Merkez Komitesi'nce 7. Genel Kongre'ye sunulmak üzere kabul edilen Tüzük ve Milli Hükümet Programı önerisi

22-23-24 Aralık 2006 günlerinde, Ankara’da “Millî Hükümet Programı’yla iktidara” hedefiyle toplanacak 7. Genel Kongre’ye (Suphi Karaman Kongresi) sunulmak üzere Merkez Komitesi’nin 27-28 Kasım 2006 günlü VI. Dönem 13.Toplantısı'nda kabul edilen "Tüzük ve Millî Hüküm...

Tarih:

22-23-24 Aralık 2006 günlerinde, Ankara’da “Millî Hükümet Programı’yla iktidara” hedefiyle toplanacak 7. Genel Kongre’ye (Suphi Karaman Kongresi) sunulmak üzere Merkez Komitesi’nin 27-28 Kasım 2006 günlü VI. Dönem 13.Toplantısı'nda kabul edilen "Tüzük ve Millî Hükümet Programı Önerisi"ni aşağıda sunuyoruz.

Tüzük Önerisi

22-23-24 Aralık 2006 günlerinde, Ankara’da
“Millî Hükümet Programı’yla iktidara” hedefiyle toplanacak
7. Genel Kongre’ye (Suphi Karaman Kongresi) sunulmak üzere
Merkez Komitesi’nde kabul edilmiştir.

BAŞLANGIÇ

İşçi Partisi, Büyük Millet Meclisi Reisi Mustafa Kemal Paşa’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Anayasa Tasarısı olarak sunduğu 13 Eylül 1920 tarihli Halkçılık Programı’nda ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 17 Kasım 1920 günü kararlaştırdığı Halkçılık Beyannamesi’nde saptanan temel programın bugün de geçerli olduğunu ilan eder.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, hayat ve bağımsızlığını kurtarmayı yegâne
ve mukaddes gaye bildiği halkı, emperyalizm ve kapitalizm tahakküm ve zulmünden
kurtararak, irade ve hâkimiyetin hakiki sahibi kılmakla gayesine ulaşacağı
kanaatindedir.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, milletin hayat ve bağımsızlığına suikast
eden emperyalist ve kapitalist düşmanların tecavüzlerine karşı müdafaa ve harici
düşmanlarla işbirliği yapıp milleti aldatmaya ve ifsada çalışan dahili hainlerin
cezalandırılması için orduyu sağlamlaştırmayı ve onu milli bağımsızlığın dayanağı
bilmeyi borç sayar.”






I
TEMEL İLKELER

1. Ad ve Nitelik
İşçi Partisi, Türkiye işçi sınıfının, köylülerin, esnaf ve zenaatkârların, kamu çalışanlarının, fikir emekçilerinin, millî sanayici ve tüccarların ortak millî iktidarı için mücadele eden öncü partidir. Kısaltılmış adı İP’dir. Merkezi Ankara’dadır.

İşçi Partisi, Türk Devrimi’nin milliyetçi, halkçı ve sosyalist birikimini, Parti’nin Tüzük ve Programı temelinde, tek bir disiplin altında kucaklar.

Parti’nin simgesi, Çoban Yıldızı’dır. Parti’nin flaması, kırmızı zemin üzerine sarı yıldızdır. Parti simgesi, oy pusulalarında beyaz zemin üzerinde yıldız olarak gösterilir.

2. Amaç
İşçi Partisi’nin yakın amacı, Meşrutiyetlerle başlayıp Kemalist Devrim’le en büyük atılımını gerçekleştiren millî demokratik devrimimizi tamamlayarak, millî devleti ve halk yönetimini yeniden kurmak, emperyalizmin baskı ve denetimine son vermek, Ortaçağ kalıntısı bütün ilişki ve kurumları hayatın her alanından temizlemek, halkı özgürlüğe, esenliğe ve aydınlığa kavuşturmaktır.

İşçi Partisi, Türkiyemizin bugün Asya’dan yükselen çağdaş ve toplumcu uygarlığın önündeki seçkin yerini alması için, artık mafyalaşan kapitalizmin her tür sömürü ve baskısını arasız devrimlerle ortadan kaldırmayı ve imtiyazsız, sınıfsız, kaynaşmış bir toplum kurmayı hedefler.

İstiklâl Marşımızda belirtildiği gibi, “tek dişi kalmış canavar” olan bugünkü Batı merkezli mafya-tarikat sisteminin, insanın insana kulluğuna, kadın ile erkek arasındaki eşitsizliğe, yabancılaşmaya, yozlaşma ve çürümeye yol açan kurum ve ilişkileri, bütün siyasal, ekonomik ve toplumsal temelleriyle birlikte temizlenecektir. İnsan ve doğa yıkımdan kurtarılacaktır. Bencilliğe ve özel çıkara değil, kamu yararına öncelik veren yeni toplumun kurulmasında, halkımızın güçbirliği, elbirliği, kardeşlik ve dayanışma geleneği, en büyük itici güç olarak harekete geçirilecektir.

3. Öncü Geleneği ve Devrim Mirası
İşçi Partisi, 150 yıllık devrimimizin Namık Kemal’lerden Mustafa Kemal’lere uzanan öncü parti geleneğinin ve bu sürecin ayrılmaz parçası olan emekçi partilerin ürettiği düşünsel ve örgütsel birikimin devamı ve mirasçısıdır.

İşçi Partisi, milletin bağımsızlığına, vatanın bütünlüğüne, halkın mutluluğuna, yurtta ve cihanda barışa hizmet için, insanlığın Fransız Devrimi, Amerikan Bağımsızlık Savaşı ve Devrimi, Sovyet Devrimi, Türk Devrimi, Çin Devrimi ve Cezayir Kurtuluş Savaşı gibi büyük devrimci atılımlarla elde ettiği bağımsızlık, özgürlük, barış ve bilgi birikimini savunur ve bu yöndeki mücadeleleri destekler.

4. Bilimin Yol Göstericiliği
Hayatta en hakiki yol gösterici bilimdir. İşçi Partisi, arkada kalan yüzyıllarda, milletimizin ve insanlığın millî kurtuluş savaşlarından, demokratik ve sosyalist devrimlerden beslenen bilim ve kültür mirasını değerlendirir ve rehber kabul eder. Partimiz, daima gerçeklerden hareket eder, teoriyi hayatın içinde arar, pratikte sınar ve geliştirir.

5. İdeolojik ve Örgütsel Bağımsızlık
İdeolojik ve örgütsel bağımsızlık esastır. İşçi Partisi, kendi yolunu kendi çizer. Teorisini, programlarını ve siyasetlerini kendisi oluşturur. Başka bir ülke veya başka bir parti tarafından yönetilmeyi reddeder. Dünyanın diğer ülkelerinin siyasal partileriyle, yurtsever ve emekçi kuruluşlarıyla ilişkilerinde bağımsızlık ve eşitlik ilkelerini dikkatle uygular.

6. Halka Dayanmak
En büyük üretici ve değiştirici güç, emekçi halkın kendisidir. İşçi Partisi, bu bilinçle halka güvenir, halkı seferber eder ve halk yönetimini halkın eliyle inşa eder.

İşçi Partisi, emekçilerin siyasal, kültürel ve manevi yönlerden gelişerek toplumumuzun her alanda ilerlemesine önderlik edecek öncüler haline gelmeleri ve böylece halkın bütün kitlesiyle seçkinleşmesi ve sonuç olarak öncü ile kitle arasındaki farkın kalkması için çalışır.

7. Milleti Birleştirmek
İşçi Partisi, millî devletin bağımsızlığı ve egemenliği, vatanın bütünlüğü, Kemalist Devrim’in başarısı için, çeşitli etnik köken ve mezheplerden milletimizin birleştirilmesine önderlik eder.

İşçi Partisi, halk içindeki çelişmelerin şiddet yöntemiyle ele alınmasına karşı kararlı mücadele yürütür, sorunların özgür ve zengin tartışmalarla çözülmesine çalışır. Halk içinde şiddete başvurulmasına kesinlikle izin vermez.

8. Emperyalizme Karşı Dayanışma
İşçi Partisi, emperyalizme karşı, devletlerin bağımsızlık, milletlerin kurtuluş ve halkların devrim mücadelelerini destekler.


II
ÖRGÜTLENME İLKELERİ

9. Demokratik Merkeziyetçilik
İşçi Partisi’nin temel örgütlenme ilkesi, demokratik merkeziyetçiliktir.

Parti hayatında demokrasi esastır. Parti, üyelerin girişkenliğini geliştirir; farklı görüşlere ifade özgürlüğü sağlar, saydamlığı uygular. İşçi Partisi, demokratik yapısını, organlarının ve üyelerinin emekçi karakterine dayandırır. Organların ve delegelerin bileşiminde kadınların ve gençlerin etkili oranda yer almasına özel önem verilir. Öncü Gençlik ve Öncü Kadın başkanları, bütün kademelerde yönetim kurulu toplantılarına katılırlar.

Parti içinde canlı bir düşünce hayatı geliştirmek, bütün yönetici organların ve üyelerin görevidir. Parti içindeki farklı görüşler teorik gelişmenin motorudur. Bütün parti üyelerinin, topluma karşı, programı ve temel siyasetleri savunma sorumlulukları vardır. Bununla birlikte, programın değişmesini önermek ve gerekçelerini açıklamak her üyenin hakkıdır. Parti, teorik ve siyasal olgunluğunu geliştirmek, birliğini sağlamlaştırmak ve mücadele gücünü yükseltmek için, bütün organlarında eleştiri ve özeleştiriye önem verir.

Yönetim kurulları, çeşitli parti görevleri için oluşturulan kurullar ve Parti’nin seçimlerde göstereceği adaylar, ilke olarak seçimlerle belirlenir.

Bütün yönetim organları, siyasetlerini oluştururken ve önemli kararlar verirken, üyelerin ve halkın talep ve görüşlerini alırlar, bu amaçla danışma toplantıları düzenlerler.

Organ kararlarına karşı, ilgili organlar veya üyeler bir üst organa itiraz edebilir.

Partinin halka önderlik yeteneğini yükseltmek ve iktidar hedefine ilerlemek, disiplinin yol gösterici ilkeleridir. Kararların uygulanmasında ve görevlerin yerine getirilmesinde, azınlık çoğunluğa, alt kademeler üst kademelere, bütün Parti, Merkez Karar Kurulu’na uyar. Üst kademeler Parti kararlarının uygulanmasını denetler. Alt kademeler, üst kademelere rapor verir. Üst kademeler, raporları değerlendirir ve cevaplar.

10. Üyelere ve Alt Organlara Girişkenlik
Merkez organlar ve üst kademeler, alt kademelerin ve üyelerin girişkenliğini geliştirir, onların Parti’nin yönetimine ve genel olarak Parti yaşamına en etkin ve yaratıcı biçimde katılmaları için, gerekli işleyişleri kurar ve geliştirir.

11. Saydamlık
İşçi Partisi’nde teoriye, programa ve siyasete ilişkin sorunlar, açık tartışmayla çözülür.
İşçi Partisi’nin gelir ve giderleri, organların ve üyelerin bilgisine sunulur. Her kademedeki Parti yöneticileri, milletvekilleri, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve il genel meclisi üyeleri; seçildikleri ve görevi bıraktıkları ilk hafta içinde bağlı bulundukları Parti örgütüne mal beyanında bulunurlar.


III
ÜYE

12. Üyelik Şartları
Parti’nin Tüzük ve Programı’nı benimseyen, Parti temel örgütlerinden birinde görev almayı ve Parti ödentisini düzenli olarak ödemeyi kabul eden herkes Parti’ye üye olabilir.

13. Üye Ödentisi
Aylık üyelik ödentisi en az iki YTL, en çok 2 bin YTL’dir. Ödenti yükümlülüğünü altı ay yerine getirmeyen üyeler yazılı olarak uyarılır. Buna rağmen ödemede bulunmayanlar, ödentilerini ödeyinceye kadar seçme ve seçilme hakkını kullanamazlar, yönetici organlarda görev alamazlar. İkinci yazılı uyarıya rağmen ödentilerini ödememekte üç ay ısrar edenlerin üyeliği, bağlı bulundukları ilçe yönetim kurulunun kararı ve il yönetiminin onayıyla düşürülür.

14. Üyeliğe Giriş
Üyelik için Parti’nin bütün örgütlerine başvurulabilir. Parti’nin üye sayısını çoğaltmak ve halka önderlik yeteneğini yükseltmek, Parti örgütlerinin başlıca görevidir. Her örgüt ve üye, bu amaçla yurttaşlara üyelik önerisinde bulunur.

Üyelik için başvurular, çalıştığı veya oturduğu ilçeye bildirilir. Başvuranlar, aday üye olarak kaydedilir. Aday üyelik süresi altı aydır. Aday üye, asıl üyenin hak ve yükümlülüklerini taşır, ancak seçme ve seçilme hakkını kullanamaz. Aday üyeler, temel örgütlerde çalışırlar.

Aday üyenin bağlı olduğu örgüt, asıl üyeliğe kabul konusunda en geç altı ay içinde karar verir. Bu yetki altı ay dolmadan kullanılabilir. Altı ay içinde karar verilmezse, asıl üyelik kabul edilmiş sayılır. Üyeye Parti kimlik kartı verilir.

Üyelik başvuruları reddedilen aday üyeler, bildirim tarihinden başlayarak üç ay içinde bir üst organa itirazda bulunabilirler. Üst organın vereceği karar kesindir.

15. Üyenin Görevleri
Parti programını ve siyasetlerini yaymak, kitlelere önderlik etmek, bir temel örgütte çalışmak, parti ödentisini düzenli vermek, tek başına kaldığı zaman bile bir organ gibi çalışmak, yeni üyeler kazanmak, Parti yönetimine ve kararlarına katılmak, halkla aynı kaderi paylaşmak, sade yaşamayı bir hayat felsefesi olarak kabul etmek üyelerin görevidir.
Üyeler yönetim kurullarına öneride bulunma, önemli kararlarla ilgili toplantılar isteme, en üst organlara kadar şikayette bulunma haklarına sahiptir.

16. Üyenin Yer Değiştirmesi
Hiçbir üye, Parti’nin birden çok örgütüne aynı anda kayıtlı olamaz. Bu durumda en son kayıt geçerlidir. Üye ve bağlı bulunduğu temel örgüt, üyenin ayrıldığı ve taşındığı yeri kayıtlı olduğu ilçe örgütüne bildirir. İlçe örgütü, yeri değişen üyenin kaydını yeni ilçe örgütüne aktarır.

17. Üyelikten Çekilmek
Üye dilediğinde üyelikten çekilebilir. Üyelikten çekilme kararı, bağlı bulunulan ilçe başkanlığına yazılı olarak bildirilir. İlçe örgütü, üyenin çekildiğini il başkanlığına ve Genel Sekreterliğe 15 gün içerisinde iletir.


IV
ÖRGÜT

18. Örgüt ve Organlar
Merkez organları, il, ilçe ve belde örgütleri, TBMM Parti Grubu, il genel meclisi grupları, belediye meclisi grupları, kollar ve yan kuruluşlar, köy ve mahalle temsilcilikleri; hep birlikte Parti örgütünü oluşturur.

