Doğu Perinçek: Bir ülkede iki ordu olmaz

Sözcü, haberi 22 Ağustos 2011 günü anlamlı başlıkla verdi:

TSK’yi tasfiye harekâtı hızlandı

         İki yıl kadar önce arkadaşım Ferit İlsever TSK’yi tasfiye harekâtından söz ettiği zaman, “abartıyoruz” diye uyarmıştım. Ferit, haklıymış. Bugün TSK’nin tasfiye edildiğini görevli general ve amiraller yüksek sesle ifade ediyorlar. Yaşadığımız en önemli olay budur.

         Birbiri ardı sıra gelen planlar ve uygulamalar her gün gazete manşetlerindedir. Türk Ordusu her gün, her saat bombalanmakta, itibarsızlaştırılmaktadır. Türkiye’nin güvenliği görevini TSK’nin elinden alma planları uygulanmakta, rakip silahlı güçler geliştirilmektedir.

         TSK’yi ABD’nin savaş harekâtlarında görevlendirmek de, bitirmek anlamına gelir.

         BOP Eşbaşkanlığı, TSK’ye yalnız yeni askeri cezaevleri inşa etme, Beşiktaş’a gelen generallere eşlik, cezaevlerini doldurma, tören yapma, bir de Orduevlerinde buluşup karşılıklı yakınma diye özetlenecek bir görev alanı bırakıyor.

         NATO’ya bağlana bağlana geldiğimiz yer, en sonunda burasıdır.

         Bu olay çok ciddidir. Varlık yokluk meselesidir.

 

Dış ve iç savaşların temel kuralı

         Devlet, silahlı kuvvet tekeline sahip olan örgütlenmedir. Bunun diğer bir anlamı, bir devletin toprağında iki silahlı güç olmaz.

         Olursa, kesinlikle biri, rakip silahlı güçtür. Ya işgalle gelmiştir, ya da kesin hesaplaşma için güç topluyor demektir.

         “Bir ülkede iki silahlı güç olmaz” kuralı, bütün dış ve iç savaşların temel kuralıdır. Savaşlar, bir coğrafyada orduyu teke indirmek için yapılır. Silahlı güçlerden biri, diğerini imha eder ve silahlı güç tekelini yeniden kurar. Matematiksel olarak ifade edecek olursak, 2 Ordu = 1 ordudur. 2 ordunun 1 orduya dönüşmesi kanundur.

 

Kırmızı çizgiyi silahla bekleyen güç

         Türk Milleti ve TSK, Türkiye’de ikinci bir silahlı güç oluşturulmasını kabul ederse, sonuçları çok ağır ödenir.

         PKK, Türkiye’yi hiçbir zaman iç savaşa götüremez, en fazla iç çatışmalara zorlar.

         Ama ABD’nin desteklediği bir Mafya-Tarikat Ordusu, PKK’yi de yanına alarak Türkiye’yi iç savaşa sürükler.

         ABD; bunu planlamıştır ve plan yürüyor.

         TSK’nin bu plan karşısındaki vaziyeti belirsiz gözüküyor.

         Herhangi bir ordunun tek bir kırmızı çizgisi varsa, o da yeni bir ordunun oluşturulmasıdır.

         Dünyada kırmızı çizgisi olmayan bir ordu yoktur. Orduyu renklerle tanımlayacak olursak, kırmızı çizgiyi bekleyen silahlı güçtür.

         Yarın 30 Ağustos!