Doğu Perinçek:

Tayyip Erdoğan yakanı bırakmayacağız “Üçe Kapattığın” nedir hesap ver

         9 Aralık 2010 günü Silivri Özel Mahkemede, Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını dinleterek, “Tayyip Erdoğan, üçe kapattığın nedir” diye sordum ve konuşmamı yazılı olarak da mahkemeye verdim. Tayyip Erdoğanların konuşmaları, Islak İmza Davası dosyasında bulunmaktadır. Fakat emniyet bilirkişileri her ne hikmetse, “kayıtlar okunmuyor” diye raporlar yolluyorlar. Çünkü içinde Tayyip Bey’in suçları var.

         Tayyip Erdoğan, Melih Gökçek-Burhan Kuzu konuşması ve M. Ali Talat ile yaptığı konuşmaların üzerinden Aydınlık ve Ulusal Kanal’a yeni baskınlar yaptırıyor, yeni gözaltı uygulamalarına girişiyor.

 

Tepesinde kılıç gibi sallanıyor

         Konuya gelelim.

         Tayyip Erdoğan’ın kendi sesinden “Üçe Kapat” görüşmeleri var. En önemli yerinde konuşma kaydı kesiliyor. O kaydın kuşkusuz devamı da var. Ve o devamı şantaj malzemesidir.

         Tayyip, o konuşmasında yalnız “Üçe Kapatın” talimatı vermiyor. Aynı zamanda alacakları “Üç” karşılığında, bir “devlet işlemi” yapılacağını da kendi ağzıyla ifade ediyor: “Diğer işlemler noktasında da şey yapılırsa” diyerek açıkça alınacak bedelin karşılığında yapılacak işi belirtiyor. Senli benli konuştuğu “iş” arkadaşı da, “yani o konuda ben…” derken, kayıtlar bitiyor.

         Kayıt, o kaydı basına verenlerin elindedir ve “işlemler” konusu Tayyip Erdoğan’ın tepesinde bir kılıç gibi sallanıyor.

         Tayyip Erdoğan’ın kaydın devamının piyasaya sürülmesini önlemek için neler verdiğini kuşkusuz herkes merak ediyor.

 

Kamu işleminin komisyonu

         Bu işten “Üç” miktarında bir komisyon alındığı telefon kayıtlarıyla ortada. Ve o “Üç”ün bir kamu işleminin bedeli olduğu da ortada.

         Bu durumda ceza hukuku, “Üç” karşılığında bir kamu işlemi yapılmasını hangi kavramla tanımlıyor, herkes biliyor. Ama biz o suça, son zamanlardaki kibarca adlandırmayla “komisyon” diyelim.

         BIRAKALIM Melih Gökçek’i, Burhan Kuzu’yu falan, şu “Üçe kapat” komisyonunu aydınlatalım! Bunun üzerine gitsenize yüreğiniz varsa!

 

Muhalefet hani yolsuzlukla savaşacaktı

         CHP ve MHP liderleri niçin susuyor bu konuda? Özellikle yolsuzlukla, rüşvetle mücadeleyi muhalefet görevinin merkezine yerleştirdiğini söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu?

         BOP Eşbaşkanlığı’nın özel örgütlenmesi, çeşitli partilere özel hayatla ilgili tertipler sahneleyerek, Türkiye siyasetine yön verdi. Partileri, kasetlerle yönetmeye başladı. CHP ve MHP’nin bu kasetli yönetime, yasal zemindeki cevapları hâlâ beklenmektedir.

 

Özel hayat değil, kamu çıkarı

         Bu arada AKP’nin en önemli liderlerinin özel hayatıyla ilgili haberler de, Taraf gazetesinde ve diğer gazetelerde çıktı. O haberler, hangi işlemlerle kapatıldı

         Rejim çürümüştür ve siyaset artık şantajla yapılıyor.

         Şair Hüseyin Haydar’ın deyişiyle “Tuz gölünün tuzu bile çürümüştür”. O kadar ki, devletin tepesindekiler birbirlerini, kamuoyu önünde “belge açıklamakla” tehdit etmişlerdir. Tayyip Erdoğan’ın Org. Yaşar Büyükanıt ve Org. İlker Başbuğ ile karşılıklı diyalogları belleklerdedir.

         Aydınlık ve Ulusal Kanal, Tayyip Erdoğan’ın özel hayatıyla ilgili görüntüler yayınlamıyor; bir devlet işlemiyle alınan “Üç” değerindeki komisyonun kanıtını yayınlıyor. O kanıt daha önce basında çıkmış, ama korkudan hepsi seslerini kesmişler, susmuşlardır.

         Aydınlık ve Ulusal Kanal susturulamıyor. Çünkü sağlam zemindedir. Korkacağı hiçbir şey yoktur. O nedenle teslim alınamıyor.

         Ve ellerimiz Tayyip Erdoğan’ın yakasındadır:

         Tayyip Erdoğan, “Üçe Kapattığın” komisyon hangi devlet işleminin şerefiyesidir, hesap ver!