Parti’nin bütün yönetici organları, ihtiyaca göre kendilerine bağlı bürolar, kurullar, çalışma grupları ve denetim kurulları kurmaya yetkilidir.

A. Merkez Organları
a) Genel Kurultay
b) Genel Başkan
c) Merkez Karar Kurulu (MKK)
d) Merkez Yürütme Kurulu (MYK)
e) Merkez Denetim Kurulu
f) Merkez Disiplin Kurulu

B. İl Örgütleri
a) İl Kurultayı
b) İl Başkanı
c) İl Yönetim Kurulu
d) İl Disiplin Kurulu

C. İlçe Örgütleri
a) İlçe Kurultayı
b) İlçe Başkanı
c) İlçe Yönetim Kurulu

D. Belde Örgütleri, Semt, Mahalle ve Köy Temsilcilikleri ve Temel Örgütler

E. Yurtdışı Temsilcilikleri

F. Parti Grupları
a) TBMM Grubu Genel Kurulu
b) TBMM Grubu Yönetim Kurulu
c) TBMM Grubu Disiplin Kurulu
d) İl Genel Meclisi Parti Grupları
e) Belediye Meclisleri Parti Grupları


G. Kollar ve Yan Kuruluşlar
a) Öncü Gençlik
b) Öncü Kadın
c) Ulusal Strateji Merkezi (USMER)
d) Kültür ve Sanat Merkezleri

19. Genel Kurultay
Parti’nin en yüksek organı, Genel Kurultay’dır. Parti’nin Tüzük ve Programını kararlaştırır, genel çizgisini belirler ve merkez organlarını seçer.

Genel Kurultay, seçilmiş ve doğal delegelerden oluşur.

Seçilmiş delegeler, il kurultaylarında üye oranına göre seçilir. Genel Kurultay öncesinde, delegelerin kaç üyeyi temsilen seçileceği, Merkez Karar Kurulu tarafından Kurultaylar Yönergesi’yle belirlenir. Genel Kurultay’ın seçilmiş delegeleri, TBMM üye tamsayısının iki katından fazla olamaz.

Genel Kurultay’ın doğal üyeleri, Genel Başkan, Merkez Karar Kurulu üyeleri, Merkez Disiplin Kurulu üyeleri, üyeliği devam eden Parti Kurucuları, Parti üyesi bakanlar ve milletvekilleridir. Genel Kurultay’ın olağan toplantıları, iki yılda bir yapılır. Olağanüstü toplantılar, Genel Başkan’ın veya Merkez Karar Kurulu’nun kararıyla ya da Genel Kurultay delegelerinin veya bütün Parti üyelerinin en az beşte birinin yazılı istemi üzerine Genel Başkan tarafından toplantıya çağırılır.

Merkez Karar Kurulu, toplumsal ve siyasal koşulların gerekli kıldığı durumlarda, ilçe ve il kurultaylarını ve Genel Kurultay’ı erteleyebilir. Karar üçte iki çoğunlukla alınır. Erteleme süresi bir yılı geçmez.

20. Genel Başkan
Parti’yi Genel Başkan temsil eder.

Genel Başkan, Merkez Karar Kurulu’nun, Merkez Yürütme Kurulu’nun ve bütün Parti örgütünün başkanıdır. Parti adına görüşmeler yapmaya, ilişki kurmaya ve açıklamalarda bulunmaya yetkilidir.

Genel Başkan, Parti yönetim organlarını ve kurullarını birlikte veya ayrı ayrı toplantıya çağırabilir, Parti örgütlerini görevlendirir ve denetler.

Genel Başkan, Genel Kurultay’da delege tamsayısının salt çoğunluğuyla ve gizli oyla seçilir. İlk iki oylamada sonuç alınamazsa, üçüncü oylamada en çok oy alan aday seçilmiş olur.

Genel Başkanlık görevinin boşalması halinde, Merkez Karar Kurulu kendi içinden Genel Başkan seçer.

21. Merkez Karar Kurulu
Merkez Karar Kurulu, Genel Kurultay’dan sonra en yetkili organdır. Genel Başkan’dan ve Genel Kurultay tarafından seçilen 60 asıl 15 yedek üyeden oluşur. Asıl üyeliğin boşalması durumunda, sıradaki yedek üye asıl üye olur.

Merkez Karar Kurulu,

a) Tüzük, Program ve Genel Kurultay kararları doğrultusunda Parti’nin stratejisini, siyasetlerini ve eylem çizgisini belirler.

b) Genel ve yerel seçimlere katılmaya karar verir. Tüzük hükümlerine uygun olarak Aday Yönetmeliği’ni düzenler ve seçim bildirgelerini kararlaştırır.

c) Genel Kurultay’a sunulacak raporları, önerileri ve karar tasarılarını hazırlar.

d) Parti’nin iç hukukuna ilişkin düzenlemeleri yapar.

e) Bütçeyi görüşür, karara bağlar, kesin hesabı onaylar.

f) Yasaların ve Parti Tüzüğü’nün Kurultay’a verdiği yetkiler dışındaki bütün yetkileri kullanır.

g) Merkez Yürütme Kurulu ve Merkez Denetim Kurulu üyelerini seçer.

Merkez Karar Kurulu, Genel Başkan’ın talimat veya onayıyla Genel Sekreter tarafından en geç üç ayda bir toplantıya çağırılır. Toplantı gündemi, önceden bildirilir.

22. Merkez Yürütme Kurulu
Merkez Yürütme Kurulu, Genel Başkan ve 14 üyeden oluşur. Genel Sekreter, üç Genel Başkan Yardımcısı, Genel Sayman ve Merkez Yürütme Kurulu’nun diğer dokuz üyesi, Merkez Karar Kurulu tarafından kendi üyeleri arasından seçilir.

Merkez Yürütme Kurulu, Parti’nin en üst yürütme organıdır; kendi içinde işbölümü yapar ve en geç ayda bir toplanır.

Merkez Yürütme Kurulu,
a) Genel Kurultay ve Merkez Karar Kurulu kararlarını yerine getirir ve uygulanmasını denetler. Genel Kurultay’a ve Merkez Karar Kurulu’na sunulacak raporları ve karar tasarılarını hazırlar.

b) Parti’nin merkez bürolarını, kollarını, yan kuruluşlarını ve diğer merkezi kurumlarını örgütler. Bu örgütlerin yöneticilerini atar veya seçimle gelenleri onaylar. İl, ilçe, belde, köy ve mahalle örgütlerinin kurulmasını yönlendirir ve denetler.

c) Parti içi eğitimi planlar, örgütler ve yönetir.

d) Parti programını ve siyasetlerini duyurmak ve benimsetmek için, gerekli örgütlenmeleri yapar, araçları yaratır ve çalışmaları yürütür.

e) Parti’nin siyasal ve hukuki ilişkilerinin yürütülmesine önderlik eder.

f) Genel Kurultay’ın, il ve ilçe kurultaylarının, delege ve aday seçimlerinin Tüzüğe ve Merkez Karar Kurulu kararlarına uygun olarak gerçekleştirilmesini sağlar.

g) Parti’nin milletlerarası ilişkilerini yürütür.

23. Merkez Denetim Kurulu
Merkez Denetim Kurulu, Merkez Karar Kurulu’nun kendi içinden seçtiği yedi üyeden oluşur. Merkez Denetim Kurulu, ilk toplantısında kendi üyeleri arasından Merkez Denetim Kurulu Başkanı’nı seçer.

Merkez Denetim Kurulu, Merkez Karar Kurulu adına bütün parti çalışmalarını ve hesaplarını denetler ve Merkez Karar Kurulu’na karşı sorumludur.

24. Merkez Disiplin Kurulu
Merkez Disiplin Kurulu, Genel Kurultay’ın seçtiği yedi asıl ve üç yedek üyeden oluşur. Görevleri Disiplin başlıklı V. Bölüm’de belirtilmiştir.

25. Genel Sekreterlik
Genel Sekreter, Merkez Karar Kurulu’nun, Merkez Yürütme Kurulu’nun ve Merkez Denetim Kurulu’nun kararlarını uygular. Merkez Yürütme Kurulu’nun onayıyla yeteri kadar yardımcı atayarak, Genel Merkez bürolarını yönetir ve eşgüdümü sağlar. Merkez Karar Kurulu üyelerini bilgilendirir, Genel Başkana vekalet eder.

26. Genel Saymanlık
Genel Sayman, Parti kaynaklarının yaratılmasına, gelirlerinin toplanmasına, harcamaların yapılmasına önderlik eder; yıllık ve aylık bütçeleri hazırlar ve Merkez Karar Kurulu’na sunar; gelir-gider, demirbaş defterlerinin ve kesin hesapların düzenli ve süresinde tutulmasını sağlar. Bu görevleri yerine getirmek için, Merkez Yürütme Kurulu’nun onayıyla yeteri kadar yardımcı atar; bürolar ve örgütler kurar.

27. İl Örgütü
İl Kurultayı, ilçe kurultaylarınca seçilmiş en çok 600 delegeden oluşur ve iki yılda bir toplanır. Olağanüstü kurultay, il yönetim kurulunun kararı veya bir önceki il kurultayı delegelerinin ya da il örgütü üyelerinin beşte birinin imzasıyla yapılır.

O ilin Parti’li milletvekilleri, büyükşehir ve şehir belediye başkanları, yönetim ve disiplin kurulları başkan ve üyeleri, il kurultayının doğal üyeleridir.

İl yönetim kurulu, il başkanı dahil yedi asıl ve üç yedek üyeden oluşur. İldeki üye sayısının 2000’i aşması halinde, il yönetim kurulu, il başkanı dahil 15 asıl ve altı yedek üyeden oluşur. İl yönetim kurulu kendi arasından bir sekreter, bir sayman seçer.

İl başkanını, il yönetim kurulunu, il disiplin kurulunu ve ilin Genel Kurultay delegelerini, il kurultayı seçer.

İl yönetim kurulu, Merkez Karar Kurulu’nun, Merkez Yürütme Kurulu’nun ve kendi il kurultayının karar ve yönergelerini uygular ve ildeki Parti çalışmasına önderlik eder.

Merkez Yürütme Kurulu, tüzüğe, programa, merkez organları ve il kurultayı kararlarını uygulamaması durumunda, il yönetim kurulu görevden alınır. İl kurultayına üç aydan az zaman kaldıysa, görevden alma kararı verilemez. Merkez Karar Kurulu, görevden aldığı il yönetim kurulunun yerine danışmada bulunarak geçici yönetim kurulunu atar. Yeni kurul, başkanını kendi içinden seçer. Geçici yönetim kurulu, olağanüstü il kurultayını iki ay içinde seçimli gündemle toplar.

İl kurultayı, en çok 600 delegeyle toplanır. Üye sayısı 600’ü geçmeyen illerde bütün üyeler kurultay delegesidir. Üye sayısının 600’ü geçmesi halinde, ilçe kurultaylarının seçeceği delegelerin üye sayısına oranı, 600 delege esasına göre belirlenir.

28. İlçe Örgütü
İlçe kurultayı, en çok 400 delegeden oluşur ve iki yılda bir toplanır. Üye sayısının 400’ü geçmemesi halinde kurultaya bütün üyeler katılır. Üye sayısının 400’ü geçmesi halinde, belde kurultayları, temsilcilikler ve temel örgütlerin seçeceği delegelerin üye sayısına oranı, 400 delege esasına göre belirlenir.

Olağanüstü kurultay, ilçe yönetim kurulunun kararı veya bir önceki ilçe kurultayı delegelerinin ya da ilçe örgütü üyelerinin beşte birinin imzasıyla toplanır.

İlçe kurultayı delegelerini, belde, semt, mahalle ve köylerdeki temel örgütler seçer. İlçe yönetim kurulu, delege seçimlerini bazı köy ve mahallelerin üyelerini birleştirerek yapabilir. Bu karar, en az iki gün önce ilgili üyelere bildirilir. İlçenin ve ilçeye bağlı belediyelerin Parti’li başkanları, o ilçe örgütünde üye olan il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri, ilçe kurultayının doğal delegeleridir. Parti üyesi olan büyükşehir belediye başkanı, il merkezindeki Parti’li belediye başkanı, merkez ilçe çevresindeki diğer belediyelerin Parti’li başkanları, doğal delege olarak merkez ilçe kurultayına katılırlar.

İlçe yönetim kurulu, ilçe kurultayı tarafından seçilen, ilçe başkanı dahil beş asıl üç yedek üyeden oluşur. O ilçedeki üye sayısının 400’ü geçmesi halinde, ilçe yönetim kurulu, ilçe başkanı dahil yedi asıl dört yedek üyeden oluşur. İlçe yönetim kurulu, kendi arasından bir sekreter, bir sayman seçer.

İl yönetim kurulu, tüzük ve programı veya merkez organları ya da il yönetim kurulu kararlarını uygulamayan ilçe yönetim kurulunu görevden alabilir. İlçe kurultayına üç aydan az süre varsa, görevden alma kararı verilemez. Görevden alma durumunda, geçici ilçe yönetim kurulunu, il yönetim kurulu atar. Geçici yönetim kurulu, olağanüstü ilçe kurultayını bir ay içinde seçimli gündemle toplar.

29. Belde Örgütü
Belde yönetim kurulu, belde kurultayınca seçilen en az üç üyeden oluşur ve kendi arasından başkanını seçer. Belde kurultayı, üst örgüt gözetimi altında yapılır.

30. Semt, Mahalle ve Köy Temsilcilikleri
Semt, mahalle ve köy temsilcilikleri, üyelerin seçtiği temsilci dahil en az üç üyeden oluşur. Temsilcilik kurultayı, üst örgüt gözetimi altında yapılır.

31. Temel Örgüt
İl ve ilçe örgütleri, Parti’nin halk kitlelerine önderlik etmesi için fabrikalarda, işyerlerinde, köylerde, mahallelerde, meslek ve kitle örgütlerinde, halkın olduğu her yerde temel örgütler kurar. Temel örgüt, Parti örgütlenmesinin temelidir.

Yöneticiler dahil bütün üye ve aday üyeler, bir temel örgüt içinde çalışır.

Temel örgüt en az üç üyeden oluşur. Üye sayısı üçten az olan çalışma alanları, çevre ve iş yakınlıklarına göre, geçici temel örgütlerde birleştirilir veya üyeler geçici olarak başka bir temel örgütte çalışırlar. Geçici temel örgüt, bulunduğu alanda üye sayısını tamamlayarak temel örgüt kurma görevini üstlenir.

Her temel örgütte başkan, sayman, yayın-dağıtım ve eğitim görevlileri bulunur. Diğer görevler ihtiyaca göre belirlenir.

Temel örgüt en geç ayda bir toplanır.

Temel örgütlerin işleyişi, Temel Örgüt Yönetmeliği’nde düzenlenir.

32. Yurtdışı Temsilcilikleri
Parti, yabancı ülkelerin başkentleri ile Türkiye Cumhuriyeti konsolosluklarının bulunduğu şehirlerde yurtdışı temsilcilikleri açar

33. Meclislerde Parti Grupları
TBMM, belediye meclisi ve il genel meclislerindeki İşçi Partisi üyeleri, Parti grubunu oluştururlar. Parti grupları, çalışmalarını Parti üyelerinin ve yurttaşların talep ve eğilimlerini alarak yürütürler.

