Kuşadası’nda Turizmciler altın fırsatta buluştu

Uçak sorunu çözülürse turizm uçar

Tarih:

Kuşadası en önemli turizm merkezlerimizden. Çarpık kentleşme sonucu artık denizi ve dağları görmek zor. Tarihi birçok yapı değerlendirilemiyor. Sorunlarının çözülmesini isteyen turizmciler, Rus turist fırsatını kaçırmamak gerektiğini belirtti ve bunun için de uçuşların artırılmasını istedi.

 

Aydın’ın Kuşadası İlçesi’nde ‘Turizmde Üretim Devrimi Kurultayı’ toplandı. Çok sayıda turizmcinin ve iş insanının katıldığı kurultayda, Kuşadası’nın ve Türkiye’nin turizmde yaşadığı sorunlar masaya yatırıldı. Kurultaya Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Serhan Bolluk, Kuşadası Ticaret Odası Başkanı Serdar Akdoğan, TÜRSAB Aydın Bölge Temsilcisi Eda Yurtcan, TÜRSAB Aydın Bölge Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yaman, Aydın Turist Rehberleri Odası Başkanı Ozan Sayın, ADA-ÇEV Derneği Sekreteri Nail Topal, Tarihi Kuşadası Çarşı Esnafı Temsilcisi Mustafa Kutlu ve EYSİM Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Demir katıldı.

 

‘REHBERLER DİNLENMİYOR’


Rehberler Odası’nı temsilen kurultaya katılan Ozan Sayın, turizmde büyük sıkıntılar yaşandığını, rehberler olarak endişeli olduklarını belirtti. Sayın’ın verdiği bilgiye göre, Türkiye’de 12 bin tane rehber var. Turist rehberlerinin dinlenmediğini belirten Sayın, şöyle konuştu: “Biz rehberler olarak otobüsçüsünden minibüsçüsüne, restorancısından mağazacısına herkesi tanıyoruz. Turizmi turizm yapan esasında rehberler diye düşünüyoruz. Rehberlerin fikirlerinin çok daha fazla sorulması lazım. 35 senedir turizmin içindeyim. Benim mesleğe ilk başladığım zamanlardaki kazandığım para ile şu anda ki kazandığım para arasında dağlar kadar fark var. Kaliteli turistleri Türkiye’ye çekmek için turizm politikaları üzerinde çalışmamız gerekiyor.”

 
 

‘MENDERES NEHRİ TEMİZLENSİN’

Kuşadası’nda çevre sorunları yaşandığına da dikkat çeken Ozan Sayın, “Menderes Nehri’nin olduğu havza temizlenmeli. Çevre kirliliği çok büyük bir boyutta. Bu turizmi olumsuz bir şekilde etkiliyor. Madenlerin sayısı arttı. Belki de buradan başlamak gerekiyor. 95 ayrı okul var ve bu 95 ayrı okuldan mezun sayısı 3 bin 500’ün üstünde. Bizim her sene 3 bin 500 tane rehbere ihtiyacımız yok. Rehber öğretimi yapan okul sayısının ve üniversitelerdeki bölüm sayısının kesinlikle azaltılması gerekiyor” diye konuştu. 

 

 

