YARSAV'DAN SERT UYARI: İKTİDAR YARGIDAN ELİNİ ÇEKSİN!

YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Ergenekon soruşturmasıyla ilgili çok sert açıklamalarda bulundu. Kimsenin yargının bağımsızlığına gölge düşürmemesi gerektiğini söyleyen Eminağaoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti bir polis devleti değildir, olamaz, olamayacak da" dedi. <...

Tarih:

YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Ergenekon soruşturmasıyla ilgili çok sert açıklamalarda bulundu. Kimsenin yargının bağımsızlığına gölge düşürmemesi gerektiğini söyleyen Eminağaoğlu, "Türkiye Cumhuriyeti bir polis devleti değildir, olamaz, olamayacak da" dedi.

Yargıçlar ve Savcılar Birliği Ergenekon soruşturmasına yönelik sert eleştiriler içeren bir açıklama yaptı. Açıklamada, Cumhurbaşkanı dahil yargı önünde hesap vermeyecek kimse olamayacağını belirten YARSAV, Ergenekon soruşturmasında yargının bağımsızlığının zedelendiğini ifade etti.

YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, polisin savcının görevlerini üstlendiğini, bir polis devleti yaratma gayreti yaşandığını belirterek “Polis soruşturmanın sahibi olarak kendisini görmeye başlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti bir polis devleti değildir, olamaz da olamayacak ta.” açıklamasını yaptı.Kamuoyunda ikna yaratılabilmek için yakalanan silahların, Cumhuriyet Başsavcılığı'nın onayı olmadan, toplumu yönlendirme amacıyla anında görüntülü olarak kamuoyuna sunulduğunu belirten Eminağaoğlu, "Soruşturma ve yargılamalar yargıya bırakılmalıdır" dedi.

Eminağaoğlu, "Sadece Cumhuriyet Savcısı'na bağlı, bir adli kolluk kurmaktan ısrarla kaçan, bağımsız bir ülke başsavcılığı kurmaktan uzak duran irade, Cumhuriyet Savcısı'na bağlı olmayan, ancak kendisi olayın savcılığına soyunarak, bu soruşturmaların yürütülmesini sağlamış, neredeyse kendisi soruşturur hale gelmiştir." dedi.

Soruşturma sırasında yargının emrinde olması gereken yürütme birimlerinin, yargının emri altına sokulmadığını belirten Eminağaoğlu şunları söyledi: "Gözaltı arama yakalama tutuklama koşul ve yöntemleri konusunda kurallar yerine yeni uygulamalar yaratılarak insan hakları ihlalleri ortaya çıkmıştır. Bir hukuk devletinde esas olan insan haklarıdır. Devlet katındaki sorumluluk dönemlerinde anayasal sistemde, bağlılıkları ile ön plana çıkan kişilere, kameralar önünde, sanki kaçma eğilimi izlenimi verilmek istenircesine, yaka paça kollarına girmek suretiyle, sağlıklarını kaybedecek biçimde gözaltı sürecinin başlatılması ise bir güç gösterisidir. Aksine davranışlar toplumun hukuka olan güvenini sarsacaktır. Korkuyu egemen kılmak, hukukun güçsüzleştirilmesi sonucunu doğuracaktır."

Adalet Bakanlığına sert eleştirilerin yapıldığı açıklamada, Türk yargısının, iktidar sahipleri tarafından gerekmediğinde yok saydıkları, gerek duyduklarında ise kullanacakları bir araç olmadığı belirtildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi. "Yargının bağımsızlığına sürekli/aşırı müdahale etmek ve yargıyı kendi çıkarlarına uygun ve güdümlü hale getirmek isteyenler ve ortakları bilmelidirler ki, Ergenekon, güdümlü yargı yaratmanın izdüşümü olmayacaktır. Varsa gerçekliği ortaya çıkarılacak, yoksa masumiyet korunacaktır. Cumhuriyetin yargıç ve savcıları bunu başaracak yetenek ve birikimdedir. Gölge edilmemesi yeterlidir. Türk yargısı dahili ve harici bedhahlarına karşı onurlu mücadelesini sürdürecektir."