Doğu Perinçek: Türk milletini defterden silenler kimin kucağında

         PKK’nin vesayeti altında toplandığını gizlemeyen Çatı Parti girişimi kongresinde delegeler 15 ayrı dilden selam vermişler. Gazeteler, selamlama yapan etnik grup delegelerini şöyle sıraladılar:

1.     Laz

2.     Süryani

3.     Mahalmi

4.     Ermeni

5.     Çerkez

6.     Gürcü

7.     Alevi

8.     Nusayri

9.     Roman

10.           Arap

11.           Rum

12.           Pomak

13.           Kurmanci

14.           Afrikalı

15.           Yezidî

 

         Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’e sorsalardı, bu listeyi daha da zenginleştirirlerdi.

         Yine gazeteler, Türkçe selamın unutulduğunu ve Çatı Partinin programında Türk sözcüğünün bulunmadığını yazdılar:

 

Reçetenin asıl sahibi

         PKK’ye söylenecek söz yok, üstlendiği misyonu yerine getiriyor. Esas amacının Türk milli devletini yıkmak olduğunu açıkça söylüyor. Nasıl yıkacağının reçetesini ise, ABD emperyalizmi daha 1990’ların başında ilan etmişti: İçerden etnik gruplar, din ve mezheplerle; dışardan her alanda emperyalist baskı ve denetim araçlarıyla.

         Peki “Sosyalist olduğunu” söyleyenler bu girişimde nasıl yer alabiliyorlar?

        

Emperyalizme karşı savaş mevzisi

         Çağımız emperyalizm ve devrimler çağı. Arkamızda kalan yüzyıl, artık devrimlerin emperyalizmle hesaplaşmanın ürünü olduğunu kanıtladı. Hele küreselleşme denen son 20-30 yılda, emperyalizme karşı savaşın özellikle milli devletler mevzisinde verildiği apaçık ortada.

         Şimdi pratik bir soru soruyoruz:

         Siz, ABD emperyalizminin Büyük Ortadoğu Projesine, Süryani, Mahalmi Ermeni, Nusayri, Roman, Yezidî vb etnik grupların bayrağını açarak mı karşı koyacaksınız ve demokratik ve sosyalist bir Türkiye kuracaksınız? Ortadoğu’da bir tek Kürt örgütü gösterin ki ABD emperyalizmine toz konduruyor olsun.

         Dünyada etnik grup ve mezhep vurgusuyla hangi bağımsızlık savaşı verilmiş, hangi devrim yapılmış?

        

ABD emperyalizminin kucağındasınız ve oyuncağısınız!  

         Türk adını defterden silerek hangi mevzidesiniz ve ne yapmak istiyorsunuz? Her şey çok açık:

         ABD emperyalizminin kucağındasınız ve ABD emperyalizminin Büyük Ortadoğu Projesi’nin oyuncağısınız.

 

İran’a, Irak’a, Suriye’ye her yere bakın

         İster Irak’ta olun, ister İran’da, ister Suriye’de, ister Türkiye’de, ister Rusya’da, ister Hindistan’da, ister Çin’de olun, etnik grup ve mezhep temelli politika yapanlara bakın: Hepsi ABD emperyalizminin doğrudan veya dolaylı aletleridir veya ne yaptığını bilmeyen budalalardır.

         Bugün Ortadoğu’da emperyalizme karşı direnme mevzisi İran’dır, Suriye’dir, Irak’ın bütünlüğüdür ve Türkiye’nin bütünlüğüdür. O mevzileri ayakta tutacak milletler de, Fars, Arap ve Türk milletleridir. Çeşitli kökenden yurttaşlar bu eksenlerde sımsıkı birleşerek devrime katılır, özgürleşir ve eşitleşir.

         Dünyada da emperyalizme direnen BRIC veya Şanghay İşbirliği Örgütü üyelerine bakın, Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan ve diğer ülkeler. Hepsinde cepheyi ayakta tutan milli devletlerdir ve eksen milletlerdir. Etnik ve mezhepsel kışkırtmalar ise, CIA merkezlidir.

 

Stalin ve Tito örnekleri

         Stalin, Osetti veya bazılarına göre Gürcü idi; ama o hiçbir zaman “ben Osetim” veya “Gürcüyüm” diye siyaset yapmadı; İkinci Dünya Savaşı’nda anavatan savaşının büyük önderi olarak, Büyük Rusluğuyla övündü ve öncelikle Büyük Rusları ayakta tuttu.

         Tito Hırvat kökenliydi, ama onun Hırvatlık adına politika yaptığını duyan olmadı. Yugoslavya’nın önderiydi ve faşizme karşı en başta Sırplara dayanarak savaştı ve Yugoslavya’nın bağımsızlığını korumak için öncelikle Sırpları ayakta tutmak gerektiğini biliyordu. Nitekim ABD emperyalizmine en başta Sırplar karşı koydu.

         Milliyet ve mezhepler arasında eşitliği ve özgürlükleri savunmak kuşkusuz görevdir. Ama Bilimsel Sosyalizmin tarihinde ülkenin omurgasını oluşturan büyük milleti defterden silenlerin herhangi bir başarı kazandığı görülmemiştir.

         Büyük devrim önderlerinin hepsi, öncelikle ülke halkını bir arada tutacak milleti temel almaya, onu seferber etmeye ağırlık vermişlerdir.

 

Sonsuzluğun arkasındaki kozmopolit sınıflar

         Bilimsel Sosyalim, hiçbir zaman soysuzluğun aleti olmamıştır. Türkiye’de Türkün adını silerek, en has Türkler olan Aleviyi dahi Türklüğe karşı kışkırtarak, Türk milletini anayasa dışına sürme siyasetlerinin oyuncağı olarak, yapılan iş ortadadır.

         Bu soysuzluğu destekleyen sınıfsal güçleri de herkes görüyor: ABD ve AB emperyalistleri, İsrail, Abdullah Güle ve Tayyip Erdoğanlar, TÜSİAD’lar, TESEV’ler, Fethullah Hocalar. Ve onların basındaki memurları: Cengiz Çandarlar, Ahmet Altanlar, Hasan Cemaller (Apo’nun selamladıkları).

         Kozmopolitizmle, vatansızlıkla, Türk milletini hor görerek ve aşağılayarak yapılamayacak tek şey varsa, o da devrimdir ve sosyalizmdir.

         ÖDP ve TKP gibi partiler, bu tür toplantılarda, gözlemci gibi sıfatlarla sahne alarak, kendilerini bitirirler. Gözlemcilik, oportünizmin örtüsü olamaz.