NAZİLLİ SÜMERBANK ATIL DURUMDA

TÜRSAB Yönetim Kurulu Üyesi Murat Yaman da konuşmasında, bölgenin bilinmeyen tarihi ve kültürel yerleri olduğunu, buraların turizme mutlaka kazandırılması gerektiği uyarısı yaptı. Yaman şöyle konuştu: “Magnezya diye bir antik kentimiz var. Muhtemelen pek çoğumuz gitmedik. Burada geceleme yapan gemiler için ışıklandırma nasıl yapılır? Ne kadar bütçe gerekir? Bununla alakalı biz ne yapabiliriz? diye çabamız var. Nazilli Sümerbank mesela. Tüm dünyaya örnek bir işletme. Şu an gidip görürseniz içiniz acır. Müze tarzı bir şey yapılmış. Sümerbank’a yolunuz düşerse oraya bir girin, çıkın. Çalışanların çocukları için okullar, kreşler, tiyatro, spor kulüpleri var. Fabrika ile Nazilli arasında ücretsiz bir raylı sistem üretilmiş. Muhteşem bir yer ama şu an atıl durumda. Sümerbank gibi Magnezya gibi Afyodisyas gibi cevherler var burada.” Yaman, Corner Kongre Merkezi’nin gündemde olduğunu da belirterek, “Ukrayna ve Rusya görüşmesi şu an Kuşadası'nda kongre merkezimizde yapılabilirdi, biz komple ve topyekûn oraya sahip çıksaydık. Şu alandaki sahne hareketli bir sahne ve iki tane dolu tırı kaldırabilecek kapasiteye sahip. Muhteşem oturma salonları, muhteşem toplantı odası var. Ses düzeni koltukları vs. harika. Ama şu anda kapalı bir vaziyette. Bir acenteci olarak bu anlamda Vatan Partisi’nden özellikle destek isteyeceğim” diye konuştu.

 

 

‘KENTTE YAŞAYANLAR YÖNETİMDE OLMALI’


ADA-ÇEV Derneği Sekreteri Nail Topal da konuşmasında kentlilik ve hemşerilik bilinci konusunda bilgilendirmeler yaptı, Kuşadası’nda yaşanan sorunlarla ilgili çözüm önerilerini sundu. Kuşadası’nın 1970’li yıllardan itibaren hızlanan göçlerle, turizm yatırımları ile çarpık bir kentleşmeye uğradığını bildiren Topal, “Kent yönetenlerden çok orada yaşayanlarındır. Kentte yaşayanların, kentin planlanmasına, biçimlenmesine, denetim ve yönetim süreçlerine katılımı sağlanmalıdır. Kuşadası’nda yanlış işleyen hemşerilik ilişkileri, Kuşadalı olma bilincini ne yazık ki yaratamamıştır. Kente karşı öfke duyan, kenti ticaret kapısı gören, kentin kültürel ve doğal olanaklarından yararlanmayan insanlar, yaşadıkları kente yabancılaşır. Kuşadası’nda gördüğümüz en önemli eksiklik kentlilik bilincinin oluşturulamamasıdır” dedi.

 

Topal, kentte yaşanan sorunları ve çözümleri de şöyle sıraladı: “Kentin temizliği, atık su arıtma tesisinin tamamlanması çok önemli. Yürümekte olan bir proje var, 30 küsur yıldır. Fakat başlanan proje katı atık projesine dönüştürülmüştür. Kanalizasyon atıkları denizin iki kilometre ötesine derin deşarj halinde boşatılmaktadır. Yolların bakımlı tutulması, eksilen parke taşlarının düzenlenmesi, küçük çukurların doldurulması gerekiyor. Kentin Atatürk, İnönü, Adnan Menderes, Çandan, Tanhan ve diğer bulvarların mimarlık fakülteleri ile iş birliği halinde düzeltilmesi gerekiyor. Kültür çalışmalarında müzelerin yapılması gerekiyor. Kuşadası’nda sınırlı sayıda müze var. Yapılan şenliklerin yine turizme yönelik olması gerekiyor. Halkla ilişkiler çok önemli bir konu. Bu konuda belediyemizin, odalarımızın ve halkımızın duyarlı olması gerekiyor.”

 

 

‘DENİZİ GÖREMİYORUZ’


Jeofizik Mühendisi Sayın Mustafa Kutlu ise Tarihi Çarşıda yapılmak istenen düzenlemeyle ilgili uyarılarda bulundu. Kutlu, şöyle konuştu: “Yerel yönetimimiz, biz esnafları yılbaşından iki ay önce toplayarak 2-3 ay içerisinde buraların boşaltılmasını talep etti. Birtakım itirazlarımız oldu. Vatandaşın hâlâ itiraz ettiği bir uygulama. Bunun yanında belediyenin Salı pazarında yapmış olduğu üst geçit ve alt geçit uygulaması şehri ikiye böldü. Yapılacak olan, yatırımın yerel halkın ve esnafın görüşleri alındıktan sonra yapılması. Kuşadası gerçekten turizm kentiyle anılan bir kasaba alanıydı. Ancak Kuşadası’nın kuzeyinden girdiğinizde güneye kadar olan yaklaşık 30-40 km bir alana baktığınızda şöyle kafanızı çevirdiğinizde sağ tarafta denizi zor görüyorsunuz. Sol tarafta da dağları zor görüyorsunuz. Kasaba havasındaki o samimi duygular yok olmadan meydan düzenlenmesi ya da tarihi çarşı düzenlemesinden yanayız.”

