Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ve Vatan Cumhuriyet Emek Birlikteliği’nin çağrısıyla “Taşeronlaşmaya, Özelleştirmeye, Vatansızlaştırmaya” karşı Ankara’da onbini aşkın yurttaş Kızılay Güvenpark’ta toplandı.
Birlik, Dayanışma, Mücadele ve Emeğin günü olan 1 Mayıs İşçi bayramında Cumhuriyet ve Emek güçleri bölücülüğün, gericiliğin, kürsülerine karşı birleşerek kendi kürsüsünü kurdu. Sabahın erken saatlerinden itibaren Kızılay'da toplanan sendikalar, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri kortej halinde marşlar ve sloganlarla Tandoğan Meydanı'na yürüdü.
Mitinge Demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerden de yoğun katılım yaşandı. İşçi Partisi, Milli Merkez Temsilcileri, Ulusal Demokratik İşçi Hareketi, Demokratik Sol Parti, Bağımsız Cumhuriyet Partisi, Atatürkçü Düşünce Derneği, Türkiye Emekli Subaylar Derneği, Türkiye Gençlik Birliği, 68’liler Birliği Vakfı, Ankara Barosu, Sanatçılar Girişimi, Ankara Halk Tiyatrosu, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Engelliler Konfederasyonu, Hacı Bektaş Eğitim ve Kültür Derneği, Memleket Sevdalıları Derneği, Müzik Eğitimcileri Derneği, TOBAV, Tüketici Hakları Derneği, Ulusal Eğitim Derneği, Ankara Kız Lisesi Mezunları Derneği’de katıldı.
Mitinge, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş, Tarım Orman-İş, Büro-İş, Genel Sağlık-İş, Enerji-İş, Kültür Sanat-İş, Ulaşım-İş ile Türk-İş’e bağlı Belediye-İş Sendikası, Türk-Metal Sendikası, Koop-İş Sendikası, Teksif Sendikası, Haber-İş Sendikası, Basın-İş Sendikası, Toleyis Sendikası, Orman-İş Sendikası, Ağaç-İş Sendikası ve BASK, Hak-Sen, Hak-İş’e bağlı Oleyis Sendikası, TSK’daki sivil memurların örgütlü olduğu SİME-SEN katıldı.
Türk-İş Eski Genel Başkanı Salih Kılıç, Şehit Yakınları ve Gaziler, Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, CKD Genel Başkanı Şenal Sarıhan, TGB Genel Başkanı Çağdaş Cengiz, TESUD Başkanı Erdoğan Karakuş ile İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey, DSP Genel Başkanı Masum Türker, CHP Milletvekilleri Mevlüt Dudu, Recep Gürkan, Mehmet Kesimoğlu, Süheyl Batum, Dilek Akagün Yılmaz, Gürkut Acar, Birgül Ayman Güler, Ahmet Topbaş da Tandoğan’daydı.
Uzun bir yürüyüş başlattık
Miting kürsüden atılan “Kurtuluş emeğin iktidarında”, “işçi memur elele tam bağımsız Türkiye” sloganlarıyla başladı. Kürsüde yapılan konuşmalarda, “uzun bir yürüyüş başlattık bu yürüyüşün sonunda Atatürk Cumhuriyetini kuracağız. Emeğin iktidarını kuracağız. denildi. Mitingde Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve emek mücadelesinde hayatlarını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Ardından istiklal marşı okunmasının ardından tertip komitesi kürsüden, “Bağımsızlık bayrağını taşımayanların yaptığı 1 Mayıslara muhtaç değiliz artık” dedi. Miting boyunca, “Mustafa Kemalin askerleriyiz”, “İşçiler birleşin iktidara yerleşin”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “İşçi memur gençlik Atatürk’te birleştik” sloganları atıldı.
Mitinge toplumun her kesiminden katılımın olması dikkat çekti. Mitinge CHP Milletvekillerinin destek vermesine rağmen CHP Ankara İl Örgütünün kitlesel olarak Sıhhıyedeki mitinge gitmesi ise dikkatlerden kaçmadı. Tandoğandaki kutlamalara sendika, siyasi parti ve kitle örgütlerinin yoğun katılımı bir dahaki yıl ulusalcı çevrelerin kutlamlarının daha güçlü olacağını gösterdi.
Miting Sendika, kitle örgütü ve siyasi parti temsilcilerinin konuşmalarıyla devam etti. Konuşmalarda özetle şunlar söylendi:
Hasan Basri Özbey (İşçi Partisi Genel Başkanvekili): Bu büyük çağrıya kulak verip geldiniz. Emperyalist orduların ve onların Ankara’ya çöreklenmiş acentelerine karşı geldiniz. Hoşgeldiniz. İsviçre’de banka hesapları açtıranların iktidarını yıkmaya geldiniz. Çok korkuyorlar bizden. O yüzden dillerinden alamıyorlar. Milli cepheyi gördükçe panik içinde konuşuyorlar. Çığ gibi büyüyoruz. Cumhuriyetin on milyonlarıyla emeğin sahipleri bir araya geliyor. Tayyip Erdoğanlar emekçi halkın ayağa kalkıp dur diyeceğini göremediler. Taşeron Cumhuriyeti kurmaya çalışıyorlar. İzin vermeyeceğiz. Karşılarında tarih yapmış bir millet var. Adını söylemekten korktukları Türk milleti var. Hürriyette, barışta, adalette, hakça bir düzende bu meydanda. Yapıcılar, kurucular yaratıcılarız biz. Suriyeli, Iraklı, Farsız, Kürdüz, Türküz, birleştik geliyoruz. Tayyip Erdoğan duy bizi. Gizli hesaplarınıza el koymaya geliyoruz. Ankara’ya Türk Bayrağı çekmeye geliyoruz. Milli Meclis Milli Hükümeti kurmaya geliyoruz.
