Doğu Perinçek: Tayyip Erdoğanların PKK ile görüşmelerinin değerlendirilmesi

1. Devlet çözülmüştür

hükümet Atlantik ötesindedir

         Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül kliğinin PKK ile yaptığı görüşmeler Türkiye’nin devletsiz ve hükümetsiz kaldığını gösteriyor.

         Milli devlet, bütün kurumlarıyla dağılmıştır.

         Hükümet adı altında ABD’nin BOP Eşbaşkanlığı oluşturulmuştur.

         BOP Eşbaşkanlığı, TBMM’nin yetkilerini gaspetmiştir.

         Ülke, yabancı bir devletle 2003 yılı 2 Nisan günü yapılan 2 sayfa 9 maddelik gizli anlaşmayla yönetilmektedir. PKK ile görüşmelerde, Tayyip Erdoğan’ı temsil edenlerin dile getirdikleri bütün çözümler, Abdullah Gül’ün Powell ile yaptığı gizli anlaşmada vardır.

          Tayyip Erdoğanlar, PKK  ile hükümet, Meclis ve yargı yetkisi kapsamındaki işleri karara bağlamaktadırlar. PKK ile bir tür koalisyon yönetimi kurmuşlardır.

         Bu durumda Türkiye’nin muhafaza ve müdafaa edilecek bir milli devleti kalmamıştır.

 

2. BOP Eşbaşkanlığı TSK’ya karşı PKK ile işbirliği içindedir

         Görüşme kayıtlarında PKK’ye karşı devletin yaptırım gücünü kullanan TSK mensupları açıkça “düşman” olarak tanımlanmakta, PKK’den bu konudaki şikâyetlerini isim isim bildirmeleri istenmektedir.

         Tayyip Erdoğanlar, TSK’yi sırtından hançerlemektedir.

 

3. Ergenekon-Balyoz yargı uygulaması değil

yabancı devlet operasyonudur

         Bu görüşmeler, TSK’yi ve yurtsever güçleri hedef alan Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Islak İmza ve Andıç gibi soruşturmaların yargı uygulamaları değil, fakat Türkiye’yi bölmeyi amaçlayan bir yabancı devlet harekâtı olduğunu bütün çıplaklığıyla bir kez daha ortaya koymuştur.

 

4. BOP Eşbaşkanlığı yargının yetkilerini gaspetmiştir

          Görüşmeler, Habur’da kurulan Çadır yargısının, PKK ile yapılan gizli anlaşmalarla düzenlendiğini kanıtlıyor.

         Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Ocak 2010 günü yayınlanan AKP’nin “Demokrasi Açılımı” kitapçığında Özel Görevli Mahkemeler kurulduğu itiraf ediliyordu. Görüşme kayıtları, bu itirafı doğruluyor.

 

5. Sözde “devlet” görevlileri yozlaşmış ve çürümüştür

         Devletin sözüm ona milli istihbarat örgütünün başındaki görevli, Abdullah Öcalan’a yalvardığını söylemektedir. Bütün konuşmalar mafyalar arasındaki görüşmelerde bile rastlanmayan bir laubalilik içindedir.

         Ayrıca bu görüşmeler, Türkiye’nin iktidar makamlarını işgal eden kimselerin, “Şerefsiz, müfteri ve alçak” diye hakarette bulunurken kendilerini muhatap aldıklarını ortaya koymuştur. Yöneticiler sürekli yalan söylemekte ve yalanların altına imza atmaktadır. (AKP Kapatma Davasında Anayasa Mahkemesi’ne Tayyip Erdoğan imzasıyla verilen dilekçede “BOP Eşbaşkanı” olmadığını yazması gibi).

 

6. Anayasa zorla kaldırılmıştır

         Devlet makamlarını işgal edenler devlete ait olan cebir gücünü kullanarak ve PKK’nin silahlı gücüyle de işbirliği halinde Anayasayı kaldırmışlardır.

 

7. Türkiye’yi zor kullanarak bölüyorlar

         Görüşmelerde bugünkü MİT Müsteşarı tarafından açıkça belirtildiği üzere, Tayyip Erdoğan Abdullah Öcalan’ın çözümleriyle “yüzde 90-95” mutabakat halindedir. PKK’nin programı ve Öcalan’ın çözümü silah zoruyla uygulanmaktadır ve bellidir. Tayyip Erdoğanlar, PKK ile işbirliği halinde, ABD projesi gereğince Türkiye’yi zor kullanarak bölmektedir.

         PKK ile birlikte anayasa hazırlamaları da bu bölme faaliyetinin en açık eylemlerindendir.

 

8. Tayyip Erdoğan-Abdullah Gül iktidarı yasadışıdır

         Son görüşmeler, bu iktidarın yasadışı olduğunu bir kez daha ispatlamıştır.

         Anayasa Mahkemesi, AKP’nin Cumhuriyet yıkıcısı faaliyetin odağı haline geldiğini 31 Temmuz 2008 günü hükme bağlanmıştı. PKK ile yapılan görüşmeler, AKP iktidarının vatanı bölme faaliyetinin kesin kanıtlarını oluşturmaktadır.

 

9. Görüşmeler vatana ihanet kapsamındaki suçların kesin kanıtlarını oluşturuyor

         Tayyip Erdoğan’ı temsilen yapıldığı açıkça belirtilen bu görüşmeler, TCK’de tanımlanan “vatana ihanet” kapsamındaki suçların işlendiğini kanıtlıyor. Türkiye’nin toprak bütünlüğüne ve devlet güvenliğine karşı suçlar, bütün unsurlarıyla kanıtlandırılmış bulunmaktadır.