34. Yeni Örgütlerin Kurulması
İllerde, ilçelerde, beldelerde ve temsilciliklerde, kurucu yönetim kurulu, üst organ tarafından atanır. Kurucu yönetim kurulu, kendi üyeleri arasından başkanını seçer ve işbölümünü yapar. Yönetim kurullarının çekilmesi halinde de bu madde uygulanır.

35. Kollar ve Yan Kuruluşlar
Parti örgütleri, Öncü Gençlik adıyla gençlik kolunu, Öncü Kadın adıyla kadın kolunu, Ulusal Strateji Merkezini, Kültür ve Sanat Merkezini ve uygun göreceği kolları ve yan kuruluşları kurarlar. Bunların işleyişleri, Merkez Karar Kurulu tarafından hazırlanan özel yönetmeliklerle düzenlenir. Kolların ve yan kuruluşların merkez yönetimleri, Merkez Yürütme Kurulu’nca onaylanır.

Her kademedeki kol ve yan kuruluş, kendi genel merkezine ve bulunduğu yerin Parti yönetim kuruluna bağlıdır. Bu iki disiplin arasında anlaşmazlık durumunda, Parti’nin yerel örgütünün disiplini esastır. Disiplin anlaşmazlıklarında, kol veya yan kuruluş, üst kademe yönetim kuruluna ve Parti Merkez Yürütme Kurulu’na itirazda bulunabilir. Bütün Parti örgütü, Merkez Karar Kurulu’nun disiplinine bağlıdır.

Kollar ve yan kuruluşlar, çalışmalarını yürütmek için, her türlü kapalı salon ve açıkhava toplantıları ile konferans, panel, miting ve yürüyüşler düzenler, her türlü yayın çalışmasında bulunur.

36. Öncü Gençlik
İşçi Partisi Öncü Gençlik, gençlik kitlelerini İşçi Partisi’nin Tüzük, program ve siyasetleri temelinde örgütler ve gençlik hareketine önderlik eder.

37. Öncü Kadın
İşçi Partisi Öncü Kadın, kadın kitlelerini İşçi Partisi’nin Tüzük, Program ve siyasetleri temelinde örgütler ve kadın hareketine önderlik eder. İşçi Partisi’nin bütün kadın üyeleri, İşçi Partisi Öncü Kadın’ın da doğal üyesidir.

38. Ulusal Strateji Merkezi (USMER)
İşçi Partisi Ulusal Strateji Merkezi (USMER), Genel Başkan’ın ve Merkez Yürütme Kurulu’nun önderliği altında, siyasal, toplumsal, ekonomik, bilimsel, kültürel ve teknik araştırmalar yapar; plan ve projeler üretir; Parti’nin hükümetteki ve muhalefetteki çalışmalarına araştırma ve geliştirme alanında yardımcı olur. Bu amaçla yararlı gördüğü her yerde, Parti üyeleri ile Parti’li olmayan bilim emekçilerinin, öğretim üyelerinin, uzmanların ve siyasetçilerin birlikte çalıştığı merkezler açar.

39. Kültür ve Sanat Merkezi
İşçi Partisi Kültür ve Sanat Merkezi, millî demokratik kültürümüzü geliştirmek için çalışmalar yürütür ve yeni merkezler açar. Bu merkezler, kültür ve sanat emekçilerinin yaratıcılıklarının gelişmesi ve ürün vermesi için çalışır; halkı sanatla ve kültürle eğitir ve çağdaş eğlence kültürünün gelişmesine katkıda bulunur.

40. Kurultay İlanı
Parti kurultayları için gazete ilanı zorunlu değildir. Kurultayların çoğunluk aranan ve aranmayan toplantıları arasındaki süre bir güne kadar kısaltılabilir. Bu kararları, Genel Kurultay için Merkez Karar Kurulu, il ve ilçe kurultayları için il ve ilçe yönetim kurulları verir.

41. Boşalan Görevin Doldurulması
İl başkanlığı veya ilçe başkanlığının istifa, görevden alma veya başka bir nedenle boşalması halinde, yeni başkanı, il ve ilçe yönetim kurulları kendi üyeleri arasından seçer.

Merkez Karar Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu, il, ilçe veya belde yönetim kurulu ve il disiplin kurulu üyeliğinin herhangi bir nedenle boşalması durumunda, sıradaki yedek üye asıl üyeliğe geçer.

42. Seçimlerin Ortak Kuralları
Parti’nin Merkez Karar Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu, Merkez Yürütme Kurulu, il ve ilçe örgütleri seçimleri yanında il ve Genel Kurultay delegelerinin seçimleri, gizli oy, açık ve aralıksız sayım yöntemiyle yapılır.

Kurultaylarda yapılan seçimler için hazırlanacak oy pusulalarında her organın adayları, diğer organ adaylarından ayrı olarak tek bir listede gösterilir. Aday listelerinde asıl ve yedek ayrımı yapılmaz. Aday sayısı, seçilmesi gerekli asıl ve yedek üye toplamından az olamaz.

43. Adayların Belirlenmesi
Milletvekili, il genel meclisi, belediye meclisi, belediye başkanı seçimleri için, Parti adaylarının belirlenmesinde önseçim yapılması esastır. Gerekli hallerde adaylar, danışma toplantılarıyla belirlenen eğilimler esas alınarak merkez yoklamasıyla saptanır. Parti adaylarının hangi ilde, hangi yöntemle belirleneceğine Merkez Karar Kurulu karar verir.

44. Gelirler
Parti, gelirlerini Siyasî Partiler Kanunu’ndaki hükümler çerçevesinde sağlar.

Parti’nin muhasebesi ve diğer malî işlemleri, Genel Merkez, il ve ilçe kademelerinde yürütülür. Parti’nin belde örgütlerinde, temsilciliklerinde, kollarında ve yan kuruluşlarında resmî defter tutulmaz. Buralara ait gelir gider işlemleri, ilçe, il veya Genel Merkez muhasebesi içinde gösterilir.

Parti örgütleri, bağlı bulundukları organa gelir ve giderleri hakkında üç ayda bir hesap verirler. Bu denetimin, bütçelerin, bilançoların, gelir ve gider cetvellerinin ve kesin hesapların düzenlenmesi usulü, Merkez Karar Kurulu’nda kabul edilen Hesap ve Muhasebe Yönetmeliği’nde gösterilir.

V
DİSİPLİN

45. Disiplin Kurulları
Parti Tüzük ve Programı’na ve organ kararlarına aykırı davranan üyelere disiplin cezası uygulanır. Disiplin cezasına karar vermeye yetkili organlar, disiplin kurullarıdır. Ancak Parti’nin bütün kademe ve örgütleri de, kendilerine bağlı üyelere uyarıda bulunabilirler.

Merkez Disiplin Kurulu, Genel Kurultay’ın seçtiği yedi asıl ve üç yedek üyeden oluşur.

İl disiplin kurulu, il kurultayının seçtiği üç asıl ve üç yedek üyeden oluşur. TBMM Grup Disiplin Kurulu, TBMM Grup Genel Kurulu’nun seçtiği yedi asıl ve beş yedek üyeden oluşur.

Disiplin kurulları, başkanlarını kendi içlerinden seçer ve işbölümünü yaparlar.

46. Disiplin Cezaları
Disiplin cezaları; uyarı, kınama, göreve son verme, geçici çıkarma ve kesin çıkarmadır.

Parti görevlerini yerine getirmeyen ve disipline uymayan üyelere uyarı cezası verilir. Disiplinsizliği sürdürenler kınama cezasına çarptırılır. Parti örgütlerinin çalışmasını engelleyenlere göreve son verme cezası uygulanır. Parti Tüzük ve Programı’na, organ kararlarına aykırı davranışta ısrar edenlere geçici çıkarma cezası verilir.

Geçici çıkarma cezası verilenler, cezayı veren disiplin kurulunun belirleyeceği en az bir, en çok iki yıllık sınama süresi içinde yöneticilik yapamazlar; seçme ve seçilme haklarını kullanamazlar. Bunun dışındaki bütün Parti görevlerini yerine getirirler. Yetkili disiplin kurulu, ceza süresinin yarısı dolduğu zaman, üyenin bağlı olduğu Parti örgütünün raporunu değerlendirerek, cezanın son bulmasına karar verebilir.

Parti Tüzük ve Programı’nı temelden reddedenlere, hizip oluşturanlara ve Parti disiplinini çiğnemekte ısrar edenlere kesin çıkarma cezası verilir.

47. Disiplin İşlemleri
Üyeyi yetkili disiplin kuruluna sevketme yetkisi, üyenin bağlı olduğu il, ilçe yönetim kurulu ve Merkez Yürütme Kurulu’na aittir. Her kademedeki yönetim ve disiplin organlarının üyelerini disiplin kuruluna sevk yetkisi, üyesi olduğu kurula ve bir üst organa aittir. Ayrıca herhangi bir üye, ilçe örgütü üyelerinin üçte birinin imzaladığı gerekçeli bir yazıyla disiplin kuruluna sevk edilebilir.

Merkez Karar Kurulu ve Merkez Disiplin Kurulu üyelerini Merkez Disiplin Kurulu'na sevk kararı, başvurudan sonraki ilk toplantıda Merkez Karar Kurulu’nun üçte iki çoğunluğunun oyuyla alınır. Merkez Karar Kurulu üyelerine göreve son verme cezası verilemez.

Merekez Yürütme Kurulu veya disiplin kurulları, sevkedilen üyenin Parti üyeliğini veya görevini kesin karar verilene kadar tedbir kararıyla askıya alabilir.

Disiplin kuruluna sevk edilen üye, disiplin kurulu başkanlığının yazılı bildiriminden itibaren on beş gün içinde sözlü ya da yazılı savunma yapar. Zorunlu hallerde disiplin kurulu on beş günlük ek süre verebilir. Savunmasını süresinde yapmayan üye, bu hakkını kullanmaktan vazgeçmiş sayılır.

Disiplin kurulları sevk edilen üye hakkında en geç üç ay içinde karar verirler. İl disiplin kurulu, gecikmeyi haklı kılan bir gerekçe göstermeksizin, üç ay içinde karar vermezse, sevk isteminde bulunan kurul, bir yazıyla Merkez Disiplin Kurulu’na başvurur. Bu durumda Merkez Disiplin Kurulu, ilgili il disiplin kurulunu yazılı olarak uyarır ve karar için bir aylık ek süre tanır; yine karar verilmezse soruşturma dosyasını isteyerek esastan inceler ve karar verir.

Disiplin kurulları, üye tamsayısının çoğunluğuyla karar verir.

İl disiplin kurulu kararlarına karşı, ilgili üye, il yönetim kurulu veya disipline sevk isteminde bulunan kurul, Merkez Disiplin Kurulu’na itiraz edebilir. Merkez Disiplin Kurulu, kararı onar veya bozar ya da değiştirerek sonuçlandırır. Merkez Disiplin Kurulu kararlarına karşı; ilgili üye, Merkez Yürütme Kurulu, Merkez Denetim Kurulu veya ilgili örgüt, yeniden inceleme talebinde bulunabilir. Bu talep üzerine verilen karar kesindir. İtiraz süreleri bildirimden başlayarak 15 gündür.

İl ve TBMM disiplin kurullarınca verilen çıkarma ve geçici çıkarma cezaları, Merkez Disiplin Kurulu’nun onayıyla kesinleşir. Karar onaylanmazsa, ilgili disiplin kurulu konuyu yeniden inceler; ancak bu kez onaylanmayan cezayı veremez.

Kesinleşen disiplin cezalarını kaldırma yetkisi, Genel Kurultay’ındır.

Daha önce Parti’den çıkarılmış bir üyenin Parti’ye yeniden üye yazılması, Merkez Yürütme Kurulu’nun onayını gerektirir.

Disiplin kovuşturması ve yargılaması usulü, disiplin kurullarının görev bölüşümü, toplanma ve çalışma yöntemleri ve öteki işlemler; Merkez Karar Kurulu’nun kabul ettiği Disiplin Yönetmeliği’nde düzenlenir.




İşçi Partisi
Millî Hükümet Programı
Önerisi

22-23-24 Aralık 2006 günlerinde, Ankara’da
“Millî Hükümet Programı’yla iktidara” hedefiyle toplanacak
7. Genel Kongre’ye (Suphi Karaman Kongresi) sunulmak üzere
Merkez Komitesi’nde kabul edilmiştir.



GİRİŞ

Türk Devrimi’nin Eşsiz Birikimi
Türkiye, iki yüzyıldır dış ticaret çağının yayılmacı kapitalizmine ve emperyalizme karşı savaşıyor. Dünyada benzeri olmayan bir tarihsel mirastır bu. Eşsiz bir tecrübe birikimidir ve eşsiz bir özgüven kaynağıdır.

Meşrutiyetlerden, Kurtuluş Savaşı’mızdan ve Kemalist Devrim’in büyük atılımlarından süzülüp gelen bu büyük mücadele, özetle Türk Devrimi’dir. İki yüzyıldır millî ve halkçı devrimimizi tamamlamak; bağımsız, özgür, çağdaş bir toplum kurmak için savaşıyoruz.

Millî devletimizi, Cumhuriyetimizi, millî birliğimizi, vatan bütünlüğümüzü, kamusal varlığımızı ve aydınlanmamızı, Türk Devrimi’ne borçluyuz.

Tek Çözüm
Arkada kalan 60 yıllık tecrübe bize göstermiştir ki, Atlantik ilişkileri içinde, millî devletimizi, millî birliğimizi, toprak bütünlüğümüzü, kamu çıkarına dayanan Cumhuriyetimizi ve çağdaş değerlerimizi kaybediyoruz. Bu tarihî ders, milletimizin önünde varolmak için iki yol değil, tek bir yol bulunduğunu öğretmektedir. Emperyalist sisteme bağımlılık, liberalizm denen bireycilik ve özel çıkarcılık, Türkiye için bir çözüm değil, fakat yıkımdır. Türk Devrimi’nin açtığı vadide ilerlemek, milletimiz için biricik çözümdür.

Denenmiş Program
Türk Devrimi’nin programı, iki yüzyıllık bir süreçte, milletimizin bağımsızlık, özgürlük ve çağdaşlaşma ihtiyacına cevap veren millî pratikler içinde oluşmuştur. Meşrutiyetleri, Kurtuluş Savaşı’nı ve Cumhuriyeti gerçekleştiren kuşakların başarılarıyla tanımladığımız bu gelenek, denenmiş olmanın ötesinde, geleceğimizi kuracak birikimi de yansıtır. Türk Devrimciliği, tarihin seyri içinde millî gerçeğimize oturmakla birlikte, Fransız Devrimi, Halkçılık Cereyanı ve Sovyet Devrimi deneyimlerini değerlendirmek yoluyla milletlerarası kaynaklardan da beslenmiş ve bütün Mazlumlar Dünyası için bir model oluşturmuştur. Türk Devrim geleneği, bütün bu yönleriyle millîdir ve milletlerarasıdır.

