Genelkurmayı dinleyen örgüt kanıtlıdır.
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’ün 2004 yılı Nisan ayında “Türkiye’nin büyük bölgelerinde askeri olarak istihbarat birimi kurmak” çalışması yürüttüğü, İletişim Tespit Tutanaklarıyla resmen kayda geçmiştir.
Dinleme mahkeme kararıyla
Bu telefon dinlemeleri mahkeme kararıyla yapılmıştır.
İstanbul 1 Nolu DGM, 29.12.2003 tarihinde Müt. No: 2003/79 sayılı kararıyla İbrahim Bilgehan Taşdelen adlı kişinin 0533 410 88 00 numaralı GSM iletişim aracının dinlenmesine karar veriyor.
29.12.2003 – 27.05.2004 tarihleri arasında yapılan hukuki dinlemeler sonucunda Emniyet tarafından İletişim Tespit Tutanakları düzenleniyor. Bu tutanaklar, dönüyor dolaşıyor 1. Ergenekon Davası’nın 245. Klasörüne giriyor.
Dinlemeler hukuki.
Tutanaklar resmi, imzalı ve mühürlü.
Bu tutanakları ilgilenen herkes, İşçi Partisi’nden, Aydınlık’tan ve Ulusal Kanal’dan alabilir.
Aydınlık toplantıları karıştırmış
Aydınlık, Eski Genelkurmay Başkanı E. Org. Işık Koşaner’in ses kayıtlarının yayımlanması üzerine TSK içinde istihbarat toplayan gizli örgütlenmeyi, telefon dinleme tutanaklarına dayanarak yeniden haber yaptı ve kamunun önüne koydu (Aydınlık, 28 Ağustos 2011).
Haber olağanüstü önemde, Tayyip Erdoğan TSK içindeki gizli örgütlenmesini, inkâr edilemez kanıtlarla açıklıyor. Ancak bu kadar önemli bir haber, o kadar özensiz yazılmış ki, bu gizli örgütün oluşturulması için yapılan toplantılar birbirine karıştırılmış. Haberde kutu içinde verilen telefon tutanakları doğru; her şey o kutuların içinde var. Ancak başlık altında ve haber içeriğinde o kutulardaki bilgiler birbirine karıştırılıyor. Aydınlık’tan bu kadar önemli bir konuda özenli haber yapması, taşıdığı sorumluluğun ciddiyetine yakışan bir çalışma içinde olması beklenirdi. Aydınlık’ın karmakarışık haberi, ne yazık ki, o haberi kaynak olarak değerlendirenlere de yansıdı.
TSK içinde gizli istihbarat örgütü kuruluşu için, tek değil, üç toplantı yapıldığı, telefon dinleme tutanaklarıyla kanıtlıdır.
Birinci toplantı Bolu Abant’ta
Tarih: 11 Nisan 2004, Pazar.
Yer: Abant Oteli
Katılanlar: Cüneyt Zapsu, Abdülaziz Zapsu, E. Korg. Altay Tokat, İbrahim Bilgehan Taşdelen (Başka katılan da olabilir, isimleri tutanaklara geçmiş olanlar bunlar).
11 Nisan 2004 Pazar günü öncesinde, İletişim Tespit Tutanaklarında, 7, 8, 9, 10 Nisan tarihlerinde yapılan 5 ayrı konuşmada E. Korg. Altay Tokat’ın 11 Nisan Pazar günü Bolu’da Cüneyt Zapsu ile buluşacağı belirtilmektedir. Bu toplantıda Cüneyt Zapsu’nun “Tayyip Erdoğan adına” E. Korg. Altay Tokata “ciddi bir teklifte” bulunacağı da söylenmektedir.
Bolu Abant’taki toplantının gerçekleştiğini, 14 Nisan günü gece yarısı, saat00.21’de yapılan telefon görüşmesinden öğreniyoruz.
