Aydınlık Gazetesi ve Ulusal Kanal’ın, 19 Ağustos 2011 tarihinde İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesine yapılan polis baskınını protesto etmek için Ankara Sakarya Meydanı’nda ortaklaşa düzenledikleri kitlesel basın açıklaması, geniş bir katılımla gerçekleştirildi.
CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan, CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ve CHP eski Ordu Milletvekili Rahmi Güner'inde yer aldığı protesto gösterisine, Yeni Parti Genel Sekreteri Ali Karamahmutoğlu, İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu Av. Nusret Senem, DSP Mamak ve Keçiören ilçe başkanları katıldı.
DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi ve CHP Ankara Milletvekili Levent Gök eyleme desteklerini bildirdiler.
Kitle örgütlerinin de yoğun ilgi gösterdiği basın açıklamasına Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, TGB Genel Başkan İlker Yücel, ADD Genel Sekreter Yardımcısı Derya Kocabay, ADD Çankaya Şube Başkanı Muharrem Kılıç, ADD Yenimahalle Şube Başkanı Ertürk Tüzün, ADD Altındağ Şube Başkanı Zuhal Tecirlioğlu, Türk Hukuk Kurumu Başkanı Tuncay Alemdaroğlu, Bilim Ütopya Kooperatifi Başkanı Pro. Dr. Semih Koray, Cumhuriyet Kadınları Derneği Genel Sekreteri Figen Abalıoğlu, Ulusal Eğitim Derneği Genel Başkanı Nazım Mutlu, 27 Mayıs Milli Devrim Derneği Başkın H. Avni Güler, Müzik Eğitimcileri Derneği Başkanı Refik Saydam, Tüm Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Naki Selmanpakoğlu, TÜDEF Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin, Anadolu Halk Ozanlar Derneği adına Ozan Sinemi ve Ozan Mustafa Sayılır, Ankara CUMOK Dönem Sözcüsü Haluk Yalvaç destek verenler arasındaydı.
DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Kani Beko, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan İpekçi ile Birleşik Kamu-İş, Eğitim-İş, Birleşik Büro-İş, Kültür Sanat-İş, Belediye-İş işçi sınıfını temsilen açıklamaya destek verenler arasında yer aldı.
Basın açıklamasını Aydınlık Gazetesi Ankara Temsilcisi İsmet Özçelik "eskiden en zor meslek tersane işçiliği olarak bilinirdi. Bugün ise sorulsa en zor mesleğin gazetecilik olduğunu söylerim. Bugün, gazetecilik yapmak, ama gerçek gazetecilik yapmak isterseniz Silivri Zindanı'nı göze almalısınız." sözleriyle başlattı. İşçi Partisi, Aydınlık ve Ulusal Kanal'a yapılan polis baskınına değinen Özçelik, sözlerine "size söz veriyoruz, Aydınlık susmayacak" diye bitirdi.
Protesto gösterisinde bir konuşma yapan CHP Grup Başkan Vekili Emine Ülker Tarhan, Türkiye’de basınını özgür olmadığını, adaletin baskı altında olduğunu, devletin bir parti devletine dönüştüğünü söyleyerek, bütün partileri ve halkı bu parti devletine karşı dayanışmaya çağırdı.
CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ise, “karanlık rejimi Suriye’de, Libya’da aramaya gerek yok. Gelmiş Türkiye’nin tepesine oturmuş” sözleriyle, Türkiye’nin bugün geldiği noktayı özetledi. Özel Yetkili Mahkemelerin hâkimlerine de seslenen Kamer Genç, “Yarın çocuklarınız bu toplum içerisinde gezecekler” dedi.
TGB Genel Başkanı İlker Yücel de bütün diktatörlerin kendilerini en yüksek noktada hissettikleri dönemlerde yıkıldığını hatırlatarak, doğru bir program etrafında birleşildiğinde Tayyip Erdoğanların da yıkılacaklarını belirtti.