19. yüzyılın sonlarında belirginleşen Türk Devrimci Milliyetçiliği, Fransız ve İngilizlerinki gibi emperyalist değil, bağımsızlıkçıdır ve diğer milletlerle uyum içinde yaşamayı öngörür; bireyci değil toplumcudur; özel çıkarcı değil kamucudur; ademi merkeziyetçi değil merkeziyetçidir.

Kurtuluş Savaşı’mıza yol gösteren Halkçılık Programı’mız, 1921 ve 1924 anayasalarımız, 1920 ve 1930’lu yılların temel program ve siyasetleri, bu gelenek içinde billurlaşmıştır ve geleceğimize ışık tutan büyük tarihsel mirasımızı oluştururlar. Bu esaslar, Büyük Devrimci Önderimiz Atatürk tarafından 1930’larda Milliyetçilik, Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik ve Devrimcilik ilkeleriyle özetlenmiş ve 1937 yılında Anayasamıza kaydedilmiştir.

Yükselen Uygarlık
Bu devrimci rotada ilerleyen milletimiz, Atatürk önderliğinde, dünyanın ‘Türk mucizesi’ diye adlandırdığı büyük başarıyı gerçekleştirmiştir. Bugün Asya’dan yükselen yeni uygarlık, bütün dünyanın kabul ettiği gibi, bağımsız millî devletlerin ve kamu ağırlıklı toplumsal-ekonomik modelin eseridir.

Latin Amerika ülkeleri de, özellikle son yıllarda emperyalist merkezlerin denetimi dışına çıkma arayışındadırlar. Emperyalizmin güdümündeki ülkelerde çöküşler ve felaketler yaşanırken; bağımsız, halkçı, kamucu ve aydınlanmacı çizgide önemli başarılar kazanılmaktadır.

Neoliberalizm denen küresel emperyalist saldırının sonuna gelmiş bulunuyoruz. Mazlumlar Dünyası ve gelişmekte olan ülkelerde, yeniden bağımsızlık ve halkçılık eğilimi yükseliyor. Türkiye, büyük imparatorluklardan ve Türk Devrimi’nden gelen tarihsel birikimiyle bu büyük çözümün önder ülkeleri arasındaki yerini alacaktır.

Yeniden Yapılanma
Washington’dan güdülen mafya-tarikat rejimi altında, devlet egemenliğimizden toprak bütünlüğümüze kadar her şeyimizi kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya gelmiş bulunuyoruz. Milletimiz, bu mafya-tarikat yönetimini yıkmazsa, onlar Cumhuriyeti yıkacaklardır.

Bugün Cumhuriyetimizin kaleleri büyük ölçüde yıkıma uğratılmıştır. Gittikçe ağırlaşan tehditlere, var olan kurum ve ilişkilerle karşı koyma olanağına sahip değiliz. Türkiye, bu tehditleri ancak yeniden yapılanarak, Kemalist Devrim’in kurumlarını ve toplumunu yeniden örgütleyerek göğüsleyebilir. O nedenle muhafaza edilecek bir Cumhuriyetimiz değil, yeniden kurulacak bir Cumhuriyetimiz vardır.

Millî İktidar Hedefine Kilitlenmek
Bütün mesele, bağımsız millî devletimizi halkçılık temelinde yeniden örgütleyecek bir meclis ve hükümetin oluşturulmasıdır.

Tarihsel Örgütlenme Modeli
İktidar hedefine ulaşmak için, Türk Devrimi’nin yalnız programı değil, başarılar kazanmış örgütlenme modeli de geçerlidir. Namık Kemal, Talat Paşa, Mustafa Kemal Atatürk’lerin simgelediği kuşaklar, büyük tecrübeler içinde bir öncü parti modeli üretmişlerdir. Yeni Osmanlılar, İttihat ve Terakki ve Müdafai Hukuk partilerinin temsil ettiği örgütlenme geleneği, Türkiye’nin 19 ve 20. yüzyıldaki bütün ileri atılımlarının yaratıcısıdır.

Özellikle kör çıkmazlarda yeniden tarih sahnesine çıkan, bilimin yol göstericiliğinde büyük fedakârlık ve kahramanlık örnekleri yaratan, milletimizin olanca yeteneğini seferber eden ve geleceğin yolunu açan, hep bu gelenektir.

Zaman Dar
Bugün Türkiyemizde kendisini bu öncü geleneğin içinde tanımlayanlar, milletimizin geleceğine önderlik edecek büyük birikimi temsil etmektedirler. Ancak çeşitli partilere veya derneklere dağılmışlardır veya partisiz konumdadırlar. Onları aynı öncü örgütlenme, yani siyasal parti içinde birleştirmek, millî hükümet amacının zorunlu kıldığı yakıcı görevdir.

ABD’nin “Binyılın Meydan Okuması” gibi iddialı isimlerle Türkiyemizi işgal tatbikatları yaptığı ve ABD Silahlı Kuvvetler Dergisi’nin ülkemizi parçalama haritaları yayınladığı dikkate alınırsa, zamanımız dardır. Türkiye’nin öncüleri, her gün her saati olağanüstü dinamik bir tavırla değerlendirmek ve iktidar hedefine kilitlenmek durumundadırlar.

Birincisi; Kendisine ‘Kuvayı Milliye’, ‘Müdafaai Hukuk’, ‘Millîci’, ‘Atatürkçü’, ‘Kemalist’, ‘Vatansever’ gibi adlar veren dernekçiliği olağandışı bir tavırla aşmak zorundayız.

İkincisi; farklı partilere bölünmüşlüğü yine devrimci tarzda aşmak zorundayız. Namık Kemal-Talat Paşa-Atatürk geleneğinden gelen öncüler ve kökleri yine Türk Devrimi’nin içinde olan sosyalist birikim, tarihî bir görevle karşı karşıyadır. Bu görev, öncelikle Kemalist Devrim’i tamamlamak için İşçi Partisi’nde birleşmektir. Türkiye’nin öncü birikiminin yüzyılların tecrübeleri içinde oluşmuş bilimselliğini, namusunu, fedakârlığını ve cesaretini bugünün koşullarında yeniden üreten ve hayata geçiren, İşçi Partisi’dir.

İşçi Partisi, Edirne’den Hakkâri’ye kadar bütün milletimizi Millî Hükümet Programı ekseninde seferber edecek ve 21. yüzyılın bağımsız, halkçı, aydınlanmış ve devrimci Türkiye’sini kuracaktır; Nâzım Hikmet’in deyişiyle, “Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine” yaşamak için.


I
MİLLÎ DEVLET VE
HALK YÖNETİMİ

1. Kemalist Devrim’i Tamamlamak
Millî Hükümet’in amacı, Kemalist Devrim’i tamamlamak; millî devleti bağımsızlık ve halkçılık temelinde yeniden yapılandırmak; özgür, aydınlanmış, çağdaş ve zengin bir toplum kurmaktır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, bu esaslara dayanarak yeniden yapılacaktır.

2. Halk Yönetimi
İktidarın kaynağı halktır. Halk yönetimi, köy ve mahalleden Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kadar her düzeyde, bütün toplumsal, ekonomik ve kültürel koşullarıyla gerçekleştirilecektir.

Siyasal hayatı, partileri ve seçimleri düzenleyen kanunlar yeniden düzenlenerek, siyasal partiler arasında eşitlik sağlanacak ve gelişmenin önünü tıkayan hükümler kaldırılacaktır. Siyasal partilere hazine yardımına son verilecektir.

3. ABD Denetimine ve AB Aday Üyeliğine Son
Türkiye, Türkiye’den yönetilecektir. Türkiye üzerindeki yabancı denetim ve müdahale bütün temelleriyle tasfiye edilecektir. Milletçe refaha ilerlemenin ve özgürleşmenin biricik siyasal çerçevesini oluşturan millî devlet, emperyalizmin küresel saldırısına karşı savunulacaktır.

Türkiye’yi Avrupa Kapısı’na bağlayan, millî devletimizi ve Atatürk Devrimi’ni tasfiye eden AB aday üyelik sürecine son verilecektir. AB Aday Üyelik Protokolü, Katılım Ortaklığı Belgesi, Müzakere Çerçeve Belgesi gibi Yeni Sevr Antlaşmaları feshedilecek ve Türkiye, Avrupa Gümrük Birliği’nden çekilecektir.

4. Milletin Birliği
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir.” Türkiye halkı, Kurtuluş Savaşı’nı başarıya ulaştırarak ve Cumhuriyet’i kurarak, Türk milletini devrimle oluşturmuştur. Cumhuriyeti kurma iradesine ve eylemine, eşit yurttaşlık bağına, ortak millî kültüre ve birlikte yaşama arzusuna dayanan millî birliğimizi pekiştirmek ve kaynaşma sürecini ilerletmek; özgürleşmenin gereğidir ve Millî Hükümetin görevidir.

5. Vatanın Bütünlüğü ve Bölgeler Arasında Denge
Vatan bir bütündür, bölünemez. Yurttaşlarımızın Cumhuriyet bilincinin güçlendirilmesi, Ortaçağ ilişkilerinin bütünüyle tasfiyesi ve bölgeler arasında dengenin sağlanması, vatan bütünlüğünün güvencesidir.

Millî Hükümet, kamu yatırımı ve hizmetlerinde, ülkemizin geri kalmış bölgelerine öncelik sağlayacak, bu bölgeleri desteklemek için millî bütçeden özel kaynak ayıracaktır.

6. Kürt Meselesine Emperyalist Müdahaleye Son
Türkiyemizde Kürt meselesi, demokratik hak ve özgürlükler açısından esas olarak çözülmüştür. Ülkemizde iç barışı, bütünlüğü ve kardeşliği sağlamak için esas görev, emperyalist müdahaleye karşı birleşmek ve direnmektir.

Bu amaçla izlenecek siyasetler ve yerine getirilecek görevler şunlardır:

- Kürt kökenli yurttaşlarımızın millî bütünlüğe kazanılması ve Cumhuriyet’in devrimci kültürünün hakim kılınması,

- Bölgede kamu yatırımlarıyla herkese iş ve aş sağlanması, çok boyutlu bir kalkınmanın gerçekleştirilmesi,

- Toprak reformuyla ağalık, şeyhlik ve aşiret reisliğinin tasfiyesi, hazine topraklarının ve mayından temizlenmiş arazilerin yoksul köylüye dağıtılması,

- Bölücü teröre karşı kararlı ve kapsamlı mücadele,

- Irak’taki işgalci güçlerin çekilmesi ve Irak’ın toprak bütünlüğünün sağlanması,

- Suriye, İran, Irak, Azerbaycan ve KKTC ile bölgesel ittifak.

7. Millî Egemenliğin Şartı Olarak Laiklik
Laiklik, millî egemenliğin ve halk iktidarının şartıdır ve demokratik devrimlerdeki bu içeriğiyle hayata geçirilecektir. Saltanatın kaynağı, kralların, padişahların ve şeyhlerin binlerce yıldır iddia ettikleri gibi ilahî değildir. İktidar, yalnız ve yalnız halka aittir. Din bir vicdan işidir. Dünya işleri, devletin bağımsızlığı, milletin egemenliği, vatanın bütünlüğü ve halkın mutluluğu esaslarına göre düzenlenecektir. Türkiye şeyhler, müritler, dervişler ve mensuplar ülkesi olamaz.

Herkes vicdan, kanaat, dinî inanç veya inanmama özgürlüğüne sahiptir. Herkes, ibadetini serbestçe yapar. İnsanların ibadet ihtiyaçlarını karşılayan yerler kapatılamaz. Kimse dinsel ayin ve törenlere katılmaya, dinsel emirleri yerine getirmeye veya inanç ve kanaatini açıklamaya zorlanamaz.

Dinler hakkındaki bilgi, felsefe, tarih ve sosyoloji derslerinde verilir. Hz Muhammed’in önderlik ettiği Medeniyet Devrimi’nden sonra gerçekleştirilen Türk ve İslam uygarlıklarının devlet kuruculuğuna, bilime, bayındırlığa ve uygarlığa yaptığı büyük katkıların öğretilmesine önem verilir.

Türkiye’de Haçlı misyoner faaliyetine ve; Fener Patrikhanesi’nin Lozan Antlaşması hükümleri çiğnenerek Ekümenik (Evrensel) ilan edilmesine izin verilmeyecektir. “Dinler arası diyalog” türünden emperyalist uygulamalar kesinlikle önlenecektir.

8. Devrim Kanunları Uygulanacak
Millî Hükümet; Sultanlığın ve Halifeliğin kaldırılması; tekke ve zaviyelerin kapatılması; ağalığın, efendiliğin, paşalığın kaldırılması; Latin harflerinin kabulü; laiklik ve dilde halkçılaşma gibi, Cumhuriyet Devrimi’nin bağımsızlık, demokrasi ve aydınlanma yönündeki bütün kazanımlarını halk yararına geliştirecek; çağdaş toplumu kurmanın tarihsel birikimi olarak değerlendirecektir.

9. Halka Dayanan Güçlü Devlet
Devlet otoritesi, her alan ve düzlemde halka dayandırılarak ve adalet reformu yapılarak güçlendirilecektir. Devlet hortumcunun ve soyguncunun elinden kurtarılacak, halkı yoksullaştıran aciz devlete son verilecek, yoksulun ve kimsesizin yardımına koşan güçlü devlet kurulacaktır. Cumhuriyet yıkıcılığına, bölücülüğe, teröre, mafyaya ve sokakta şiddete aman verilmeyecek, vatandaşın huzur ve güveni sağlanacaktır. Sivil toplum kuruluşlarının ve kurumların yabancı devlet ve kurumlardan para ve maddî destek almaları yasaklanacak, millî devleti ve ülke bütünlüğünü tahrip etmeleri önlenecektir.

10. Basit, Ucuz, Açık, Hızlı ve Etkin Yönetim
Millî Hükümet, kamu yönetimini basitleştirecek, hızlandıracak, yasaları azaltacak ve sadeleştirecek, kamu hizmetini ucuzlatacaktır. Yönetim etkin kılınacak, başka deyişle iş ve hizmet üretecektir. Kaynakları, emeği ve zamanı israf eden, yolsuzluğa batmış, pahalı, verimsiz, hantal yönetim yapısı köklü bir reformla değiştirilecektir. Halk girişkenliği canlandırılacak, halk denetiminin kurumları yaratılacak ve geliştirilecektir.

Cumhuriyet’i, milletin birliğini ve vatanın bütünlüğünü etkin olarak savunan güçlü merkezi yönetim ile Ortaçağ kalıntılarından kurtarılmış yerel halk girişimi birbirini bütünler. Yerel yönetimler, bu esasa uygun olarak güçlendirilecek ve kaynaklarını genişletme olanakları sağlanacaktır.

Polisin halkla bağları güçlendirilecek ve saygınlığı yükseltilecek, çalışma ve yaşama koşulları düzeltilecektir.

