Hürriyet yazarı Mehmet Y. Yılmaz: Deniz Yıldırım ve Ufuk Akkaya'nın tutuklulukları cezalandırmaya dönüşmesin!

Hürriyet gazetesi yazarı Mehmet Y. Yılmaz, bugünkü (15 Şubat 2010) yazısında Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım ve Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya'nın tutukluluklarını değerlendirdi. Yılmaz'ın yazısını aşağıda sunuyoruz.

UlusalKanal telev...

Tarih:

Hürriyet gazetesi yazarı Mehmet Y. Yılmaz, bugünkü (15 Şubat 2010) yazısında Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım ve Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya'nın tutukluluklarını değerlendirdi. Yılmaz'ın yazısını aşağıda sunuyoruz.

UlusalKanal televizyonunun Haber Müdürü Ufuk Akkaya, 9 Kasım 2009 tarihinden beri tutuklu olarak Silivri’de yatıyor. Aydınlık Dergisi Genel Yayın Müdürü Deniz Yıldırım ile birlikte tutuklanmışlardı.

İki gazeteci Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen telefon görüşmesi kayıtlarını yayımladıkları için soruşturulmuştu.

Yargılama ilerleyince ne ile suçlandıklarını öğrenebileceğiz, çünkü bunca tutukluluk haline rağmen henüz ne ile suçlandıklarını bilmiyorlar, haklarındaki iddianame henüz ortada yok. Mahkeme, Ufuk Akaya ve Deniz Yıldırım’ın tutukluluk haline itirazlarını “şüphelilerin üzerine atılan suçun niteliği ve tutukluluk sürelerini dikkate alarak” reddetti.“Üzerlerine atılan suçun” ne olduğunu kimse bilmiyor, iddianame yazılmadı. “Tutukluluk süresini dikkate alma” ifadesi ise, genellikle tahliye kararlarında kullanılan bir ifade.

Bu karar, sanıklar ile ilgili bir önyargıyı ifade ediyor gibi geliyor bana.

Bu davada temel sorunlardan biri tutuklamanın bir cezalandırmaya dönüşmüş olması. Haklarındaki her türlü delil toplanmış, kaçma olasılığı olmayan gazetecilerin tutuklu olarak yargılanmalarının devamı, “basın özgürlüğü” açısından da önemli bir sorun yaratıyor.

Tutuklamaya itirazın reddinde kullanılan “daha yeteri kadar hapis yatmadınız” anlamındaki gerekçe de “peşin hükme” işaret ediyor.

“Adil yargılanma hakkının” zedelenmemesi için biraz daha özen gerekiyor!