 
 

‘KONGRE MERKEZİ’NİN KAPILARINI AÇALIM’

TÜRSAB Aydın Bölge Temsilcisi M. Eda Yurtcan
TÜRSAB Aydın Bölge Temsilcisi M. Eda Yurtcan

TÜRSAB Aydın Bölge Temsilcisi M. Eda Yurtcan da kurultayı düzenleyen Vatan Partisi’ne teşekkür ederek başladı sözlerine. Kuşadası’nın cennet olduğunu belirten Yurtcan, Kuşadası Kongre Merkezi’nin de Kuşadası’nın en önemli ticarethanesi olduğuna dikkat çekti. Yurtcan şunları belirtti: “Bu ticarethaneyi çalıştırabilirsek sadece ilçeler değil, ilimiz de faydalanacak. Turizmi 12 ay çıkarmalıyız diyoruz. Evet 12 aya çıkarmanın birçok aktivitesi var. Sağlık turizmi var, termal var. Ama şu an elimizde hazır bir ticarethane var. Maalesef bu ürünü hayata geçiremiyoruz. Çok büyük sıkıntısı da yok. Tek istediğimiz şey Kuşadası Kongre Merkezi’ne sahip çıkılması, bir an önce bu ticarethanenin hayata geçmesi en büyük isteğimiz. Halk günü yapalım, bütün herkese kapılarını açalım. Bu konuda hepinizden hem yerel halktan hem idari kurumlardan herkesten destek bekliyoruz.”

 

 

CHP'Lİ BELEDİYE KATILIMCILARI ENGELLEDİ


Turizmde Üretim Devrimi Kurultayı için Kuşadası Belediyesi’ne davet gönderilmesine rağmen belediyeden katılımın olmaması tepki çekti. Belediye yetkililerinin esnaf ve vatandaşa ‘katılmayın’ çağrısı yaptığı da gelen bilgiler arasında. Konuşmacıların arasında yer alan Kuşadası Esnaf Odası Yönetim Kurulu üyesi ve Kuşadası Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı’nın da belediye başkanı tarafından kurultaya katılmamaları yönünde uyarıldığı belirtiliyor.

 

 

MUSTAFA KUTLU: YEREL ÇARŞILAR YOK OLMASIN

“Gaziantep’teki Bakırcılar çarşısı turistik olmamasına karşın, turistik çarşı diye geçiyor ama içeride tan tan tan sesleriyle hâlâ imalat devam ediyor. Yani yanımızda turistik çarşı yeterince var. Yerel esnafın, yerel çarşıların olması gerektiğine inanıyoruz. Tabiî ki AVM’ler olacak. Tabi ki daha büyük işletmeler olacak. Ama bazı dokuların da kaybolmaması gerektiğine inanıyoruz. Kemeraltı yetmedi AVM’ler açıldı. Ama yine Kemeraltı’na gidiyoruz. Yine Kızlarağası’na gidiyoruz. Yıkmadan, yok etmeden ve bizleri de mağdur etmeden bir düzenlenme yapılacağına inanıyoruz. Orada 70 tane yerel esnafımız var. 70 tane esnaf bugün için aşağı yukarı 6-7 milyon civarında belediye bütçesine katkıda bulunuyor. Bu katkı yok sayılamaz.”