11. Millî Yargı
Anayasa’nın 90. maddesindeki, milletlerarası sözleşmeleri millî yasaların üzerine çıkaran hüküm ile millî yargıyı devre dışı bırakan milletlerarası tahkime ilişkin Anayasa ve yasa değişiklikleri ve ikili antlaşmalar kaldırılacaktır. Yabancı yatırımlar ve ticari işlerle ilgili milletlerarası tahkim kararları, millî ekonominin gereklerine, milli güvenliğe, kamu düzenine ve kamu sağlığına aykırı olamaz. Doğrudan Yabancı Yatırımlarla ilgili yargı kararları, millî mahkemelerce verilecek, tahkim kararları yargı denetimine tabi tutulacaktır.

12. Adalet Reformu
Adalet ve infaz sisteminde köklü reform yapılacaktır. Yıllarca süren ve milletimizi canından bezdiren yargılama süreci hızlandırılacak ve adalet etkin kılınacaktır. Bunun için gerekli altyapı gerçekleştirilecektir.

Yargının bağımsızlığına yönelik bütün engeller ortadan kaldırılacaktır.

Cezaevleri tutukluların, hükümlülerin ve yakınlarının eza ve cefa yeri olmaktan çıkarılacak, insanlarımızı topluma yeniden kazanmayı amaçlayan eğitim kurumlarına dönüştürülecektir.

Güvenlik güçlerinin asli görevi suçun işlenmesini engellemek olacak, adli polis keşkilatı kurulacaktır.

Savunma hakkının önündeki engeller kaldırılacak. Savunma güçlendirilecek. Sav ile savunma arasında eşitlik sağlanacaktır.

Kişiye özel yargılama usullerine son verilecek, herkes makamına bakılmaksızın suçun nevine göre ilgili mahkemede yargılanacaktır. Kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı düşen bütün özel uygulamalar kaldırılacaktır. Milletvekilliği dokunulmazlığı, siyasal dokunulmazlık esasına göre yeniden düzenlenecektir.




II
BAĞIMSIZ DIŞ POLİTİKA, MİLLİ SAVUNMA VE GÜVENLİK

13. Yurtta Barış Cihanda Barış
Türkiye, dünyanın bütün devletleriyle, eşitliğe, bağımsızlığa, devlet egemenliğine ve toprak bütünlüğüne karşılıklı saygı, içişlerine karışmama ve karşılıklı çıkar temelinde barış içinde işbirliği siyaseti izleyecek, Atatürk’ün ‘Yurtta barış cihanda barış’ ilkesini hayata geçirecektir.

14. Caydırıcı Millî Savunma
Ülkemize, dışta Irak’ın Kuzeyi, Kıbrıs ve Ege üzerinden yöneltilen; içte bölücülük ve gericilik gibi etkenlerle desteklenen ve sözde insan hakları yalanlarıyla meşrulaştırılan tehdide karşı caydırıcı bir savunma sistemi kurulacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin halkla bağları ve donanımı güçlendirilecektir. Atlantik merkezli “profesyonel ordu” girişimlerine set çekilecek; demokrasinin ayrılmaz parçası olan genel askerlik ilkesi korunacaktır. Millî savunma sanayisi, Türkiye’nin bağımsız savunma ihtiyacını karşılayacak ölçülerde geliştirilecektir.

15. Yabancı Üs ve Askere Son
Topraklarımız üzerinde yabancı üs ve asker bulunmasına izin verilmeyecek, güvenliğimizi ve komşularımızı tehdit eden ikili antlaşmalar kaldırılacaktır. Türkiye, NATO’dan çekilecek, emperyalist askeri ittifaklara katılmayacaktır.

16. ABD’nin “Büyük Ortadoğu Projesi”nde Görev Üstlenmeyeceğiz
Millî Hükümet, ABD’nin bölgemize ve Avrasya’ya yönelik müdahale ve saldırı eylemlerinde rol almayacak, “Büyük Ortadoğu Projesi”nin engellenmesi için bölge ve dünya devletleriyle işbirliği yapacaktır.

17. Bölge İttifakı
Bölgeye yabancı müdahaleleri ve terörü önlemek, bölge ülkelerinin toprak bütünlüğünü savunmak, barışı korumak, güvenliği sağlamak ve bölge ülkelerinin kalkınması için, Suriye, İran, Irak, Azerbaycan ve KKTC ile bölge ittifakı gerçekleştirilecektir. Türkiye’nin güney komşuları yanında, Karadeniz’e çevre ülkelerle, Kafkas ve Balkan ülkeleriyle her alanda işbirliği kurumları oluşturulacaktır. Bu bölgelerde ortak gümrük alanları oluşturulacak, ortak enerji ve ulaştırma projeleri geliştirilecek, çifte vergilendirmeyi önleyen anlaşmalar yapılacak, ortak yatırım ve kalkınma bankaları kurulacak, bölgesel ticareti özendiren sistemler geliştirilecek, bilim, teknoloji, kültür ve eğitim alanlarında işbirliği yapılacaktır.

18. Avrasya’da İşbirliği ve İttifak
Türkiye, dünyada ve bölgemizde güvenlik ve barış için, başta Rusya, Çin Halk Cumhuriyeti, Orta Asya Cumhuriyetleri, Hindistan, Pakistan olmak üzere Avrasya ülkeleriyle işbirliği ve dayanışmasını güçlendirecek, dünya dengelerini değerlendirecektir. Türkiye, Şanghay İşbirliği Örgütü içindeki bağımsız yerini alacaktır. Böylece ülkemizin ABD ve AB ile ilişkilerini normalleştireceği ve karşılıklı yarar esasına oturtacağı koşullar da yaratılmış olacaktır.

19. KKTC’nin Türkiye ile Bütünleşmesi
ABD’nin “Birleşik Kıbrıs” planı yapaydır ve emperyalist amaçlara hizmet etmektedir. Bir Kıbrıs milleti olmadığı gibi, “Birleşik Kıbrıs devleti”nin başka bir temeli de yoktur. KKTC’nin Türkiye ile bütünleşmesi, Kıbrıs’ın her iki toplumu yanında Türkiye ve Yunanistan halklarının yararınadır ve dünya barışı için en doğru çözümdür. Millî Hükümet, bölge ve Avrasya ülkelerinin de desteğini alarak, KKTC’nin Türkiye ile bütünleşmesini adım adım gerçekleştirecektir. Kıbrıs’ta Türkiye ve Yunanistan dışında, herhangi bir devletin ve devletler topluluğunun askerî güç bulundurması ve üsler kurması kabul edilemez.

20. Ermeni Soykırımı Yalanına Son
Millî Hükümet, emperyalist amaçlarla uydurulan Ermeni soykırımı yalanına karşı özellikle ABD ve AB’de kapsamlı bir mücadele yürütecektir. Devletin girişimleri yanında, Batı ülkelerinde yaşayan beş milyon Türkün seferber edilmesi yoluyla, Ermeni soykırımı yönündeki parlamento kararlarının kaldırılması sağlanacaktır.

21. Ermenistan İşgal Ettiği Azerbaycan Topaklarından Çekilsin
Ermenistan’ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarından çekilmesi için, devletin ve milletin bütün olanakları değerlendirilecek, milletlerarası alanda gerekli girişimler kararlı olarak yürütülecektir.


III
HERKESE İŞ VE REFAH

22. Millî Direnme Ekonomisi
Ekonomide öncelik, halkın refahıdır. Türkiyemizin varlığını tehdit eden dış ve iç güçlere karşı bir millî direnme ekonomisi yapılandırılacak, ülkenin doğası ve kaynakları korunup geliştirilecek, bölgeler arasında dengesizlikler giderilecektir.

23. Karma Ekonomi
Kamu kesimi öncülüğünde, özel girişimin dinamik katılımıyla, halkçı, planlı, karma ekonomi siyasetleri uygulanacaktır. Kamu öncülüğü ile özel kesim arasındaki uyumun yol gösterici ilkesi, halkın ihtiyaçları ve millî ekonominin gerekleridir.

24. Planlama
Ülke kaynaklarının halkın ihtiyaçları için, verimli ve etkin kullanılmasını sağlamak, böylece ekonomik gelişmeyi kesintisiz sürdürmek amacıyla, Devlet Planlama Teşkilatı yeniden örgütlenecek; beş yıllık genel ve yıllık özel kalkınma planları uygulanacaktır. Millî ekonominin lokomotifi olan kamu kesimi ile piyasa mekanizmaları arasındaki ilişkinin düzenlenmesinde, çalışmanın ve üretimin özendirilmesi, ekonominin etkin işleyişi ve üretim ile hizmetlerin halkın gerçek ihtiyaçlarını karşılaması esasları gözetileçektir.

25. İç Borçlar Ertelenecek
Devlet Tahvili ya da Hazine Bonolarından vadesi 10 yıl içinde dolacak olanların ana para ve aylık, üç aylık, altı aylık ya da yıllık faiz ödemeleri, yeni bir ödeme planına bağlanarak ve adalet ilkesi gözetilerek ertelenecektir. Küçük tasarruf sahiplerine olan borçlar düzenli olarak ödenecektir.

Böylece millî devlet borç ve faiz batağından kurtarılacak, kamu kaynakları büyük bir yatırım planı uygulamak, üretimi artırmak ve iş sahaları açmak için değerlendirilecektir.

26. Dış Borçlar İçin Yeni Takvim
Dış borç ana para ve faizlerinin, alacaklı ülke ve kuruluşlarla görüşülerek, Türkiye ekonomisinin gelişme olanaklarını tahrip etmeyen, yıllara yayılan yeni bir ödeme planına bağlanması sağlanacaktır. Dış borçların ödenmesinde yıllık dışsatımın belirlenecek oranı aşılmayacaktır. Bu oran, dışalım için gerekli dövize göre saptanacaktır.

27. IMF ile Bağlantı Kesilecek
IMF’nin dayattığı tarıma destekleri, gümrükleri, KİT’leri, kamu hizmetini ve paranın giriş çıkışına kontrolü kaldıran politikalara son verilecektir.

28. Türk Bayrağı Altında Türk Lirası
Merkez Bankası güçlendirilecektir.
Türkiye’de Dolar ve Avronun saltanatına son vermek ve Türk Lirasının millî piyasada rakipsiz dolaşımını sağlamak için, yurda sermaye giriş çıkışı ve kısa vâdeli para hareketleri denetim altına alınacaktır. 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu’na göre yeni kararlar ve Merkez Bankası tebliğleri çıkarılarak, eski kararlara göre devredilen yetkiler kaldırılacak ve mevzuat yeniden düzenlenecektir. Döviz üzerinden işlem ya da sözleşme yapılması izne bağlanacak ve denetim altına alınacak; bankaların dövizle borçlanma ve döviz pozisyonu tutma yetkileri sınırlandırılacaktır. Döviz tevdiat hesapları Türk Lirası mevduat hesaplarına çevrilecek; döviz büfeleri kapatılacaktır.

29. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Yeniden Düzenlenecek ve
Emtia Borsaları Canlandırılacak
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın yatırıma, üretime ve ekonominin verimliliğine katkısı bulunmayan, tersine kaynakları çarçur eden, küçük birikim sahiplerinin kandırılmasına ve kumar benzeri haksız kazançlar sağlanmasına olanak veren, en önemlisi emperyalist para operasyonlarıyla dışa kaynak kaybedilmesine neden olan bugünkü işleyişine son verilecektir. İşlem gören kağıtlarla ilgili yeni düzenleme yapılarak Sermaye Piyasası Kurulu’nun yetki ve sorumlulukları yeniden belirlenecektir.

Emtia borsalarının ekonominin etkin işleyişine katkısı geliştirilecektir.

Dünya fındık ve kayısı borsaları Türkiye’de kurulacaktır.

30. Tefeciliğe Son, Halkçı, Üretken ve Millî Bankacılık
Bankacılıkta yabancı sermayeye izin verilmeyecek, bankacılık sektörü millileştirilecektir.

Devletin ekonomiyi toplum yararına yönlendirmesi, millî planın uygulanması, tefeciliğe son verilmesi, gelir dağılımında adaletin sağlanması için, bankacılık ve kredi sistemi etkin bir biçimde kullanılacak ve yeniden düzenlenecektir. Hızlı kalkınmanın aracı olarak kamu uzmanlık bankaları ile kalkınma ve yatırım bankaları örgütlenecektir. Devlet bankalarının sermayesi güçlendirilecektir. Ziraat Bankası, kuruluş amacına uygun olarak, tarımın ve tarıma dayalı sanayilerin güçlendirilmesine hizmet edecektir. Kooperatifçiliği geliştiren özel kredi yöntemleri uygulanacaktır. Hazinenin, KİT’lerin ve yerel yönetimlerin parası, kamu bankalarına yatırılacaktır.

Tasarrufu özendirmek, üretimi artırmak, planlamanın önceliklerini gözetmek, gelir bölüşümünde adaleti sağlamak ve tefeciliğe izin vermemek amacıyla etkin faiz politikası izlenecektir.

Tekelci sermaye bankacılığı önlenecek, bankacılığın belli sermaye gruplarının denetimi altına girmesine, bankaların ticari ve sınai holdinglerle bütünleşmesine izin verilmeyecek, bu amaçla kamulaştırma dahil her önlem alınacaktır.

31. Nereden Buldun Kanunu
Kambiyo ve Gümrük mevzuatında, Bankalar Kanunu ve Vergi Kanunlarında, 4208 sayılı Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair Kanun ve 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu çerçevesinde gerekli düzenlemeler yapılarak, millî ekonomiye hizmet etmeyen teşvikler kaldırılacak, bu kanunların etkin ve kararlı bir şekilde uygulanması sağlanacaktır. Bu amaçla Servet Beyanında bulunma yükümlülüğü getirilerek Nereden Buldun Kanunu çıkarılacaktır. Uyuşturucu, silah ve nükleer madde kaçakçılığından elde edilen bütün servetlere, kara ve kirli paraya el konacak; hortumculuk, bankaların içini boşaltma, rüşvet, yolsuzluk, görevi kötüye kullanma gibi yasadışı yollardan elde edilen bütün kazançlar ve servet unsurları kamu kaynağına dönüştürülecek ve bu suçları işleyenlere karşı etkili ve hızlı ceza kovuşturması yürütülecektir.

32. Vergi Reformu
Dar ve sabit gelirliler, ücretli ve maaşlılar, esnaf ve zenaatkâr üzerinde doğrudan ve dolaylı vergi yükünü azaltmak, yatırımı özendirmek ve istihdamı artırmak için, vergi mevzuatı, ülke ekonomisine ve milletlerarası ölçülere göre yeniden düzenlenecektir. Vergi kayıp ve kaçakları giderilecek; vergi muafiyet ve istisnaları gözden geçirilerek vergi yükümlülüklerinde adil dağılım sağlanacak ve vergi kanunları sadeleştirilecektir. Ekonomik işlemlerin esas olarak ada yazılı senetlerle ve kağıtlarla yürütülmesi için gerekli düzenleme yapılacak, hamiline yazılı kağıt ve işlemler sınırlanacaktır. Kaldırılan “Servet beyanı ve gider bildirimi” esası yeniden getirilecektir.

Vergi idaresi güçlendirilecek, bu bağlamda personelin özlük hakları iyileştirilecek, maliye memurluğu “kariyer memurluk” haline getirilecek, yeterli bina, araç ve gereç sağlanacak, vergi arşiv çalışmaları tamamlanacaktır. Vergi idaresi, vergisel olayları etkin olarak izleyebilen dinamik bir yapıya kavuşturulacaktır.

