Gıda güvenliğini sağlamak, halka etkin sağlık hizmeti vermek ve Ekmek teknesini korumak için, elbette kamunun yeni kaynaklara ihtiyacı var. Kamu kaynağı tasarrufla sağlanır. Diğer bir olanak da borçlanmadır.
DAHA ÇOK KAYNAK YARATMA VE ÖNCELİKLERE GÖRE KULLANMA ZAMANI
Tasarruf denince bireysel tasarruflar anlaşılıyor. Burada söz konusu olan, millî üretimden kamu kararlarıyla ayrılan paydır. Bu pay, 2019 yılında yüzde 13’e kadar düşmüştü. Üç yıl içinde yüzde 25’e çıkartmalıyız. Bugün üretim çarkını çevirmek ve kamu hizmetini yürütmek için, kaynakları saçma zamanı değil, daha çok kaynak toplama ve önceliklere göre yerinde kullanma zamanı.
TASARRUF EŞİTTİR YATIRIM
Keynes çok iyi açıklamıştı: Tasarruf eşittir yatırımdır. Şöyle de söylenebilir: Tasarruf en sonunda yatırıma eşitlenir. Bunun açıklamasını önümüzdeki günlerde yapacağız.
Kamu yönetimi, vergi yoluyla, ücret ve aylık siyasetiyle, malî uygulamalarla zorunlu tasarrufu sağlar. Para basma da, bir tür vergilendirme olduğu için, etkin tasarruf ve yatırım kaynağıdır. Kamu iktisadî kuruluşlarının elde ettiği kârlar ise, ekonominin işleyişi içinde kazanılan tasarruftur.
MİLLİ DİRENME EKONOMİSİNİN BELİRLEDİĞİ ÖNCELİKLER
Virüs salgınıyla birlikte kamu kaynaklarını nasıl kullanacağız sorusuna verilecek yanıt değişti. Aslında Türkiye, borçlanma ekonomisi yürümediği için, bu soruyla çoktan karşı karşıya gelmişti. Vatan Partisi, bu sürecin varacağı yeri çok önceden gördü ve Millî Direnme Ekonomisi Programını hazırladı.
Millî Direnme Ekonomisi, bir geçiş ekonomisidir. Stratejik çözüm olan Üretim Devriminin geçiş döneminde bir kalkana gerek var. O kalkan, Millî Direnme Ekonomisi’dir. Şimdi virüs belâsının getirdiği ekonomik sorunlara karşı o kalkana duyduğumuz gerek daha da ciddileşmiş bulunuyor. Daha yerinde bir deyişle, virüs salgını, o programı dayatmıştır.
ARTAN TASARUFA KAMUCU YÖNLENDİRME
Millî Direnme Ekonomisi, bir yönüyle yeni koşulların gereği olarak kaynakların büyütülmesini, yani tasarrufun artırılmasını içerir. Bunun kadar önemli olan, o kaynakların hangi yönlendiricilere göre tahsis edileceğidir.
Nereye nasıl harcayacağınıza gelişi güzel karar veremezsiniz. Devlet yönetimi, kaynakların kullanılmasında önceliklerin belirlenmesini gerektirir.
VATAN PARTİSİ’NİN DEVLET SORUMLULUĞU
Vatan Partisi işte o devlet sorumluluğunu bugünden taşıdığı için, yönlendiricileri yıllarca önce belirledi. Türkiye’nin Millî Direnme Ekonomisi dönemine gireceğini görüyorduk. O nedenle daha 2005 yılında programını hazırladık ve 2006 yılı sonundaki 7. Genel Kurultayımızda kabul ettik. Önümüzdeki Soner Polat Kurultayımıza yeniden sunduk.
BİR TÜR SAVAŞ EKONOMİSİ
Millî Direnme Ekonomisi, bir tür Savaş Ekonomisidir. Koronavirüs salgınına karşı mücadele de, bir tür savaş. Vatan Partisi’nin programı yakıcı olarak gündeme geldi ve kamu kılavuzu oldu.
Üretim Devrimi kitabında Millî Direnme Ekonomisinin öncelikleri şöyle saptanıyor:
1. Gıda güvenliği.
2. Güvenliğin güvenliği.
3. Sağlığın güvenliği.
4. Eğitimin güvenliği.
SALGINDAN SONRAKİ ÖNCELİKLER
1.Gıda güvenliği: Koronavirüs salgınından sonra Gıda Güvenliği birinci önceliğini korumaktadır. 85 milyon vatandaşımızı ayakta tutmak, her işin başıdır. O nedenle kamu kaynaklarının kullanılmasında, gıda üretimini güçlendirmek, tarım üretimini desteklemek, gıda sanayisini ihtiyaca yeterli kılmak, üretilen gıdanın bütün ülkeye ve her haneye ulaşımını güvence altına almak gerekiyor.
2.Sağlık güvenliği: Koronavirüs salgınıyla birlikte Sağlığın Güvenliği ikinci öncelik oldu. Suriye’de barışın sağlanması ve salgından sonra Doğu Akdeniz’deki tehdidin sıcaklığını kaybetmesi de Halk Sağlığını öne çıkardı. Kaldı ki Türk Ordusunun savaş yeteneği artık Mehmetçiğin sağlığıyla ölçülmektedir. Sağlık alanında sağlık hizmetlerinin kapsamını güçlendirmek yanında niteliğini geliştirmek için yatırım ve üretim önem kazandı. Koronavirüs, yeni sağlık hizmetlerini ve yatırımlarını dayattı. Bununla birlikte halkın sağlık eğitimi ve araştırmalar da öncelik kazandı.
3.Güvenliğin güvenliği: Doğu Akdeniz’deki tehdidi oluşturan ABD + İsrail + Yunanistan + Fransa ittifakı perişan durumda, süngüleri düştü. Öte yandan Suriye’de gerginlikler duruldu. Bunlara karşın “Su uyur, düşman uyumaz”. Millî savunma ve millî güvenlik görevi, orta vade ve uzun vadede hazır olmamızı gerektiren yatırımları ve üretimi zorunlu kılıyor. Türkiye’nin Millî Savunma Sanayisini inşa çalışmaları, özellikle Deniz Kuvvetlerimizi güçlendirmek için sürdürülecektir.
4.Millî Eğitimin güvenliği: Koronavirüs koşullarında, Millî Eğitim hizmeti yeni ihtiyaçlarla karşılaştı. Bu sorunların üstesinden gelmek için, hem eğitici kadro kaynaklarımızı zenginleştirmek, hem de yeni yatırımlara yönelmemiz gerekiyor.
Okuyucularımıza geniş bilgi için, Teori dergisinin ve Bilim ve Ütopya dergisinin halen bayilerde bulunan son Nisan sayılarını incelemelerini hararetle öneriyoruz. Dergilere, bayiden almak yanında, internet yoluyla da erişilebilirsiniz. Bilim ve Ütopya’nın Nisan 2020 tarihli 310. Sayısı bayilerin yanı sıra magaza.bilimveutopya.com.tr adresinden temin edilebilir. Derginin internet mağazasından hem basılı dergiye, hem de e-dergiye ulaşmak ve abone olmak mümkün.
Üretim Devrimi kitabı ise, sıradan vatandaştan kamu yöneticilerine kadar hepimizin el kitabı değerindedir.
DERGİLER VE KİTAPLAR