 

 

‘TURİZMCİMİZLE OMUZ OMUZA OLACAĞIZ’


Vatan Partisi Aydın İl Sekreteri Doğan Özkan, “Turizmde Üretim Devrimi Kurultayı”nı başarıyla tamamladıklarını belirterek, şu bilgileri verdi: “2 haftadır süren ön hazırlık çalışmalarımız boyunca 30’un üzerinde kurum ziyareti, şehir merkezinde tanıtım masaları, yaygın bildiri ve afiş çalışması gerçekleştirdik. Bu çalışmalar kapsamında 5 binin üzerinde esnaf ve turizmci ile temas etmiş bulunuyoruz. Kurultayımızda da bu ön çalışmalarımızın meyvesini topladık. Turizm konusunda söz sahibi olan odalarımızın ve kurumlarımızın katılım gösterdiği kurultayımızı oldukça coşkulu bir şekilde gerçekleştirdik. Kurultayımızda, kurumlarımızla turizm için ortak çalışma kararlılığımızı ilan etmiş bulunmaktayız.” Doğan, bu kurultaydan çıkan sonuçları, bir sonuç bildirgesi hazırlayarak en kısa sürede kamuoyuna ilan edecekleri bilgisini de vererek, “Bu süreçte, turizmcimizle, esnafımızla omuz omuza çalışacağız. Yeni turizm sezonu öncesinde böyle bir kurultayın gerçekleşmesi, turizmcilerimize, esnaflarımıza büyük moral ve umut verdi” dedi.

 

 

KTO BAŞKANI SERDAR AKDOĞAN: YEREL YÖNETİMLER DERS ALMALI

“Kuşadası 55 yaşında bir turizm kenti. Yani Kuşadası’nda bundan sonra böyle yeni yeni şeyler değil de yapılmış olanı düzeltmek için revizyonist bir yaklaşım lazım. Kuşadası’nın bundan sonraki bakış açısı bu olmalı. Kuşadası yeni başlayan bakir bir yer olsaydı mesela Özal’ın döneminde Antalya Bölgesi yeni açılmıştı. Ve buraların tecrübeleriyle çok daha güzel bir turizm yapılanması oldu. Ama bizim şu anda mesela otel yapacak bir arsamız kalmadı gibi bir şey. Bundan sonra elimizdekini değiştirerek bir yol almamız lazım. Mesleki sorunlar, çarşıların sorunları bunlar revizyonların içerisinde olmalı. Yerel yönetimlerin buradan ders alması lazım. Çarşıdaki yapı nasıl yapılmalı? Esnafın görüşleri alınarak olmalı. Ve de olması gerektiği gibi olmalı. Yani birilerinin işine geldiği gibi değil de nasıl olması gerekiyorsa öyle gitmesi lazım. Güzel bir toplantı oldu. Ben de faydalandım, kutlarım.”

 

 

VATAN PARTİSİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI SERHAN BOLLUK: UÇAK SORUNU ÇÖZÜLSÜN TURİZM UÇAR

Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Serhan Bolluk, Kuşadası yerelinde, pek çok sorun olduğunu belirterek, “Burada bizim il ve ilçe örgütümüze vazife düşüyor. Onlar da zaten bu toplantıyı onun için tertip ettiler. Çok faydalandıkları kanaatindeyim” dedi. Bolluk, Rusya’nın Ukrayna harekâtının en başta turizmcileri ilgilendirdiğini, toplantı öncesi oda başkanıyla yaptığı görüşmede şu sorunun gündeme geldiğini belirtti: ‘Türkiye hava sahasını Ruslara kapatsa Rusya’yı kaybedecek. Kapatmasa Avrupa’dan neredeyse üçte bir oranında gelen turistler ne olacak?’