Bu görüşmede, toplantıya Cüneyt Zapsu ve kardeşinin (Abdülaziz Zapsu) katıldığı belirtiliyor. Cüneyt Zapsu, “abi” diye andığı “Tayyip Erdoğan adına” önemli teklifi yapıyor. Teklifin içeriği telefon tutanaklarına geçmiş. Aynen aktarıyoruz:
“Dediler ki, paşam dediler bir ricamız daha var dediler, şu anda hükümet ile asker çok kötü abi. Çok kötü, çok kötü, aşırı. Dediler ki, böyle böyle sayın işte abimizin [ Recep Tayyip Erdoğan] bir ricası var, bir ekip kursun bize … görevlendirelim her bölgede, Türkiye’nin büyük bölgelerinde askeri olarak istihbarat birimi kursun. Tüm yetkilerle donatalım. Bir de dediler, sadece yani bu ülkenin gelişmesi için, bu ülkeye zarar veren birimlerle ilgili bir takım işte bilgiler falan toplayalım. Başına da sizi getirelim diye teklifte bulundular. (…) Dediler işte üç yüz beş yüz falan filan şu bu kontrolleri sizin elinizde, gizli ödenek sizin elinizde.”
Kinci toplantıda Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül var
Tarih: 12 Nisan 26 Nisan 2004 arasında.
Yer: Ankara.
Katılanlar: Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, E. Korg. Altay Tokat ( Büyük olasılıkla Ömer Dinçer de bu toplantıya katılıyor).
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül ile Altay Tokat’ın görüşmesini, 27 Nisan 2004 günü saat:16.55’te telefon görüşmesinden öğreniyoruz. Ek Klasör 245’teki İletişim Tutanağının 186. dizi sayfasından şunları öğreniyoruz:
- E. Korg. Altay Tokat, TSK içindeki istihbarat örgütü işini “Tayyip Beyle” ve “Abdullah Beyle” görüşüyor.
- E. Korg. Altay Tokat’ın hükümet ile asker arasında “köprü” olduğu beliriliyor.
- Anlatıldığına göre, E. Korg. Altay Tokat’a Ankara’da “tapıyorlar”.
Üçüncü toplantı
Tarih: 27 Nisan 2004.
Yer: Altay Tokat’ın ofisi.
Katılanlar: Ömer Dinçer ve Altay Tokat.
Bu görüşmeyi de, İbrahim Taşdelen’in yine 27 Nisan 2004 günü saat 16.55’te yaptığı telefon görüşmesinin Emniyet tarafından düzenlenmiş İletişim Tespit Tutanağından öğreniyoruz.
İbrahim Taşdelen, bu görüşmenin Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Altay Tokat’ın katıldığı toplantının devamı olarak yapıldığını belirtiyor ve görüşmenin içeriği hakkında şu bilgiyi veriyor:
“Yav bir gelsen, çok güzel şeyler var da yaşaman lazım. İnanılmaz şeyler var.”
Hedef: “Askeri diskalifiye”
Tayyip Erdoğan’ın kurduğu gizli örgütün TSK içinden istihbarat toplamanın ötesinde, TSK içindeki “zarar veren birimlere” karşı operasyon amaçlı olduğu da açıkça belirtiliyor (14 Nisan 2004;
00.21).
Bu operasyonun hedefini yüne İletişim Tutanaklarından öğreniyoruz: “Diskalifiye”, yani tasfiye.
Bu hedef de Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın bir telefon görüşmesine kuşlak misafiri olan İbrahim Taşdelen tarafından aktarılıyor. Bakan, 1 Nisan 2004 günü yapılan MGK toplantısında, askerin tutumunu anlatıyor ve “Bu askeri bir türlü diskalifiye edemiyoruz” diye yakınıyor (1 Nisan 2004 günlü telefon görüşmesi tutanağı).
Yasadışı Özel Örgüt bu amaçla kuruluyor.
