"NATO'dan çıkalım bağımsız olalım"

Adana İl Başkanlığımız, NATO'nun Türkiye'yi hedef almasına karşı İncirlik'te basın açıklaması gerçekleştirdi.

Tarih:

1/6
2/6
3/6
4/6
5/6
6/6

Adana İl Başkanlığımız, NATO'nun Türkiye'yi hedef almasının ardından İncirlik'te basın açıklaması gerçekleştirdi. İncirlik'e yapılan yürüyüşün ardından basın açıklamasını Adana İl Başkanımız Selver Kaplan yaptı. Kaplan, açıklamasında şunları söyledi:


NATO’DAN ÇIKALIM TÜRKİYE BAĞIMSIZ OLSUN

16 Kasım 2017 tarihinde Norveç’te düzenlenen “Üç Uçlu Mızrak” isimli müşterek NATO tatbikatında yaşanan rezalet, NATO’nun Türkiye’ye dönük ilk düşmanlığı değildir.


NATO ismiyle bildiğimiz Atlantik Askeri İttifakı’nın amacı, Türkiye’nin de içinde bulunduğu gelişen yeni dünyayı boğmaktır. İşte bu yüzden NATO tatbikatında Kurtuluş Savaşımızın önderi ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün “düşman” olarak gösterilmesi bizi şaşırtmamıştır.



NATO 65 YILDIR BİZE DÜŞMAN

Norveç’te yaşanan olay, yalnızca malûmun bir kez daha ilâm edilmesidir. Bir askeri ittifak olarak NATO, defalarca kez Türkiye düşmanı hareketlerde bulunmuştur.


2 Ekim 1992’de “Kararlılık Gösterisi” isimli NATO tatbikatında Saratoga isimli ABD savaş uçağı Muavenet isimli savaş gemimizi sözde yanlışlıkla vurmuş, gemi komutanımız dâhil 5 askerimizi şehit etmişti.


NATO’nun gerçek sahibi olan Amerika Birleşik Devletleri 15 Ağustos 2002’de tarihinin en kapsamlı askeri tatbikatı olan ve senaryosu “Türkiye’nin işgali” biçiminde hazırlanan “Bin Yılın Meydan Okuması” tatbikatını Nevada’da gerçekleştirdi.


2006 Eylülünde Roma’daki NATO Savunma Kolejinde brifing veren bir Amerikalı albay, perdeye bölünmüş Türkiye haritası yansıttı. Subaylarımız toplantıyı terk etti. NATO konuyu yine bir özürle geçiştirdi.


Daha 2 hafta önce 4 Kasım 2017’de Yunanistan’da ABD öncülüğünde gerçekleştirilen “Artemis” isimli tatbikatın hedefinin Türkiye olduğu, Türk basınında yer aldı.



NATO’NUN ÇOCUĞU GLADYO

1952 yılında üyesi olduğumuz NATO, Türkiye’ye yönelik tehditler karşısında Türkiye’yi korumak bir yana her zaman tehdidin kendisi olmuştur. 65 yıldır ülkemiz ABD ve NATO kaynaklı tehditlerle savaşmaktadır.


NATO ve ABD’nin içimize yerleştirdiği “Gladyo” 6-7 Eylül 1955 olaylarından bu yana ülkemizde sayısız tertibe girişti.


Kahramanmaraş’ın, Çorum’un, Sivas’ın, 1 Mayıs 1977’nin, son yıllarda ülkemizde patlatılan bombaların izini sürdüğünüzde ulaşacağınız menzil NATO’dur.


Türk ordusunu esir almayı hedefleyen Ergenekon ve Balyoz tertiplerini araştırınca karşımıza çıkan NATO’dur.


FETÖ’yü ve elebaşı Fethullah Gülen’i kurcaladığınızda keşfedeceğiniz yine NATO’dur.



NATO, TÜRKİYE İÇİN GÜVENLİK TEHDİDİDİR

Çok uzaklara gitmeyelim 15 Temmuz 2016 gecesi, Ankara’yı bombalayan uçakların yakıt ikmallerini İncirlik Üssü’nden kalkan tanker uçaklar sağladı. Bunun sorumlusu da ABD ve NATO’dur.


