Devrimci mücadele tarihimizin üç büyük kazanımından söz edilebilir. Birincisi oldukça süzülmüş ve olgunlaştırılmış bir devrimci program. İkincisi, oldukça kökleşmiş bir devrimci gelenek. Ve üçüncüsü, oldukça somutlaşmış bir devrimci önder tipidir. Devrimci Program ve Devrimci Gelenek üzerinde ayrıca durulabilir. Ama Türkiye Devrimci mücadele sürecinin yaratıp şekillendirdiği devrimci bir insan tipinden söz edilecekse, Hasan Yalçın’ı incelemek, onun çeşitli yönleri ve özellikleri üzerinde düşünmek öğretici olacaktır.
29 Ağustos 2002’de yitirdiğimiz Hasan Yalçın, Türk devrim mücadelesinin tanımladığı devrimci tipini, kendi yaşamında ve kişiliğinde somutlaştıran en seçkin örneklerden biridir. Hasan Yalçın, kişiliği ve mücadelesiyle, yalnızca kendi arkadaşlarının, yalnızca kendi partisinin gözünde değil, toplumun çok farklı kesimlerinin gözünde ve hatta karşıtlarının nezdinde de saygın bir konum elde etmişti. Peki bunu sağlayan neydi? Bu kişilik nasıl ortaya çıkmıştı? Hasan Yalçın’ın nasıl Hasan Yalçın haline geldiğinin hikayesini, yakın mücadele arkadaşı olarak Doğu Perinçek, İşçi Partisi’nin
Genel Merkez Binası önündeki cenaze töreninde yaptığı konuşmasında çarpıcı bir
şekilde anlatmıştı. Tekrar pahasına da olsa, onun yaşamına ve faaliyetlerine damgasını vuran bazı özelliklerini hatırlamak bugün özellikle gerekmektedir.
MEVSİMLİK DEĞİL
ÖMÜR BOYU DEVRİMCİLİK
Hasan Yalçın, 1960’ların ortalarında kabaran anti emperyalist kitle hareketinin rüzgarında devrimciliğe yelken açtıktan sonra, o yelkeni artık hiç söndürmemiştir. Ömrünün son gününe kadar devrimcidir. Rüzgar ne yönden eserse essin. Dalganın
kabardığı, devrimin moda olduğu dönemlerde devrimci, devrimci dalganın söndüğü
ve gericiliğin azdığı dönemde başka bir şey olan sözde devrimcilerden değildir.
Karşı devrimin yükseldiği dönemlerin moda akımları olan sivil toplumculuk, evrimcilik,
küreselleşmecilik, maceracılık onun hedef tahtasına koyup ateşe tuttuğu kavramlar olmuştur.
PARTİLİ DEVRİMCİLİK
Hasan Yalçın yalnızca bir devrimci değil, partili devrimcidir. Son nefesine kadar öyle kalmaktan da büyük mutluluk duymuştur. Partili olmadan devrimci de olunamaz. Kolektif mücadele olmadan devrimci kalınamaz. Bu ilkeden şaşanlarla mücadele etmiştir. Örgütlülükten kaçan bireyci aydın tipiyle alay etmiştir. Örgütlü olmaya, partili kalmaya tavır alanlar, bir zamanlar ne kadar devrimci olurlarsa olsunlar
bu çizgilerini koruyamamışlardır. Hatta birçoğu, karşı tarafın hizmetine girmekten
kurtulamamıştır.
BİLİMİN REHBERLİĞİ
TEORİ PRATİK BİRLİĞİ
Örgütlü mücadele içinde teori ve pratiği birleştirmek. Teoride sürekli derinleşmek, pratiği zenginleştirmek. Yani iki ayak üzerinde yürümek. Bilimin ve bilimsel
sosyalizmin evrensel kaynaklarını sürekli incelemek, aynı zamanda kendi ülke tarihini derinlemesine öğrenmek. Bütün bunları pratikten kopmaksızın yürütmek.