Gizli Örgütün ilk uygulamaları
E. Korg. Altay Tokat, bu gizli örgüt işinde nereye kadar devam etti, ayrı bir konu. Ama ilk başta kolları sıvadığı 5 telefon ve 5 hat alınması için ekibine talimat vermesinden anlaşılıyor. Hatlar, Altay Tokat tarafından ayarlanıyor. “Kırılmayan” (dinlenmeyen) hatlar bunlar (14 Nisan 2004 günü, saat:00.21’deki konuşma).
Ayrıca TSK içinde gizli örgüt kurma işini ilk harçlığı olarak, Altay Tokat ve ekibine gazyağı işinde birçok olanak ve maddi çıkar sağlanıyor. Tutanaklar bu konuyla ilgili bilgiyle dolu.
2003’teki gizli örgütlenmenin TSK içindeki kolu
Tayyip Erdoğan’ın yasadışı, gizli bir örgüt kurduğunu, Yavuz Donat’ın 11 Temmuz 2003 günlü haberinden öğrenmiştik. O zaman muhalif cephede olan Sabah gazetesi, bu haberi “Erdoğan’ın Özel Timi” başlığıyla vermişti. Yalanlanmadı. Yalanlanamazdı. Bu Özel Tim’in TSK içinde istihbarat ve “diskalifiye faaliyeti yürütme girişimi ise, 2004 yılı Nisanındadır. O sırada “hükümet ile askerin arası çok kötü” diye telefon kayıtlarında sık sık belirtiliyor.
Örtülü Ödenek gizli örgüte
Örtülü Ödenek’ten “300 – 500 falan” bu gizli, yasadışı faaliyete ayrılıyor.
Örtülü Ödenek’e ayrılan tahsisattaki patlama da, inkâr edilemez bir kanıt. Başbakan Yardımcısı Nâzım Eksen, bu olağanüstü artışın istihbarat ve dinleme aygıtlarıyla ilgili olduğunu TBMM kürsüsünden itiraf etmişti.
Gizli örgütün faaliyeti
Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Kafes, Andıç vb tertipleri yapan bu gizli örgüttür.
Genelkurmay Başkanlığı’nı dinleyen de bu gizli örgüttür.
Bütün bu çalışmaları CIA ile birlikte Ankara’da kurdukları karargâhta yürüttükleri, yine Aydınlık’ta kanıtlarıyla defalarca açıklanmıştır.
Genelkurmay bilmiyor mu?
Genelkurmay, kendisini dinleyen örgütlenmenin başında, Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Ömer Dinçet, Cüneyt Zapsu ve Abdülaziz Zapsuların kuruluşuna katıldıkları örgütün bulunduğunu bilmiyor mu?
Nasıl bilmez!
Bilmiyorsa, bu yazıdan öğrenmiş bulunuyor.
Genelkurmay Başkanı, TSK’nin varlığını, Cumhuriyeti ve vatanı korumakta kararlı ise, bu gizli örgütlenmeyi kısa zamanda açığa çıkarır. Artık millet, TSK’nin tasfiyesine karşı laf değil, uygulama istiyor.
Uygulamaya geçmeyenler, düşman tertiplerine teslim olduklarını ilan etmiş olurlar.
Ergenekon ve Balyoz sanıkları ve Partilere çağrı
Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Islak İmza, Andıç vb davaların toplam 500’den fazla sanığı var. Bütün sanıklar, ailelerini, çevrelerini, arkadaşlarını, bütün yurtseverleri, Tayyip Erdoğanların kurduğu gizli örgütlenmeyi açığa çıkarmak için çalışmaya çağırıyorum.
Muhalefet partilerine, CHP, MHP ve diğerlerine de aynı daveti yapıyorum.
Türkiye’de artık hakikati araştıracak savcı falan bırakılmıyor. En son Deniz Feneri savcılarına yapılan ortadadır.
Cumhuriyet Savcılığı görevi boş kalamaz, kalmayacaktır.