Vergi denetimi dağınıklıktan kurtarılacak, güçlendirilecek ve bağımsızlaştırılacaktır. Bunun için bütün vergi denetimi aynı örgütlenme çatısı altında toplanarak keyfî müdahalelerden kurtarılacaktır.

33. Millî Ekonomiye Katkıda Bulunan Yabancı Sermaye
Yabancı sermayenin dolaşım ve faaliyeti, millî ekonominin gelişmesine katkıda bulunma şartına bağlanacaktır.

34. Yurt Düzeyine Yayılan Sanayileşme
Hızlı ve etkin bir yatırım programıyla fabrikalar yurt düzeyine yayılacak, beş yıl içinde herkese iş sağlanacaktır. Halkın ihtiyaçlarını karşılayan, ileri teknoloji kullanan, kaliteli üretim yapan, yurt dışında yarışabilen millî sanayinin kurulmasına, kamu iktisadi kuruluşları öncülük edecektir. Ülke çıkarları ile uyumlu özel sektör yatırımları özendirilecektir. Tarım ürünlerini işleyen sanayi işletmelerinin kurulmasına önem verilerek tarım ile sanayinin uyumlu gelişmesi sağlanacaktır.

Devlet olanaklarıyla özel şirketleri ve mafyayı zenginleştiren teşvik siyasetlerine son verilecek, kamu kaynakları öncelikle kamu yatırımlarında, kamu hizmetinde ve millî tarım ile sanayinin gelişmesinde kullanılacaktır.

Ara mallar ve yatırım malları üreten sanayi birimleri ve küçük sanayi siteleri geliştirilecek, yeni teknolojilerle donatılacak, küçük ve orta sanayi işletmeleri desteklenerek iç pazar genişletilecek, ekonomimiz ve güvenliğimiz dışa bağımlılıktan kurtarılacaktır.

35. Özelleştirmeye Son, KİT’lerin Verimli Kılınması
Özelleştirme kapsamında bulunan ve yürütülen bütün işlemler derhal durdurulacaktır. Özelleştirme kapsamına alınan ve özelleştirilen, ortaklık yapısı kısmen ya da tamamen değiştirilerek yönetimi yabancı sermaye ve işbirlikçilerine veya yerli sermayeye devredilen ya da bunlarla paylaşılan İktisadi Devlet Teşekkülleri, Kamu İktisadi Kuruluşları ve bunların iştirakleri yeniden kamulaştırılacaktır. Özelleştirmeyle ilgili bütün işlemler ayrıca soruşturulacaktır.

İktisadi Devlet Teşekküllerini, Kamu İktisadi Kuruluşlarını ve bunlara ait iştirakleri verimli hale getirmek için, gerekli kaynaklar bütçeden karşılanacak ve Devlet Yatırım Bankası yeniden örgütlenecektir.

KİT’lerin işletilmesinde, millî çıkar, üretim ve istihdam artışı, verimlilik, fiyat istikrarı, ucuz fiyat ilkeleri esas alınacaktır. Dar gelirlilerin gıda, giyim ve ısınma ihtiyaçları için üretilen mallar, satış mağazaları zinciriyle halkın ayağına götürülecektir. Ancak bunlar dışında kalan mallar, piyasa kuralları içinde oluşan fiyatlarla sunulacak, devlet eliyle kaynak aktarılması önlenecektir. KİT’lerin kendi çalışanlarına sosyal ve kültürel yarar sağlayan hizmetleri geliştirileciktir.

36. Tarıma Destek ve Eğitim
Tarımda hedef, köylüyü efendi kılmak; her tür bağımlılığa son vermek, Türkiye’yi beslenme, giyim, gübre, tohum ve damızlıkta yeniden kendine yeterli bir ülke haline getirmek; üreticinin hayat düzeyini yükseltmek ve dışsatıma azami katkı sağlamaktır. Bu amaçlarla Avrupa Birliği, IMF, Dünya Ticaret Örgütü ve benzeri örgütlerin dayatmaları reddedilecek ve tarım desteklenecektir. Çiftçiye, besiciye ve balıkçıya, düşük faizli kredi, ucuz yakıt, ucuz gübre, ucuz tarım ilacı, ucuz tarım aleti, ucuz ve sağlıklı tohum ve damızlık sağlanacaktır. Tarım desteklerinin ve kredilerinin amaca uygun kullanılması için gerekli önlemler alınacaktır. Çiftçiye üretimi özendiren taban fiyat verilecektir. Üreticinin alacakları, devlet ve kooperatiflerce zamanında ödenecektir. Tarıma destek siyasetleri bir yıl öncesinden ilan edilecektir. Pamuk, sıvı yağ, tütün, sigara, şeker, hayvan ürünleri gibi Türkiye’de yeteri kadar üretilebilecek tarım mallarının ve gıdaların dışalımı yasaklanacak; yerli üretim özendirilecektir.

Tarımda biyoteknoloji veya benzeri yöntemlerle üretim, sadece sınırlı ve korunmuş alanlarda, devlet denetimindeki millî şirketler eliyle yapılacaktır. Tarım alanları ve ürünleri, özellikle yabancı sermayenin yol açtığı genetik kirlenmeden korunacaktır. AR-GE faaliyetleri tamamen devlet denetiminde ve devlet destekli millî sermayeli şirketler tarafından gerçekleştirilecektir.

Yoksul ve orta halli köylüler, tefeci ve banka borçlarından kurtarılacak, ipotekler kaldırılacaktır.

Tarım işçilerinin sosyal güvenlik, sendika ve bütün demokratik hakları gerçekleştirilecektir.

İhtiyarlık, sakatlık veya hastalık nedeniyle toprağını işleyemeyen köylülerin, dul ve yetimlerin geçimleri, bakımları sağlanacaktır.

Çiftçinin eğitimi için gerekli kurumlar oluşturulacak ve araçlar devlet tarafından sağlanacaktır.

37. İşletme Ölçeğinde Verimlilik ve Kadastronun Hızla Tamamlanması
Tarımda işletme ölçeğinin verimlilik esasına göre oluşması için, gerekli hukuki ve ekonomik önlemler alınacak, kooperatifçilik ayrıca bu amaçla desteklenecektir.

Köy Kanunu çerçevesinde kalan tarım ve köy arazilerinin kadastro işlemleri hızla bitirilerek, köy senetleriyle yapılan satışlar tapuya tescil edilecektir.

38. Ortaçağ Kalıntılarının Temizlenmesi İçin Toprak Reformu
Yurdumuzun belli bölgelerinde hâlâ varlığını sürdüren toprak ağalığı, aşiret reisliği, şeyhlik, tefecilik gibi Ortaçağ kalıntısı ilişkileri kökünden temizlemek; köylüyü toprak sahibi yapmak ve özgürleştirmek; yoksulluğu yenmek; ülke bütünlüğünü sağlamlaştırmak; tarım üretimini çağdaşlaştırmak; verimliliği artırmak; başta ormanlarımız ve sularımız olmak üzere doğal kaynaklarımızı korumak amacıyla toprak reformu yapılacaktır. Orta halli ve zengin köylülerin mülkiyetleri korunacaktır. Toprak reformunun uygulanmasına, kamu denetimi altında oluşturulacak Köy Meclisleri önderlik edecektir.

Herhangi bir hüküm veya belgeyle veya örf ve adetle aşiretlerin şahsiyetlerine veya onlara dayanılarak reis, bey, ağa ve şeyhlere ait olarak tanınmış, kayıtlı kayıtsız bütün taşınmazlar, hazine toprakları ve mayından temizlenen araziler, yasa gereği, topraksız veya az topraklı köylülere bedelsiz olarak dağıtılacak ve tapuya bağlanacaktır.

Köy sınırları içindeki göller, sular ve meralar köylünün ortak malıdır. Devlet bu kaynakların köylüye hizmet dışında özel çıkar için kullanılmasına izin vermeyecektir.

39. 2b Alanları Orman Köylüsüne ve Halka
6831 sayılı Kanunun 2b maddesi uyarınca orman niteliğini tam olarak
kaybettiği kesinleşen ve orman rejiminden çıkarılan alanlar, orman köylüsüne
mera, tarım ve yerleşim alanı olarak bedelsiz tahsis edilecektir. Fiilen
yerleşim alanına dönüşmüş 2b alanları, köy, belde ve il tüzel kişiliklerine ayrılacaktır. Bunun için toplu yerleşim yeri kavramının bilimsel tanımı yapılacak; sel, taşkın, su baskını, deprem, heyelan ve sağlıksız yaşama koşullarını kaldırmaya yönelik imar planları yapılacaktır. Orman niteliğinin kaybına, orman alanlarının daralmasına ve yeni 2b alanlarının oluşmasına engel olacak her önlem alınacaktır. İşgal, haksız yapılanma ve tahsisler kamulaştırılacak ve kaldırılacaktır. Devlet ormanlarının yönetimi ve işletilmesi ekosistem işlevleri itibariyle devlet tarafından gerçekleştirilecektir.

Dağ ve orman köylerinin çok amaçlı kooperatifler yolluyla kalkındırılmasına özel önem verilecektir.

40. Yabancıya Toprak Satışı Yasaklanacak
Yabancıya toprak satışını serbest bırakan kanun kaldırılacaktır.

41. Tarımda Kooperatifleşme ve Örgütlenme
4572 sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Hakkında Kanun yeniden düzenlenerek, Devletin tarım kooperatiflerini ve çiftçi örgütlerini desteklemesini engelleyen hükümler derhal kaldırılacak, kooperatifleşme özendirilecektir. Kooperatiflere ilişkin bütün düzenlemeler, tek bir yasada toplanacak ve basitleştirilecektir.

Toprakların islahı, erozyonun önlenmesi, yeni tarım alanlarının açılması, dağların zeytin ve meyve ağaçlarıyla şenlendirilmesi, teraslama, sulama kanalları ve bentler yapılması, hayvancılığın islahı, balıkçılığın modernleştirilmesi, ormanların ve doğanın korunması gibi verimi artıracak ve tarımı geliştirecek önlemlerin elbirliğiyle ve imece yöntemleriyle başarılması için, özellikle üretim kooperatiflerine gerekli makine, araç, traktör, tarım ilacı, gübre, yem, tohumluk ve kredi sağlanacaktır.

42. Türkiye’de Yeterince Üretilebilecek Mallar Dışardan Alınmayacak
Başta tarım ürünleri olmak üzere Türkiye’de yeterince üretilebilecek malların, lüks tüketim maddelerinin ve ikame edilebilen malların dışalımına son verilecek; yerli üretimin verim ve kalitesinin artırılması için tarım ve sanayi üreticisi desteklenecektir. Dışalım, millî ekonominin ayakları üzerinde doğrulmasına, üretimin artmasına, millî teknolojinin gelişmesine, halkın ihtiyaçlarının karşılanmasına ve millî savunmanın gereklerine bağımlı kılınacaktır.

DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ

43. Türkiye’de Türk Tüccarı ve Esnafı
Yabancı sermayeyi teşvike ilişkin düzenlemeler gözden geçirilerek, millî tüccar, esnaf ve zenaatkâr korunacaktır. Yabancı hipermarket ve süpermarketler millileştirilecektir. Yerli süpermarketlerin faaliyetine şehir dışında izin verilecektir.

Toplumun üretim ve hizmet birikiminin en büyük ölçüde değerlendirilmesi ve istihdamın genişlemesi için, esnaf, zanaatkâr ve kobiler üzerindeki vergi yükleri hafifletilecek; küçük ve orta büyüklükteki işletmeler desteklenecektir.

44. Kamu Hizmeti Kamu Eliyle
“Devleti küçültme” adı altında kamu hizmetinin ortadan kaldırılmasına, belediye hizmetlerinin özelleştirilmesine son verilecektir. Kamu hizmeti, esas olarak kamu eliyle yapılacaktır. Köy Hizmetleri, kaynak ayrılarak güçlendirilecektir. Kamu inşaatlarını ve hizmetlerini gerçekleştiren kamu kurumları yeniden örgütlenecektir. Böylece on yıllardan beri vurguna, israfa ve rüşvete giden kaynakların, kamu kaynağı olarak halkın refahı için kullanılması sağlanacaktır.

45. Enerji Üretim, İletim ve Dağıtımında Kamuculuk
Enerji üretim, iletim ve dağıtımı kamu eliyle yürütülür. Enerji iletim şebekesi ıslah edilerek kayıplar ortadan kaldırılacaktır. Enerji Verimliliği Kanunu çıkartılarak ve diğer önlemlerle tüketimdeki savurganlığa son verilecektir. Enerjide millî-doğal kaynaklarımıza öncelik tanınacak; ithal fosil yakıta bağımlılık en aza indirilecek; akarsu, güneş, rüzgâr, biyoenerji ve yeraltı ısısı gibi temiz ve yenilenebilir kaynaklar değerlendirilecektir. Bağımsız nükleer enerji üretimi ve teknolojisi, güvenliğe ve çevreye uyumlu koşullarda geliştirilecektir.

46. Demiryolları ve Denizyollarını Esas Alan Toplu Taşımacılık
Ülkemizin coğrafi olanaklarını değerlendiren, kaynaklarını savurmayan, güvenli, ucuz ve halkın ihtiyaçlarına cevap veren toplu ulaştırma ve taşımacılık siyaseti izlenecektir. Devletin milyarlarca dolarını otoyol projelerine dökerek yabancı otomotiv sanayisini destekleyen karayoluna öncelik yerine, demir ve denizyoluyla ulaşım geliştirilecek ve ucuzlatılacaktır. Böylece çarpık kapitalizmin trafik anarşisine, can ve servet kaybı ile çevre kirlenmesine son verilecektir.

Millî hükümet, Kemalist Devrim’in anayurdu demirağlarla örme siyasetini yeni atılımlarla sürdürecektir. Yıllardır kaderine terk edilmiş olan demiryolu yatırım ve taşımacılığı geliştirilecek, yeni demiryolları inşa edilecek, eski demiryolları teknolojik gelişmelere uygun olarak iyileştirilecektir. Demiryollarında elektrik enerjisi kullanılmasına yönelik yatırımlar yaygınlaştırılacaktır. Lokomotif, vagon ve diğer demiryolu araç ve gereçleri yurt içinde üretilecektir.

Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde denizyolunun kullanılması özendirilecek ve yaygınlaştırılacaktır. Limanlar devlet eliyle çoğaltılacak ve geliştirilecektir. Özelleştirilmiş limanlar kamulaştırılacak ve devletçe işletilecektir. Limanlarımız milletlerarası taşımacılığa uygun konteyner terminalleriyle, araç ve gereçlerle donatılacaktır. Milletlerarası sularda taşımacılığa hizmet eden gemilerin yapımı için büyük tersaneler kurulacak, dünya ölçeğinde yarışacak deniz taşıma filosu oluşturulacaktır. Su santralları için oluşturulmuş baraj göllerinde ve doğal göllerde insan ve yük taşımacılığına uygun limanlar yapılacak, ülke içi bağlantıları kara ve demir yolu ağıyla sağlanacaktır.

Hava yollarıyla taşımacılık geliştirilecektir.

47. Turizmde Doğaya, Tarihe ve Sağlığa Yatırım
Millî Hükümet, yurdumuzun dört mevsimi bir arada yaşayan iklimini ve uygarlık birikimini, halkımızın ve insanlığın kültürel ve ekonomik gelişme ve zenginlik kaynağı olarak değerlendirecek; turizm işletmeciliğini yabancıların elinden kurtaracak ve millî işletmeleri destekleyecektir. Yabancıların kaçak çalışması önlenecektir. Türkiye’nin tarihsel ve doğal zenginlikleri, kıyıları, kaplıca ve ılıca gibi sağlık kaynakları ve kayak, dağcılık gibi spor olanakları, millî ekonominin hizmetine sokulacaktır. Turizm bahanesiyle tarım ve orman alanlarını yıkıma uğratan betonlaşmaya son verilecektir.

48. Doğal Kaynaklar ve Madenler
Millî ekonomi ve ülke savunması açısından stratejik önem taşıyan doğal kaynaklar ile bor, trona, uranyum ve toryum gibi stratejik önem taşıyan madenler kamu eliyle işletilecektir. Yabancı sermayeye verilmiş olan maden ruhsatları ve imtiyazları gözden geçirilerek, millî çıkarlara uygun olmayanlar kaldırılacaktır.

Doğal kaynakların bulunması yanında niteliklerinin, ekonomik değerlerinin ve işletme teknolojilerinin saptanması, korunması ve zenginleştirilmesi için, araştırma seferberliği başlatılacaktır. Maden Tetkik Arama Kurumu, bu amaçla geliştirilecek ve yeni kurumlar oluşturulacaktır.

Türkiye’nin kıta sahanlığındaki doğal kaynaklar üzerindeki hakları, her tür müdahaleye karşı korunacaktır. Denizlerdeki doğal kaynakların araştırılması ve kullanılması doğrultusunda bilgi edinmek ve teknoloji geliştirmek için bütün olanaklar değerlendirilecektir. Bu konuda yabancı güçlerin müdahale ve kısıtlama girişimlerine izin verilmeyecektir.

49. Kıyılar, Ormanlar, Sular ve Tarihsel Zenginlikler
Doğal ve tarihsel zenginliklerimiz ile kültür değerlerimiz kamuya aittir. Kıyılar, ormanlar, millî parklar, bitki tür zenginliği, yabani hayvan varlığı ve kültür hazineleri korunacaktır. Bu varlıkların kamu mülkiyetinde bulunması sisteminden verilen ödünler kaldırılacaktır. Bu değerler, özel çıkarcılığın neden olduğu yıkımdan kurtarılacak ve halkın yararına sunulacaktır. Kıyılar halka kapatılamaz. Erozyonu önleme ve ağaçlandırma amacıyla, halkın, gençliğin ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin etkin ve gönüllü katılımıyla yoğun bir seferberlik gerçekleştirilecektir.

50. Rantlara Son, İnsancıl Kentler
Millî Hükümet, kapitalizmin yol açtığı hastalıklı kent yapısını planlı ve köktenci uygulamalarla değiştirecek; insanı ve doğayı gözeten, halkçı kent projelerini ve imar planlarını yürürlüğe koyacaktır. Halkı depreme, sele, heyelana ve yangına karşı korumak için gerekli kentsel dönüşümler gerçekleştirilecektir. Büyük kentlerimizi emperyalist metropollerin çöplüğü ve batakhanesi haline getirecek “uluslararası bütünleşme” projelerinin uygulanmasına izin verilemez.


Havadan para kazanma aracı olan kent rantları halkın kaynağına dönüştürülecektir. Hazine arazileri, kent refahının hizmetine sokulacak ve bütün bu önlemlerle insancıl, sağlıklı, trafik sorunu olmayan, rahat ve uyumlu bir kent yaşamının ve belediye hizmetinin koşulları sağlanacaktır.

Köyler ve küçük yerleşim birimleri çekici hale getirilerek büyük kentlere yığılma önlenecektir. Verimli tarım topraklarında sanayi kurulmasına ve betonlaşmaya izin verilmeyecek, kentler ve sanayi merkezleri tarıma elverişsiz topraklarda kurulacaktır.

Hedef, nüfusu birkaç yüz bini geçmeyen, insan ilişkilerinin zengin ve toplumsal dayanışmanın güçlü olduğu, doğayla iç içe, toplumsal hizmetlerin halka kolayca götürülebildiği, kültür ve sanat hayatı canlı, halkın siyasal hayata katılma olanaklarının geliştiği, doğrudan demokrasi uygulamalarına elverişli, ferah kentler yaratmaktır.

Büyük kentlerde ulaşımı felç eden, her gün milyonlarca saat zaman kaybına ve enerji savurganlığına yol açan, ömür törpüleyen bugünkü ulaşım yapısı değiştirilecek, devletin otomotiv sanayisine yaptığı büyük desteklere son verilecek, toplu taşımacılık, bu arada yeraltı ve yerüstü raylı ulaşım projeleri gerçekleştirilecektir.

Şehiriçi ulaşım, elektrik ve ısınma gibi kamu hizmetleri adım adım ucuzlatılacak ve parasız hale getirilecektir.

Millî Hükümet, İstanbul Boğazı’ndaki betonlaşmayı yıkarak, bu eşsiz doğa güzelliğimizi halkın gezme, dinlenme, sağlıklı yaşama ve kültürel ihtiyaçlarının hizmetine sunacaktır.

Atatürk Orman Çiftliği, sahibi olan millete iade edilecektir.

51. Doğa ile Uyumlu Kalkınma
Özel çıkarcılığın derelerimizi, ırmaklarımızı, körfezlerimizi, denizlerimizi ve toprağımızı kirletmesine ve yaşam koşullarını bozmasına izin verilmeyecektir. İnsan ile doğa arasındaki uyum ve dengeler gözetilecektir.
UÇKUN GERAY


52. Teknoloji Atılımı
Ekonomide dışa bağımlılığa son verilmesi, esas olarak özgücümüze dayanan bir ekonominin kurulması, milletlerarası rekabet yeteneğimizin geliştirilmesi, yüksek katma değer sağlanması, gelişme hızının artırılması, topyekûn kalkınma ve millî savunma sanayisinin geliştirilmesi amacıyla Teknoloji Atılımı gerçekleştirilecektir. “En büyük üretici güç insandır” gerçeğinden hareketle, bilgi piyasanın engelleyici etkilerinden kurtarılacak ve yaygınlaştırılacak, insan kaynaklarımız planlı olarak geliştirilecek ve verimli kullanılacak, bilimsel-teknolojik araştırma ve geliştirmeye öncelik verilecektir.

53. Emek Seferberliği, İşsizliğe Son
Emeğin özgürleşmesi ve ülkenin insan kaynağının bütünüyle seferber edilmesi; ekonomik, toplumsal ve teknolojik gelişmenin ve aynı zamanda iç barışın anahtarıdır. Emek seferberliği yoluyla bugün boşta gezen milyonlarca işsize iş ve gelir sağlanacaktır. Bu cümleden olmak üzere yeni tarım alanları açmak, toprağı islah etmek, teraslama, sulama, dağları şenlendirme, orman alanlarını genişletme, denizlerimizi ve ırmaklarımızı koruyarak su ürünlerimizi geliştirme, doğal güzelliklerimizi bütün halkın yararlanmasına elverişli hale getirme, turizmi geliştirme, yol, liman, baraj ve bent yapma gibi emekyoğun yöntemlerle milyonlarca insanımızı üretime ve hizmete katmak; devletin, belediyelerin, kooperatiflerin ve diğer toplumsal kuruluşların görevidir.

54. Yeterli Ücret, Maaş ve Taban Fiyat
Ürün taban fiyatlarının, işçi ücretlerinin, esnaf ve zanaatkâr gelirlerinin, memur, emekli ve yetim aylıklarının artırılması yoluyla iç pazarda talep büyütülecek ve refah yükseltilecektir. Herkese parasız sağlık ve eğitim, sağlıklı konut, sağlıklı ve hızlı ulaşım, herkese kültür ve sanat olanağı gibi toplumsal siyasetlerle halka refah sağlanacak ve sanayinin tam kapasiteyle çalışması ve tarım kaynaklarının seferber edilmesi koşulları yaratılacaktır.


IV
SAĞLIKLI VE GÜVENLİ YAŞAM

55. Herkese Sağlıklı ve Güvenli Konut
Millî Hükümet, herkese, sağlıklı, güvenli, depreme dayanıklı ve uygarca yaşayabileceği bir konut sağlar. Bu hedefe ulaşmak için konut yapımı merkezî olarak planlanacak, kooperatifleşme desteklenecektir. Her yeni yatırım, yaratacağı konut ihtiyacıyla birlikte ele alınacaktır.

56. Parasız ve Nitelikli Sağlık
Sağlık alanında her düzeydeki eşitsizliğe son verilecek, herkese nitelikli sağlık hizmeti verilecektir. Sağlık hizmetleri iki yıl içinde parasız hale getirilecek; işyeri, mahalle, köy ve okul temelinde yeniden örgütlenerek halkın ayağına götürülecektir. Türkiye bütün bu olanaklara sahiptir.

Sosyal güvenlik kurumları çökmekten kurtarılacak, hizmet için yeterli hekim ve hastabakıcı görevlendirilecek ve araç gereç tahsis edilecektir. Sosyal güvenlik kurumlarının özel kesimden alacakları hızla tahsil edilecektir.

İnsan sağlığını piyasaya feda eden, hastayı müşteri olarak gören ve çoğaltan sistem değiştirilecektir. Para kazanmaya değil, hastalıkları önleyici sağlık hizmetine öncelik verilecektir. Halkın sağlık bilgisi yaygın eğitim kampanyalarıyla geliştirilecektir.

Sağlık hizmetinin planlanması, yönetilmesi ve denetlenmesine, sağlık görevlileri ile hizmetten yararlananların etkin katılımı sağlanacaktır.

57. Halka Ucuz ve Nitelikli İlaç
Sosyal güvenlik kurumlarına ve halka ucuz ve nitelikli ilaç sağlanacaktır.

Millî Hükümet, millî ilaç sanayisini yabancı ilaç tekellerine karşı koruyacak ve destekleyecektir. Araştırma çalışmaları özendirilecek ve geliştirilecektir. Millî güvenliğin gereği olarak, Dünya Sağlık Örgütü’nün 100 temel ilacı ve aşılar Türkiye’de üretilecektir. Türkiye’de üretilebilecek ilaçlar dışardan alınmayacaktır. Yabancı ilaçlara ruhsat, sıkı kayıtlara ve süreye bağlanacaktır.

Sağlığa zarar veren bilinçsiz ilaç tüketiminin kışkırtılmasına son verilecektir. Halk bu amaçla eğitilecektir.

58. Çalışma Hakkı ve İş Güvencesi
En başta gelen hak, yaşama ve geçinme hakkıdır. Millî Hükümet, her yurttaşın yeteneğine göre bir işte çalışmasını garanti eder. Hiç kimse siyasal görüşü, inancı, ırkı ve cinsiyeti yüzünden işsiz kalamaz ve işten atılamaz. Angarya yasaktır. Eşit işe eşit ücret uygulanacaktır.

59. Çalışma Süresi ve Dinlenme Hakkı
Haftalık çalışma süresi 40 saattir. Yeraltında ve ağır işkollarında bu süre daha da kısaltılır. Bütün çalışanların yılda en az bir ay ücretli dinlenme hakları gerçekleştirilecektir. Millî Hükümet, yurttaşlara dinlenme, eğlenme, siyaset, kültür, sanat ve başka toplumsal faaliyetlerde bulunma ve kendilerini geliştirme olanağı sağlayacaktır.

60. Sağlıklı Çalışma
Çalışma hayatında emekçilerin can güvenliğine ve sağlığına öncelik verilir. İşyerleri ve fabrikalar sağlık koşullarına uygun olarak düzenlenir. İnsan sağlığına olumsuz etkileri olan çalışma alanlarında koruyucu ve önleyici önlemler alınır. Kadınların ve 15-18 yaş arasındaki çocukların sağlıklı çalışma koşulları özel olarak düzenlenir.

61. Çalışanların Hakları
Çalışma hayatını düzenleyen bütün kanunlar, bu arada 4857 sayılı İş Kanunu, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 399 sayılı Sözleşmeli Personele İlişkin Kanun Hükmündeki Kararname yeniden düzenlenerek, ücretlilerin ve kamu çalışanlarının temel hak ve özgürlükler güvence altına alınacak ve uygulanacaktır. Bütün çalışanların sendikalaşma, grev ve toplu pazarlık hakları sağlanacak, kaldırılan hak grevi yeniden yasalaştırılacak ve lokavt yasaklanacaktır. Bütün halkın ve özellikle emekçilerin ülke siyasetine ve işyerlerinin yönetimine etkin olarak katılmaları, Millî Hükümet için en büyük destek ve güvencedir.

62. Sıcak Yuva, Mutlu Aile
Küreselleşmenin aileyi dağıtan ve yozlaştıran ekonomik ve kültürel ilişkileri tasfiye edilerek aile korunacaktır.

63. Çocukların ve Yetimlerin Korunması
15 yaşından küçük çocuklar çalıştırılamaz. Millî Hükümet, merkezden yerel yönetimlere kadar bütün imkanlarını seferber ederek, çocukları koruyacak, çocuklara karşı her tür şiddet ve istismara kökten son verecektir. Çocukların parasız yararlanacağı, kültürel ve bedensel gelişmelerini sağlayan kurumlar oluşturulacak, yeterli kaynak sağlanacaktır.

Yetim ve öksüzlerin bakımını ve eğitimini devlet üstlenecektir. Suç işlemiş çocukların topluma kazanılması için çocuk iyileştirme evleri açılacaktır. Sokakta yatan tek bir çocuk bırakılmayacak, tinerciliğe ve kapkaççılığa itilmiş çocuklarımız eğitilecek ve meslek sahibi yapılacaktır.

64. Kadının Kurtuluşu
Millî Hükümet, erkekle kadın arasındaki yasal ve fiili eşitsizliği, kadına karşı ayrımcılığı, her tür şiddeti ve cinsel tacizi bütün temelleriyle ortadan kaldırmak için, toplumun her kesiminde seferberlik yürütecektir. Kadının toplumsal yaşamda ve üretimde yer almasını ve gelişmesini engelleyen Ortaçağ kurumları ve ilişkileri tasfiye edilecek, kadına iş ve kazanç olanağı sağlanacaktır. Kadınların siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda önder roller üstlenmesinin önündeki bütün engeller ve geleneksel anlayışlar temizlenecek, bu amaçla yeterli kreş, yuva, eğitimi merkezi ve okumayazma kursları açılacaktır. Çalışan kadınların analık durumlarının korunması için gerekli bütün önlemler alınacaktır. Köylük alanlarda kadınlar, sosyal ve sağlık güvencesine kavuşturulacak, kadının ekonomik girişimciliği özendirilecektir.