Bu tarz, Hasan Yalçın için hayat tarzıdır. Her dönemde teorik yayın organlarımız, siyasal yayınlarımız onun yazılarıyla doludur. Ele alıp incelemediği, derinleşmesine
katkıda bulunmadığı konu yok gibidir. Gitmediği bölge, il yok gibidir. Türkiye’nin
her ilindeki kadrolardan, halk önderlerinden onunla ortak bir anısı, sohbeti olmayan
yok gibidir.
KİTLE HAREKETİNDE ÖNDER,
KİTLE ÖRGÜTÜNDE ÖNDER
Hasan Yalçın, İstanbul Teknik Üniversitesi Talebe Birliği Başkanıdır. Ve 1960’lara damgasını vuran antiemperyalist demokratik öğrenci hareketleri FKF (DEV-GENÇ) gibi devrimci öğrenci örgütlerinin yanısıra bu gibi kitle örgütlerinin önderliğinde
gelişmiştir. Hasan Yalçın önderliğini yaptığı bu kitle hareketleri sayesinde ulusal ölçekte kitle önderlerinden biri olarak tanınmıştır. Resmi ve fiili kitle hareketi önderlerimizdendir. Onun bu özelliği, sonraki Parti önderliği tarzına da yansımıştır.
Hasan Yalçın kitle hareketi önderliği deneyimlerini daha sonraki halk hareketine ve
bu harekete öncülük yapacak kadrolara taşımak için teorik ve pratik çalışmalarda bulunmuştur.
İKİ ÇİZGİ MÜCADELELERİNDE
DOĞRU SAFTA VE EN ÖNDE
Devrimci hareketin doğru yönde ilerlemesi ve fikri derin-leşmesi iki çizgi mücadeleleri sayesinde olur. Hasan Yalçın, Sosyalist devrim-Milli Demokratik Devrim stratejileri arasındaki mücadelede MDD safında, maceracılıkkitle çizgisi saflaşmasında kitle
çizgisini safında, revizyonizmdevrimcilik saflaşmasında devrimci çizgi safında ve bunlar gibi doğru ve yanlış arasındaki tüm iki çizgi mücadelelerinde doğru tarafta yer almıştır. Ve doğru çizgi için ön saflarda mücadele etmiştir. Bu konuda örnek olmuştur.
KAHROLSUN YÜZEYSELLİK,
YAŞASIN DERİNLİK
Abartısız söylenebilir, Hasan Yalçın bir Franz Kafka uzmanıdır. Hasan Yalçın’ın bir Balzac uzmanı olduğu da söylenebilir. Dünya ve Türkiye edebiyat tarihini
oldukça derinlemesine incelemiştir.Farklı tarihsel dönemlerin, farklı edebiyat akımlarının önde gelen temsilcilerini okumuştur, haklarında yazılanlar da dahil.
Büyük Fransız Devrimi, Sovyet Devrimi, Çin Devrimi ve Türk Devrimi gibi dünya tarihini derinden etkilemiş olaylar hakkındaki başlıca kaynakları mutlak incelemiştir, bu konularda derinlemesine bilgi sahibidir.Devrimciliğin ve sosyalizmin zengin bir bilgiye ve kültüre yaslandığı gerçeğini hayatına uygulamış, bu konuda örnek bir
çalışkanlık içinde olmuştur.
BİLGİ BİRİKİMİ VE DERİNLİK
Hasan Yalçın’ın özgün üslubu teorik makalelerine, siyasal yazı ve polemiklerine, hatta gazete haberi niteliğindeki yazılarına bile yansıdığı için ayrı bir ilgi ve tatla okunmuştur. Selim Uslu takma adıyla yazdığı ve sonradan kitap olarak da yayınlanan çalışmaları, bu gerçeğin bir başka çarpıcı örneğidir.
MAL MÜLK, ŞAN ŞÖHRETE KARŞI TAVIR
Mutluluğu şan şöhrette arayan, mal mülk peşinde koşan, menfaatçilik ve bireycilik güden yaklaşımlarla mücadelenin adıdır Hasan Yalçın. Hele bunlar sözde devrimci kisvelerle yapılıyorsa amansızca alay konusu olmaktan kurtulamaz. Onun için en büyük zevk, emekçi halk, vatan ve tüm insanlık için mücadele etmek, sıkı çalışmak,
çelik disiplinli olmak, üretmektir. Ondan hep öğreneceğiz.