MAYINLARI TÜRKİYE TEMİZLESİN, TOPRAKLAR KÖYLÜLERE DAĞITILSIN!' KAMPANYASI ANKARA'DA BAŞLATILDI!

İşçi Partisi, Türkiye-Suriye sınırında bulunan mayınlı arazilerin temizlenmesi ve ardından ortaya çıkacak arazilerin geleceği hakkında "Mayınları Türkiye Temizlesin, Topraklar Köylülere Dağıtılsın" başlığıyla bir kampanya başlattı. Kampanya, 29 Mayıs 2009 günü Ank...

Tarih:

İşçi Partisi, Türkiye-Suriye sınırında bulunan mayınlı arazilerin temizlenmesi ve ardından ortaya çıkacak arazilerin geleceği hakkında "Mayınları Türkiye Temizlesin, Topraklar Köylülere Dağıtılsın" başlığıyla bir kampanya başlattı. Kampanya, 29 Mayıs 2009 günü Ankara, Kızılay'da kitlesel basın açıklamasıyla başladı. Burada bir basın açıklaması yapan İşçi Partisi MKK Üyesi ve Ankara İl Başkanı Sefa Koçoğlu özetle şunları söyledi:
AKP iktidarı, Suriye sınırındaki mayınları temizleme ve kullanıma açma adı altında ABD emperyalizminin maşası İsrail'in bu topraklara yerleşmesine imkân tanıyan yasayı meclisten geri çekmek zorunda kaldı. Bütün ülke hatta AKP içinden önemli sayıda milletvekilinin muhalefetiyle tasarı engellendi. AKP iktidarı Türkiye kayasına çarpmıştır.

Türkiye- Suriye sınırındaki mayınların Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından temizlenmesini ve sınır bölgesindeki topraksız ve yoksul köylülere dağıtılmasını istiyoruz. TSK mayın temizleme işini NATO’ya ya da başka bir kuruma havale edemez. Gerekli teknolojik donanım temin edilmeli ve mayınları Türkiye kendi milli olanakları ile temizlemelidir. Bunun için gerekli olan parasal kaynak bulunmalıdır. Başbakanın ikinci uçağı için 60 milyon dolar harcayabilen bir ülke on binlerce vatandaşını ve sınır güvenliğini ilgilendiren böyle önemli bir konuda gereken parayı rahatlıkla bulabilir. TSK bu görevden kaçamaz.

1956 yılından bu yana işlenmemiş bu çok değerli toprakların devlet desteğinde organik tarıma açılması ve elde edilen ürünlerin pazarlanmasında ve ihracatında devletin destek olması şarttır.

Bu toprakların organik tarıma açılması halinde elde edilecek üç yıllık geliri karşılığında İsrail’e 49 yıllığına devredilmesi hesap bilmezlik değilse ihanetin ta kendisidir. Ülkenin sınırları o ülkenin insanlarıyla savunulabilir. Yabancı bir ülkeye, hele hele bu topraklarda gözü olan ve bu bölgeyi kendilerine “vaat edilmiş topraklar” olarak gören İsrail’e verilmesi bir güvenlik ve bağımsızlık sorunu yaratacaktır.

Bu verimli toprakların sınır köylülerine dağıtılması terörün önlenmesine dolayısıyla Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüne hizmet eder. Kürt sorunun çözülmesinde ve terörün önlenmesinde en önemli araçlardan biri de köylülerin toprak sahibi yapılmasıdır.

İşçi Partisi olarak, iktidar ve muhalefet partilerini uyarıyoruz. Suriye sınırında bulunan mayınların temizlenmesi karşılığında 49 yıllığına İsrail’e yap, işlet, devret modeli ile topraklarımızı devreden yasa tasarısı konusunda uzlaşmayın, ihanette birleşmeyin. Yasa tasarısını geri çekiniz.

İşçi Partisi, ülkemizin birliği, bütünlüğü ve sınır güvenliği, bölgedeki yoksul ve topraksız köylülerin topraklandırılması ve kazanılması için mayınlı araziler temizlenip bölgedeki hazine topraklarının köylülere dağıtılmasının takipçisi olacaktır.
Recep Tayyip Erdoğan, köylüye toprak dağıtılmasını, toprakların küçük parçalara ayrılmasını ve verimsiz olacağını ileri sürmektedir. Küçük toprak sahipleri bir üretim kooperatif kurularak birleştirilir ve verimlilik arttırılır.

İşçi Partisi önderliğinde kurulacak bir Milli Hükümet, topraksız köyünü topraklandırılacak, teröre son verecek, Türk Kürt kardeşliğini güçlendirecek, Cumhuriyetimize ve Vatanımıza karşı İşlenen suçların ve ihanetlerin hesabı sorumlulardan tek tek soracaktır.

Açıklamanın ardından açılan imza masası yurttaşlar tarafından ilgiyle karşılandı. Kısa sürede yüzlerce Ankara'lı aşağıdaki TBMM Başkanlığı'na hitaben yazılan imza metnine imza atarak kampanyaya destek verdiler.

İMZA METNİ:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
ANKARA

MAYINLARI TÜRKİYE TEMİZLESİN,
TOPRAKLAR KÖYLÜYE DAĞITILSIN!

Biz aşağıda imzaları bulunan vatandaşlar olarak, Türkiye- Suriye sınırındaki mayınların başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere Türkiye'nin ulusal olanakları ile temizlenmesini ve sınır bölgesindeki topraksız ve yoksul köylülere dağıtılmasını istiyoruz.

Bu toprakların organik tarıma açılması halinde elde edilecek üç yıllık geliri karşılığında İsrail’e 49 yıllığına devredilmesi hesap bilmezlik değilse ihanetin ta kendisidir. Ülkenin sınırları o ülkenin insanlarıyla savunulabilir. Yabancı bir ülkeye, hele hele bu topraklarda gözü olan ve bu bölgeyi kendilerine “vaat edilmiş topraklar” olarak gören İsrail’e verilmesi bir güvenlik ve bağımsızlık sorunu yaratacaktır.