15 Temmuz darbe girişiminin ardından Olağanüstü Hal ilanı ve alınacak tedbirlere ilişkin bilgiler gelmeye başladı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş düzenlediği basın toplantısında, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili bazı tedbirlerin de gündeme gelebileceğini belirtti. “Esas mesele, orduyu millete açmaktır” diyen Kurtulmuş, önümüzdeki günlerde İmam Hatip mezunlarının subay olmasına ilişkin yasağın kaldırılmasının masaya yatırılacağını belirtti. Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapısıyla ilgili çalışma başlatıldığını belirten Kurtulmuş, Genelkurmay’ın Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanmasının da gündeme gelebileceğini ifade etti.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’un açıklamalarını, Aydınlık’a değerlendiren Em. Korgeneral İsmail Hakkı Pekin ve Em. Tümamiral Soner Polat böyle bir girişimin orduda gruplaşma yaratacağını söyledi.
ÜLKEYE YAZIK OLUR
Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin, Kurtulmuş’un İmam Hatip önerisini sert bir dille eleştirdi. “Ülkeye yazık ederler” diyen Pekin, İmam-Hatip mezunlarının TSK’ya yerleştirilmesinin ordu içinde iç çatışmaya sebep olacağını düşünüyor. Pekin’in değerlendirmeleri şöyle:
“Bu çok yanlış bir şey. İmam-Hatip ordusu meydana getirirlerse çok büyük hata ederler. İmam-Hatip mezunlarının Silahlı Kuvvetlerde işi yok. Bu okullar belli bir ideolojiye göre adam yetiştiriyor. Yazık olur Silahlı Kuvvetlere. Bundan daha kötüsü olur. Silahlı Kuvvetlerde iki-üç grup olur ve iç savaş çıkar. Silahlı Kuvvetler birbirini vurur. Bugünkü Fethullah örneği herkese ders olmalı. Bu adamları İmam-Hatiplerden seçmek soruna çözüm değil. Ülkeye yazık ederler. Ülke çok daha kötü duruma gider. Attıkları her adım başka bir problemi meydana getirir. İdeoloji kokan bir şey bu.”
KEMALİST RUH DARBEYİ ÖNLEDİ
Em. Tüma. Soner Polat da TSK içine İmam-Hatip mezunlarının yerleştirilmesini çok tehlikeli bulduğunu söyledi. Polat’a göre milli hassasiyetleri olmayan bir ordu rahatlıkla yabancı devletlerin kontrolüne girebilir. Nitekim Fethullah Gülen de bu işleri “imam” sıfatıyla yapıyor ve 15 Temmuz’da darbeye kalkışanlar Gülen’in müritleri. Polat’ın görüşleri şöyle:
“Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dengesi bozulur. Ordu’nun Cumhuriyetçi, Atatürkçü bir ruhu vardır, o gider. Zaten o ruh bugün darbeyi önledi. İşte Fethullahçı subaylar, dini ideolojiye inanan subaylardı. Yani milli bir vasıf olmadığı zaman yabancı, güçlü bir ülkenin yörüngesine girmek çok daha kolay. Çünkü milliliktir neticede direnç halkaları yaratan, topraklara bağlılık oluşturan. Bu sosyolojik bir gerçeklik. Bugün ulus devleti kuranlar kendi ülkelerini daha çok savunuyorlar.
Darbenin oluşmasının en büyük sebebi de AKP’nin ordudaki terfi mekanizmasını kendi seyrine bırakmamasıdır. Eğer kendi seyrinde gitseydi böyle bir şey olmazdı. Bu darbeye girişenlerin çoğunluğu, bizler içeri atıldıktan sonra terfi ettirildiler. Yüzde 80’i tuğamiral, biraz tümamiral var, yukarıda da 1-2 kişi. Yani hepsi bunların 13 senelik iktidarı içinde gelenler. Sorunları kendileri yarattılar ve kendi yarattıkları sorunu da kendi yöntemleri ile çözemezler. İmam Hatip mezunları yerleştirilirse Silahlı Kuvvetler biter.”
TSK İMAMIN ORDUSU OLUR
“Sıkıntının kaynağı; Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Atatürkçü ideolojisi değil, bu ideolojiye karşı çıkan, Atatürkçüleri içeri atıp darbecilerin önünü açan AKP zihniyetidir” diyen Polat, şöyle devam ediyor:
“Böyle İmam-Hatipleri dolduralım falan derlerse TSK, imamın ordusu olur. O da Fethullah’ın türevi olur ve en sonunda gider emperyalist devletlerin güdümüne girerler. Yani bugün Fethullah Gülen de imamım diye yapmıyor mu bu işi? Peki onlar ne diye yapacak?
Bu FETÖ’cüler kerameti kendinden menkul kişiler, hiçbir özellikleri yok. Özellikle muhalefetin ortadan çekilmesi, ortalığın boş bırakılması, diğerlerinin Cumhuriyet etrafında kenetlenememesi bunları doğurdu. Yoksa hiçbir açıdan liyakat sahibi değiller.”