Ergenekon tertibi nedeniyle 5 yılı aşkın süre Silivri Cezaevi’nde kalan Kıbrıs kahramanı Emekli Albay Tekin, son yolculuğuna ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sloganı ve alkışlarla uğurlandı.
Ergenekon tertibinin son şehidi Kıbrıs kahramanı emekli Albay Muzaffer Tekin dün son yolculuğuna uğurlandı. Ergenekon davasından 5 yılı aşkın bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen emekli Albay Muzaffer Tekin, cezaevinde yakalandığı pankreas kanseri nedeniyle bir süredir tedavi gördüğü İstanbul GATA’da Salı günü hayatını kaybetmişti. Tekin için dün saat 14.30’da GATA’da yapılan törenin ardından, Üsküdar Selimiye Cami’de cenaze töreni düzenlendi.
Törene, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, 1. Ordu Kurmay Başkanı Tümg. İlhan Bölük, Haydarpaşa GATA Komutanı Tümgeneral Tarık Öztürk ve çok sayıda muvazzaf askerin yanı sıra, emekli subaylar da katıldı. Tekin, son yolculuğuna çok sevdiği askerlerin omzunda ve ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganıyla uğurlandı.
Aynı zamanda Vatan Partisi üyesi olan Emekli Albay Muzaffer Tekin’i 1974 Kıbrıs Barış Harekatı sırasında beraber savaştığı askerleri yalnız bırakmadı. Cenazeye katılan Kıbrıs Gazisi olan Rasim Gider ve Yılmaz Karaahmatoğlu, Tekin’in kahramanlığını belirtmek için savaş sırasında yaşadıkları bir olayı şöyle anlattı: “Biz Muzaffer komutanımla aynı tugaydaydık. Bir gün bizim birliğin cephanesi bitmek üzereyken komutanımız çok zor şartlar altında bize cephane getirdi. O cephaneyi getirmeseydi biz olmazdık. İçimiz sızlıyor.”
TÜRK MİLLETİNİN KAHRAMANI
Cenazeye katılan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Tekin’in büyük bir kahraman olduğunu belirterek, “Asker olarak doğdu. Asker olarak öldü. Silivri’deki zorbalıklara karşı kahramanca direndi. Hatırası bize cesaret verecek. Türk Milleti büyük bir kahramanını kaybetti” dedi.
Canazeye katılan isimlerden birisi de Balyoz tertibiyle yıllarca cezaevinde kalan MHP Milletvekili Emekli Korg. Engin Alan’dı. MHP Milletvekili Alan, “Biz başkaları gibi cami avlusunda siyaset yapanlardan değiliz. Son görevimizi yapıp, gideceğiz. Kıbrıs’ta savaşan yiğit bir subaydı. Başka söyleyecek bir şey yok. Hepimizin başı sağolsun” diyerek üzüntüsünü belirtti.
Muzaffer Tekin’i son yolculuğunda yalnız bırakmayan diğer isimler şöyle: Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, emekli Org. Hasan Iğsız, emekli Orgeneral Çetin Doğan, emekli Koramiral Feyyaz Öğütçü, emekli Korg. Hayri Güner, emekli Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, emekli Korg. Mustafa Korkut Özaslan, emekli Korg. Gürbüz Kaya, emekli Tümamiral Soner Polat, emekli Tümg. Can Teler, emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, emekli Tümg. Ahmet Yavuz, emekli Tümg. İhsan Balabanlı, emekli Tümamiral Özer Karabulut, emekli Tümg. Hıfzı Çubuklu, emekli Tümg. Abdullah Dalay, emekli Tümg. Süha Tanyeri, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Tuğamiral Türker Ertürk, emekli Tuğamiral Alaattin Sevim, emekli Deniz Kurmay Alb. İlyas Çınar, emekli Alb. Ali Türkşan, emekli Alb. İlker Ziya Göktaş, emekli Kur. Alb. Dursun Çiçek, emekli Binbaşı Levent Bektaş, CHP Parti Meclisi Üyesi Tuncay Özkan, Sivas Spor Başkanı Mecnun Odyakmaz, Sedat Peker.
Yakınları Muzaffer Tekin’in son sözlerinin “Allah devlete ve millete zeval vermesin. Ben nurlar içinde uyuyacağım. Atatürk’e laf söyletmem” olduğunu belirtti.
Denktaş’ın kabrinden ve Kıbrıs'tan toprak getirildi.
Emekli Albay Muzaffer Tekin, Kıbrıs Barış Harekatı’nda Kıbrıs topraklarına ilk ayak basan ve en çok çatışmaya giren ekiplere komuta etmişti. Adaya yapılan çıkarmada henüz 24 yaşında genç bir subay olan Muzaffer Tekin, üstlendiği kritik görev ile “Kıbrıs Barış Harekâtının seyrini değiştiren subay” oldu. “Üstün cesaret ve feragat madalyası” ile ödüllendirildi. Kıbrıslılar, Tekin’in komuta ettiği ekibin cephe taarruzu ile ele geçirdiği tepeye de onun anısına “Zafer Tepe!” ismini vermişti. Tekin’in mezarı için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın kabrinden ve Zafer Tepe’den toprak getirildi.
TEKİN’İN KURTARDIĞI TEĞMEN DE ORADAYDI
Gazetemizin yazarı Hikmet Çiçek, Tekin için GATA’da düzenlenen törende yaşadığı ilginç bir anektodu anlattı. Çiçek’in yanına gelen bir muvazzaf albay, “Beni hatırladınız mı?” diye sordu. Albay şöyle konuştu: “Muzaffer Tekin’in savunmasını yaptığı gün Silivri’deydim. Duruşma arasında Veli Küçük, Muzaffer Tekin ve sizinle sohbet etmiştik. Tekin Tuzla’da benim bölük komutanımdı. Komutanımın YAŞ kararıyla ihracına neden olan, Tuzla’da yaşanan olaya adı karışan genç teğmenlerden biri de bendim. Tekin bize sahip çıkmasaydı, hepimizi ihraç ederlerdi.”