22 Nisan 2011tarihinde Ergenekon davasında tahliye olan İşçi Partisi Merkez Karar Kurulu Üyesi Av. Nusret Senem de protesto eyleminde bir konuşma yaptı. Sözlerine “Tayyip Erdoğan kendi sesinden korkuyor” diye başlayan Senem’in konuşması ise şöyle:
TAYYİP ERDOĞAN KENDİ SESİNDEN KORKUYOR
Tayyip Erdoğan¸ Aydınlık’ın, Ulusal Kanal’ın üç yıldır yayınladığı, bütün basının yıllardır elinde olan konuşmasından, kendi sesinden korkuyor.
Bu yayınlardan ötürü savcılıklara bir şikâyette bulunmamıştır. Bir tazminat davası bile açamamıştır. Fakat konuşmaların yayınlandı diye Başbakanlıktan Beşiktaş Savcılarına yazılı talimat gönderdin ve Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırımı ve gazeteci Ufuk Akkaya’nın tutuklanmasını sağladın.
Ey Tayyip Erdoğan neyi üçe kapattın? Yapılacak devlet işlemi nedir? Hesap ver! Üçe kapattığın rüşvet midir? Komisyon mudur? Miktarı nedir? Açıkla!
Ey Tayyip Erdoğan, KKTC Başbakanı iken M. Ali Talat’la Milli Kahraman Cumhurbaşkanı Denktaş aleyhine kurduğunuz kumpasın hesabını ver. “Devlet -mevlet demeyelim, tanıma istemeyelim” diyorsun, KKTC’yi birlikte yok ediyorsun. Bu ihanetinin hesabını ver!
İşçi Partisine, Ulusal Kanal’a ve Aydınlık gazetesine saldırarak bu suçlarını örtemeyeceksin. Ve mutlaka hesabını vereceksin.
Parlamentoda bulunan Anamuhalefet Partisi CHP ve MHP’ye de çağrım var. İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık’a karşı yapılan son hukuksuzluğa karşı çıktınız, desteğinize teşekkürler. Ancak demokrasi diyorsunuz, yolsuzluklara karşı mücadele edeceğinizi ilan ediyorsunuz.
İşçi Partisi’ne karşı yaklaşık dört yıldan bu yana hayasızca saldırılıyor. Hukuk ayaklar altında, siyaset yapmamız, parti faaliyetlerimiz engelleniyor. Genel Başkanımız Doğu Perinçek üç buçuk yıldır Silivri Zindanında tutsak. Şimdi de senin suçlarının örtülmesi için Genel Başkan Vekilimiz Mehmet Bedri Gültekin, Genel Başkan Yardımcımız Erkan Önsel, Genel Başkan Yardımcımız ve Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Turhan Özlü ile Ermeni Soykırımı yalanını belgelerle dünya kamuoyuna benimseten İstanbul Üniversitesi Araştırma Görevlisi Mehmet Perinçek tutuklandı.Ergenekon tertibi ile Türkiye’de faşist bir dikta kuruldu. Parlamentoda bu sürecin bir Anayasa ile hukuki temelleri kuruluyor. Bu Anayasa tertibine destek olmayın. Hep birlikte mücadele edelim. Milletimizi ayağa kaldıralım.
Özel Görevli/Yetkili Mahkemeler cumhuriyetin yıkılması, vatanseverlerin, Atatürkçülerin, TSK’nın kahraman general ve subaylarının esir edilmesi için kullanılıyor. Artık herkesin gördüğü bu gerçeği kabul edin ve Özel Mahkemelerin Kaldırılması için başlatılan mücadeleye katılın.
İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesine yapılan bu saldırılar, bu kurumlarımızı ve bu kurumlarda görev yapan arkadaşlarımızı yıldırmayacak, aksine Tayyip Erdoğan’ın suçlarını milletimize duyurmak için daha büyük bir azimle çalışacaklardır.
İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık gazetesi susmayacak, ona saldıran Tayyip Erdoğanlar er geç Yüce Divan’da yargılanacaklardır.