 

 

HÜKÜMET MÜDAHALESİ ŞART


Turistin gelip gelmeyeceği sorusunun önemli olduğunu ifade eden Bolluk, “Burada denge kurmak artık mümkün değil. Hava sahasını ya kapatacaksınız ya açık tutacaksınız. Peki Avrupa ne yapar? Biden Beyefendi Rusya’dan petrol ve gaz ithalatını yasakladı. Daha doğrusu Rusya’nın ihraç etmesini yasakladı. Şimdi Avrupa kıvranıyor. ‘Ne yapacağım ben?’ diye. Bu gaza muhtaç. Çok ciddi oranda muhtaç. Fiyatlar fırlamış vaziyette. Almanya’da üretici enflasyonu yüzde 19’ları geçti. En çok sıkışan onlar. Peki bize ne olur? Türkiye yaptırımlara uymayacak bu açık. Hiç öyle bir beklenti olmasın. Ben mesela Avrupa’dan turist bekliyorum. Biz, geçen hafta başında Rusya’ya bir heyet gönderdik. İki gün boyunca yoğun temaslarda bulundu arkadaşlarımız. Aldıkları ortak cevap şu: ‘zaten gidecek başka bir yerimiz yok. 7.5 milyon turist bekleniyordu, şimdi 10 milyon beklenti var.’” diye konuştu. Kritik sorunların olduğunu ve bu sorunların doğrudan doğruya hükümet müdahalesi ile çözülebileceğine dikkat çeken Bolluk şöyle devam etti: “İşin büyük bir kısmı iki büyük acentenin elinde. Aldığımız bilgiler şöyle, uçakların 3’te 2’si bitti. Uçak yok. Türk Hava Yolları derhal el atmak zorunda bu işe. Buralarda ikircikli davrandığınız anda geç kalınır. Rusya’dan Türkiye’ye turisti taşıyacak acenteler hazır, uçak bulunmazsa bu turistleri otobüsle gemiyle filan getiremezsiniz. Türk Hava Yolları devlet marifeti ile derhal el atmalı bu uçak krizine.” Bolluk, Sırbistan’ın Moskova’ya uçuşlarını iki katına çıkardığını da bildirdi.   

 

 

KAPININ ARDINDA YENİ BİR DÜNYA VAR


Bolluk, Türkiye’nin önünde olağanüstü fırsatlar olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: “Barış Pınarı, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı harekâtları, yeni bir dünyanın kapısını açtı, bunun farkına varılmalı. Muazzam bir Amerikan planını bertaraf ettik. Kapıyı açtık. Şimdi Rusya, o kapıyı aralamaya devam ediyor. Aralanan kapıdan görünen yer yeni bir dünya. Ve orası çok başka bir yer. Orada Türkiye için olağanüstü fırsatlar duruyor.”

 

 

DOĞRU POLİTİKALAR İÇİN BASKI YAPALIM


Çin’in yılda 180-190 milyon turist gönderdiğini de belirten Serhan Bolluk, “Rusya’nın nüfusu 140 milyon. Deniz, güneş turizmi önemli ama mesela Çinliler, deniz ve güneşe gelmiyorlar. Pamukkale, Efes tam da aranan şey… Çok daha fazla para bırakıyorlar. Yani saatlerce halı dükkânlarında, kuyumcularda vakit geçiyorlar. Bu da bir politika meselesi. Çin, 500 dolar ödüyor turist başı. Bu fırsatların değerlendirilmesi iki şeye bağlı. Biz mücadeleyi Vatan Partisi olarak sürdüreceğiz. Hem uluslararası planda hem ulusal planda. Hep beraber baskı yapmamız lazım. Doğru politikalar doğru yönelimler için. Devlet eğer orada bizim önümüzde durmazsa ne bizle ne de sizlerle bu mesela çözülmez. Kuşadası’na kaç turist geleceğini bu sene Ankara’da izlenen politika tayin eder” diye konuştu. 

 

Serhan Bolluk yerel sorunlarla ilgili de şunları belirtti: “Buradaki imar planlarından başlayın da atık su tesislerine, çarşının düzenlenmesine vb. bunlar için merkezi idareye ihtiyaç yok. Vilayetin, kaymakamlığın, belediyenin müdahaleleri aslında bunları çözmek için yeterli. Burada il ve ilçe örgütümüze görev düşüyor. Vatan Partisi olarak tabi sizlerle omuz omuzayız. Ama yanı sıra ulusal ve uluslararası ölçekte yapılması gereken bayağı iş var.”