ABD’nin Adana Konsolosunun, bütün kurumları ziyaret ettiğini biliyoruz. Burnumuza pis kokular geliyor. Ziyaret ettikleri kurumları uyarıyoruz, ABD ve NATO bizim dostumuz değil düşmanımızdır.


Afrin’de, Ayn-El Arab’da, Kandil’de Türkiye’yi hedef alanlar PKK/PYD görünümündeki NATO ve ABD’dir.


PKK/PYD’ye 3500 TIR silah veren NATO’nun elebaşı ABD’dir.


Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilen dolayısıyla “asker” kimlikleri kalmayan FETÖ’cü hain takımını hala istihdam eden yine NATO’dur.


NATO üyesi olmayan Çin, Rusya gibi ülkelerden füze savunma sistemi almak istediğimizde ülkemizi alenen tehdit eden de NATO’dur.



KONU ÖZÜRLE GEÇİŞTİRİLEMEZ

Norveç’te yaşanan rezilliğin bu ülkeyi yönetenleri uyandırması gerekmektedir. Atatürk’ü düşman ilan eden NATO, Türkiye’nin müttefiki olamaz. NATO Genel Sekreteri’nin “bireysel hata” açıklaması ve “özürü” bu kimseyi aldatmamalıdır. Atatürk’ümüzü ve Türkiye Cumhurbaşkanını “yanlışlıkla” düşman ilan ettiklerine inanmamızı bekliyorlar. Bu, Türk Milletinin aklıyla alay etmektir.


Konu sahte bir özürle geçiştirilemeyecek kadar ciddidir. Hükümet bu sahte hata açıklaması ve özürle yetinecekse Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehdidi yeterince anlamamış demektir. Kurtuluş Savaşı’nın önderini hedef almak, NATO’nun Türkiye’nin halen yürüttüğü Vatan Savaşına ya da İkinci Kurtuluş Savaşına bakışını göstermektedir.



ATILMASI GEREKEN ADIMLAR

Partimiz, Türkiye’nin güvenliği için aşağıdaki önerileri yapmaktadır.


1 – Hükümet, TBMM’yi acilen toplamalı 18 Şubat 1952 tarihli 5886 Sayılı Türkiye’nin NATO’ya girişini onaylayan yasayı tartışmaya açmalıdır. Türkiye’nin Kuzey Atlantik Anlaşmasından çekileceği ilan edilmelidir. Bu anlaşmanın gereği olan bütün diğer anlaşmalardan da Türkiye tek taraflı olarak çekilmelidir.


2 – Türkiye’de NATO ve ABD’nin kullanımına sunulan Adana İncirlik, Diyarbakır ve Malatya Kürecik başta olmak üzere 15 askeri üs Türk ordusunun kullanımına verilmeli, yabancı güçler ülkeden çıkarılmalıdır.


3 – Türkiye, kendi güvenliği için öncelikle İran, Irak ve Suriye gibi komşu ülkeleriyle ayrıca Rusya, Çin, Orta Asya Cumhuriyetleri ve Hindistan gibi Asya ülkeleriyle sıkı ilişki kurmalıdır.


Türkiye’nin zaten fiilen üyesi olmaktan çıktığı NATO’dan resmen de ayrılması güvenliğimiz için zorunluluktur. Türkiye’nin doğal güvenlik ittifakları zaten oluşmuş durumdadır.


Vatan Partisi, TBMM içindeki ve dışındaki bütün partilerin aksine hükümet programına NATO’dan çıkmayı koymuş tek partidir. Millî Hükümet Programımızın 15. Maddesi açıkça Türkiye’nin NATO’dan çıkacağını ve emperyalist askeri ittifaklara katılmayacağını ilan etmektedir.


Türk milletinden yana olduğunu iddia eden bütün partilerin de aynı tutumu almasını bekliyoruz.


Kamuoyuna saygı ile duyurulur.


“Mustafa Kemal’in Askerleriyiz“, “NATO’ya hayır, bu memleket bizim”, “Nato’dan çıkalım, oyunları bozalım” sloganlarının ardından açıklama sona erdi.