TARİHİ SAVUNMA

Tarihe geçmiş savunmalar vardır. Aradan yüz yıllar ve bin yıllar geçse de unutulmazlar. Sokrat’ın yargılanması ve yaptığı savunma önemlidir. Sokrat ölüme giderken, “Hiçbir suçun olmadan seni ölüme gönderiyorlar” diye ağlayan karısına, “Bir suçlu olarak ölüme g...

Tarih:

Tarihe geçmiş savunmalar vardır. Aradan yüz yıllar ve bin yıllar geçse de unutulmazlar. Sokrat’ın yargılanması ve yaptığı savunma önemlidir. Sokrat ölüme giderken, “Hiçbir suçun olmadan seni ölüme gönderiyorlar” diye ağlayan karısına, “Bir suçlu olarak ölüme gitseydim daha mı iyi olurdu?” diye verdiği cevap, bugün de hatırlanır.

1600 yılında Engizisyon bilim adamı Bruno’yu görüşlerinden vazgeçmediği için yakılarak ölüme mahkûm etti. Aradan tam 409 yıl geçti. Bütün Dünya Bruno’yu ve Engizisyon önünde yaptığı savunmayı onurla ve övünçle hatırlıyor.
"Tanrı, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır; yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için Tanrı'yı kullanırlar."

1933 yılında Naziler Meclis binasını yaktılar. Ardından ünlü Bulgar lider Giorgi Dimitrof ve Türk Devrimci Şefik Hüsnü Değmer’in de aralarında olduğu çok sayıda devrimciyi, yangını çıkarttıkları suçlamasıyla tutukladılar ve yargıladılar.
Dimitrof ve diğer devrimciler mahkemeyi, Nazilerin yargılandığı bir kürsüye çevirdiler. Yargılama ters tepti ve Naziler, Dimitrofları bırakmak zorunda kaldılar.

İşte Doğu Perinçek ve arkadaşlarının şimdi Silivri’de yapılmakta olan yargılaması bu türden bir tarihi olaydır.

YASSIADA FARKI
22 Ocak günü Silivri Cezaevi içinde yapılan yargılamada Mahkeme salonunda 60 kadar avukatın yanı sıra 150 adar izleyici vardı. Salonun kapasitesi bu kadardı. Salon içinde ayrıca 30 kadar da görevli.

Bu 250 kişi tarihin doğrudan tanığı oldu.. Ve bizler Doğu Perinçek’i dinledikten sonra tertipçilerin, Mahkemeyi neden İstanbul’un 100 kilometre dışına kaçırdıklarını daha iyi anladık.

Eminiz ki eğer Türkiye 22 Ocak günü başlayan duruşmayı naklen yayın yoluyla canlı olarak izleyebilseydi, o günün akşamı başka bir Türkiye olacaktı.

Tertipçilerin korktuğu da buydu. Yıllardır Yassıada duruşmalarından yakındılar. Oysa Yasssıada duruşmaları o günün koşulları içinde mümkün olan en aleni biçimde yapıldı. Naklen yayın sadece radyo ile mümkündü ve duruşmalar devletin radyosundan naklen yayınlandı.

Bütün Türkiye radyolarının başında Cumhuriyet Savcılarının suçlamalarını ve buna karşılık Bayar ve Mendereslerin cevaplarını dinledi.

27 Mayısçılar Kemalist ve devrimci idiler. Haklı olduklarını biliyorlardı. Onun için Bayar ve Menderes’in kendilerini nasıl savunduklarını bütün milletin duymasını istiyorlardı. Bu durumda kendi haklılıklarının ve Mendereslerin haksızlıklarının daha iyi anlaşılacağını biliyorlardı.

Ergenekon tertipçileri ise bir yandan Mahkemeyi mümkün olduğunca gözlerden kaçırıyorlar. Öte yandan ellerindeki devlet olanakları, televizyon ve basın aracılığı ile akıl almaz bir yalan kampanyasını sürdürmeye devam ediyorlar,

Vatanlarına ve milletlerine karşı, emperyalistlerin ardında saf tutmuş olanların yapacakları başka bir şey yoktur.

GLADYO NASIL YARGILANACAK
Ama bu günler geçecek. Doğu Perinçek Savunmasında; Gladyo’nun 1. numarasının Abdullah Gül, 2 numarasının Recep Tayyip Erdoğan ve 3. numarasının ise Fethullah Gülen olduğunu ve bunu kanıtlayacağını söyledi.

Doğu Perinçek’in savunmasının önemli bir kısmı, bu hafta bayilerde satışa sunulan Aydınlık’ta bulunuyor.

Herkes okumalıdır ve tarihsel bir belge olduğu için herkesin Aydınlık’ın bu sayısını arşivinde bulundurmasında yarar vardır.

Gün gelecek, bu tertibi tezgahlayanlar, Gladyo’nun Türkiye’deki görevlileri elbet yargı önüne çıkacaklar.

O zaman hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yargılama, isteyen yurttaşın rahatlıkla izleyebileceği bir mekânda yapılacak ve televizyonda naklen yayınlanacak.

İşte o aleni yargılamada Abdullah Gül, Amerika ile imzaladığı 2 sayfa 9 maddelik gizli anlaşmayı açıklasın.

Tayyip Erdoğan, Büyük Ortadoğu Projesini, Diyarbakır’ı bu projede nasıl merkez yapacağını anlatsın.

Fethullah Gülen tam 12 yıldır Amerika’da neler yaptığını ve CİA kaynaklarının bizzat açıkladığı 25 milyar dolarlık servet hakkında bilgi versin.

Üçü birden 5 Kasım 2007 günü Oval Ofis’te düğmesine basılan Ergenekon tertibinin sahte kanıtlarla ve devlet olanakları da kullanılarak gazete ve televizyonlardan bir kampanya halinde nasıl yürüttüklerini anlatsınlar.

Onlar anlatsınlar ve bütün Türkiye dinlesin.

Ama hiç şüpheniz olmasın. Onlar da tıpkı elli yıl önce Mendereslerin yaptığı gibi bir tek şey söyleyeceklerdir:

“Hatırlamıyorum Hakim bey!”

BİR MİLLETİN İNTİHARI
Doğu Perinçek’in savunması üzerine fazla bir şey söylemeye gerek yok. Baştan sona okumak gerekir. Perinçek’in savunması özetle, vatan savunmasıdır.

Doğu Perinçek Savunmasına, Em. Albay Abdülkerim Kırca’nın iki gün önceki intiharını değerlendirerek başladı.

“Kahramanları intihar eden bir millet ayakta kalamaz. Kahramanları intihar eden bir ordu savaşma yeteneğini kaybeder. Kahramanları intihar eden bir ülkenin yargısı başka bir büyük devletin infaz memuruna dönüşür.”

Ve Türkiye’nin Gladyo’dan nasıl kurtulacağını da anlattı:

“NATO’dan çıkalım, Gladyo biter.”
mbgultekin@i.org.tr