Nereden nereye!

26 Haziran günü Ankara’da çok önemli ve anlamlı bir toplantı yapıldı. Toplantı mekânı, İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi. Sadece çağrılı olanların katıldığı toplantıyı izlemek isteyen yurttaşlar, dernek binasına alınmadı.
Toplantının konusu 1915 – 16 yı...

Tarih:

26 Haziran günü Ankara’da çok önemli ve anlamlı bir toplantı yapıldı. Toplantı mekânı, İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi. Sadece çağrılı olanların katıldığı toplantıyı izlemek isteyen yurttaşlar, dernek binasına alınmadı.
Toplantının konusu 1915 – 16 yılarında Osmanlı ülkesinde Ermeni Sorunu ile ilgili olarak yaşananlar. Toplantıda İngiliz devleti tarafından savaş yıllarında yazılan propaganda kitabı “Mavi Kitap”ın Türkçe basımının tanıtımı yapıldı. Kitap Türk parlamenterlerin hepsine gönderilecekmiş.
İnsan Hakları Genel Merkezindeki toplantıyı düzenleyen isimler ise tanıdık isimler. Birincisi İngiliz Lorlar Kamarası Üyesi Lord Avebury. Lord Avebury, İngiliz Devletinin Kürt ve Ermeni sorunları ile ilgili görevlisi. Bu iki konu ne zaman söz konusu olsa Avebury hemen boy gösteriyor.
Diğer düzenleyici, Ermeni tarihçi Ara Sarafyan. Ara Sarafyan, Londra’da bulunan Ermeni Gomidas Enstitüsü’nün direktörü. O da Batılılar tarafından Türkiye’ye karşı öne sürülen Ermeni iddialarının önde gelen görevlilerinden.

GÂVURUN PARASI
İşte bu adamlar Ankara’ya geldiler. İHD’nin Genel Merkezinde basın toplantısı yaptılar. Türkleri, soykırımcı olarak ilan eden bu emperyalist propaganda metninin tanıtımını, emperyalist devletlerin görevlileri, ellerini kollarını sallaya sallaya yaptılar ve gittiler!
Konuya girmeden önce söz konusu etkinliğe ev sahipliği yapan İnsan Hakları Derneği üzerine bir iki söz etmek gerekiyor. “Gavurun ekmeğini yiyen, gâvurun kılıcını sallar.” Tamamen Avrupa Birliği’nden gelen fonlarla ayakta duran İnsan Hakları Derneği, elbette ki Avrupa’dan gelen taleplere hayır diyemez.
Emperyalistlerin soykırım yalanlarının, Türkiye’nin içinde seslendirilmesi için gerekli olanakları yaratmak; İHD’nin görevi budur. AB Fonlarından aktarılan paralar işte bunun verilmektedir.

PSİKOLOJİK SAVAŞ
Gelelim adına “Mavi Kitap” denen emperyalist propaganda belgesine. Osmanlı ülkesinin paylaşılması ve sömürgeleştirilmesi amacıyla çıkarılan Birinci Dünya Savaşının taraflarından olan İngiliz Emperyalizmi, Ermenileri, Arapları ve Rumları kışkırtarak ve örgütleyerek Savaş öncesinde ve sırasında Osmanlı Devletine karşı kullanır. Dört bir taraftan emperyalist orduların saldırısına uğrayan Osmanlı Devleti ise, bir yanda cephelerde işgal ordularına karşı savaşırken, öte yandan, Ordu’yu arkadan vuran Ermeni vb. çetelerle uğraşmak durumundaydı.
İngiliz emperyalizmi işte bu sırada Osmanlı Devletini, Ermenileri katletmekle suçladığı yalanlarla dolu bir propaganda broşürü çıkardı. Tıpkı 2003 yılında Irak’a saldıran Amerika’nın, “Saddam’ın Kimyasal ve Biyolojik Silahları” konusunda yazdığı istihbarat raporları gibi.
Yarım yüzyıl boyunca bu emperyalist yalanlara kimse itibar etmedi. Ne zaman ki emperyalist Batı, 20. yüzyılın son çeyreğinde Ortadoğu ve Türkiye’ye yeni bir şekil vermek üzere harekete geçti, o zaman eski yalanlar yeniden piyasaya sürüldü.
Bu faaliyetin adına “psikolojik savaş” deniyor.

NELER YAPILDI
Bu emperyalist yalan ve taarruza karşı vatanı savunma temelinde Türkiye’nin değerli aydınlarından oluşan Talat Paşa Komitesi, 2005 yılından itibaren Lozan, Berlin ve Paris başta olmak üzere çeşitli Avrupa Başkentleri ve kentlerinde yürüyüş ve mitingler düzenledi. Rusya’daki arşivlerde sayın Mehmet Perinçek’in yaptığı araştırmalarla çok önemli belgelere ulaşıldı. Bu belgeler kitaplar halinde yayınlandı.
Talat Paşa Komitesi sözde Ermeni Soykırımı yalanını ortaya koyan ve belli başlı Batı dillerinde yayınlanan bu kitapları Batılı ülkelerde geniş bir şekilde dağıttı. Özellikle Fransız, İngiliz, Alman, İsviçreli ve Amerikan Parlamenterlere ulaştırıldı.
Doğu Perinçek, özellikle İsviçre’ye defalarca giderek yaptığı basın toplantıları ile emperyalistlere meydan okudu. Gerçekleri yüzlerine haykırdı. Açılan davada gerçekleri söylemeye devam etti. “Soykırım yapmadık vatanımızı savunduk” dedi özetle.

EMPERYALİST CÜRET
Lord Avebury ile Ara Sarafyan’ın Ankara’da yapmış oldukları toplantı nereden nereye geldiğimizi gösteriyor. Dört yıl önce Batılı Başkentlere biz gidiyorduk ve Soykırım yalanını gözler önüne seren belgeleri ilgili yerlere dağıtıyorduk. Şimdi emperyalistlerin görevlileri Ankara’ya geliyor ve soykırım yaptığımızı yazan yalan belgelerini TBMM üyelerine dağıtacaklarını söylüyorlar.
Bu nasıl mümkün olmuştur?
Çünkü dört yıl önce Batılı başkentlerde “Ermeni soykırımı iddiası tarihsel bir yalandır” diyen Doğu Perinçek ve diğer bazı Talat Paşa Komitesi üyeleri, bugün Ergenekon soruşturması nedeniyle tutukludurlar.
Haklarındaki suçlamalar içinde Talat Paşa Komitesi’nin faaliyetleri önemli bir yer tutuyor.
“Ermeni Soykırımı iddiası emperyalist ve tarihsel bir yalandır” diyen Türk vatanseverleri hapse atılınca, bu iddianın sahibi olan emperyalistler gelir ve sizin başkentinizde “soykırımcı” olduğunuzu yüzünüze söyleme cüretini gösterir.
Olan budur.
Ergenekon Tertibinin neden yapıldığı şimdi daha iyi anlaşılmıyor mu?
mbgultekin@ip.org.tr