Beni de alın!
Halit Refiğ, Televizyon camından Ergenekon tertipçilerine meydan okumuştu:
“Beni de alın!”
Devrimci aydının son nefesi, sonsuz nefestir!
Bizi de alın!
Demirtaş Ceyhun işte o sonsuz soluklu devrimci aydınları topladı. Halit Refiğ, Hayati Asılyazıcı, Muazzez İlmiye Çığ, Hüseyin Haydar, Levent Kırca, Tarık Akan, Cemalettin Göbelez, Osman Şahin, Tuncer Cücenoğlu, Ataol Behramoğlu, Cüneyt Ülsever, Merdan Arslan, Ümit Zileli, Servet Bora, Muzaffer Akyol, Banu Avar, Balaban, Namık Kemal Boya, İsa Çelik, Altan Günbay, Ekrem Kahraman, Muharream Pire, Sönmez Targan, Servet Cömert, Haluk Dural, Atilla Altunel, Neriman Oyman, Zerrin Bayraktar, Tuğrul Keskin, Seyyit Nezir, Mecit Ünal, Zekeriya Beyaz; al, doru, yağız ve kır atlarına binip, Silivri Kal’asının duvarları önüne geldiler; “Bizi de alın” diye gürlediler.
Sıkıysa alın!
Filiz ve Fikret Otyam, her daim turna katarının önündeki rüzgârı yaran turna oldular; ezelden beri zulmü zerafetle göğüsleme sanatının da ustasıdırlar.
Müjdat Gezen, Ergenekon tertipçilerine yumruğunu gösterdi, “Sıkıysa alın” dedi.
İşte yürekli ve ciğerli aydın
İşte devrimci aydın budur!
Baş diktir, eğilmez, bükülmez, dönmez!
Birikimlidir.
Bilinçlidir.
Halka sorumludur.
Vicdanlıdır.
Hakikat aşığıdır.
Emek sevdalısıdır.
Yüreklidir ve ciğerlidir!
Bir de kiralık yalancılar var
Bir de Ergenekon tertibinin perdecileri var; parlatıcılar, ibrikçileri, yağcıları, peşkircileri, fırıldakları!
Sabahtan akşama televizyonlarda geyik yapan kiralık yalancılar!
Haçlı medyanın demirbaş defterine kayıtlı hokkabazlar!
Onlar da var!
Gladyo’nun kazık yontucuları var. Bilderberg’te tecrübeden geçirilmiş kazık yağlayıcıları, Ergenekon’da “yaşlar da yanmasın” diye üstün hizmet arz edenler! Sicili bozuk vatansızlar!
Ricciardone’nin evlatlıkları
Sonra Fethullah yanaşmaları var!
Hamburg İnceleme Enstitüsü tezgâhından geçenler; Udo Steinbach ve Tessa Hofmann’ın yetiştirmeleri!
Evet, 6. Filoyu ağırlamak için ruhunu badana ettiren samanlık fareleri de var!
Unutulmasın, Riccardione’nin evlâtlıkları var!
MİT’in testileri var; gazetecilik diye MİT’in karşısına dizilip, şerbetlenenler!
Gladyo’nun psikolojik savaş mangası var, medya tetikçileri! Kiralık darbe senaristleri!
CIA’nın düdükleri var, tek merkezden üflenip, hep birlikte öttürülenler!
Elizabeth Sheldon’ların sırdaşları var, Kontrgerilla gazetecileri, ipini satmışlar!
Libya savaşında 6. Filo’nun moral hizmetkârları var, Haçlı ordusunun şakşakçıları!
Kendilerini hemen tanırlar
İsimleri yok mu, kim bunlar diyeceksiniz.
İsimleri silinmiş, okunmuyor, sapları silik!
Ama hepsi kendisini iyi tanır. Yanılmalar ihtimal dışı. Bu satırları okuyunca, ‘işte ben şuyum’ diye gurur duyacaklar.
Bu ölümlü kalımlı dünyada, devrimci aydın olmak da var, sapı silik olmak da!