Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Ulasal Kanal’da Adnan Türkkan’ın sunduğu Haber Merkezi programına bağlanarak Amerika’nın yaptırım tehditlerine cevap verdi. Açıklama şu şekilde:
“Bu olayı bir rahibin tutuklu olmasıyla ilgili görmek çok yanlış. Bu çok daha kapsamlı, Türkiye ile ABD'nin cephe cepheye geldiği bir süreçte yaşanan olaylardır. Amerika'nın tavrı da bununla bağlantılıdır. Manzara şu, ABD açıkça Suriye'nin, Irak'ın kuzeyinde PKK'yı, Türkiye'de FETÖ'yü destekliyor. Akdeniz'de Amerika, İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Türkiye'ye karşı askeri tatbikatlar yapıyor. En son Mart 2018 de Noble Dina tatbikatını yaptı. Bütün Güney cephesi, Hakkari'den Ege Denizi'ne kadar ABD, İsrail, Yunanist an ve Güney Kıbrıs tehditleriyle karşı karşıyadır.
“Rahip Brunson olayı tamamen bu çerçevede ele alınmalıdır. Dikkat edilirse bugün, Amerika Türkiye'yi açıkça tehdit ediyor. Bir rahibin evde tutuklu olmasıyla bağlantılı bir olay değil. Ondan çok daha kapsamlı. Amerika ile Türkiye karşı karşıya geldiler. NATO tatbikatında görüyoruz. Türkiye'yi hedef olarak kabul ediyor ve Türkiye'nin Cumhurbaşkanı'nı ve tarihini temsil eden Atatürk'ü düşman olarak tarif ediyor. Artık dünyada Türkiye'nin yeri belli oldu. ABD ve Batı ile işbirliği yapma dönemi kapandı. T< em>ürkiye, Rusya, İran, Çin, Irak, Suriye, yani Batı Asya ülkeleri ve Asya ülkeleri arasında ittifak oluştu. Hatta Almanya, Fransa, İngiltere, Doğu Avrupa ülkeleride Avrasya kapsamında görülebilir çünkü onlarda kendi menfaatleri açısından Amerika ile mücadele etmeye başladılar. Böyle bir cepheleşme oldu. Bu açıdan Bruson’un başına taç da giydirseniz, serbest de bıraksanız, ABD'ye teslim de etseniz bu süreç böyle şiddetlenerek devam edecek.
“Bugünkü hükümetin tavırları son derece yetersiz. Meseleyi böyle basit bir rahip Brunson'ın tutukluluğu kapsamında görmek son derece yanlış, bu Türkiye'yi onların yönetmeyeceğini gösteren bir olgudur. Tayyip Erdoğan yönetimi ile Türkiye bu tehditlerin altından kalkamaz. Türkiye bu tehditleri doğru kavramalı ve tehditlere ölçüsünde cevap vermelidir.
“Bu Amerikan tehdidine verilecek en etkili yanıt Türkiye'nin derhal Suriye ile el ele vermesi ve İncirlik Üssü’nü Amerikan uçaklarına kapatmasıdır. Diğer üsler içinde aynı tedbirler alınmalıdır. Meseleye stratejik olarak baktığımız zaman Türkiye özellikle Doğu Akdeniz'de ittifak birikimini değerlendirmeli ve gerçek müttefiklerine güven vermek için de Suriye ile işbirliği yapmak zorundadır.
“Bu süreci Türkiye güçlü bir milli beraberlik ile yürütebilir. Türkiye'de Amerikancı bir cephe oluştu: CHP, İyi Parti, FETÖ ve PKK. Biz buradan çağrı yapıyoruz CHP ve İyi Parti'nin Amerika'nın kurduğu cephede yer alması hem Türkiye açısından hem de partileri açısından ilerde çözülmesi mümkün olmayan sonuçlar doğurur. Ben Vatan Partisi Genel Başkanı olarak Türkiye'nin bütün siyasal partilerini bu Amerika tehditlerine karşı beraberliğe davet ediyorum. Aynı zamanda hükümeti de artık ciddi, kararlı tavırlar alarak Suriye ile işbirliğine yönelmesini kendilerine bir uyarı olarak belirtiyorum.
