

Kıbrıs’ı

bir

üs

haline

getirmesine

karşı

duyarlılar.

Çin’in

Kuşak

Yol

Girişimi

de

ABD

tehditleriyle

karşı

karşıyadır.

Herkes

bilmektedir

ki,

Kıbrıs,

Doğu

Akdeniz’den

Hürmüz

Boğazı’na

kadar

çok

geniş

bir

alanı

tehdit

eden

ve

batmayan

bir

uçak

gemisidir.

Burada

ABD

planını

bozan,

KKTC’nin

varlığıdır,

Türk

Ordusudur

ve

donanmasıdır. 

Vatan

Partisi,

işte

bu

ortak

çıkar

zemininde

Karadeniz’den

Akdeniz

ve

Hint

Okyanusuna

kadar

bir

Dostluk

ve

Barış

Planı

ilan

etti

ve

komşularımız

ile

diğer

Asya

devletlerinin

değerlendirmesine

sundu.

Vatan

Partisi’nin

bu

planı

çok

olumlu

karşılandı. 

ABHAZYA

ÖNCÜ

ÜLKE

Vatan

Partisi

Genel

Başkanı

olarak

Abhazya

Cumhurbaşkanı’nın

daveti

üzerine

15-21

Aralık

2019’da

KKTC

Kurucu

Cumhurbaşkanı

Rauf

Denktaş’ın

Gezici

Büyükelçisi

Hüseyin

Macit

Yusuf

ile

birlikte

Abhazya’yı

ziyaret

ettik.

Abhazya

Millî

Meclisi

ile

Vatan

Partisi,

17

Aralık

2019

tarihli

Ortak

Bildiriyi

yayınlayarak,

KKTC

ve

Abhazya’nın

tanınması

için

ortak

çalışma

kararı

aldılar.

Abhazya’nın

bu

kararının

yanında

çok

önemli

bölge

devletlerinin

bulunduğu

herkesçe

saptanmaktadır.

Ortak

Bildirinin

hayata

geçirilmesi

için,

Abhazya

Millî

Meclisi,

KKTC

Milli

Meclisi’ni

ziyaret

talebini

bildirmiştir

ve

uzun

süredir

yanıt

bekliyor.

Bu

yanıtı

geciktirmek,

ancak

ve

ancak

Kıbrıs’ta

iki

devletli

çözüm

konusunda

kararsızlığın

tezahürü

olabilir.

ABD

ve

Yunanistan

veya

Gürcistan

ile

Ukrayna

KKTC’yi

tanımayacağına

göre,

devletlerin

tanıma

süreci

Kafkaslar’dan

ve

Batı

Asya’dan

Asya

kıtasına

doğru

yayılacaktır.

İkinci

bir

strateji

yoktur.

Daha

doğrusu

“İkinci

strateji”,

KKTC’yi

devlet

olarak

kabul

ettirmekten

vazgeçmektir. 

MİLLETİMİZE

MÜJDELER

VERECEĞİZ

Mavi

Vatanımızın

güvenliği

ve

KKTC’nin

tanınması

için

doğru

stratejinin

haritası

aşağıdaki

gibidir.

Bu

haritada

ortak

güvenlik

ve

ortak

ekonomi

çıkar

zemininde

KKTC’yi

tanıyabilecek

ülkeler

bayraklarla

gösterilmiştir.

Vatan

Partisi,

bu

ülkelerle

yaptığı

görüşmelerde

umutlu

sonuçlar

elde

etmek

yanında

strateji

ve

plan

geliştirmiştir.

Vatan

Partisi,

KKTC’nin

tanınması

için

çalışmalarını

yoğunlaştırma

kararındadır.

Devletimize

ve

Milletimize

müjdeli

bilgiler

vereceğimiz

bir

sürece

girmiş

bulunuyoruz. 

Paylaş
Paylaş: