10 Şubat tarihli Milliyet gazetesinde, Anayasada Türk milletine yer verilip verilmemesi konusunda iki CHP’linin birbirinin tam zıddı olan görüşlerini okuduk.
Sayın Şükrü Elekdağ, emekli büyükelçi, eski milletvekili. Kılıçdaroğlu CHP’sinde milletvekili listelerinden dışlandı.
Rıza Türmen de eski büyükelçilerden. AİHM’de yargıçlık yaptı. Şimdi CHP İzmir milletvekili.
Şükrü Elekdağ ile Rıza Türmen, Anayasa’da vatandaşlık tanımında karşı karşıya duruyorlar.
Şükrü Elekdağ: “Türk milletinden vazgeçilemez!”
“Ülkemizin içinde bulunduğu şartlarda Türk milleti yerine, TC vatandaşlığı veya Türkiyelilik kavramlarının ikame edilmesinin, Türk milli şuurunun zayıflatılmasına, ülkemizin etnik köken bazında ayrıştırılmasına ve milli kimlik ve kültürden yoksun bir insan kitlesi, bir mozaik haline dönüştürülmesine hizmet edeceğinin bilinmesi gerekir. Türkiye’yi, bir Türk milletinin olmadığı noktasına getirirseniz, Türkiye Yugoslavya’ya döner, parçalanır. (Aktaran Hasan Pulur, Milliyet, 10 Şubat 2013)
Rıza Türmen: “Türk milleti terk edilmeli!”
“Özgürlükçü, farklılık içinde birlik ve bütünlük yaratan bir anayasa istiyorsak, etnik bir üst kimliğe dayanan bir vatandaşlık tanımından vazgeçmemiz gerekiyor. Bu, demokratik, herkesin farklı kimliklerle uzlaşı ve hoşgörü içinde birlikte yaşayacağı bir Türkiye yaratmanın ön koşulu. (Milliyet, 10 Şubat 2013)
Rıza Türmen, Cumhuriyet Anayasalarındaki “Türk” sözcüğünün bir etnik gruba karşılık kullanıldığını, farklı etnik kimliğe sahip yurttaşları kapsamadığını da yazıyor.
Devlet kurarak millet olmak
Anayasadaki “Türk Milleti” kavramının sadece bir etnik grubu tanımladığı iddiası açık bir çarpıtmadır.
Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir” şeklinde yaptığı tanımlama, etnik kökeni ne olursa olsun, bütün yurttaşları kapsar.
Esasen bütün milletler böyle ortaya çıktı. ABD’yi kuranlar, “Amerikan milleti” oldular.
Günümüzün bütün ulusal devletlerinin tarih sahnesine çıkmasında rol oynayanlar, o ulusal devletlerin dayandığı “milletler” oldular.
İngiliz, Fransız, İtalyan, İspanyol, Çin, Hint, Rus, Kanada, Avustralya vb. milletler gibi.
Büyük milletlerin doğuşu
Bütün büyük milletler, çok sayıda etnik topluluğun bir araya gelmesi ile ortaya çıktılar.
Fransız milleti, adını Franklardan alır. Ama Frankların yanı sıra Bretonlardan, Normanlardan, Alsaslılardan, Korsikalılardan, Basklardan vb. etnik toplulukların toplamından oluşuyor.
İngiliz milleti ise, adını Anglo’lardan alır. Ama günümüzün İngiliz milleti, Anglolardan, Saksonlardan, Keltlerden, İskoçyalılardan, Gallilerden, İrlandalılardan vd. oluşuyor.
Ruslar, çoğunluğu Slav kökenli olduğu halde, ismini Viking kökenli Ruslardan alır.
Türkiye ise, “Kavimler kapısı”dır. Bugünkü Türk milleti, adını imparatorluklar kurarak halkları bir arada yaşatma kültürüne sahip olan Türklerden aldı.
Milletimizin adının “Türk” olması bir kararla belirlenmedi.
Binyıldır bu topraklarda siyaset, kültür, ekonomi vb. dilimiz Türkçe.
“Türk” adını bu topraklarda yaşayan herkesin ortak adı olarak yabancılar kullandı. Ve giderek herkes tarafından benimsendi. Emperyalizme karşı savaş sonunda ortaya çıkan “millet”, işte bu doğallık içinde “Türk” adını benimsedi.
Türk adının Asya’daki kaynaştırıcı ve birleştirici geleneği kuşkusuz önemli mirastır.
“Vatandaşlık Yasası” ne diyor?
Rıza Türmen, 2009 yılında yürürlüğe giren 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun geçici I. maddesinin başlığının “Türk soylu yabancılar” olmasının Türk milleti kavramının bir etnik grubu ifade ettiği iddiasının kanıtı olarak kullanmış.
Etnik olarak Türk kökenli olup yabancı ülkelerde yaşayan toplulukların varlığı bir gerçektir. Yasanın o maddesi “Türk” kavramını tanımlamıyor. Yabancı ülkelerde yaşayan Türk soylulara ilişkin düzenlemeyi yazıyor.
Millet olmaktan çıkmanın anlamı
Biz, emperyalizme karşı kurtuluş savaşı vererek tek bir millet olma yoluna girdik.
Emperyalizm şimdi bu süreci tersine çevirerek Kurtuluş Savaşı ile kazandıklarımızı ortadan kaldırma girişimi içindedir.
Anayasada “Türk milleti” olsun mu, olmasın mı tartışmasının özeti budur.
Yani anayasaya yazılması savaşla oldu, anayasadan çıkarılması da savaşla olacaktır.
Kaçınılmaz ayrışma
Sayın Şükrü Elekdağ’ın dediği gibi; “Türkiye’yi Türk milletinin var olmadığı noktasına getirirseniz, Türkiye Yugoslavya’ya döner, parçalanır.”
Yalın gerçek budur.
Tayyip Erdoğanların Anayasası, Türkiye’yi Yugoslavya yapmanın anayasasıdır.
Türk milleti kavramı eksenindeki mücadele, bugün Türkiye’deki en temel saflaşmayı belirliyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna önderlik eden Partide Türk milleti kavramını reddeden yöneticiler olması, bu Parti’nin, önderlik ettiği devrimi reddeden bir noktaya geldiğini gösteriyor.
mbgultekin@ip.org.tr