“Önümüzdeki süreç çok büyük çözümlere gebedir. Türkiye'nin bu süreçten başarıyla çıkabilmesi için milli gücü yerindedir ve ittifak potansiyeli son derece geniştir. Suriye'de yenilmiş bir ABD ile karşı karşıyayız. Bu tespiti artık ABD kendiside yapmaktadır. Yenilen Amerika'ya karşı daha kararlı olmamız lazım. Ancak üretim ekonomisine kararlı adımlarla ilerleyen bir Türkiye ABD'nin bu tehditlerini kararlı bir şekilde göğüsler. ABD Türkiye&# 39;yi ekonomik yaptırımlarla tehdit ediyor. Hükümetin yıllardır ABD’den, Avrupadan borç bularak sürdürdüğü borçlanma ekonomisi dönemi bitmiştir. Her alanda Türkiye devrimci bir sürece girmiştir. Türkiye bağımsız, başı dik, toprak bütünlüğünü sağlayan, büyük kararlar almak durumundadır. Vatan Partisi'nin Vatan Bütünlüğü ve Üretim Ekonomisi programı Türkiye'nin önüne gelmiştir ve kendisini dayatmaktadır. Önümüzdeki dönem Vatan Partisi dönemidir.
“Vatan Partisi olarak bütün Türk milletini, sendikaları, ve siyasi partileri Türkiye’nin gündemine davet ediyoruz. Türk milleti koltuk kavgası yapanların peşinden gitmeyecektir.”
Gazeteci Adnan Türkkan’ın İran’a yönelik yaptırımlara ilişkin sorusu üzerine Doğu Perinçek “İran’a yaptırımlar kabul edilemez. ABD Dünyanın bütün büyük ekonomileri ve önemli güçlerine yaptırım uygulamaya kalkıyor. Bu durumda ABD kendi kendine yaptırım uygulamış olmaktadır. Bu ABD’nin çıkmazıdır. İran, Irak, Azerbaycan ve Rusya bizim enerji güvenliğimizdir.“ dedi.
Gazeteci Aytunç Erkin’in cemaatlere yönelik operasyonlara ilişkin sorusu üzerine: “Atatürk’ün programı Türkiye’nin önünde. Tam Bağımsızlık ve Demokrasi. Demokrasi nedir? Şeyhler, dervişler, cemaatler, tarikatlar temizlenecek. Demokrasi budur. Türkiye ABD’ye karşı 24 Temmuz 2015’de Vatan Savaşı’na girdi ve Vatan Savaşı beraberinde cemaatlerin temizlenmesini getirdi. Biz Silivri’den çıkarken boşuna tarikatlar, cemaatler temizlenecek, kınından çıkmış kılıç gibiyiz demedik. Bu altı boş bir meydan okuma değildi. Hz Muhammed zamanında hangi tarikat vardı, hangi cemaat vardı? Cemaat ve tarikatlar İslamiyet’i bölen hareketlerdir. Tarikat ve cemaatler ile modern bir ülke yaratamazsınız. Adam şeyhe bağlı, adam mürit, adam özgür yurttaş değil. Fethullahın müridi, Adnan Oktar’ın kölesi, b&o uml;yle bir toplumla demokrasi inşa edemezsiniz. Cemaat ve tarikatların temizlenmesi Türkiye’nin demokrasi programının birinci maddesidir. Türkiye’de demokrasiden çok söz ediliyor. Demokrasi devrimle olur, cemaatlerin, tarikatların kökünü kazıyarak olur. Laiklik olmadan Türkiye’de demokrasi olmaz.” dedi.