İki yıl aradan sonra Cumhuriyet mitingleri yeniden başlıyor. Atatürkçü Düşünce Derneği’nin girişimiyle 200’den fazla kuruluş bir araya geldi ve 17 Mayıs’ta Tandoğan Meydanı’nda Cumhuriyet için bir araya geleceklerini duyurdu.
Çağrı, tam zamanında yapılmıştır. Daha şimdiden Mitingin, iki yıl önceki kalabalıklardan geri kalmayan bir kitlenin toplanmasıyla gerçekleşeceğini söyleyebiliriz.
AKP iktidarının son iki yıldaki uygulamaları deyim yerindeyse bardağı taşırmıştır. Ergenekon tertibi ile yaratılmak istenen korku ikliminin işe yaramadığını gösteren işaretler çoğalmaktadır.
Bir yılı aşkın süredir bütün kanunlar hiçe sayılarak içerde tutulan yurtseverler, 12 Dalgadır süren tutuklamalar, üniversite rektörlerine yönelik olarak gerçekleştirilen son saldırı, tertipçilerin milletle alay edercesine sağa sola gömüp, ardından büyük bir reklamla çıkardıkları bombalar tepkilerin üstüne tüy dikmiştir.
17 Nisan günü doğru dürüst bir örgütleme ve duyuru çalışması olmadan, sadece bir gün önce Başkent Üniversitesi öğrencilerinin ve öğretim üyelerinin Anıtkabir’i ziyaret edeceklerinin duyulması üzerine 100 bin kişinin Anıtkabir’e akması önemi bir göstergeydi.
“İş başa düşmüştür” ve “Korkunun ecele faydası yoktur.” Geniş kitlelerin ruh hali, bu özlü deyişlerle ifade edilebilir.
DEVRİMCİ PROGRAM
İki yıl önce gerçekleşen Cumhuriyet mitingleri, bırakalım Türkiye tarihini, Dünya tarihinde örneği olmayan devrimci kitle eylemleri idi. Yaklaşık bir ay içinde 7 – 8 kadar büyük merkezde toplam olarak 10 milyon insan alanlara çıktı.
10 milyon insan, tek bir insanmış gibi hareket etti. En ufak bir disiplinsizlik, en ufak bir polisiye olay gerçekleşmedi.
Mitingler, alanlara hakim olan anlayışın iktidar olması durumunda, Türkiye’ye nasıl bir düzen ve barışın geleceğinin canlı örnekleri oldular.
Eylemler içinde iki slogan ön plana çıktı. “Ne ABD, Ne AB; Tam Bağımsız Türkiye”, “Laik, Demokratik Türkiye”.
Bu sloganlar, içinde bulunduğumuz aşamada, ülkemizin önündeki devrimci görevleri ifade etmektedir. Aslında Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu iktidar programı, en özlü şekilde bu sloganlarla dile getirilmiştir.
YANLIŞ OLAN NEYDİ?
İki yıl önceki Cumhuriyet Mitinglerinin en büyük yanlışı, kürsüden seslendirilmesine izin verilen “sağda MHP, solda CHP desteklensin” çağrısıdır.
Türkiye’nin yaşamakta olduğu krize hiçbir çözümü olmayan, tam tersine sorumlulukları olan Partileri adres olarak göstermek, mitinglere katılan kitlenin de bilincinin gerisinde olan bir tutumdu.
Bu iki Partinin de, o mitinglerde milyonlar tarafından haykırılan sloganlarla en ufak bir ilgileri yoktu. Hatta bu Partiler bilindiği gibi, o sloganlarda dile getirilen siyasi programa karşıydılar.
Dolaysıyla kürsüden seslendirilen talep, doğal olarak kitleler tarafından benimsenmedi. Tam tersine kitleler, çözümü olmayan Partilerin muhtemel koalisyonu yerine, AKP’nin, arkada kalan beş yıldaki “tek Parti iktidarının istikrarını” tercih ettiler.
Bugün geçmişten alınması gereken en önemli ders, kürsüden benzer yanlışların yeniden seslendirilmesine izin vermemektir.
SLOGANLAR
Miting Düzenleme Kurulu’nun belirlemiş olduğu sloganlar, yeni Cumhuriyet Mitingleri dalgasının doğru bir yönelime sahip olduğunu gösteriyor.
“Ne ABD, Ne AB Tam Bağımsız Türkiye”, “Vatan Namustur satılamaz”, “Ya İstiklal ya Ölüm, Tam Bağımsız Türkiye”, Atatürk Gençliği Görev Başında”, “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz”, “Hukuk İhlallerine Hayır!” vb. vb.
Tümü de doğru sloganlar.
Cumhuriyet Mitingleri, bir kez daha milyonları harekete geçirerek bir yandan Türkiye’nin bağımsızlık ve bütünlüğüne yönelen emperyalist tehdide karşı tavır alıyor; öte yandan Ergenekon Tertibi ile bütün yurtseverlere ve devrimcilere yönelen saldırılara karşı Cumhuriyet’in hukukunu savunuyor.
İki yıl önceki yanlışlardan gerekli derslerin çıkarılmış olduğu görülmektedir.
GENÇLİK
Bu sefer ki Cumhuriyet Mitingleri dalgasının kanımızca en önemli yanı, 22 Üniversitemizin Öğrenci Konseyi’nin aktif olarak mitingin katılımcıları arasında yer almasıdır.
Bu durumun kitle hareketinde bir dönüm noktası olduğunu söyleyebiliriz. Öğrenci Konseyleri herhangi bir gençlik örgütü değildir. Üniversitelerde tüm öğrencilerin katılımıyla seçilen yasal öğrenci örgütleridir. Üniversite bünyesinde yer almaktadırlar.
Bu bakımdan öğrenci konseylerinin almış olduğu karar ve gerçekleştirecekleri katılım son derece önemlidir.
Gençlik, kitlesel olarak emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı tavır almaktadır.
GÖREV
Tandoğan, yeni dalganın ilk mitingi olacaktır. Başta büyük şehirler olmak üzere Türkiye’ni dört bir yanında Atatürk Cumhuriyeti’nden yana insanlarımızın ayağa kalkışına şahit olacağız.
Şimdi görev, bu ayağa kalkışın, doğru bir siyasal program etrafında AKP iktidarına alternatif örgütlü bir siyasi güç haline gelmesini sağlamaktır.
Bunun ilk adımı da bütün yurtseverlerin 17 Nisan’da Ankara Tandoğan Meydanı’nda toplanmasıdır.
mbgultekin@ip.org.tr