Arslan Yürekli Rişar’dan nişan
BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğan, Strasbourg’ta görevini yaptı ve bin yıl önceki Haçlı Seferi’nin “medeniyete” yaptığı hizmetleri anlattı.
Ziya Paşa’ydı değil mi, “Ümmîd-i vefa eyleme her şahs-ı degalde; çok hacıların çıktı haçı zir-i bagalde!” söylüyordu.
O beyit sanki bugünler için yazılmış. Libya Savaşı, koltuk altlarına saklanan haçları gözler önüne çıkardı.
Artık Tayyip Erdoğan Yahudi örgütü JINSA’dan aldığı liyakat nişanından sonra, Haçlı Kralı Arslan Yürekli Rişar’dan üstün hizmet ünvanını da hak etmiş bulunuyor.
Yıllardan beri Tayyip Erdoğanların Mazlum Müslümanlar dünyasına karşı Haçlı’nın güdümünde olduğunu anlatıyoruz. “Tayyip Erdoğan’ın Yüce Divan Dosyası” başlıklı kitabımızın alt başlığına “Haçlı Gericilik” diye yazmıştık.
BOP Eşbaşkanı, en sonunda Haçlı saldırganlığına hizmetini bin yıl öncesine uzanan tarihi köklerine kadar taşımıştır. Her misyon, kendi tarihini de uydurur.
Aydınlık, Tayyip Beyin tarihi konuşmasını, “Haçlının Avukatı” başlığıyla verdi.
Tayyip Beyi parlatma yarışı
Diğer gazetelere bakıyoruz, Gladyo’nun Amiral gemilerinden başlayarak rütbe sırasıyla gidelim:
Milliyet: “Herkese çıkıştı.”
Vatan: “Herkese fırça.”
Haber Türk: “Avrupa’ya fırça.”
Hürriyet: “Size soracak değiliz.”
Radikal: “Sert çıkış.”
Star: Dinle Avrupa!
Bugün: Avrupa’ya ders!
Cumhuriyet’in verdiği haberin içeriği de bu gazetelerden farklı değil.
Tayyip Erdoğan, Haçlı seferlerinin “medeniyete” yaptığı büyük hizmetlere methiyeler sıralıyor; gazeteler ise, onu dünyaya kafa tutan bir ulusal kahraman olarak cilalıyor. Bu gazetecilerin yöneticileri, AKP seçim bürolarındaki elemanlardan daha hızlı çalışıyorlar.
Tayyip Erdoğan’a yaranma yarışında yine Milliyet ve Vatan en önde. O kadar ki, Fethullah’ın ve Tayyip’in kendi organları dahi onlara yetişemiyor.
CHP ve MHP kuyruğunda habercilik
Çarpıcı olduğu kadar öğretici, Cumhuriyet, Sözcü ve Yeniçağ dâhil hiçbir gazetede, Tayyip Erdoğan’ın Haçlı seferlerine övgüsü tek bir cümle olarak dahi görülmemiş. Çünkü ucu, Libya tezkeresinin destekçilerine dokunuyor.
Libya savaşında CHP ve MHP kuyruğuna takılmak, gazetelerin doğru haber verme sorumluluğunu zayıflatıyor.
Libya cephesinde sınanmak
Gazetelerin bu halleri de göstermiştir ki, Libya Haçlı seferini destekleyenlerden oluşan bir haçlı cephesi vardır; karşısında da Haçlıya direnen Türkiye cephesi.
CHP ve MHP’nin tezkereye oy vermeleri yüzünden bocalayan gazeteler ise, ara güç konumuna düşmüşlerdir.
Bugün herkes, Libya cephesinde sınanıyor.
Libya’ya Haçlı seferi, denek taşı olmuştur.
ABD’nin BOP planına soyut olarak karşı çıkanlardan bazıları, savaş çıkınca karşı cepheye geçiyor veya Türkiye cephesinden firar ediyorlar.
Aydınlık ağırlığı
14 Nisan 2011 Perşembe günü gazeteleri içinde Türkiye halkına Tayyip Erdoğan’ın bin yıllık Haçlı medeniyeti mücahitliğini duyuran bir tek Aydınlık var.
Aldatıcıların gürültüleri çok büyük olabilir, ama gerçeğin ağırlığı ezicidir.