İsmail Tutoğlu (Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı): “Ulus devletimize, bağımsızlığımıza kasteden, emekçileri küresel emperyalizmin kölesi yapmaya çalışan, etnik ve mezhepsel çatışma çıkarmaya çalışanları lanetliyorum. Barış ve helalleşme nutuklarıyla terör örgütünü meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Bu ülke demokrasi bölücülük, gericilik ve ırkçılık yaparak ilerlemez. Üreticiler yüzde 27 vergi öderken zenginlere her yıl vergi affı getirilerek barış olmaz. Ekmek yoksa barış da yok. Cumhuriyetin kurumlarını tasfiye edip, gençleri işsizliğe mahkûm ederseniz barış gelmez. İşçileri taşeron kölesi, memurları hükümetin kapıkulu yapmaya kalkarsanız çözüm olmaz. Feodal ağalık düzenine dokunmayıp halkı aşiretlerin, tarikatların kucağına iterseniz barış gelmez. Emekçilerin ve ülkenin sorunlarının çözümü birleşmekten geçer. Bugün Tandoğan’da birleştik. Irkçılığa, gericiliğe, bölücülüğe karşı demokraside birleştik. Savaş kışkırtıcısı, yağmacı emperyalizme karşı, AKP iktidarına karşı, bölücü gerici yeni anayasaya karşı, emekten yana ulusal bir iktidar için birleşelim.”
Tansel Çölaşan (Vatan Cumhuriyet Emek Birlikteliği Sözcüsü- Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı): Vatanımız işgal altında. Cumhuriyetimiz tehlikede. Bir tuzak kuruluyor. Biz bu tuzağı görüyoruz. Bu tuzağı durduracağız. Halkımız iş aş derdinde, yoksullukla yaşıyor. Bir yandan Kıdem tazminatını ellerinden almaya çalışıyorlar. Bir yandan iktidar sermayenin emrinde yasalar çıkarıyor. Çalışanın güvencesi kalmadı. Taşeronlaşmayla yıldırmaya çalışıyorlar. Artık halkın güvencesi büyük birliklerin yanında yer almaktan, ulusal devletin yanında yer almaktan geçiyor. Kim işçinin yanında kim sermayenin yanında her şey ortada. Halkın açlık sınırında yaşadığı bir sistem oluştu. Biz bu sistemin içine 80lerde sokulduk o zaman yeil sermayeydi onun adı şimdi BOP. Yeni anayasa tuzağı da bunun ürünü. Hayır diyeceğiz. Meclise getirilmesini engelleyeceğiz.
Birgül Ayman Güler (CHP İzmir Milletvekili): Bizi bütün alanlardaki işçi ve emekçi temsilcileriyiz. Sermaye ve emperyalizme sesleniyoruz. Sermayeye ve emperyalizme karşı direnen halklara sesleniyoruz. Amerika ve Avrupalı işçi sınıfına sesleniyoruz. İktidarlarınızı ve tekellerinizi artık sırtımızdan alınız. Biz onları 1923 devrimiyle sırtımızdan atmıştık. Bir kez daha atmaya hazırlanıyoruz. Biz buradan Irak’a, Suriye’ye, İran’a sesleniyoruz. Biz var oldukça endişe etmeyiniz. Patriotlarını, füzelerini ateşleyemeyecekler. Ülkemizde ürüyen ne barış nede çözüm süreci. Bu çözüm süreci ne anaların gözyaşlarını dindirecek nede çocukların ölümlerini engelleyecek. AKP’nin fetihçi savaş çığlığında başka bir şey değildir. Kürt kökenli vatandaşlarımıza sesleniyorum biz büyük barışı gericiliğe karşı mücadele ederek inşa edebiliriz. Elimizi uzatıyoruz be eli tutun. Biz terör şantajıyla yapılmak istenen anayasaya da evet demeyeceğiz.
Masum Türker (DSP Genel Başkanı): “10 yıldır AKP iktidarının baskı yönetimi altında yaşıyoruz. AKP ABD’de biçilmiş, Türkiye’yi parçalamayı hedefleyen bir planın uygulamasıdır.Hangi partiden, sendikadan, örgütten olursak olalım ilk hedef Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak doğmamızı sağlayan Mustafa Kemal’in Cumhuriyet’ine sahip çıkmaktır. Ben kendim adına söz veriyorum. Benim cesedimi çiğnemeden kimse Türkiye Cumhuriyetini yıkamaz. Gerekirse cesetlerimizi bölücülere barikat yaparız.”