İşsiz ve kimsesiz kadınlar, çocuklarıyla birlikte güvenli ve çağdaş olanaklarla barındırılacak ve devlet güvencesine alınacaklardır. Kadınları bedenlerini satmaya zorlayan ve aileleri büyük acıların içine iten ekonomik ve toplumsal temel ortadan kaldırılacak, beyaz kadın ticaretine ve fahişeliğe son verilecektir.

Eğitimde ve kitle iletişim araçlarında kadını aşağılayan, küçük düşüren, gerileten anlayış ve yayınlara izin verilmeyecektir.

65. Emekli, Dul, Yaşlı ve Engellilerin Korunması
Millî Hükümet ve yerel yönetimler, emekli, dul, yaşlı ve engellileri korur; muhtaç olanların ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılar; toplumsal hayata her alanda katılmaları için gerekli kurumları oluşturur ve kaynakları sağlar. Bu anlayışla öncelikli olarak emeklilerin, dulların ve yetimlerin aylıkları insanca yaşam için gerekli düzeye yükseltilecektir.

Millî Hükümet, engellileri yardıma muhtaç kimseler olarak değil, ülkemizin gelişmesine katkıda bulunacak yurttaşlar olarak görür. Onların toplum hayatının her alanına, üretime, hizmetlere, kültür ve sanat faaliyetine etkin olarak katılmalarını sağlayacak bütün önlemleri alır ve olanakları sağlar. Devlet, engelli çocukların bakım ve eğitiminden sorumludur. Engellilerle ilgili düzenleme ve kararlarda, engelli örgütlerinin görüşleri gözönünde tutulur.

66. Şehit Aileleri ile Gazilere Saygı ve Koruma
Türkiye’nin en değerli yeraltı zenginliği, toprağın altındaki şehit kemikleridir. Şehit ailelerinin ve gazilerin korunması, Cumhuriyet’in ve vatanın savunulması görevi içindedir. Milli Hükümet, bu anlayışla toplumumuzda şehit ve gazilere minnet ve saygı bilincini güçlendirecektir. Şehitlerimizin ve kahramanlarımızın anıları yaşatılacak, mezarları ve anıtları imar edilecektir. Şehitler ve gazilere ilişkin düzenlemeler tek bir kanunda toplanarak, yadigârları olan ailelerinin kendilerine yakışan koşullarda geçim ve eğitimleri güvence altına alınacaktır. Gazilerimizin ve şehit ailelerinin dernekleri desteklenecektir.

67. Yurtdışındaki Yurttaşlarımız
Millî Hükümet, yeterli iş sahası açarak yurtdışına işçi göçüne son verecek, emek birikimimizi ülkemizin kalkınmasında değerlendiren bir yatırım, üretim ve hakça bölüşüm düzeni getirecektir. Bu sayede işsizlik, geçinme kaygısı, siyasal sığınma ve değişik nedenlerle yurtdışına göçmüş yurttaşlarımız vatanlarına dönme olanağına kavuşacaktır.

Millî Hükümet, yurtdışındaki yurttaşlarımızın bulundukları ülkelerdeki ekonomik, toplumsal ve kültürel taleplerinin gerçekleşmesi için çaba gösterecektir. Gurbetzedelerin gaspedilen birikimleri tahsil edilecektir. Yurda dönmek isteyenlerin uyum sorunları çözülecektir.

İşçi Partisi, Lozan ve Berlin meydanlarında yaptığı gibi, hükümet olduktan sonra da, ayrıca devlet olanaklarını değerlendirerek, ırkçılığa, yabancı düşmanlığına ve emperyalizmin kültürel baskılarına karşı yurtdışındaki yurttaşlarımızın hakları ve huzuru için mücadele edecektir.


V
CUMHURİYET EĞİTİMİ VE
AYDINLANMA


68. Parasız Eğitim ve Spor
Anaokulundan üniversite sonuna kadar parasız eğitim, kültür ve spor hizmeti sağlanacaktır. Eğitimde öğrencilerden ve ailelerinden katkı payı, yardım ve benzeri adlarla para alınamaz. Ailesinden uzakta öğrenim gören, kimsesiz veya yardıma muhtaç öğrencilerin beslenme, giyim, uygarca eğlenme ve kültür ihtiyaçlarını devlet karşılayacaktır.

69. Türkçenin Kurtarılması ve Geliştirilmesi
Millî Hükümet, “Türkiye’yi kurtarmak için Türkçeyi kurtarma” bilinciyle, bütün yurttaşlarımızın Türkçeyi iyi bilmesini sağlayacak uzun süreli bir seferberlik yürütecektir. Anaokulundan üniversite sonuna kadar eğitim ve öğretim dili Türkçe olacaktır. Yabancı diller, yetkin ölçülerde öğretilecektir.

Millî Hükümet, kamu yönetiminde, eğitimde, yayın alanında, ticarette, sanayide, kültürde, sanat, eğlence ve sporda yabancı dillerin Türkçeyi bozan etkilerini önlemek, Türkçemizin bir uygarlık ve bilim dili olarak gelişme olanaklarını değerlendirmek amacıyla “Türkçeyi Geliştirme Yasası”nı çıkaracak ve uygulayacaktır. Başta TRT Kanunu olmak üzere görsel, yazılı ve sözlü basınla ilgili yasalar, bu amaca uygun olarak yeniden düzenlenecektir. Türkiye’de kurulan bütün şirketlerin, basın kuruluşlarının, derneklerin ve diğer kurumların yabancı dillerden isim, unvan, marka vb kullanmaları önlenecektir.

Türkçenin ve Türk kültürünün öğretilmesi ve yaygınlaştırılması için, yurtta ve dünyanın önemli kentlerinde “Yunus Emre Enstitüleri” kurulacaktır.

70. Cumhuriyet Eğitiminin Birliği ve Felsefesi
Millî Hükümet, Cumhuriyet’in devrimci felsefesiyle, bağımsız, toplumcu, demokratik, laik, bilimsel ve halkçı ekonominin ihtiyaçlarına cevap veren, tek bir eğitim sistemi uygulayacaktır. Bu bağlamda emperyalist çıkar sistemine eleman yetiştiren bugünkü eğitim sistemi temelden değiştirilecektir. Türkçemizi iyi bilen, yurtsever, halka hizmet ruhuyla dolu, devrimci, özgür düşünceli, yaratıcı, başı dik, haksızlığa direnen, cesur, barışçı, dayanışmacı, emeğe saygılı, kamu mülkiyetine özen gösteren, paylaşmacı, insanlığa kardeşlikle bağlı, yetenekli, bilgili, sorumlu, “Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür” kuşaklar yetiştirilecektir. Müzik, resim, tiyatro gibi kültür ve sanat derslerine ve faaliyetine önem verilecektir. Köy Enstitüleri tecrübesi, çağdaş eğitimin ihtiyaçlarına uygun olarak değerlendirilecektir.

Millî Hükümet, öğrenciyi ve öğretmeni, eğitimin merkezine yerleştirecektir.

71. Özel Kesime ve Tarikatlara Ait Eğitim Kurumları Kamulaştırılacak
Cumhuriyet Devrimi Kanunları’na göre yasadışı olan tarikatlara ve vakıflara ait okullar ve yurtlar ile bütün özel okullar, özel üniversiteler ve özel eğitim kurumları kamulaştırılarak, Cumhuriyet eğitiminin halka hizmet eden kurumları haline getirilecek, Eğitimin Birliği (Tevhidi Tedrisat) sağlanacaktır.

72. Üniversiteye Giriş Orta Öğretime Dayandırılacak
Ülkemizin yetişmiş insan gücü en önemli kamu değerlerimizdendir. İlk ve orta öğretim güçlendirilerek, bu eğitim kurumlarında yetişen gençlerimizin, hayatın her alanında yol gösterici ve nitelikli bilgi ve becerilerle donanmaları sağlanacaktır. Giriş sistemi, ortaöğretime dayandırılacak ve fırsat eşitliği gerçekleştirilecektir. Ortaöğretimin amacını, üniversite giriş sınavını kazanma becerilerinin verilmesine indirgeyen eğitim karşıtı anlayış ve uygulamaya son verilecektir. Yetişmiş insan gücümüzün dağılımı, Üniversite Giriş Sınavı’nın bozucu ve yıpratıcı etkilerinden kurtarılacaktır. Giriş sınavları ve diğer araçlar, eğitim planının uygulanmasına hizmet eden yönlendirici unsurlar olarak işlev görecektir. Üniversiteye giriş sınavı adım adım kaldırılacaktır. Gençlerimizin ilgi ve yetenekleri ile seçtikleri meslekler arasında uyum sağlanacaktır.

73. Meslek Okulları
Millî plana göre, ekonomik, toplumsal ve kültürel kalkınmanın ihtiyaçlarına cevap veren meslek eğitimi geliştirilecektir.

74. Üniversitelerde Bilimsel Nitelik ve Kamuya Hizmet
Üniversitelerimiz, bilimsel araştırma, bilim eğitimi yanında, halka sundukları hizmetlerle, milletin geleceğinin kurulmasına katkıda bulunan Cumhuriyet kurumları olarak yeniden düzenlenecektir. Üniversiteler, çalışmalarını, bilimden ve bilimin evrensel ölçütlerinden ödün vermeksizin, oluşturulacak millî bilim gündemleri doğrultusunda yürüteceklerdir. Özel olarak bilim gücümüzün, genel olarak insan gücümüzün yetiştirilmesi planlanacak ve üniversitelerimiz bu planların uygulanmasında temel unsur işlevi göreceklerdir. Öncelikle seçilmiş bazı alanlardan başlanarak, üniversitelerimizin dünyada bilimin öncüleri arasında yer alması hedeflenecektir. Üniversite içindeki atama ve yükseltme kuralları, bu ölçütlere göre yeniden düzenlenecektir.

Üniversitelerimize, Cumhuriyet Devrimimizi tamamlama doğrultusunda idarî, malî özerklik ve bilimsel özgürlük sağlanacak ve iç işleyişleri demokratik bir yapıya kavuşturulacaktır.

75. Bilim İnsanına Özgürlük ve Araştırmanın Özendirilmesi
Halkçı ve özgürlükçü siyasetler sayesinde bilim alanında yeteneklerin ortaya çıkması sağlanacak; gençler bilimsel buluş ve araştırmaya yönlendirilecektir. Bilimsel çalışmanın özgürleştirilmesi ve araştırmanın özendirilmesiyle yurtdışına beyin göçü durdurulacak ve dışardan yurdumuza beyin göçünün koşulları yaratılacaktır.

Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu yeniden özerk yapıya kavuşturulacak ve yeterli kaynak ayrılacaktır. Türk tarihi ve dilini araştırmak için binlerce bilim insanı seferber edilecektir.

76. Devrimci Eğitim ve Aydınlanma Seferberliği
Batı destekli gericiliğin ve bölücülüğün iç çatışma olanaklarını ortadan kaldırmak, millî birliği sağlamlaştırmak, çağdaş bir ekonominin insan gücünü yaratmak ve yurttaşlarımızın yeteneklerini geliştirmek amacıyla bütün toplumu kucaklayan bir Devrimci Eğitim ve Aydınlanma Seferberliği ve sürekli eğitim yürütülecektir. Bu seferberliğin kurum ve araçları oluşturulacaktır. Radyo ve Televizyon Yasası ile Basın Yasası, bu amaca uygun olarak yeniden düzenlenecektir. Halk kütüphaneleri, müzeler ve kültür sarayları, yaygınlaştırılacak ve geliştirilecektir. Halkevleri, günümüz koşullarına göre köy ve mahallelere kadar yeniden örgütlenecek ve halkı eğitecektir.

77. Yenileşme ve Güzelleşme İçin Sanat
Milli Hükümet, milli ve halkçı sanatımızın her dalda toplumu kucaklaması ve eğitmesi, sanatımızın güzellikte ve teknikte milletlerarası düzeye ulaştırılması için, gerekli kurumları oluşturacak ve yeterli kaynak sağlayacaktır.

Güzel Sanatlar günlük hayatın bir parçası haline getirilecek ve geliştirilecektir. Toplumla buluşması için sanatçının önü açılacaktır. Telif hakları titizlikle uygulanacak, fikir ve sanat eserlerinde korsanlık önlenecek, eser sahiplerinin emekleri ve yaratıcılıkları korunacaktır.

Radyolar, televizyonlar, basın ve yayınevleri, sinemacılık, düzeyli sanat uğraşına hizmet amacıyla desteklenecek ve özendirilecektir. Gençlerimizin ve yurttaşlarımızın en az bir sanat dalında yeteneklerini geliştirmeleri sağlanacaktır.

Devlet tiyatroları, Devlet opera ve baleleri, senfoni orkestraları, çoksesli korolar, sanat galerileri, sanatçı yetiştiren eğitim kurumları, Devlet konservatuvarları, güzel sanatlar liseleri ve yerel yönetimlerin sanat kurumları yaygınlaştırılacak ve nitelikleri yükseltilecektir. Özel sanat kurumları desteklenecektir.
Sanatın, halklar ve ülkelerarası bir dostluk köprüsü olması sağlanacaktır.

78. Yabancılaşmaya ve Tekelleşmeye Son, Millî ve Özgür Basın
Yazılı, sözlü ve görsel basın, yabancı ve yerli tekellere bağımlılıktan kurtarılacak ve özgürleştirilecektır. Basında yabancı sermaye yasaklanacaktır. Basının kültürel yozlaşma aracı olması önlenecektir. Topluma gerçek haber ve bilginin ulaştırılması için eşit rekabet koşulları sağlanacak ve basın desteklenecektir. Demokratikleşmeye hizmet eden yerel basın teşvik edilecektir.

79. Sağlıklı, Mutlu ve Ahlaklı Yurttaş Yetiştirmek İçin Spor
Gençlerimize ve her yaşta yurttaşımıza spor yapmaları için gerekli olanaklar sağlanacak, spor kurumları ülkemizin her köşesinde yaygınlaştırılacak ve desteklenecektir. Gençlerimiz ve yurttaşlarımız, spor yarışmalarında düşmanlık ve bireyciliği kışkırtan kapitalist yozlaşmanın etkilerinden arındırılacaktır. Bedence ve ruhça sağlıklı, mutlu ve ahlâklı yurttaşlar yetiştiren, toplumda dostluğu, dayanışmayı ve kardeşliği güçlendiren bir spor kültürü geliştirilecektir. Spor emekçilerinin hakları korunacaktır.

80. Ahlakî Çürümeye Son
İşçi Partisi, insanı vatanına, topluma, üretime ve kendisine yabancılaştıran emperyalist kültüre karşı sürekli mücadele yürütür. Vatansızlaşmayı, milletsizleşmeyi, anarşizmi, bencilliği, köşe dönmeciliği, havadan kazanmayı, açgözlülüğü, vurgunculuğu, başkalarının sırtına basarak yükselmeyi, fuhuşu, uyuşturucu ve alkol bağımlılığını kışkırtan, toplumu unufak eden, yalnızlaştıran ve yırtıcılaştıran emperyalist ve kapitalist yozlaşmaya karşı; vatanseverliği, çalışkanlığı, paylaşmayı, insan, doğa ve hayvan sevgisini, hoşgörüyü, barışı temel alan toplumcu ahlakın ve değerlerin yayılması ve kök salması için çalışır.